Migren Nedir, Nasıl Tedavi Edilir? Lokman Hekim Hastaneleri

Migren Nedir, Nasıl Tedavi Edilir? Lokman Hekim Hastaneleri

Migren Nedir, Nasıl Tedavi Edilir ?

​Migren, çoğunlukla ataklar halinde gelen bir baş ağrısı tipidir. Ataklar 4 saatten 72 saate kadar değişen uzunluklarda olabilir. Kişi ataklar arasında kendini tamamı ile normal hisseder, ancak bir sonraki atağın endişesi içindedir. Eskiden "sadece bir baş ağrısı tipi" olarak görülen migren, artık başlı başına bir nörolojik hastalık olarak kabul edilmektedir.

Migren ağrısı genellikle,

Orta şiddette ya da şiddetlidir. Kişinin normal aktivitelerini engelleyebilir. Hem migren yakınması olan kişinin hem de yakınlarının yaşam kalitesini bozabilir. Baş ağrısı zonklayıcı ya da nabızla birlikte atan şekilde hissedilebilir ve başın tek bir yanında yerleşebilir. Bulantı, kusma, ışığa veya sese karşı hassasiyet baş ağrısına eşlik edebilir.

Migren kadınlarda erkeklerden daha sık görülür, kadınlarda %18.6 ve erkeklerde %6.5 oranında görülmektedir. Yapılan çalışmalarda bir hekim tarafından tanı konulmamış olan migren hastası oranının kadın hastalarda %59'a, erkeklerde ise %70'e ulaştığı gözlenmektedir.

Birçok kişide ağrı ve diğer semptomlar o kadar şiddetlidir ki, sadece karanlık bir odada yatıp uyumak isterler. Bu da günlük yaşantıyı aksatır.

Migren Nedeni̇ Nedi̇r?

Migrenin neden ortaya çıktığı tam olarak bilinmemektedir. Anne-babadan birinde varsa, çocukta da olma olasılığı %40'tır. Eğer her ikisinde de migren varsa, çocukta da %75 olasılıkla migren görülebilir.

Birçok kadında adet kanamasından hemen önce östrojen hormonu düzeylerinin azalması migren ağrısına yol açabilir.

Migren Teti̇kleyen Faktörler Nelerdi̇r? Yiyecekler

Eski peynir, çerez, çikolata, yoğurt, soğan, incir, karaciğer, kafeinli yiyecekler. Monosodyum glutamat (MSG), tütsülenmiş (füme) ya da salamura balık/et, koruyucu madde olarak nitrat/nitrit eklenmiş gıdalar (sosisli sandviç, sucuk, salam) vs.

İçecekler

Kahve, çay, kafeinli meşrubatlar, diyet soda, alkollü içkiler (özelikle kırmızı şarap, bira, viski) vs.

Katkı maddeleri

- Rutin dışında kullanılan maddeler

- Duyusal ve Duygusal Uyaranlar

Titreşen veya parlak ışıklar, kokular , endişe, aşırı üzülmek veya aşırı sevinmek, depresyon, aşırı heyecan, stresten veya baskıdan kurtulma

Migren Yaşam Tarzı Değişiklikleri Diğer

Adet dönemi, hava-mevsim değişiklikleri, deniz seviyesinden çok yukarıda bulunmak.

Bu tetikleyici faktörlere karşı duyarlı olan kişiler bu faktörlerden uzak durarak migrenin getirdiği kısıtlamalardan büyük ölçüde kurtulabilirler.

Migren Beli̇rti̇leri̇ Nelerdi̇r?

Başlangıçta bir baş ağrısının migren mi, yoksa "sıradan" bir baş ağrısı mı olduğunu söylemek zor olabilir. Migren ataklarını diğer baş ağrılarından ayırabilen özellikleri şunlardır:

Orta şiddette ya da şiddetli ağrı Bulantının eşlik etmesi Kusmanın eşlik etmesi Işığa ve sese duyarlılık Zonklayıcı, nabız gibi atan ağrı Ağrı asıl olarak tek taraflıdır Ağrı hareketle artar

Bazı kişilerde migren ağrısından önce 10-30 dakika sürebilen bir aura dönemi olur. Aura parlak ışık çakmaları, titrek, renkli zikzak çizgiler, kör noktalar ya da bir tarafta görme kaybı gibi görsel değişiklikleri içerebilir. Aura ayrıca kollar veya bacaklarda karıncalanma ya da uyuşmayı veya baş dönmesini de içerebilir.

Mi̇gren Nasıl Tedavi̇ Edi̇li̇r?

Günümüzde, devam eden araştırmalar sayesinde hekimler, migren hakkında daha fazla şey biliyor. Migreni önlemek ya da tedavi etmek için daha fazla seçenek sunuyorlar. Çok sık atak geçiren migren hastaları için hekimler sıklıkla önleyici tedaviler tercih etmektedirler.

Hastanemi̇zde Uygulanan Yeni̇ Yöntem Nedi̇r?

Hastanemizde uygulanan yeni bir tedavi yöntemi de sfenopalatin blokaj yöntemidir. Bu yöntemle hastaya burun yoluyla bir krem verilmektedir. Bu tedavi ile ağrılar %70 oranında kaybolabilmektedir.

Tedavisinin Avantajları

-Kolay uygulanabilir olması

-Tedavide çabuk yanıt alınması

-Hamile ve lohusalarda uygulanabilmesi

-Kişiyi ilaç bağımlılığından kurtarması

-Herhangi bir yan etkisinin olmaması

-Laboratuvar tetkiklerine ihtiyaç duyulmaması

Uzm. Dr. Ali Yakut
Nöroloji
Lokman Hekim Demet Tıp Merkezi

İnfluenza Nedir? İnfluenza Belirtileri Nelerdir?

İnfluenza, viral bir solunum enfeksiyonu olan grip, milyonlarca insanı etkileyen yaygın bir hastalıktır. Grip, influenza virüsünün neden olduğu bir enfeksiyondur ve burun, boğaz ve akciğerleri etkiler. Her yıl dünya genelinde mevsimsel grip salgınları görülür ve ciddi hastalık ve ölümlere yol açabilir.

Topuk Dikeni Tedavisi- Belirtileri, Nedenleri ve Egzersiz Önerileri

Topuk dikeni (plantar fasiit), topuk tabanında ağrıya neden olan yaygın bir ayak rahatsızlığıdır.

Doğal (Normal) Doğum İle İlgili Bilmeniz Gerekenler: Anne ile Bebek Bağını Güçlendirir

Doğal doğum, bir kadının doğum sürecini mümkün olduğunca doğal ve tıbbi müdahale olmadan gerçekleştirmeyi amaçlayan bir doğum yöntemidir. Bu yöntemde, doğal doğumun doğal seyrine güvenilir ve anne adayına mümkün olan en az müdahale yapılır. Doğal doğum, birçok kadının tercih ettiği bir seçenektir çünkü doğal doğumun anne ve bebeğin sağlığı üzerinde olumlu etkileri olduğuna inanılmaktadır.

Fotona Sp Dynamis Lazer ve Kozmetik Dermatoloji

Tıbbın birçok farklı alanında lazer teknolojileri, geniş bir kullanım alanına sahiptir. Bu alanlardan biri de kozmetik dermatoloji uygulamalardır. Fotona SP Dynamis lazer sistemi, birçok alanda olduğu gibi kozmetik dermatoloji uygulamalar için de geliştirilmiş bir lazer sistemidir.

Hemoroid (Basur): Belirtileri, Ameliyatı ve Tedavi Yöntemleri

Hemoroid (Basur): Belirtileri, Ameliyatı ve Tedavi Yöntemleri

"
Migren Belirtileri Nelerdir? Migrene Ne İyi Gelir?

Migren Belirtileri Nelerdir? Migrene Ne İyi Gelir?

Migren Belirtileri Nelerdir? Migrene Ne İyi Gelir?

Migren modern yaşamın hızlı temposunda pek çok insanı etkileyen yaygın bir sağlık sorunu. Migrenin teşhisi genellikle belirtilere dayanır ancak migren belirtileri kişiden kişiye büyük ölçüde değişebilir. Bazen migren baş ağrısı olmadan bile ortaya çıkabilir. Peki tüm bu belirsizlikler arasında migren belirtileri nasıl anlaşılır? İşte migren hakkında bilinmesi gerekenler:

Migren Nedir?

Migren primer baş ağrılarından biri olup, yaşamın herhangi bir döneminde başlayabilir ve özellikle ileri yaşlarda daha az görülür. Bu sürekli veya tekrarlayan bir baş ağrısı türüdür ve 20 erkekten birinde ve 5 kadından birinde ortaya çıkar. İnsanların iş verimini etkileyen hastalıklar listesinde migren ikinci sıradadır. Migrenin başlangıcı genellikle çocuklukta ya da ergenlikte olurken hastaların %80'inden fazlasında ataklar 30 yaşından önce başlar. Migrenin görülme frekansı 35-39 yaş aralığından sonra düşer ve menopoz sonrası dönemde olan kadınlarda daha az yaygındır.

Migren Belirtileri Nelerdir?

Peki migren belirtileri nelerdir? Migren genellikle sadece bir baş ağrısı atağı olarak kabul edilse de başladığı andan itibaren bitene kadar çok sayıda farklı evreyi içerir. Migren atakları prodrom dönemiyle başlar. Bu dönem ağrının başlamasından önceki saatlerde hissedilen depresif veya uç ruh halleri, artmış hassasiyet durumu, donukluk, düşünme hızında yavaşlama, kelime bulma zorluğu, konsantrasyon eksikliği gibi nöropsikolojik belirtileri yanı sıra boyun sertliği, şişme hissi, kabızlık veya ishal gibi semptomları içerir.

Prodrom döneminden sonra aura dönemi gelir. Bu dönem genellikle 5-20 dakika içinde gelişir ve çoğunlukla 60 dakika içinde sona erer. Görsel belirtilerin yanında vücudun bir tarafında veya yüzün ve dilin bir bölümünde uyuşma ve karıncalanma gibi duyular da bu döneme dahildir. Ağrı dönemi ise genelde boyun bölgesinde, kafanın arkasında veya kafanın bir tarafında rahatsızlık hissi ile başlar. Yaklaşık 30-120 dakika sonrasında ise güçlü zonklama ve basınç hissi yaratan ağrı ortaya çıkar ki bu durum saatlerce hatta bazen 2-3 gün sürebilir. Migren atakları ile ortaya çıkan migren dönemleri aşağıdaki gibidir:

Prodrom Dönemi

Prodromal evre merkezi sinir sisteminin hipotalamus bölgesindeki dopamin nörotransmitter aktivasyonunun sonucunda meydana gelen başlangıç semptomları kapsar. Migrenli hastaların yaklaşık %70'inde, migren baş ağrısının başlamasından 24-48 saat önce bu evre görülür ve kadınlarda erkeklerden daha belirgin olma eğilimindedir. Bu evrede en sık rastlanan belirtiler arasında esneme, duygusal değişiklikler, yorgunluk, boyun bölgesinde rahatsızlık, ışığa ve ses hassasiyeti, huzursuzluk, odaklanma sorunları, üşüme hissi, terleme, aşırı susama ve ödem bulunur.

