Meme Kanseri Nedir? Belirtileri, Tedavi Yöntemleri
Meme Kanseri
Meme kanseri, memeyi oluşturan süt bezleri ve meme başına uzanan süt kanallarını oluşturan hücrelerin kontrolsüz çoğalmasıyla gelişen bir tümöral oluşumdur. Vücutta başka yerlere, başka organlara yayılabilme özelliğine sahiptir.
Meme kanseri ulaştığı yerde ana tümöre benzeyen ve kontrolsüz büyüyen kitleler oluşturabilirler. Bu yazımda meme kanseri nedir?, meme kanseri belirtileri nelerdir, tanısı nasıl yapılmaktadır ve meme kanseri tedavi yöntemleri konularından bahsedeceğim.
Meme Kanseri Nedir?
Meme kanseri kadınlarda en sık görülen kanser türüdür.
Tüm kansere bağlı ölümlerde meme kanseri 2. sırada yer alır. 2021 yılına kadar tüm dünyada en sık görülen kanser akciğer kanseri iken, 2021 yılında tüm dünyada en sık görülen kanser meme kanseri olmuştur. Görülme sıklığındaki artışa rağmen, gelişen tedavi seçenekleri ve meme kanserinde erken tanı sayesinde “ölüm oranında” giderek görülen azalma dikkat çekicidir.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, 2018 yılında dünyada yeni tanı konulan meme kanseri hasta sayısının 2 milyonu aştığı, meme kanserinden ölüm sayısının ise 627 bin olduğu belirtilmektedir.
Geliştirilen yeni tedavi yöntemleriyle, hastalığın ileri aşamalarında da yaşam süresi uzamakta ve yaşam kalitesi artmaktadır.
Yaşamı boyunca her 8 kadından birinde meme kanseri görülür.
Yaşam boyu risk, %25-30 menopoz (adet döngüsünün sona ermesi) öncesi (premenopozal) dönemdedir.
%70-75 menopoz sonrası (postmenopozal) dönemdedir.
Tüm meme kanserlerinin %99’ u kadınlarda görülür. Kadın cinsiyete sahip olmak ana risk faktörüdür.
Meme kanserlerinin %1’ i de erkeklerde görülür. Nadir olmasına rağmen erkeklerde de meme kanseri görülür ve tedavisi kadınlara göre değişkenlikler gösterir.
Sağlık Bakanlığı verilerine göre, 2018 yılı için ülkemizde kadınlarda meme kanseri sıklığı 45.6/100.000 kadardır. Batı Anadolu’ da meme kanseri sıklığı 50/100.000 ve Doğu Anadolu Bölgesi’ nde 20/100.000 olarak bildirilmektedir. Bölgeler arasındaki fark, yaşam tarzı değişikliği ile açıklanmaktadır. Sıklık Doğu Anadolu Bölgesi’nde daha düşük olmasına rağmen, meme kanserinin yakalanma evresi daha geçtir.
Meme kanseri sıklığının düşük olduğu bölgelerde, kadınların meme kanseri farkındalığının ve bilgi düzeyinin düşük olması, erken teşhis ve tarama programlarına erişimlerinin yetersiz olması, ölüm oranının ve geç saptanma oranlarının yüksek olmasını açıklamaktadır.
Meme Kanseri Nedenleri
Tüm organ ve sistemlerin kanserlerinde olduğu gibi meme kanserinin de oluşmasında tek bir faktör yoktur.
Stres, çevresel faktörler, radyasyon, genetik özellikler, kimyasallara maruz kalma, beslenme alışkanlıkları, yüksek hormon maruziyeti, sigara ve alkol gibi pek çok faktör meme kanseri gelişiminde etkilidir. Bu faktörlerden bazıları tek başına meme kanserine yol açabileceği gibi, bezen birkaç faktör birlikte meme kanserinin sebebi olabilir.
