Astım, Alerji ve Akciğer Hastalıkları Bilgilendirme Sitesi
TBC: Tanı, Belirti ve Tedavisi
Sarkoidoz Hastalığında Tanı ve Tedavi
Sarkoidoz birçok sistemi tutabilen bir hastalık olduğu için hastanın öyküsü ve fizik muayenesi ve organ tutulumu çok önemlidir.
Sıklıkla
Bilateral, hiler adenopati (her iki akciğerde hilus dediğimiz akciğerlere kalpten gelen damarların girdiği bölgelerde lenf nodu büyümesi) ve
Akciğer infiltrasyonları (akciğerlerde tutulum) ve ile ortaya çıkar,
Deri, göz, karaciğer, dalak, kalp ve sinir sistemi tutulabilen diğer organlarıdır.
Halsizlik, kilo kaybı, ateş gibi sistemik semptomlar dışında hastalık daha çok solunum sistemi semptomlarıyla ortaya çıkmaktadır.
Sarkoidozun solunumsal belirtileri öksürük, nefes darlığı gibi sarkoidoza özel olmayan belirtiler olduğu için hastalık önce astımla karıştırılabilir. Bu da tanıda gecikmeye yol açabilir. Sarkoidozu düşündürecek herhangi bir bulgu varsa, biyopsi (deri, lenf nodu, tükrük bezi gibi) ile histolojik doğrulama yapılmalıdır.
Tanısal girişimlerin amacı,
Kesin tanı konması
Organ tutulumlarının yaygınlık ve ağırlığının saptanması
Hastalığın durağan veya ilerleme eğiliminde olduğunun saptanması
Hastanın tedavi protokolünün belirlenmesi.
Biyopsi: Önerilen yöntem bronkoskopik transbronşiyal akciğer biyopsisidir. Tanı değeri %40 ile 90 arasında değişir. Bronş mukozası normal dahi olsa bronş biyopsisi hastaların %41-57 sinde pozitif sonuç verebilir.
Bunun dışında görülen cilt lezyonları (EN hariç) ve lenfadenopatiler biyopsi için uygun olabilir. Açık akciğer biyopsisi ve VATS’dan önce Akciğer tomografisinde mediastinal lenf bezleri izleniyorsa buradan mediastinoskopi ile biyopsi almalıdır.
Biyopsiyi reddeden veya tolere edemeyen bazı hastalarda klinik ve radyolojik tanı yeterli olabilir. Evre I de %98, II’de %89, III’de %52, 0’da %23 tanı koydurucudur.
* Serum ACE yüksekliği normalin 2 katı düzeylerde ise sarkoidoz düşündürür ancak diğer bazı hastalıklarda da pozitif olabilir (tbc, Gaucher hast ve hipertiroidi gibi).
* Kveim-Siltzbach testi tanıda oldukca değerlidir ancak pratikte uygulanamamaktadır.
Tanı konulduktan sonra Solunum Fonksiyon Testleri yapılmalıdır ve takip edilmelidir.
Tedavi
Evre I, hastalığa ilişkin belirti vermeyen hastalar tedavisiz izlenmelidir. Evre II ya da III hastalar hafif ya da orta derecede semptomlu ise tedavi kararı yakın bir izlemle bir yılsonuna kadar bırakılabilir. 2-3 aylık aralarla kontrol yapılması ve hastalıkta ilerleme olursa tedaviye başlanması uygun olur.
Tedavide en çok kullanılan ilaç steroitlerdir. Methotreksat ve azotioprin de kullanılabilir Sistemik steroid tedavisine başlamadan önce uzun süreceği ve yan etkileri göz önüne alınıp tedavi gerekliliği iyi belirlenmelidir.
Hastalığın Seyri:
Sarkoidoz genellikle selim bir hastalık olup sarkoidozisi olan hastaların büyük bir bölümünde hastalığın seyri iyidir. %60 hastada kendiliğinden gerileme görülürken kalanında ilerleyici seyir izlenir.
Sarkoidozda ölüm %1-5 arasında olup ölüm nedeni genellikle solunum yetmezliği, Sinir sistemi tutlumu (nörosarkoidoz), kalp tutulumudur.
Göğüs Hastalıkları Uzmanı
Dr. Sevin Karalar