Aura Dönemi

Beyindeki kortikal fonksiyonlarda yaşanan değişimler ile kan dolaşımı ve damar-sinir interaksiyonlarından kaynaklanan aura evresi her dört migren hastasından birini etkileyebilir. Bu evre baş ağrısı öncesi veya eş zamanlı olarak ortaya çıkabilir. Genellikle görsel tezahüratlarla ilerleyen aura semptomları genellikle bir saat içinde geçme eğilimindedir. Aura safhasına pozitif ya da negatif olarak tanımlanan çeşitli belirtiler eşlik edebilir. Pozitif belirtiler aura evresinde beyinde bulunan sinir hücrelerinin ürettiği kulak çınlaması, gürültü algılama, uyuşma, normalde ağrılı olmaması gereken uyarıcıların ağrıya neden olması ve ritmik hareketler şeklinde kendini gösterir. Negatif belirtiler genellikle sinir hücreleri işlev kaybını temsil eder ve görme, işitme, duyusal ya da motor fonksiyonların azalması şeklinde ortaya çıkar.

Baş Ağrısı Dönemi

Beyin sapı, talamus, hipotalamus ve korteks alanındaki işlevlerdeki değişikliklerle birlikte kan dolaşımındaki farklılaşmalar migren baş ağrısına yol açabilir. Genellikle tek yanlı ve zonklayan bu tür ağrılar ilk saat boyunca kötüleşme eğilimi gösterir. Bulantı, kusma, ışığa, sese ve yoğun kokulara karşı duyarlılık artışı ve burun salgısı gibi belirtiler, migren baş ağrısının daha da kötüye gidebileceğinin işaretçisidir. Migren baş ağrıları saatler hatta günler sürebilir. Hastalar genellikle karanlık ve sessiz ortamlarda kendilerini daha iyi hissederler ve uyku genelde baş ağrılarını hafifletir.

Postdrom Dönem

Baş ağrısının hafiflemesi sonrasında devam eden kan dolaşımındaki değişiklikler nedeniyle ortaya çıkan evredir. Bu dönem içerisinde hareketin tetiklediği baş ağrısı tekrarlaması, yorgunluk, sersemlik hissi, odaklanma zorluğu veya aniden neşe patlaması gibi belirtiler görülebilir.

Sinüzit Migren Belirtileri Nelerdir?

Sinüzit migreni genellikle baş ağrısı, yüz ağrısı ve burun tıkanıklığı gibi belirtilerle kendini gösterir. Sinüzit migren belirtileri aşağıdaki gibidir:

En yaygın ve belirgin semptom baş ağrısıdır. Genellikle alnın ön kısmında veya yanakların arkasında yoğunlaşır. Sinüzit migreninde yüz bölgesinde hassasiyet ve ağrı olabilir. Bu durum genellikle alına, yanaklara veya gözlerin etrafına basınç hissi olarak hissedilir. Sinüs kanallarının iltihaplanması nedeniyle burunda tıkanıklık yaşanabilir. Bu durum genellikle nefes almayı zorlaştırır ve kişiye rahatsızlık verir. Sinüzit migreni olan kişilerde gözlerde sulanma ve kızarıklık görülebilir. Bazı kişilerde ışığa karşı aşırı hassasiyet görülebilir. Bu durum genellikle güçlü ışıkların baş ağrısını daha da kötüleştirdiği anlamına gelir. Sinüzit migreninin şiddetli hallerinde mide bulantısı ve kusma da görülebilir.

Eğer bu belirtilerden birkaçını yaşıyorsanız bir sağlık profesyoneli ile görüşmeniz önerilir. Unutmayın, erken teşhis her zaman tedavi sürecini kolaylaştırır.

Regl Migreni Belirtileri Nelerdir?

Regl Migreni adından da anlaşılacağı üzere regl dönemiyle ilişkilendirilen ağrılı bir baş ağrısı türüdür. Genellikle kadınlarda görülür ve Regl migreni belirtileri migren ile benzerlik gösterir. Regl migreninin en yaygın belirtisi genellikle tek taraflı ve şiddetli bir baş ağrısıdır. Bu ağrı genellikle çene, boyun ve gözlerin arkasındaki bölgelerde yoğunlaşabilir. Bazı durumlardan dolayı regl migreni bulantıya veya hatta kusmaya neden olabilir. Regl migreni olan kişiler genellikle parlak ışığa karşı duyarlı olurlar. Bu, doğal ışık ya da yapay ışık kaynaklarından gelebilir. Benzer şekilde yüksek sesler de baş ağrısını tetikleyebilir veya kötüleştirebilir. Bazı kadınlar "aura" olarak adlandırılan geçici görme bozuklukları yaşarlar. Bunlar genellikle görsel halüsinasyonlar, yanıp sönen ışıklar veya görme alanının bir kısmında görme kaybını içerir. Regl migreni olan kadınlar sıklıkla aşırı yorgunluk hissi yaşarlar. Hormonal değişiklikler nedeniyle regl migreni olan kadınlar ani duygusal dalgalanmalar yaşayabilir. Regl migreni olan bazı kişiler baş dönmesi ve denge sorunları yaşayabilir. Bu belirtiler herkes için farklılık gösterebilir ve bireyden bireye değişebilir. Eğer bu belirtilerden birkaçını yaşıyorsanız bir sağlık uzmanına danışmak önemlidir.

Peki migrene ne iyi gelir? Bu sorunun yanıtını “Migren Nedir? Nasıl Başa Çıkılır?” başlıklı yazımızda bulabilirsiniz.

"
Migren Nedir? Liv Hospital

Migren Nedir? Liv Hospital

Migren Nedir?

Migren, genellikle başın bir tarafında zonklayıcı bir şekilde ortaya çıkan ve ek semptomlara neden olan nörolojik bir sağlık sorunudur. Koku, ışık, sıcaklık, fiziksel aktivite ile birlikte artma eğilimine sahiptir. Genetik bir hastalık olan migren, birtakım faktörler ile tetiklenebilir. Kimyasallar, kokular, hormonlar, besinler bu tetikleyiciler arasında sayılabilir. Baş ağrısı ve diğer semptomların ortaya çıkma zamanlarına “migren atakları” denir.

Migren gelişmesi tipik olarak 4 evreden oluşur. İnsanların yaklaşık %30`unda baş ağrısı ataklarından önce çeşitli belirtiler ortaya çıkabilir. Kademeli olarak ilerleyen migren evreleri şunlardır:

Prodrom: Migrenin ortaya çıkmasından yaklaşık 24 saat önce oluşabilir. Öncü semptomlar olarak bilinir ve her zaman gerçekleşmeyebilir. Birkaç saat veya daha fazla sürebilen esneme, sık idrara çıkma, depresyon hali, ruh hali değişiklikleri, aşırı yiyecek isteği gibi semptomlar oluşabilir. Aura: Çoğu migren hastası aura yaşamaz ancak bazıları baş ağrısı ile birlikte aura atakları geliştirebilir. Yanıp sönen ışıklar, zikzak şeklinde ısı dalgalarına benzer şekiller, parlak ışıklar, tutulmalar ve kas zayıflığı şeklinde görülebilir. Baş ağrısı: Yavaş yavaş başlayan ve 4-72 saat sürebilen şiddetli baş ağrıları gelişebilir. Tipik olarak kafanın bir tarafında ortaya çıkar ve zonklayıcı şekildedir. İlerleyen saatlerde başın diğer taraflarına yayılma gösterebilir. Postdrom: Genellikle 1-2 gün süren migren sonrası dönemdir. Kişinin kendini bitkin hissetmesi, bilinç bulanıklığı veya kafa karışıklığı yaşaması olarak tanımlanabilir.

Migren ve migren atağı nedir öğrenmek için yazının devamını okuyabilirsiniz.

İçindekiler Migren Belirtileri Nelerdir? Migren Nedenleri Nelerdir? Migren Çeşitleri Nelerdir? Migren Tanısı Nasıl Konulur? Migren Tedavi Yöntemleri Nelerdir? Migren Hakkında Sık Sorulan Sorular Migren Belirtileri Nelerdir?

Migrenin ana belirtisi baş ağrısıdır. Migrenin diğer belirtileri herkeste aynı şekilde ortaya çıkmayabilir. Ancak yaygın olarak migren şu şekilde kendini gösterebilir:

Mide bulantısı ve kusma, İştahsızlık, Aşırı terleme veya üşümek, Yorgunluk, Soluk cilt, Işık, ses ve kokulara duyarlılık, Karın ağrısı, Baş dönmesi, Bulanık veya çift görme, Yüksek ateş (nadiren), İshal (nadiren).

Migren atakları genellikle birkaç saat sürebilir ancak şiddetine bağlı olmak üzere bu süre artabilir.

Migren Nedenleri Nelerdir?

Migrenin ana nedeni kesin olarak bilinmemekle birlikte birtakım tetikleyicilerin olduğu bilinmektedir. Genetik olarak sıklıkla aileden geçebilir ve çevresel koşullardan etkilenebilir. Migrenin oluşmasında risk faktörleri kabul edilen durumlar şunları içerebilir:

Eksik öğün yapmak, Aşırı veya çok az uyku, Depresyon ve anksiyete, Endişe ve stres gibi güçlü duygular, Tütün ürünleri, Obezite, Ailede migren öyküsü, Çikolata, alkol, kafein, turunçgiller, peynir ve monosodyum glutamat içeren besinler, Menstruasyon ve menopoz, Yüksek ses, parlak ışıklar, keskin koku ve ekran süresinin fazla olması, Havadaki ani değişiklikler, Yol tutması, Kan şekeri düşmesi.

Semptomlar migrenin farklı evrelerinde ortaya çıkabilir ve herkeste aynı şekilde görülmeyebilir.

Migren Çeşitleri Nelerdir?

Migren tipik olarak iki ana türe ayrılır: auralı ve aurasız. Bununla birlikte migren gelişimini baz alınması veya kaynaklandığı duruma bağlı olarak çeşitli migren türleri de bulunabilir. Sessiz, hemiplejik, retinal, beyin sapı auralı, baş ağrısı olmayan, adet ve durum migrenozus olmak üzere farklı migren tipleri bulunabilir.

Auralı Migren Nedir?