Meme Kanseri İçin Risk Faktörleri
Her meme cerrahi, meme muayenesi öncesi öykü alırken, hastaya ait olabilecek risk faktörlerini sorgulamalıdır. Hasta için tanı yöntemlerini, izlem şeklini ve izlem aralıklarını planlarken hastaya göre kişiselleştirmelidir. Koruyucu yaklaşım ve riskli hastada erken tanı ancak dikkatli ve meme kanseri konusunda bilgili bir meme cerrahı ile sağlanır.
Yaş: Meme kanseri görülme sıklığı yaşla artar. Tüm dünyada meme kanserinin en sık görülme yaşı 45-55 yaş aralığında, menopoz çevresi dönemdedir. Ancak Türkiye’ de meme kanseri 35-45 yaş aralığında da sık görülmektedir. Yani ülkemizde meme kanseri, iki farklı yaş grubunda yükseklik gösterir.
Cinsiyet: Tüm meme kanserlerinin %99’u kadınlarda, %1’ i erkeklerde görülür. Temel olarak kadın cinsiyetin hastalığı olmasına rağmen, erkeklerde de görülebileceği akılda tutulmalıdır.
Irk: Türk toplumu beyaz ırkta yer almaktadır. Beyaz ırkta, meme kanseri riski sarı ve siyah ırka göre daha fazladır. Siyah ırkta meme kanseri daha kötü seyirli ve hastalık daha kötü özelliklere sahip olarak ortaya çıkar. Sarı ırk ve kızılderililerde meme kanseri riski ve ölüm oranları beyaz ırktan daha düşüktür.
Genetik Faktörler: Tüm meme kanserlerinin %70-80’i sporadiktir. Yani sadece görüldüğü kişide ortaya çıkar ve kalıtsal özellik göstermez. Meme kanserlerinin %15 aileseldir. Yani kan bağı olan akrabalarda meme kanseri veya meme kanserine yatkınlık sağlayabilecek başka kanserler vardır. Meme kanserlerinin %5-10 oranında ise genetiktir. Yani genetik olarak kanser çıktığı kişinin kromozomlarıyla sonraki kuşaklara aktarılır ve kuşak atlamadan ortaya çıkar.
Ailede Meme Kanseri Öyküsü: Meme kanserinin genetik geçişinde meme kanserine yol açan pek çok yatkınlık geni vardır. Bu genleri taşımak %15 ailesel kaynaklı meme kanseri riskini gösterir. Özellikle anne ve babası akraba olan bireylerde bu risk artar.
Kişisel Meme Kanseri Öyküsü: Kendisi meme kanseri geçiren kişilerde karşı memede meme kanseri gelişme riski tüm patolojik özelliklerden bağımsız olarak %0,1’ dir. Ancak karşı meme içinde risk artışına yol açacak patolojiye sahip hastalarda risk o hasta için kişiselleştirilerek değerlendirilmelidir.
Meme Kanseri Dışında Kanser Öyküsü: Meme kanseri dışında herhangi bir kanseri olan kişilerde bazı kanser genlerinin hücre içinde aynı yolakları kullanması nedeniyle kansere yatkınlıkları artabilir. Ya da kişilerin daha önceki kanserleri için gördükleri tedavi örneğin meme, göğüs duvarı bölgesine radyoterapi almak meme kanseri riskini artırabilir.
Meme Yapısının Yoğunluğu: Meme dokusu, temelde yağ ve meme dokusundan oluşur. İkisi arasındaki oran kişiden kişiye fark gösterir. Meme bez dokusu yoğun olan kişilerin meme kanseri riskleri daha yüksektir.
İyi Huylu (Benign) Meme Hastalıkları: Kişinin kendi memesinde iyi huylu olarak tanımlanabilecek birtakım hastalıklar (proliferatif lezyonlar),meme dokusunda üreme ve çoğalma potansiyelleri nedeniyle meme kanseri riskini artırırlar. Her hastalık tipi kişisel riski değişik derecelerde etkileyebilir.
“Lobüler Karsinoma İn-Situ (LKIS)” (bazı tipleri hariç) kendisi bir kanser değildir. Ancak önemli bir kanser belirtecidir. Kişiye bağlı faktörlerle LKIS patolojisine sahip bir kişide 0-20 yıla kadar bir süre de meme kanseri gelişeceğini gösterir. LKIS saptanan kişiler risk azaltıcı tedavi yöntemleri konusunda bilgilendirilmeli ve uygun olan yöntemle tedavi edilmelidirler.
Erken Menarş / Geç Menapoz / Hormon Kullanımı: Erken adet görmek (menarş),geç menopoza girmek, yani kişinin hormonlara uzun süre maruz kalması meme kanseri riskini artırır. Doğum kontrol hapları (oral kontraseptifler) menopoz şikayetleri için kullanılan hormon ilaçları, bebek sahibi olmak için görülen hormon tedavileri de meme kanseri için risk artırıcıdır.
Doğum Yaşı, Emzirme: Hiç doğum yapmamak, ilk doğum yaşının 35 yaştan büyük olması meme kanseri için risk yaratır. 35 yaştan sonra doğuranlarla, hiç doğum yapmayanların karşılaştırıldığı çalışmalarda geç doğum yapanlarda risk hiç doğurmayanlardan daha yüksek bulunmuştur. Otuz yaş öncesi emzirmek meme sağlığı açısından iyi katkı sağlar. Hiç emzirmemek, 4 aydan az süre emzirmek, 30 yaşa kadar emzirmeyip sonra emzirmek meme kanseri için risk artırıcıdır.
Hormonlar: Estrojen ve progesteron ve bazı steroid yapısındaki hormonlar meme kanseri üzerinde etkilidir. Uzun süre kullanılan doğum kontrol hapları, bebek sahibi olmak için görülen hormon tedavileri meme kanseri riskini artırırlar.
Obezite: Kilolu olmak, vücut yağ oranının yüksekliği meme kanseri için risk faktörüdür. Vücut kitle indeksinin (VKİ) 28’ den büyük olması meme kanseri riskini artırır.
Alkol, Sigara Kullanımı: Düzenli alkol ve sigara kullanımı meme kanseri riskini artırır.
Radyasyon: Çocukluk çağında göğüs duvarına alınan radyoterapiler (ışın tedavisi),çevresel radyasyona maruz kalmak meme kanseri riskini artırır.
Stres, Çevresel Faktörler, Kimyasallar: Meme kanseri riskini artırırlar. Etkileri ölçülemez sübjektif verilerdir, ancak yoğun stres yaşayanlarda, şehirlerde yaşayanlarda, yüksek sanayi toplumlarında meme kanseri riski daha yüksektir.
Meme Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Meme kanseri olan hastanın memesinde, aşağıdaki belirtilerden biri veya bazen birkaçı birlikte bulunabilir,
- Memede yapı ve şekil bozukluğu,
- Memede kitle ele gelmesi,
- Meme başında çekinti olması,
- Memede deriden kabarık sertlikler bulunması,
- Meme başında kabuklu iyileşmeyen yara olması,
- Meme başından akıntı gelmesi,
- Meme derisinde çekinti görülmesi,
- Meme derisinde portakal kabuğu görünümü oluşması,
- Meme derisinde kızarıklık olması,
- Memede açık yara,
- Koltuk altında beze ele gelmesi.
Meme kanserli kadınların %70’ine yakınında ilk bulgu KİTLE varlığıdır. Meme kitlelerinin üçte birini kadınlar kendileri saptayarak doktora gelirler.
Memede Kanser Olan Kitlenin Özellikleri
- Sert olması,
- Hareketsiz, çevre dokuya göğüs duvarına veya cilde yapışık kitle,
- Çevre dokuyla hareketli,
- Sınırları belirsiz olması,
- Yüzeyi düzensiz veya pürtüklü yapıda olması,
- Üzerindeki deride çekinti yapması.
Meme Kanseri Ağrı Yapar mı?