Migren hastalarının yaklaşık üçte biri migren ataklarından önce birtakım nörolojik semptomlar yaşayabilir. Bu nörolojik semptomlara aura denilir ve genellikle görsel olabilir. Migren aurası baş ağrısı ataklarından önce başlar ve kısa sürede kendiliğinden düzelebilir. Auralar ışık parlaması, kör noktalar, parlak noktalar ve şekiller, bulanık görme veya görme kaybı şeklinde kendini gösterebilir. Ayrıca uyuşukluk, bilinç bulanıklığı, baş dönmesi (vertigo) ve konuşma güçlüğü şeklinde de görülebilir. Aura atakları çoğunlukla kademeli ve art arda ortaya çıkabilir. Bazı durumlarda migren atakları yaşanmadan da auralar yaşanabilir. Auralı ve aurasız migren bir arada görülebilir. Auralı migrene sahip kişiler aura olmayan semptomlar da yaşayabilir.

Aurasız Migren Nedir?

Aurasız migren en sık görülen türdür. Migren atakları herhangi bir uyarı vermeden oluşur ve sıklıkla başın bir tarafında oluşabilir. Ataklar sırasında mide bulantısı, kusma, yorgunluk, esneme, depresif ruh hali, ışık ve sese karşı duyarlılık, belirli yiyeceklere aşırı istek görülebilir. Aurasız migren yaklaşık 4-72 saat boyunca sürebilir. Başın iki taraflı ağrısı şeklinde de olabilir ve ağrı, fiziksel aktivite ile şiddetlenebilir. Baş ağrısının geçmesinden sonra dâhi 48 saat sürebilen ense sertliği, yorgunluk ve konsantrasyon problemleri yaşanabilir. Aurasız migren ile auralı migren semptomları genellikle aynıdır ancak aurasız migrende aura atakları yaşanmaz.

Hemiplejik Migren Nedir?

Hemiplejik migren, baş ağrısı ataklarından önce ve ağrılar eşliğinde ortaya çıkabilen geçici felç durumudur. Hemiplejik migren nadir olarak görülür ve şiddetli olabilir. Baş dönmesi, görme, konuşma, yutkunma sorunları, batma hissi, uyuşukluk, karıncalanma ve vücudun bir tarafında güçsüzlük hali gibi nörolojik değişiklikler ile ortaya çıkabilir. Bu semptomlar genellikle kısa sürede sonlanabilir. Ailede görülmesi durumunda ailesel hemiplejik migren olarak adlandırılır. Hemiplejik migrende oluşan kas güçsüzlüğü birkaç gün veya hafta boyunca seyredebilir.

Kronik Migren Nedir? Göz Migreni (Retinal Migren) Nedir?

Göz veya oküler migren gözlerin birinde oluşan kısmi veya tam görme kaybını ifade eder. Bununla birlikte gözün arka kısmında ağrı ortaya çıkabilir. Görsel auralara benzer şekilde migren atakları ile ilişkilidir. Genellikle baş ağrısından önce ortaya çıkar ancak bu durum her zaman böyle olmayabilir. Kısmi veya tam görme kaybı birkaç dakika, hafta veya ay sürebilir. Genellikle kendiliğinden iyileşme yatkınlığına sahiptir. Ancak düzelmeyen görme kayıpları tehlikeli olabileceğinden mutlaka doktora başvurulması gerekir.

Migren Tanısı Nasıl Konulur?

Fizik muayene ile tanı konulabilir ve bazen migren dışı olasılıkların teşhisi için ileri tetkiklere gerek duyulabilir. Bu durumda kan örnekleri, bilgisayarlı tomografi gibi görüntüleme teknikleri kullanılabilir. Migren tanısında Uluslararası Baş Ağrısı Derneği`nin oluşturmuş olduğu ICHD-3 kriterleri kullanılabilir. ICHD-3 kılavuzuna göre aurasız migren kriterleri:

2-5 kriterlerinin en az 5 kere tekrarlanması, Tedavi edilmeden veya tedavi başarısız olduğunda 4-72 saat boyunca sürebilen baş ağrısı atakları, Tek taraflı konumlanma, orta veya şiddetli ağrı, titreşimli etki ve rutin fiziksel aktivite ile yoğunlaşması özelliklerinin en az 2`sinin var olması, Bulantı-kusma veya ışık-sese duyarlılığın en az birinin olması.

ICHD-3 kılavuzuna göre auralı migren kriterleri şunları içerir:

2-3 kriterlerinin en 2 kere tekrarlanması, Görsel, duyusal, konuşma, motor, retinal (göz) ve beyin sapı ile ilgili semptomlardan en az birinin olması, Aşağıdaki özelliklerin en az üçünün olması: En az bir aura semptomunun pozitif olması, Her aura semptomunun 5-60 dakika sürmesi, En az bir aura semptomunun 5 dakika veya daha fazla sürede kademeli artması, En az iki aura semptomunun art arda ortaya çıkması, En az bir aura semptomunun tek taraflı olması, Aura semptomlarına 60 dakika içerisinde eşlik eden baş ağrısı.

Migren tanısında migren günlükleri tutulabilir. Günlük baş ağrılarının sıklığı, eşlik eden semptomlar ve zamanının kaydedilmesini içerir.

Migren Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Migren tedavisi iki şekilde yürütülebilir. Semptomların kontrol edilmesi ve migrenin önlenmesine yönelik tedaviler şeklinde uygulanabilir. Ancak migrenin ortadan kaldırılması amacıyla uygulanan herhangi bir tedavi bulunmamaktadır. Ataklar esnasında ağrıların hafifletilmesi veya durdurulması, migrenin ilerlemesinin kontrol altına alınması amacıyla reçeteli ve reçetesiz ilaçlar, cihazlar tercih edilebilir. Bu ilaçlar migren atakları esnasında alınır. Atakların şiddetini, süresini ve sıklığını azaltmayı hedefler. Önleyici olarak uygulanan tedaviler ataklar başlamadan önce alınır. İlaçlar, cihazlar, diyet listesi, davranış terapisi, yaşam tarzı değişiklikleri ve fizik tedavi şeklinde uygulamalar tercih edilebilir.

Migren Hakkında Sık Sorulan Sorular

Baş ağrısı atakları ile karakterize migren ile ilgili “Migren neden olur?”, “Migren ağrısına ne iyi gelir?”, “Migren tedavisi nedir?” vb. sorular sıklıkla gündeme gelmektedir. Migren ile ilgili en çok merak edilen soruları görmek için yazının devamını okuyabilirsiniz.

Migreni Ne Tetikler?

Stres, depresyon, anksiyete, fiziksel aktivite, düşük kan şekeri, sigara ve alkol, yetersiz uyku, duman, güçlü kokular, kafa travması, bazı ilaçlar, hormonal değişiklikler migreni tetikleyebilir. Bununla birlikte migren gelişmesi kişiye özel olduğundan her tetikleyici her zaman migreni uyarır denemez.

Migrene Ne İyi Gelir?

Migren ağrılarının hafifletilmesinde birtakım uygulamalar tercih edilebilir.

Günlük beslenme ve uyku rutininin oluşturulması, Bol sıvı tüketilmesi, Migren günlükleri tutulması, Gevşeme teknikleri, fizik tedavi yöntemleri uygulanması, Düzenli aerobik egzersizler yapılması, Kilo verme uygulamaları iyi gelebilir. Migren Baş Ağrısına Ne İyi Gelir?

Migren baş ağrısı hissedildiğine ağrı kesici ilaçlar ile ataklar hafifletilebilir. İlaçların erken alınması baş ağrısının hafifletilmesinde daha iyi sonuçlar verebilir. Ağrı kesici ilaçların sürekli olarak alınması bazen durumu kötüleştirebilir. Bu nedenle koruyucu tedavinin tercih edilmesi gerekebilir. Ataklar başlamadan alınan ilaçlar ile baş ağrıları ve diğer semptomlar hafifletilebilir. Sessiz ve karanlık odada dinlenmek veya uyumak migren atakları sırasında iyi gelebilir.

Strese Bağlı Migrene Ne İyi Gelir?

Strese bağlı migrenin yönetilmesinde Biofeedback, bilişsel davranışçı terapi, antidepresan ilaçlar, takviyeler stres ve strese bağlı olarak gelişen migrenin kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Stresin yönetilmesinde meditasyon, yoga, spor, nefes egzersizleri uygulanabilir.

Migren yavaş yavaş gelişen ve şiddetli semptom gösterebilen bir sağlık sorunudur. Nörolojik ve fiziksel sağlığınız için kontrollerinizi ihmal etmeyiniz. Liv Hospital`da migren tanısı ve tedavisine yönelik hizmetler verilmektedir.

"
Migren Nedir? Belirtileri, Nedenleri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir? – Özel Mediliv Tıp Merkezi

Migren Nedir? Belirtileri, Nedenleri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir? – Özel Mediliv Tıp Merkezi

Migren Nedir? Belirtileri, Nedenleri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Migren Nedir? Belirtileri, Nedenleri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Migren, ataklar şeklinde ortaya çıkan ve zonklama tarzında şiddetli baş ağrılarına neden olan bir tür hastalıktır. İnsanların büyük bir kısmında olduğu düşünülen bu hastalık, bazı kişilerde yılda bir kez kendini gösterirken bazılarında ise ayda iki üç kez görülen ataklar şeklinde daha sık olarak ortaya çıkabilmektedir. Genellikle 10-40 yaş arası bireylerde görülürken 50 yaşından sonra genellikle düzelir veya yok olur.

Migren Nedir, Belirtileri Nelerdir?

Migren, mide bulantısı ve kusma, ışığa karşı hassasiyet ve bazı durumlarda görüş bozukluklarıyla birlikte görülen şiddetli baş ağrısı sorunudur. Ataklar halinde gelen migren ağrıları zonklayıcı türde ve oldukça şiddetli olup başın belirli bir kısmını veya tamamını etkileyebilir. Migren, auralı ve aurasız olmak üzere iki farklı türe ayrılır. Auralı migrende ataklar sırasında titreyen ve parıldayan ışıklar, görüş alanının bir kısmının karıncalanması veya kısmi görüş kaybı gibi görsel auralar ile eller, ağız, dil ve çene gibi bölgelerde uyuşma, karıncalanma şeklinde hissedilen duyusal auralar söz konusudur. Fakat migren olgularının çok büyük bir kısmı bu belirtilerin eşlik etmediği aurasız türde görülür. Bir migren atağı genellikle dört aşamadan oluşur: İlk aşama prodrom evresinde ağrı öncesi kabızlık, ruhsal değişimler, susuzluk, uykusuzluk gibi belirtiler gözlenir. İkinci aşama auraların oluştuğu evre olup yalnızca auralı migrende görülür. Üçüncü aşama zonklayıcı baş ağrısı, mide bulantısı ve kusma, ışığa karşı hassasiyet gibi belirtilerin geliştiği atak evresidir. Atak sonrası veya postdrom olarak adlandırılan aşamada ise hasta bir miktar rahatlamış fakat yorgun ve bitkin hisseder.

Migrenin Nedenleri ve Ataklarını Tetikleyen Faktörler

Uzun yıllardır bilimsel araştırmalara sıklıkla konu olan migrenin kesin nedeni henüz belirlenebilmiş değildir. Bilim insanlarının büyük bir kısmı migrenin damarsal nedenlere bağlı olarak ortaya çıktığını savunmakla birlikte, migren ağrılarının zonklayıcı türde olması bu olasılığı güçlendirir. Bunun yanı sıra beyindeki değişikliklerin ve ailesel faktörlerin de migrenin gelişiminde rol oynadığı düşünülmektedir. Migren ağrılarının kesin oluşum nedeni tam olarak bilinmese de, atakların ortaya çıkışını tetikleyen birtakım faktörler söz konusudur. Yorgunluk, stres, hava değişimleri, gürültü, açlık, uykusuzluk ve kadınlar için regl döneminde olmak gibi faktörler migren ataklarını tetikleyen durumlardır. Bunlara ek olarak bazı yiyeceklerin ve içeceklerin tüketimi de migreni tetikler. Olgun peynirler, nitrat ve monosodyum glutamat içeren gıdalar, alkol ve kafein içeren sıvılar bunlara örnek olarak verilebilir.

Migren Nasıl Tedavi Edilir?

Migren tedavisi için süreç, doktorun migren teşhisini koymasıyla başlar. Baş ağrısına neden olan sinüzit, yorgunluk, stres, beyin ve sinir hastalıkları gibi birçok faktör bulunduğundan, bunların migrenle karıştırılmaması için gerekli tanı testleri ve görüntüleme tetkikleri mutlaka yapılmalıdır. Bunların ardından migren teşhisi konulan hastalarda doktor tarafından önerilecek olan ilaç tedavisinin yanı sıra yaşam tarzı değişiklikleri de uygulanmalıdır. Ağrılara ilişkin semptomatik tedavilere ek olarak hastanın yukarıda belirtilen migreni tetikleyici etkenlerden uzak durması, uyku düzenine dikkat etmesi ve migreni tetikleyen yiyeceklerle içecekleri beslenmesinden çıkarması gerekir.

Eğer siz de baş ağrısı sorunu yaşıyorsanız veya daha önceden konulmuş bir migren teşhisiniz varsa muayeneniz ve kontrolleriniz için nöroloji uzmanımıza danışabilir, tüm sorularınız ve randevu talepleriniz için sağ alt köşede bulunan Online Destek bölümünden bize ulaşabilirsiniz.

"
Migren tedavisi ile baş ağrısı ataklarının önüne geçilebilir

Migren tedavisi ile baş ağrısı ataklarının önüne geçilebilir

Migren Tedavisi

Migren, yaşam kalitesini düşüren ve günlük yaşam aktivitelerini kısıtlayan hastalıklardan biridir. Sık görülen bu hastalığın en yaygın belirtilerinin başında ağrı gelir. Ense, şakak ya da göz çevresinden başlayan bu ağrı, hareket ettikçe kötüleşebilir, zonklayıcı karakterle seyredebilir ve bu ağrıya eşlik eden bulantı, kusma, ışık ve sese olan rahatsızlık hissi ortaya çıkabilir.

Birçok migren atağı “aurasız migren” türü olarak görülür. Auralı migren hastaları ise baş ağrısı atakları başlamadan önce 5 dakika ile 60 dakika arasında değişen “aura atakları" yaşayabilir.

Aura atakları geçici olarak yaşanan nörolojik bir bozukluk olarak bilinir. Geçici olarak yaşanan nörolojik bozuklukta hastalar hem görsel, hem duyusal (kelimeleri bulamama, uyuşma veya karıncalanma gibi) olarak etkilenir. Bunların arasında en sık yaşanan görsel auradır. Görsel aurada hastalar atak öncesinde parlak ışık çakmaları veya görme alanında sorunlarla karşılaşabilir.

Migrende ataklar halinde seyreden baş ağrısı, 3 ay içinde ayda 15 günden daha sık, en az 4 saat süren ve ayda en az 8 gün migren tipi ağrı yaşanırsa bu "kronik migren" olarak tanımlanır. Migren Tedavisinde kişinin baş ağrılarının sıklığına, şiddetine ve eşlik eden diğer tıbbi durumuna bağlı olarak tedavi planlanır.

Migren tedavisinde kullanılan ilaçlar baş ağrısı atakları sırasında ağrıyı ortadan kaldırmada ya da eşlik eden bulantı, kusma gibi belirtileri durdurmada veya sık gelen baş ağrısı ataklarının sıklığını kontrol etmede yardımcı olur.

Migren, hastanın günlük yaşamanı etkileyebilen, gün içerisindeki gerçekleştirdiği aktivitelerde kısıtlılık yaratabilen bir baş ağrısı tipidir. Genellikle ense, şakak veya göz çevresinde başlar ve ağrının çeşidine göre hareket ettikçe kötüleşebilir. Ağrıya çoğu zaman ışığa ve sese hassasiyet, bulantı, kusma gibi durumlar eşlik edebilir.

Hastaların ışık almayan bir oda da uyumak istemeleri veya kusma hissi migren atağını hafifletmeye veya sonlanmasına destek olabilir.

Bu ataklar kişilerde farklılık gösterebilir örneğin, aralıklarla yaşanan migren atakları “episodik migren” olarak adlandırılır. Ataklar son üç aylık süre içinde ayda on beş gün ve üzerinde oluyorsa, 4 saatten uzun sürüyorsa ve ayda en az 8 gün migren atağı yaşanıyorsa buna “kronik migren” denir. Kronik migrene genellikle kaygı bozuklukları, depresyon ve uyku sorunları eşlik edebilir. Kronik migren tedavi edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Migren Belirtileri Nelerdir? Migren Belirtileri Nelerdir?

Migren atakları genellikle 20 ila 30 yaş arasında başlar, fakat baş ağrısı atakları çocukluk ya da ergenlik döneminde yaşanabilir. Migren atağı 4 aşamalı olabilir, bunlar, prodrom, aura, baş ağrısı ve postdrom dönemleridir. Her migren atağında tüm aşamalarla karşılaşılmayabilir.

Prodrom

Baş ağrısı başlamadan 1 - 2 gün önce, hastalar yaklaşan migren atağı için uyarıcı küçük değişiklikleri fark edebilirler:

Kabızlık Ruh hali değişiklikleri, karamsarlık, huzursuzluk Yeme İsteği Boyun tutulması Artan susuzluk ve idrara çıkma Sık esneme Aura

Hastaların büyük kısmı aurasız ataklar yaşar. Auralı hastalarda ağrı öncesinde veya sonrasında nörolojik bozukluklar yaşanabilir. Auralı ataklarda hastalar, dokunma hislerinde güçsüzlük (duyusal), konuşma bozukluğu, görme bozuklukları, uyuşma veya karıncalanma gibi sorunlarla karşılaşabilirler.

Atak

Tedavi edilmeyen migren atakları kişiden kişiye değişiklik göstermesi ile birlikte, 4 ila 72 saat arasında sürebilir. Ataklar nadir olabildiği gibi ayda veya haftada birkaç defa da olabilir. Hasta migren atağı sırasında, kalp atışı şeklinde zonklama, mide bulantısı – kusma, ışık – ses ve hatta dokunmaya karşı aşırı hissiyat, bulanık görme, baş dönmesi ve bazı durumlarda baygınlık yaşayabilir.

Postdrome (atak sonrası)

Postdrome sonrasında (atak sonrası), hasta kendini bitkin, tükenmiş ve az da olsa rahatlamış hisseder. Hasta 24 saat içerisinde, güçsüzlük, baş dönmesi, huzursuzluk, ışık ve sese karşı hassasiyet yaşayabilir.

Ne Zaman Bir Nöroloji Uzmanı ile Görüşmeli?

Hastalar nöroloji bölümüne başvurmayıp, baş ağrısını ağrı kesici ilaçlarla kendileri kontrol etmeye çalıştıkları için, migren hastalığı yeteri kadar bilinmemekte ve bu sebeple tedavisi yapılmamaktadır.

Eğer düzenli olarak migren atakları ve belirtileri yaşanıyorsa bunları kayıt etmekte fayda vardır. Baş ağrılarının, atakların ve şiddetinin değiştiğini düşünüyorsanız mutlaka en kısa sürede nöroloji uzmanına görünmelisiniz.

Eğer aşağıdaki belirtilerden herhangi birini yaşıyorsanız acil olarak bir doktora görünmelisiniz: Gök gürültüsü gibi ani, şiddetli baş ağrısı Ateş, ense sertliği, kafa karışıklığı, çift görme, uyuşukluk ya da konuşma bozukluğu Özellikle bir kafa travması sonrası gelişen baş ağrısında kötüleşme Öksürük, efor, ıkınma veya ani bir hareketten sonra gelişen bir baş ağrısı 50 yaş üstünde yeni başlayan baş ağrısı. Migrenin Nedenleri Nelerdir?

Migren, sebebi tam olarak bilinmemekle birlikte genetik veya çevresel faktörlerinde rol oynadığı bilinmektedir. Atakların ortaya çıkmasında, serotonin de dahil olmak üzere beyin kimyasallarında yaşanan dengesizliklerin neden olduğu düşünülmektedir.

Migren atakları sırasında beyin zarlarında (meninks) ağrıyı ortaya çıkaran bazı kimyasallar salgılanır ve bu da migren ağrısının ortaya çıkamasına yol neden olur. Kalsitonin gen-ilişkili peptid (CGRP), migren ağrısında rol oynayan önemli kimyasal ileticilerden birisidir.

Aşağıda nedenler, kişide migren ortaya çıkma riskini arttırabilir: Eğer migrenli bir aile üyesi varsa, kişide migren gelişme ihtimali artar. Migren, herhangi bir yaş döneminde ortaya çıkabilir. Ergenlik dönemiyle birlikte hormonal değişiklikler migrenin ortaya çıkmasında önemli bir rol oynar. Ancak migren atakları genellikle 20-30 yaş aralığında başlar. Takip eden yıllarda yavaş yavaş migren ataklarının şiddet ve sıklığında azalma görülebilir. Kadınlarda migren, erkeklere oranla daha sık görülür. Çocukluk döneminde migren sıklığı erkeklerde daha fazladır, ancak ergenlik dönemi ve sonrasında kız çocuklarında görülme sıklığı erkek çocuklarına oranla belirgin olarak artış gösterir. Migrenli kişilerde, baş ağrısı adet döneminin hemen öncesinde veya başlangıcından sonra ortaya çıkabilir. Hamilelik veya menopoz sırasında da migrenin karakteri, görülme sıklığı değişebilir. Migren genellikle menopoz sonrasında geçer. Bazı kadınlar migren ataklarının gebelik sırasında başladığını ya da kötüleştiğini söyleyebilir. Birçok migren hastasında, gebelik sürecinde migren atakları görülmez. Ancak migren genellikle doğum sonrası dönemde yeniden ortaya çıkar. Migrenin Neden Olabileceği İstenmeyen Sonuçlar

Bireyin migren ağrısını hekim kontrolü olmaksızın, kendi başına kontrol etmeye çalışması kimi zaman farklı sorunların oluşmasına neden olabilir.