Memede kanser nedeniyle oluşan kitleler genel olarak ağrı yapmazlar. Kanserin tipine ve hastanın memesinde bulunan diğer değişikliklere bağlı olarak kansere ağrı eşlik edebilir. Ağrı meme kanserine tanı koyduran bir bulgu değildir.
Meme Kanserine Tanıyı Kim Koyar?
Meme kanserinin tanısı, multidisipliner (birçok doktorun birlikte çalışarak karar verdiği) bir yaklaşım gerektirir. Meme kanserinin tanısı bu konuda çalışan doktorların ortak kararı ile tanı konur. Meme kanserinin klinik tanısını meme cerrahi, radyolojik tanısını meme radyoloğu, doku tanısını ise meme patoloğu koyar.
Hastanın Kendisi: Meme kitlelerinin 1/3’ ü hastanın kendisi tarafından fark edilir.
Genel Cerrahi Uzmanı (Meme Cerrahi): Genel cerrahi uzmanları meme konusunda eğitimlidirler ve memede bulunan bir kitlenin iyi ya da kötü huylu olduğuna karar verecek kişiler genel cerrahlardır. Özellikle meme hastalıkları ve cerrahisiyle uğraşan genel cerrahi altında bir grup doktor meme hastalıkları ve kanseri konusunda daha deneyimlidirler. Meme cerrahları, meme kanser cerrahisinin tüm aşamalarını gerçekleştirirler.
Radyoloji Uzmanı: Radyolojik yöntemlerle hastanın yaşına uygun olarak, mammografi (meme filmi),meme ultrasonografisi ve meme MR görüntüleme ile memede saptanan kitlenin özelliklerine göre meme cerrahına bilgi sağlarlar. Görüntüleme eşliğinde kitleden kesici iğne biyopsisi yapar ve uygun şartlarda patolojiye gönderirler.
Patoloji Uzmanı: Kendilerine gelen materyale uyguladıkları birtakım işlemler sonrasında, özel boyanmış parçayı mikroskop altında incelerler. Hücresel özelliklerine göre meme kanseri tanısını koyarlar.
Tedaviyi planlarken tüm bu doktorlara, medikal onkolog, radyasyon onkoloğu, moleküler biyoloji ve genetik uzmanı da eklenir.
Her meme kanseri hastasının tedavi kararında, meme cerrahı pekçok faktörü, hastalığın ve hastanın özelliklerini birlikte değerlendirir!
- Meme kanserinin memedeki yerleşim yeri,
- Meme kanser kitlesinin memedeki yaygınlığı,
- Meme kanserinin tipi, hücresel özellikleri,
- Meme kanserinin evresi,
- Hastanın yaşı ve diğer sağlık sorunları,
- Hastanın istekleri, alışkanlıkları ve tedaviye uyumu.
gibi pekçok faktör meme kanseri tedavisi kararında etkilidir.
Meme Kanseri Tanısı
Meme kanserinin tedavisinde erken tanı çok önemlidir. Meme kanseri tanısı,
- Kendi kendini muayene,
- Tarama programlarıdır.
Her kadın, Menarş (ilk adet görme) sonrası başlayarak, her ay kendi kendini muayene etmelidir. Ailede en erken meme kanseri çıkan kişinin meme kanseri olduğu yaştan 10 yıl önce doktor kontrolüne başlamak gereklidir. Meme cerrahı riskli kadını takip etmesi gereken kişidir.
30 yaşından sonra, her yıl doktor muayenesi (meme cerrahı tarafından) ve USG ile meme görüntülemesi yapılmalıdır. Gerekli durumlarda bunlara, mammografi, MRI vb ek görüntüleme yöntemleri eklenebilir.
40 yaşında her kadının izlemde temel olacak bir meme filmi (mammografisi) olmalıdır!
40 yaşından sonra, Her yıl doktor muayenesi, mammografi ve USG taraması, rutin olarak yapılmalıdır. (Gerekli durumlarda meme cerrahi ve radyolog önerisi ile daha sık) Gerekli durumlarda bunlara, tomosentez, MRI vb ek görüntüleme yöntemleri eklenebilir.