Mide ve bağırsak hastalıkları: Bazı yüksek doz veya uzun bir süre alınan ağrı kesiciler, özellikle karın ağrısı, kanama, gastrit, ülser gibi mide ya da bağırsak hastalıklarına sebep olabilir. Aşırı ilaç kullanımı sonucunda baş ağrısı: Son üç ay içerisinde ayda on günden fazla yüksek doz reçeteli veya reçetesiz ilaç almak ciddi, hiç geçmeyen, sürekli olabilen ilaç aşırı kullanım baş ağrısına neden olabilir. Aşırı ilaç kullanımı baş ağrısı, ilaçların ağrı giderici özelliklerini kaybetmesi ve kendileri baş ağrısına neden olmaya başladıklarında ortaya çıkar. Bu kısır döngü daha fazla ağrı kesici kullanmayı gerektirebilir. Ancak bu da ağrıyı gidermemekle birlikte sadece baş ağrısının daha da kronik hale gelmesine sebep olacaktır. Serotonin sendromu: Serotonin sendromu nadir fakat potansiyel olarak yaşamı tehdit eden vücudun aşırı serotonine maruz kalmasıdır. Serotonin sendromu açısından dikkatli olunmalı ve ilaçlar hekim kontrolünde kullanılmalıdır. Kronik migren: Migren atakları süreğen hale gelebilir. Son üç ayda içerisinde ayda 15 gün veya daha fazla ağrılı gün sayısı olan kişilerin kronik migren açısından nöroloji uzmanı ile görüşmeleri önerilir. Migren statusu: Migren atağı tedavi edilmezse veya yetersiz tedavi edildiği durumda 4 ila 72 saat sürebilir. Üç günden uzun süren şiddetli migren atakları “migren statusu” denilir. İnfarkt (damar tıkanıklığı) olmadan inatçı aura: Genellikle aura denilen geçici nörolojik bozukluklar baş ağrısı başladıktan sonra geçer. Ancak bazen aura ağrı düzeldikten sonra da devam eder ve bir haftadan fazla sürebilir. İnatçı aura durumunda beyin mutlaka radyolojik olarak MR ile görüntülenmelidir ve beyinde doku hasarı veya başka herhangi bir sorun olmadığı teyid edilmelidir. Migrenöz infarkt (beyin damar tıkanıklığı): Bir saatten daha uzun süren aura olduğu durumda olası beyin damar tıkanıklığı açısından bir nöroloji uzmanı ile görüşülmesi önerilir. Doktorunuz olası beyin damar tıkanıklığı ya da kanamasını dışlamak için beyin görüntülemesi isteyebilir. Migren Nasıl Tedavi Edilir? Migren Nasıl Tedavi Edilir?

Migren tedavisinde kullanılan ilaçlar, baş ağrısı atakları sırasında ağrıyı ortadan kaldırmada ya da eşlik eden bulantı, kusma gibi belirtileri durdurmada veya sık gelen baş ağrısı ataklarının sıklığını kontrol etmeye yardımcı olabilir. Migren tedavisine yönelik birçok ilaç mevcuttur.

Epilepsi, hipertansiyon, depresyon gibi başka hastalıkları tedavi etmek için kullanılan bazı ilaçların, aynı zamanda migreni önlemeye veya rahatlatmaya yardımcı olduğu bilinir.

Migren tedavisinde için kullanılan ilaçlar iki geniş kategoriye ayrılır: Ağrı giderici ilaçlar: Migren atakları sırasında alınır ve ağrıyı durdurmak için kullanılır.

Koruyucu tedavide kullanılan ilaçlar: Bu tür ilaçlar, migren ataklarının şiddetini veya sıklığını azaltmak için, günlük olarak, düzenli alınır.

Tedavi stratejisi kişinin baş ağrılarının sıklığına, şiddetine ve eşlik eden diğer tıbbi durumuna bağlıdır.

Hamile veya emziren migren hastalarında bazı ilaçların kullanımı bebek açısından uygun değildir. Bazı ilaçlar çocukların migren ataklarında kullanılmaz. Hekim migren atakları için en uygun ilacı önerecektir.

Kronik Migren Tedavisi

Kronik migren tanısı son 3 ay süresince ayda en az 15 gün ve üzerinde baş ağrısı olan, gün içinde ağrının en az 4 saat sürdüğü ve ayın en az 8 gününde bu ağrıların migren tanı kriterlerini karşılayacak özellikte olan hastalarda ve bir nöroloji uzmanı tarafından görüşme sırasında klinik olarak konulabilir.

Kronik migren toplumda % 1, 3 - 2, 4 oranında görülen, günlük yaşam aktivitelerinde kısıtlılığa yol açan, kişinin işteki performansını ve aile hayatını etkileyen ciddi bir sağlık problemidir.

Kronik migren hastaları sıklıkla migren tedavi kılavuzlarında önerilen hemen hemen her ilacı denemiş, tedaviler yeterli sonuç vermediği için sürekli ve aşırı miktarda ağrı kesici kullanan ya da ilaçlardan umudunu kesmiş ve şiddetli ağrıyla yaşamanın yarattığı olumsuz psikolojik durumla baş etmek zorunda kalan, bu nedenle ruh sağlıkları da bozulma riski ile karşı karşıya olan kişilerdir.

Migrenin Tetikleyicileri Migren ataklarını tetikleyebilen birçok unsur vardır: Kadınların yaşamış olduğu hormonal değişiklikler sebebiyle migren ataklarının ortaya çıkması kolaylaşır. Östrojen dalgalanmaları birçok kadının baş ağrılarını tetikleyebilir. Migren öyküsü olan kadınların, östrojen seviyesinde bir azalma yaşandığında adet öncesi ya da devamında baş ağrısı yaşayabilirler. Hamilelik veya menopoza girme dönemi migrenin ortaya çıkmasına neden olabileceği gibi, var olan migren ataklarının seyrini değiştirebilir. Oral kontraseptif (doğum kontrol hapları) ve hormon replasman (yerine koyma) tedavisi gibi hormon ilaçlar da migrenin seyrini kötüleştirebilir. Bazı gıda maddeleri, işlenmiş etler, eskimiş peynir, tuzlu ve işlenmiş gıdalar migreni tetikleyebilir. Birçok yiyecekte bulunan tatlandırıcı aspartam ve koruyucu monosodyum glutamatın migreni tetikleyebildiği bilinir. Yemek düzeninin değişmesi örneğin, öğün atlamak ya da aşırı yemek de migren atağının ortaya çıkmasını kolaylaştırabilir. İçecekler, alkol, özellikle şarap ve yüksek kafeinli içecekler migreni tetikleyebilir. Stres, migren ataklarında önemli bir rol oynar. İşte veya ev hayatında yaşanan stres sık migren ataklarının nedenlerinden olabilir. Yüksek sesler, parlak ışıklar ya da güneş ışığına maruz kalmak migren atağını başlatabilirler. Bazı koku çeşitleri, parfüm de dahil olmak üzere, tiner, sigara dumanı gibi bazı kokular migren atağını tetikleyebilir. Uyku ve uyanıklık düzenindeki değişiklikler de migrenin bilinen tetikleyicilerindendir. Uykusuzluk, aşırı uyku, uyku kalitesindeki bozulmalar ve jet lag gibi durumlar migren atağının sıklaşmasına ya da ortaya çıkmasına neden olabilir. Cinsel aktivite ya da yoğun fiziksel efor migren ataklarını ortaya çıkabilir. İlaçlar, nitrogliserin gibi vazodilatörler (damar genişleticiler) veya oral kontraseptifler (doğum kontrol hapları) migreni kötüleştirebilir. Rüzgar, fırtına, aşırı parlak güneş ışığı, yüksek nem oranı, yüksek basınç oranı başlıca bilinen meterorolojik tetikleyicilerdir. Hava değişimleri migren ataklarını tetikleyebilir. Özellikle soğuk havalarda migren hastaları tarafından, migren ataklarının sıklaştığı ifade edilmektedir. Migren Ağrısına Ne İyi Gelir?

Meteorolojik ve hormonal tetikleyicilerden korunmak kolay değildir. Yağmur, rüzgar, değişken hava basıncı, güneş ışığı engellenemez olabilir. Bu nedenle migren hastalarının migren ataklarını önlemek ya da migren ataklarını daha rahat geçirebilmek için uygulayabileceği bazı yöntemler şunlardır:

Bir ağrı günlüğü tutmak ve böylece hangi koşullarda ağrının tetiklendiğini saptamak Sağlıklı beslenmek, uzun süreli açlıktan kaçınmak Bol su içmek Düzenli egzersiz yapmak Düzenli ve yeterli uyumak, mümkünse geceleri yetişkinler için 7-9 saat Stres arttıracak ortamlardan uzaklaşmak Güneş ışığına maruz kalınacaksa şapka ve gözlük kullanmak Migren için hekim tarafından oluşturulmuş öneri ve tedavileri aksatmamak.

Bazen tek bir tetikleyici değil birden fazla tetikleyici üst üste geldiğinde ağrı gelişebilir. Örneğin rüzgarlı bir gün, uzun süren açlık ve yüksek stres seviyesi migren atağı geçirme olasılığını artırır.

Ağrının sıklaşması durumunda mutlaka bir Nöroloji uzmanına tedavi olmak için başvurulmalıdır. Uzun ve yoğun ağrı kesici kullanımı, ağrıların engellemesinde etkisini yitirebilir, mide ve böbrek başta olmak üzere sağlığın bozulmasına sebep olabilir.

Migren Atağı Sırasında Ne Yapmalı? Hekim tarafından önerilmiş ilaçlar kullanılmalıdır. Migren ilacı hekimin anlattığı biçimde migren atağı öncesinde ya da migren atağı sırasında kullanılabilir. Baş ve şakak bölgesine masaj uygulama yapılabilir. Baş ve şakak bölgesine soğuk uygulama migren atağını hafifletebilir. Cildi tahriş etme olasılığına karşı kontrollü bir şekilde, nane yağı ve mentol kullanılabilir. Nane ve mentol içeren kremler, ağrı bantları alın bölgesinde rahatlama sağladığı için önerilir. Migren atağı esnasında ışıksız ve gürültüsüz bir odada istirahat önerilir. Kişiyi rahatsız eden keskin kokulardan kaçınılmalıdır. Benzer İlgi Alanları Baş Ağrısı Baş ağrısı tek başına bir rahatsızlık değil ancak üstünde durulması gereken bir semptomdur. Migren tipi ve gerilim tipi baş ağrıları tedavi gerektirmektedir. Detaylı Bilgi Baş Dönmesi Baş dönmesi, kişinin etrafındaki şeyleri hareket ediyor gibi hissetmesi, göz kararması, uyuşukluk, sersemlik ve denge kaybı üretebilen tıbbi bir durumdur. Detaylı Bilgi Çocuklarda Baş Ağrısı Çocukluk çağında migren, diğer hastaların migrenine göre daha kısadır ve ataklıdır. Çocukluk döneminde baş ağrısının yerleşimi genellikle alında ve iki yanlıdır Detaylı Bilgi Gerilim Tipi Baş Ağrısı Gerilim tipi baş ağrısında, başın etrafında bir bant varmışçasına basınç hissine sebep olur. Gerilim tipi en sık görülen tiptir. Detaylı Bilgi Kronik Günlük Baş Ağrısı Kronik baş ağrısı günlük yaşantıda kısıtlılığa neden olan baş ağrısıdır. Kronik günlük baş ağrılarında uzun süreli ve etkin tedavi ağrıların azalmasını sağlar. Detaylı Bilgi Küme Tipi Baş Ağrısı Küme tipi baş ağrısı birkaç haftalık kümeler şeklinde gelir ve oldukça şiddetli tiplerinden biridir. Genellikle tek yanlı, göz çevresinde ve oyucu bir ağrı olur Detaylı Bilgi Hastaneler Lütfen Bekleyiniz

Altunizade Hastanesi

Atakent Hastanesi

Bakırköy Hastanesi

Dr. Şinasi Can (Kadıköy) Hastanesi

Fulya Hastanesi

Kozyatağı Hastanesi

Maslak Hastanesi

Taksim Hastanesi Doktorlar Lütfen Bekleyiniz görevli doktor listemiz aşağıda yer almaktadır: Sıkça Sorulan Sorular Migren Nedir? Migren Neden Olur? Kronik Baş Ağrısı Nasıl Anlaşılır? Çocuklarda Migren Görülür Mü? Gerilim Tipi Baş Ağrısı ile Migren Baş Ağrısı Nasıl Ayırt Edilir? Migren Tanısı Nasıl Konulur?

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 4 Temmuz 2022 Pazartesi Yayımlanma Tarihi: 25 Haziran 2019 Salı

İletişim

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde, sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Kimlik bilgileriniz: Adınız, soyadınız, T.C. Kimlik numaranız, pasaport numaranız veya geçici TC Kimlik numaranız, doğum yeri ve tarihiniz, medeni haliniz, cinsiyetiniz, sigorta veya hasta protokol numaranız ve sizi tanımlayabileceğimiz diğer kimlik verileriniz. İletişim Bilgileriniz: Adresiniz, telefon numaranız, elektronik posta adresiniz ve sair iletişim verileriniz, müşteri temsilcileri ya da hasta hizmetleri tarafından çağrı merkezi standartları gereği tutulan sesli görüşme kayıtlarınız ile elektronik posta, mektup veya sair vasıtalar aracılığı ile tarafımızla iletişime geçtiğinizde elde edilen kişisel verileriniz. Muhasebesel Bilgileriniz: Banka hesap numaranız, IBAN numaranız, kredi kartı bilginiz, faturalama bilgileriniz gibi finansal verileriniz. Sağlık hizmetlerinin finansmanı ve planlaması amacıyla özel sağlık sigortasına ilişkin verileriniz ve Sosyal Güvenlik Kurumu verileriniz. Hastane veya tıp merkezlerimizi ziyaret etmeniz halinde güvenlik ve denetim amaçlı tutulmakta olan kamera kayıtları görüntüleriniz. Otoparkı kullanmanız halinde araç plaka veriniz. Sağlık Bilgileriniz: Laboratuvar sonuçlarınız, test sonuçlarınız, muayene verileriniz, randevu bilgileriniz, check-up bilgileriniz, reçete bilgileriniz dahil ancak bunlarla sınırlı olmaksızın tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi sırasında veya bunların bir sonucu olarak elde edilen her türlü sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel verileriniz. www.acibadem.com.tr sitesine veya www.acibadem.com.tr/AcibademOnline/TR/MainPage adresine gönderdiğiniz veya girdiğiniz sağlık verileriniz ve sair kişisel verileriniz. Acıbadem’e veya Acıbadem Grup şirketlerinden herhangi birine iş başvurusunda bulunmanız halinde bu hususta temin edilen özgeçmiş dâhil sair kişisel verileriniz ile Acıbadem Grubu çalışanı ya da ilişkili çalışan olmanız halinde hizmet akdiniz ve işe yatkınlığınız ile ilgili her türlü kişisel verileriniz.

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

Kimliğinizi teyit etme, Kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi. İlgili mevzuat uyarınca Sağlık Bakanlığı ve diğer kamu kurum ve kuruluşları ile talep edilen bilgilerin paylaşılması. Hastane ve Tıp Merkezlerimizin iç işleyişi ile günlük operasyonların planlanması ve yönetilmesi. Hastane Yönetimi, Hasta Hakları, Hasta Deneyimi bölümleri tarafından hasta memnuniyetinin ölçülmesi, arttırılması ve araştırılması. İlaç temini. Randevu almanız halinde randevu hakkında sizi haberdar edebilme. Risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi. Sağlık hizmetlerini geliştirme amacıyla analiz yapma. Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından sağlık hizmetlerinizin finansmanı, tetkik, teşhis ve tedavi giderlerinizin karşılanması, müstehaklık sorgusu kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgilerin paylaşılması. Araştırma yapılması. Yasal ve düzenleyici gereksinimlerin yerine getirilmesi. Sağlık hizmetlerinin finansmanı kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgileri paylaşma. Kalite, Hasta Deneyimi, Bilgi Sistemleri bölümleri tarafından risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi. Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından hizmetlerimiz karşılığında faturalandırma yapılması ve anlaşmalı olan kurumlarla ilişkinizin teyit edilmesi. Pazarlama, Medya ve İletişim, Çağrı Merkezi bölümleri tarafından kampanyalara katılım ve kampanya bilgisi verilmesi, Web ve mobil kanallarda özel içeriklerin, somut ve soyut faydaların tasarlanması ve iletilebilmesi.

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi,

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği, Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi ve Mahremiyetinin Korunması Yönetmeliği, Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuat hükümleridir.

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca,

Kişisel veri işlenip işlenmediğini öğrenme, Kişisel veriler işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, Kişisel sağlık verilerine erişim ve bu verileri isteme, Kişisel verilerin işlenme amacını ve bunların amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, Yurt içinde veya yurt dışında kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesini isteme, Kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesini isteme, Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesine ve/veya kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesine ilişkin işlemlerin kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişilere bildirilmesini isteme, İşlenen verilerin münhasıran otomatik sistemler vasıtasıyla analiz edilmesi suretiyle kişinin kendisi aleyhine bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme hakkını haizsiniz.

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak,

(i) ATATÜRK MAH.FEZA SK.NO:3/8 ATAŞEHİR, Istanbul, Türkiye adresine kargo ile ıslak imzanızı taşıyan bir dilekçe ile “Kurumsal Sekretarya” departmanı dikkatine Zarfına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Kapsamında Bilgi Talebi” yazılarak gönderebilirsiniz, (ii) Noter kanalıyla gönderebilir, (iii) acibademsaglik@hs02.kep.tr adresine güvenli elektronik ya da mobil imzalı olarak, kayıtlı elektronik posta adresi veya sistemimizde kayıtlı elektronik e-posta adresiniz aracılığıyla ve/veya (iv) Acıbadem’e hitaben yazdığınız “word veya pdf.” formatındaki bir dosyayı güvenli eimza ile imzalayarak kisiselveri@acibadem.com ‘a e-posta’nın konu kısmına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Bilgi Talebi” yazarak iletebilirsiniz.

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

SIK ZİYARET EDİLENLER Akciğer kanseri Bağırsak kanseri Böbrek nakli Cilt kanseri Gırtlak kanseri Hemoroid Kalp krizi belirtileri Kan kanseri (Lösemi) Karaciğer nakli Kemik iliği nakli Kolon kanseri Koronavirüs Belirtileri Lenf kanseri Lenfödem Meme kanseri Mide kanseri Pankreas kanseri Prostat kanseri Rahim kanseri Vücut kitle endeksi hesaplama


Ana Sayfa Hastaneler Doktorlar Medikal Teknolojiler Kurumsal Bilgiler Sponsorluklar Bilgilendirilmiş Onamlar Kişisel Verilerin Korunması İletişim

Web sitemizde bulunan tüm görsellerin, işitsel veya içerik bilgilerinin izinsiz kullanılması yasaktır. Durumun tespit edilmesi halinde hukuki yollara başvurulacaktır.

"
Migren nedir? Belirtileri ve Tedavisi | Özel Başarı Hastanesi

Migren nedir? Belirtileri ve Tedavisi | Özel Başarı Hastanesi

MİGREN NEDİR? BELİRTİLERİ VE TEDAVİSİ

Migren, kötü bir baş ağrısından çok daha fazlasıdır. Bu nörolojik hastalık, sizi günlerce dinlenme halinde bırakabilecek şiddetli ağrılara neden olabilir! Hareket, ışık, ses ve diğer tetikleyiciler ağrı, yorgunluk, mide bulantısı, görme bozuklukları, uyuşma ve karıncalanma, sinirlilik, konuşma güçlüğü, geçici görme kaybı ve daha pek çok belirtiye neden olabilir.

Migren Nedir? Migren Türleri Migren Risk Faktörleri Migren Aşamaları Migren Belirtileri Tetikleyiciler Migren Tanısı Migren Tedavisi Önleme Yolları Ne Zaman Doktora Başvurmalısınız? Migren nedir?

Migren, başın bir tarafında zonklayan bir baş ağrısı başta olmak üzere çeşitli semptomlara neden olan yaygın bir nörolojik hastalıktır. Migren genellikle fiziksel aktivite, ışıklar, sesler veya kokularla daha da kötüleşmektedir. Semptomlar en az dört saat bazen ise günler boyunca sürebilir.

Baş ağrısı türleri nelerdir? Migren ne tür bir baş ağrısıdır?

İki genel kategoriye ayrılan 150'den fazla baş ağrısı türü vardır: primer baş ağrıları ve sekonder baş ağrıları. Migren, birincil bir baş ağrısıdır, yani farklı bir tıbbi durumdan kaynaklanmaz. Birincil baş ağrısı bozuklukları klinik teşhislerdir, yani teşhis için kan testi veya görüntüleme çalışması yoktur. İkincil bir baş ağrısı ise başka bir sağlık sorununun belirtisidir.

Aura nedir?