Meme kanseri ne kadar erken tanınırsa, tedavi başarısı o kadar yüksektir!
Meme Kanseri Tipleri, Türleri Nelerdir?
- İnvaziv duktal meme kanseri,
- İnvaziv lobüler meme kanseri,
- Mikst meme kanseri,
- Müsinöz meme kanseri,
- Medüller meme kanseri,
- İnflamatuar meme kanseri,
- Metaplastik meme kanseri.
Meme Kanserinin Evreleri Nelerdir?
Meme kanserleri, tümör büyüklüğü, lenf bezine sıçrama durumu ve lenf bezinin yeri, vücutta yayılımına göre klasik olarak 5 evreye ayrılırlar.
Her meme kanseri evresi yukarıda saydığımız bu durumlara göre alt evrelere ayrılabilir.
- Evre 0: Meme kanserinin yayılım göstermeyen kanal veya lobül içindeki, in-situ tiplerini ifade eder. (duktal karsinoma in-situ DKİS, lobüler karsinoma in-situ LKİS gibi)
- Evre 1: Tümör boyutu 2 cm’ den küçüktür.
- Evre 2: Tümör boyutu 2-5 cm arasındadır ve/veya lenf bezlerine kanser hücreleri sıçramıştır / yayılmıştır.
- Evre 3: Tümör boyutu 5 cm’ den büyüktür ve/veya Meme Kanser hücreleri lenf bezlerine sıçramıştır / yayılmıştır.
- Evre 4: Tümör boyutuna bakılmaksızın, meme kanser hücreleri kemik, karaciğer, akciğer, beyin gibi uzak organlara sıçramıştır / yayılmıştır.
Her meme kanseri evresinin alt evreleri (grupları da) de vardır. Meme kanserleri ayrıca biyolojik davranışlarına göre de sınıflanırlar. (Luminal A meme kanseri, Luminal B meme kanseri, üçlü negatif (triple negatif) meme kanseri).
Meme Kanseri Tedavi Yöntemleri
Meme kanseri sistemik bir hastalık olduğu için, meme kanseri tedavisi de multidisipliner bir tedavidir. Meme kanseri tedavisine pek çok branştan doktor birlikte karar verir ve birlikte uygularlar. Temelde meme kanseri tedavisinin yöneticisi ve tedavi sıralamasına karar veren meme cerrahıdır.
Meme kanseri tedavi yöntemleri şunlardır,
- Meme kanseri tedavisinde cerrahi,
- Meme kanseri ilaç tedavisi (kemoterapi / hormonoterapi),
- Işın tedavisi (radyoterapi).
gibi meme kanseri tedavi seçenekleri, tek başına veya birlikte çeşitli kombinasyonlarla meme kanseri tedavisinde uygulanır.
1. Meme Kanseri Tedavisinde Cerrahi
Meme kanseri tedavisinde cerrahi aslında tedavinin olmazsa olmaz parçasıdır. Memedeki tümörlü bölgenin ve yayılım bölgesinin (koltuk altı /aksilla lenf bezleri) cerrahi yöntemle mutlaka kontrol altına alınması gerekir.
Meme kanseri cerrahi tedavisinde,
- Meme tümörünün büyüklüğü, boyutları
- Meme tümörünün memede kapladığı alan
- Meme/tümör oranı
- Meme kanserinin histopatolojik tipi
- Meme kanserinin biyolojik alt tipi
- Meme kanserinin koltuk altı/aksilla lenf bezlerine yayılım yapıp yapmadığı
- Koltuk altı lenf bezlerinden kaçının ne şekilde tümörle tutulduğuna göre pek çok ameliyat seçeneği vardır.