Aura, genellikle migren baş ağrısının başlamak üzere olduğuna dair uyarı sinyalleri gibi davranan bir grup duyusal, motor ve konuşma belirtisidir. Genellikle bir nöbet olduğu düşünülerek yanlış yorumlanabilen aura belirtileri tipik olarak baş ağrısı ağrısından önce olur, ancak bazen baş ağrısı sırasında veya sonrasında da ortaya çıkabilir. Bir aura 10 ila 60 dakika arasında sürebilir. Migren yaşayan kişilerin yaklaşık %15 ila %20'sinin aurası vardır.

Aura semptomları kontrol edilebilir belirtilerdir, yani bu belirtiler durdurulabilir/iyileştirilebilir. Bir aura şunları içerebilecek semptomlar üretir:

Parlak yanıp sönen noktalar, parıltılar veya ışıklar görmek. Gorüşte kör noktaların varlığı Uyuşmuş veya karıncalanan cilt. Konuşma problemleri Kulak çınlaması Geçici görme kaybı. Dalgalı veya pürüzlü çizgiler görmek. Koku veya tat değişiklikleri. Rahatsızlık hissi Migren türleri nelerdir?

Birkaç farklı migren tipi bulunmaktadır. Bunlar:

Auralı migren (komplike migren): Migren ağrısı olan kişilerin yaklaşık %15 ila %20'si bir aura yaşar. Aurasız migren (yaygın migren): Bu tür migren baş ağrısı, bir auranın size verebileceği uyarı olmadan ortaya çıkar. Semptomlar aynıdır, ancak aura aşaması gerçekleşmez. Baş ağrısı olmayan migren: Sessiz migren veya asefaljik migren olarak da bilinir, aura semptomunu içerir, ancak tipik olarak takip eden baş ağrısını içermez. Hemiplejik migren: Vücudun bir tarafında geçici felç (hemipleji) veya nörolojik, duyusal belirtiler vardır. Baş ağrısının başlangıcı, geçici uyuşukluk, vücudunuzun bir tarafında aşırı güçsüzlük, karıncalanma hissi, duyu kaybı ve baş dönmesi veya görme değişiklikleri ile ilişkili olabilir. Bu tip migren bazen baş ağrısını içerir, bazen ise içermez. Retina migreni (oküler migren): Gözlerinizden birinde geçici, kısmi veya tam görme kaybı ile birlikte başın geri kalanına yayılabilen gözün arkasında donuk bir ağrı fark edebilirsiniz. Bu görme kaybı bir dakika veya aylarca sürebilir. Kronik migren: Kronik migren, migrenin ayda en az 15 gün gözlemlenmesidir. Semptomlar sıklıkla değişebilir ve dolayısıyla ağrının şiddeti de değişebilir. Beyin sapı auralı migren. Bu migren ile baş ağrısından önce ortaya çıkan vertigo, geveleyerek konuşma, çift görme veya denge kaybı gibi problemler görülür. Baş ağrısı başınızın arkasını etkileyebilir. Bu semptomlar genellikle aniden ortaya çıkar ve düzgün konuşamama, kulak çınlaması ve kusma ile ilişkilendirilebilir. Migren baş ağrıları ne kadar yaygındır?

Uzmanlar, yetişkin nüfusun yaklaşık yarısının baş ağrısı yaşadığını ve toplam nüfusun %12'sinin migren ağrısı çektiğini tahmin etmektedir. Kadınların migren geliştirme olasılığı erkeklerden yaklaşık üç kat daha fazladır.

Migren kimlerde görülür? Risk faktörleri nelerdir?

Kimin migrene yakalanabileceğini ve kimin yakalanmayacağını tahmin etmek zordur, ancak migren riskini arttırabilecek risk faktörleri vardır. Bu risk faktörleri şunları içerir:

Genetik: Migren baş ağrısı çeken kişilerin %80'inin birinci derece akrabalarında da migren vardır. Cinsiyet. Migren baş ağrıları, özellikle 15-55 yaş arasındaki kadınlarda erkeklerden daha fazla görülür. Migrenin kadınlarda hormonların etkileri yüzünden daha sık görüldüğü düşünülmektedir. Stres seviyesi. Stres migreni tetikleyebildiği ve yüksek stres dönemlerinde migren ataklarının daha fazla görüldüğü keşfedilmiştir. Sigara kullanımı. Migren kalıtsal mıdır?

Migren ailelerde genetik olarak aktarılma eğilimindedir. Migrenli her beş kişiden dördünün ailesinde migrenli birey öyküsü vardır. Ebeveynlerden birinin migren öyküsü varsa, çocuklarının da migren hastası olma riski %50'dir. Her iki ebeveynin de migren öyküsü varsa, risk %75'e çıkar. Migreni olan kişilerin %80'inin birinci derece akrabalarında migren öyküsü vardır.

Çocuklarda Migren Görülür Mü?

Evet, ancak pediatrik migrenler genellikle daha kısa sürer ve normal migrene göre daha fazla mide semptomu gösterir.

Migren kalıcı beyin hasarına neden olur mu?

Migren beyin hasarına neden olmaz. Ancak auralı migreni olan kişilerde 100.000 kişiden 1 veya 2 kişi olarak oran verilebilecek bir inme riski vardır.

Migren Aşamaları ve Bu Aşamaların Zaman Çizelgesi Nedir?

Kronolojik sırayla migrenin dört aşaması, prodrom, aura, baş ağrısı ve postdromdur. İnsanların yaklaşık %30'u baş ağrısı başlamadan önce semptomlar yaşar.

Prodrom: İlk aşama birkaç saat veya günler sürebilir. Bu aşama her migren öncesi gözlemlenmez. Aura: Aura evresi 60 dakika kadar sürebileceği gibi beş dakika kadar kadar az da sürebilir. Çoğu insan aura yaşamaz ve bazılarında hem aura hem de baş ağrısı aynı anda olur. Baş ağrısı: Baş ağrısı 4 saatten 72 saate kadar sürebilir. Ağrı bazen hafiftir, ancak genellikle zonklama şeklinde tanımlanır. Tipik olarak başınızın bir tarafında başlar ve ardından diğer tarafa yayılır. Postdrome: Postdrome evresi bir veya iki gün sürer. Genellikle migreni olan kişilerin %80'i bu evreyi yaşar.

Dört aşamanın tamamlanması yaklaşık sekiz ila 72 saat sürebilir.

Migrenin belirtileri nelerdir?

Migrenin birincil semptomu baş ağrısıdır. Ağrı genellikle zonklama şeklinde tanımlanır. Hafif, orta veya şiddetli nabız atışı şeklinde ağrıya dönüşen donuk bir ağrı olarak başlayabilir. Tedavi edilmezse, baş ağrınız orta ila şiddetli seviyeye gelir. Ağrı başınızın bir tarafından diğerine kayabilir veya başınızın önünü, arkasını etkileyebilir veya tüm baş bölgesini etkileyebilir Bazı insanlar gözlerinin veya şakaklarının çevresinde ve bazen yüzlerinde, sinüslerinde, çenelerinde veya boyunlarında ağrı hissederler.

Migrenin diğer belirtileri şunlardır:

Işığa, gürültüye ve kokulara karşı hassasiyet. Mide bulantısı, kusma ve karın ağrısı. İştah kaybı. Çok sıcak veya soğuk hissetmek. Soluk ten rengi. Yorgun hissetmek. Baş dönmesi ve bulanık görme. Hassas kafa derisi. İshal (nadir). Ateş (nadir).

Migrenlerin çoğu yaklaşık dört saat sürer, ancak şiddetli olanlar çok daha uzun sürebilir.

Migren atağının her aşaması farklı semptomlarla gelebilir:

Prodrom belirtileri:

Konsantrasyon sorunları. Sinirlilik ve/veya depresyon. Konuşma ve okuma zorluğu. Uyumakta zorluk, aşırı esneme. Mide bulantısı. Yorgunluk. Işığa ve sese duyarlılık. Artan idrara çıkma. Kas sertliği.

Aura belirtileri:

Uyuşma ve karıncalanma. Görsel rahatsızlıklar. Görüşte bulanık noktalar, ışıltılar veya parlak çizgiler görmek Geçici görme kaybı. Vücudun bir tarafında zayıflık. Konuşma değişiklikleri.

Baş ağrısı belirtileri:

Boyun ağrısı, boyunda sertlik. Depresyon, baş dönmesi ve/veya anksiyete. Işığa, kokuya ve sese duyarlılık. Burun tıkanıklığı. Uykusuzluk Mide bulantısı ve kusma.

Postdrom belirtileri:

Konsantre olamama. Depresyon hali. Yorgunluk. Konuşma problemleri. Öforik ruh hali. Migrene ne sebep olur?

Migren baş ağrılarının nedeni karmaşıktır ve tam olarak anlaşılamamıştır. Baş ağrınız olduğunda bunun nedeni kan damarlarınızdaki belirli sinirlerin beyninize ağrı sinyalleri göndermesidir. Bunun sonucunda, kafa bölgesindeki sinirlere ve kan damarlarına inflamatuar maddeler bırakılır ve bunun sonucunda ağrı oluşur.

Migreni ne tetikler?

Migren atakları çeşitli faktörler tarafından tetiklenebilir. Yaygın tetikleyiciler şunları içerir:

Duygusal stres. Duygusal stres, migren baş ağrılarının en yaygın tetikleyicilerinden biridir. Stresli olaylar sırasında, durumla mücadele etmek için beyindeki belirli kimyasallar salınır. Bu kimyasalların salınımı migreni tetikleyebilir. Kaygı, endişe ve heyecan gibi diğer duygular kas gerginliğini artırabilir ve kan damarlarını genişletebilir. Bu, migreninizi daha şiddetli hale getirebilir. Eksik beslenme. Bir öğünü geciktirmek de migren baş ağrınızı tetikleyebilir. Gıdalardaki belirli kimyasallara ve koruyuculara duyarlılık. Eskitilmiş peynir, alkollü içecekler, çikolata ve nitratlar (biber, sosisli sandviç ve öğle yemeği etlerinde bulunur) gibi gıda katkı maddeleri ve fermente veya salamura gıdalar gibi belirli yiyecek ve içecekler, migrenlerin %30'unu tetiklemektedir. Kafein. Çok fazla kafein almak veya düzenli kafein alan kişilerde uzun süre kafein almamak kafein seviyesi aniden düştüğünde baş ağrısına neden olabilir. Kafein bazen sağlık hizmeti sağlayıcıları tarafından akut migren ataklarının tedavisine yardımcı olması için tavsiye edilir, ancak sıklıkla kullanılmamalıdır. Ağrı kesici ilaçların aşırı kullanımı. Baş ağrısı ağrısını hafifletmek için kullanılan ilaçları çok sık kullanırsanız, bu bir geri tepme baş ağrısına neden olabilir. Kadınlarda hormonal değişiklikler. Kadınlarda migren adet dönemlerinde daha sık görülür. Menstrüasyonu tetikleyen östrojendeki ani düşüş de migreni tetikleyebilir. Hormonal değişiklikler doğum kontrol hapları ve hormon replasman tedavisi ile de oluşabilir. Bu östrojen dalgalanmaları genellikle genç kızlarda ve menopoz sonrası kadınlarda görülmediğinden, migren genellikle ergenlik ve menopoz arasında daha kötüdür. Hormonlarınız migrenlerinizde güçlü bir faktörse, menopozdan sonra daha az baş ağrınız olabilir. Hormonal değişiklikler erkeklerde migreni tetikliyor gibi görünmemektedir. Işıklar. Yanıp sönen ışıklar, floresan ışıklar, TV veya bilgisayardan gelen ışık ve güneş ışığı migreni tetikleyebilir.