Tabii ki bu ameliyat seçeneklerini, hastanın yaşı, hastanın alışkanlıkları (sigara vb),hastanın vücut yapısı (obezite vb),hastanın memesinin durumu (sarkık, büyük vb.),hastanın yandaş hastalıkları, (diyabet/şeker hastalığı, cilt hastalıkları vb) da etkiler ve değiştirir.
Meme kanserinde ameliyat tipi, tümöre ait tüm özellikler, hastaya, memesine ait özellikler ve hastanın istekleri ya da beklentileri birlikte değerlendirilerek kişiye özel bir cerrahi yöntemi belirlenir, yani meme kanseri tedavisi “kişiselleştirilir”.
Meme kanserinde cerrahi tedavi seçenekleri, temel olarak memenin tümünün alındığı (mastektomi) ya da meme kanseri olan bölgenin alındığı (meme koruyucu cerrahi) ameliyatlar olarak ikiye ayrılır. Bu ameliyatların olmazsa olmazı koltuk altı lenf bezlerinin de değerlendirilmesidir (bkz: “Meme Kanseri Ameliyatı” bölümümüzü inceleyebilirsiniz.
Meme Kanseri cerrahi tedavisinde memenin tümünün alındığı mastektomi ameliyatları da,
- Sadece mastektomi
- Meme cildi korunarak mastektomi + rekonstrüksiyon (Yeniden meme yapımı)
- Meme başı ve meme cildi korunarak mastektomi + rekonstrüksiyon
• Rekonstrüksiyonun mastektomiyle aynı seansta yapılması
• Rekonstrüksiyonun sonradan yapılması (geç rekonstrüksiyon)
• İki aşamalı rekonstrüksiyon (doku genişletici + implant)
• İmplantla (silikon protezle) meme rekonstrüksiyonu
• Otolog fleplerle (hastanın kendi vücut dokuları korunarak) rekonstrüksiyon gibi alt başlıklara ayrılabilir.
Tüm yöntemler teknik olarak farklıdır ve ileri düzeyde bilgi, tecrübe ve teknik beceri gerektirir.
Meme kanseri cerrahisi yapan hekimin, meme cerrahisi konusundaki tüm yöntemlerden haberdar olması, ayrıntıları ve komplikasyonları bilmesi, yönetmesi ve hastayı doğru yönlendirmesi son derece önemlidir.
2. Meme Kanserinde İlaç Tedavisi / Kemoterapi
Meme kanseri sistemik bir hastalıktır. O nedenle de tek bir yöntemle tedavisi mümkün değildir. Meme kanserinin,
- Meme kanserinin hücresel tipine,
- Meme kanserinin köken aldığı hücrenin özelliklerine,
- Meme kanser hücresinin çekirdeğinin derecesine,
- Meme kanser hücresinin reseptörlerine (üzerinde taşıdığı kapılara),
- Meme kanser hücresinin çoğalma potansiyeline,
- Meme kanser hücresinin tümörün çevresindeki meme dokusunda oluşturduğu değişikliklere,
- Hastanın kişisel özelliklerine (yaş, kilo, boy, yandaş hastalıklar vb).,
göre, kanser hücresi/hücrelerini ortadan kaldırmak, baskılamak, azaltmak amacıyla kullanılan ilaç veya ilaç gruplarının meme kanseri hastasına uygulanmasına “kemoterapi” denir.
Yukarda bahsedilen kriterlerden de anlaşılacağı gibi, kişiye özel planlanır. Sayılan tüm bu özelliklere göre, ilaç kombinasyonları, kemoterapi kür sayısı, kemoterapi kür aralıkları değişkenlik gösterir. Bu tedaviyi yapan, planlayan, ilaçları seçen kişi “Medikal Onkoloji Uzmanı” dır.
Meme kanserinde kemoterapi (Meme Kanserinde İlaç Tedavisi) meme kanseri hastasının evresine, kanser tipine ve özelliklerine göre meme kanseri cerrahisi/ameliyatı öncesi (Neoadjuvant Kemoterapi) veya meme kanseri cerrahisi/ameliyatı sonrası (Adjuvant Kemoterapi) uygulanabilir.
Meme kanseri tedavisinde, meme cerrahı ve medikal onkoloji uzmanı işbirliği içinde olmalı ve hastayı birlikte takip etmelidirler.
3. Meme Kanserinde Işın Tedavisi / Radyoterapi
Meme kanseri sistemik bir hastalık olduğu için tek bir yöntemle tedavi edilebilmesi mümkün değildir. Meme kanserinde,
- Meme kanserinin hücresel tipine,
- Meme kanserinin köken aldığı hücrenin özelliklerine,
- Meme kanser hücresinin çekirdeğinin derecesine,
- Meme kanserinin koltuk altı/aksiller lenf bezlerine yayılım yapıp yapmamasına
- Meme kanserinin tedavisi için uygulanan cerrahinin tipine (meme koruyucu cerrahi)
- Meme kanserinin evresine,
- Meme kanserinin memede ve koltuk altında yaygınlığına,
- Meme kanserinin yayılım/sıçrama/metastaz yaptığı dokuların (kemik, akciğer, beyin vb) tedavisi için.
Özel cihazlar ve yöntemler kullanılarak temelde elektronlar ya da X-ışınlarının radyasyon olarak, hastalıklı dokuya belli doz ve sürelerde verilmesine “radyoterapi” denir.
Radyoterapiye (genel geçer bazı kesin kurallar dışında) karar veren, ne dozda, ne kadar süre, hangi bölgelere uygulanacağına karar veren ve uygulayan kişi “Radyasyon Onkolojisi Uzmanı” dır. Bu tedavide kişiye göre planlanan, dozu, yöntemi, özellikleri ve süresi değişebilen bir tedavidir. Yani kişiye özel planlama yapılır.
Meme kanseri ışın/radyoterapi tedavisinde de, meme cerrahı ve radyasyon onkolojisi uzmanı işbirliği içinde olmalı ve hastayı birlikte takip etmelidirler.
Meme Kanseri Tedavisi Kaç Ay Sürer?
Meme kanserinin tedavi süresi hastalığın yakalandığı evreye ve tipine/türüne göre değişiklik gösterir.
Meme kanserinde, meme kanseri ameliyatı gerekiyorsa kemoterapi (hücresel özelliklere göre süresi ve kür sayısı farklılıklar gösterir) gerekiyorsa radyoterapi (ışın tedavisi) (standart olarak 45 gün ancak tümör özelliklerine bağlı daha kısa olabilir) gerekiyorsa hormonoterapi (tümör hücrelerinin yüzeyinde bulunan hormonalar duyarlı kapı (reseptör) içeren tümörlerde 10 yıla varan ağızdan ilaç tedavileri mevcuttur) süreleri kişinin hastalığına bağlı değişiklik gösterir.
Aslında kişiselleştirilmiş tedavi uygulanabiliyor olması, meme kanserinin tedavi başarısını artırmaktadır. Meme kanserinin biyolojik alt tiplerinin özellikleri de meme kanseri tedavisinin şekline ve süresine, kür sayısına karar vermede etkilidir.
Hedefe yönelik meme kanseri tedavileri (akıllı ilaç olarak bilinen) meme kanser hücrelerinin özelliklerine göre meme kanseri tedavi süresini etkilerler.
Meme Kanseri Tedavisi Ankara
Meme kanseri, yakalandığı evreye ve hücresel özelliklerine göre tedavisi mümkün bir hastalıktır. Meme kanserinin hücresel ve moleküler özelliklerine ve evresine göre yineleme, tekrar etme olasılığı olabilir. Her tip için risk ya da olasılık ayrıdır ve kişisel faktörlerle birlikte değerlendirilir. (aile hikayesi, genetik yatkınlık, memede bulunan risk artırıcı diğer lezyonlar v.b.)
Daha fazla bilgi için, doktorunuza danışınız. Randevu ve tedavi hakkında bilgi almak için, 0543 115 1010 bizimle iletişime geçebilirsiniz.
"