Diğer olası tetikleyiciler şunları içerebilir:

Fırtına, barometrik basınç değişiklikleri, kuvvetli rüzgarlar veya irtifa değişiklikleri gibi değişen hava koşulları. Aşırı yorgun olmak, aşırı efor sarfetmek. Diyet yapmak veya yeterince su içmemek. Normal uyku düzeninizdeki değişiklikler. Yüksek ses. Duman, parfüm veya diğer kokulara maruz kalma. Kan damarlarının şişmesine neden olan bazı ilaçlar. Migren nasıl teşhis edilir?

Bir migreni teşhis etmek için doktorunuz, yalnızca baş ağrısı geçmişinizi değil, ailenizin de kapsamlı bir tıbbi geçmişini alacaktır. Ayrıca, migrenle ilgili semptomlarınızın bir geçmişini oluşturmak isteyecek ve muhtemelen size şunları soracaktır:

Baş ağrısı belirtilerinizi tanımlayın. Ne kadar şiddetliler? Ağrılarınız ne zaman başlıyor? Ağrınızın türünü ve yerini tanımlayın. Ağrı zonklama şeklinde mi? Baş ağrınızı iyileştiren veya kötüleştiren herhangi bir şey var mı? Ne sıklıkla migren baş ağrısı çekiyorsunuz? Migreni tetiklemiş olabilecek aktiviteler, yiyecekler, stresörler veya durumlar keşfettiniz mi? Ağrıyı gidermek için ilaç alıyor musunuz? Baş ağrısından önce, sırasında ve sonrasında nasıl hissediyorsunuz? Ailenizdeki herhangi birinin migren problemi var mı?

Doktorunuz ayrıca baş ağrınızın başka sebeplerden kaynaklanıp kaynaklanmadığını tespit etmek için kan testleri ve görüntüleme testleri (CT taraması veya MRI gibi) isteyebilir. EEG testi de nöbet varlığını ekarte etmek için yapılabilir.

Migren teşhisi için hangi belirtilere sahip olmanız gerekir?

Auralı migren (komplike migren). Bu migren baş ağrısı ile birlikte:

Görsel semptomlar (lekeler, kıvılcımlar veya parlak çizgiler görme) veya görme kaybı. Duyusal semptomlar (örneğin, deride iğnelenme hissi). Motor semptomlar Konuşma bozuklukları Beyin sapı kaynaklı semptomlar

Aurasız migren (yaygın migren). Yaygın migren baş ağrısı ile birlikte:

Baş bölgesinin sadece bir tarafında ağrı Her biri dört ila 72 saat arasında süren en az beş atak varlığı Mide bulantısı ve/veya kusma. Işıklardan rahatsız olmak Seslerden rahatsız olmak Migren Tedavisi

Migren baş ağrıları kroniktir. Tedavi edilemez ancak kontrol altına alınabilir. İlaç kullanan iki ana tedavi yaklaşımı vardır: abortif ve önleyici.

Abortif ilaçlar, migrenin ilk başlangıcında kullandığınızda en etkilidir. Ağrı hafifken kullanılması gerekir. Abortif ilaçlar, baş ağrısı sürecini durdurarak ağrı, mide bulantısı, ışık hassasiyeti vb. dahil migren semptomlarınızı durdurmaya veya azaltmaya yardımcı olur. Bazı abortif ilaçlar kan damarlarınızı daraltarak, onları normale döndürür ve zonklayan ağrıyı hafifleterek çalışır. Önleyici (profilaktik) ilaçlar, baş ağrılarınız şiddetli olduğunda, ayda dört defadan fazla olduğunda ve normal aktivitelerinizi önemli ölçüde etkiliyorsa reçete edilebilir. Koruyucu ilaçlar baş ağrılarının sıklığını ve şiddetini azaltır. İlaçlar genellikle migreni önlemeye yardımcı olmak için düzenli olarak günlük olarak alınır.

Migren ağrılarının tedavisinde reçetesiz ağrı kesiciler, kalsiyum kanal blokerleri, kalsitonin geni ile ilişkili (CGRP) monoklonal antikorlar, beta blokerler, antidepresanlar, nöbet önleyici ilaçlar, steroidler ve kortikosteroidler kullanılabilir.

Doktoruzun aşağıdakiler dahil vitamin veya mineral takviyesi önerebilir:

Riboflavin (B2 vitamini). Magnezyum. Koenzim Q10.

Gerekirse mide bulantısını gideren ilaçlar da reçete edilebilir.

Tüm ilaçlar, bir baş ağrısı uzmanı veya migren tedavisine aşina olan bir sağlık uzmanının yönlendirmesi altında kullanılmalıdır. Herhangi bir ilaçta olduğu gibi, etiket talimatlarını ve sağlık uzmanınızın tavsiyelerini dikkatlice takip etmek önemlidir.

Alternatif migren yönetimi methodları ise şunları içerir:

Karanlık, sessiz, serin bir odada dinlenmek. Alnınıza veya boynunuzun arkasına soğuk kompres uygulamak. Saç derinize masaj yapmak. Yoga. Dairesel bir hareketle şakaklarınıza baskı uygulamak. Kendinizi sakin bir durumda tutmak. Meditasyon yapmak. Migreni rahatlatan cerrahi işlemler var mı?

Migren baş ağrıları için genellikle cerrahi tedaviler önerilmemektedir.

Hamilelik sırasında migren tedavisi nasıl gerçekleştirilir?

Hamileyken veya hamile olabileceğinizi düşündüğünüz durumlarda, migren ilaçları kullanmaktan kaçının. Bebeğinizi olumsuz etkileyebilirler. Doktorunuzun izniyle, asetaminofen gibi hafif bir ağrı kesici alabilirsiniz.

Migren önlenebilir mi?

Migren baş ağrılarının tedavisi yoktur, ancak migren ataklarını kontrol etmede aktif bir rol oynayabilir, atak sayısını azaltabilir ve aşağıdaki ipuçlarını izleyerek atakların şiddetini azaltabilirsiniz:

Bir migren günlüğü tutun. Migren geliştirmenize neden olabileceğini düşündüğünüz yiyecekler ve diğer tetikleyiciler hakkında not alın. Diyetinizde değişiklikler yapın ve bu tetikleyicilerden mümkün olduğunca kaçının. Yedi ila dokuz saat arasında uyuyun. Düzenli aralıklarla yemek yiyin. Öğün atlamayın. Bolca su için. Düzenli egzersiz yapın ve sağlıklı kilonuzu koruyun. Meditasyon, yoga, gevşeme eğitimi veya dikkatli nefes alma gibi stres kontrol tekniklerini öğrenin. İlaçları doktorunuzun belirttiği şekilde alın. Migreninizin adet döngünüzle bağlantılı olduğu düşünülüyorsa, doktorunuzla hormon tedavisi hakkında konuşun. Stresinizi kontrol etmenize yardımcı olması için bir terapistten danışmanlık alın. Ne zaman acil yardım almalı veya doktor ile iletişime geçmelisiniz?

Aşağıdaki durumlarda en yakın hastaneyi arayın veya hemen bir acil servise gidin:

Normal migren dönemlerinde yaşadıklarınızdan çok daha ağır bir ağrı yaşıyorsanız. Konuşma güçlüğü, denge sorunları, görme sorunları, zihinsel karışıklık, nöbetler veya uyuşma/karıncalanma hissi gibi daha önce hiç yaşamadığınız nörolojik belirtiler yaşıyorsanız. Baş ağrınız aniden ortaya çıktıysa. Kafa travması geçirdikten sonra baş ağrınız başladıysa.
Migren Nedir? Belirtileri Nelerdir? Tedavisi Nasıl Yapılır? Faydalı Bilgiler

Migren Nedir? Belirtileri Nelerdir? Tedavisi Nasıl Yapılır? Faydalı Bilgiler

Migren Nedir? Belirtileri Nelerdir? Tedavisi Nasıl Yapılır?

Yapılan klinik araştırmalar neticesinde, kadınların erkelere göre yaklaşık 2,5 kat daha fazla yakalandığı migren ve kronik migren rahatsızlıkları hakkında, tıbbi terimlerden uzak, anlaşılması kolay, bilgilendirici bir yazı hazırladık. Yazımızı okumayı bitirdikten sonra, migren hastalığı ve migren tedavisi ile alakalı birçok faydalı bilgiyi öğrenmiş olacaksınız.

Migren Nedir?

Sıradan bir baş ağrısından daha şiddetli gerçekleşen, mide bulantısı ve buna bağlı kusma gibi semptomlar gösteren, ışığa karşı hassasiyet yaratabilen, sosyal yaşamı olumsuz etkileyen, nörolojik tedavi yöntemleri ile tedavi edilebilen rahatsızlığa “migren” denir.

Migren ataklarında yüzün göz, alın ve şakak bölgesinde dayanılmaz şiddette bir ağrı başlar ve bu ağrı, ense de dahil olmak üzere kafanın her kısmına yayılır. Migren atağı genelde, bir - dört saat arası görülür. Ancak daha fazla da sürebilir. Ne kadar süreceği kişiden kişiye değişiklik göstermektedir.

Bazı vakalarda senede bir ya da iki kez migren ataklarına rastlanırken, kimi vakalarda ayda sekiz defa veya daha fazla migren atağı görülebilir. Ayda sekiz defa ya da daha fazla sayıda, dört saatin üzerinde atak geçiren kişilere, “kronik migren” tanısı konur. Kronik migren ataklarında başın bir tarafında ağrı görülür. Ağrı atak müddetince yer değiştirebilir ama genel olarak başın her yanında aynı anda ağrı görülmez.

Migren Çeşitleri

Dünya Baş Ağrısı Cemiyeti üyelerinden Prof. Dr. Aynur ÖZGE tarafından 2018 yılında yapılan açıklamaya göre, bilinen 27 farklı migren tipi bulunmaktadır. Ancak bu migren türlerinden iki tanesi, çok görülmesi ve migren vakalarının neredeyse tamamına yakınını oluşturması nedeni ile öne çıkmaktadır. En çok rastlanan migren türleri, “auralı migren” ve “aurasız migren” olarak bilinmektedir.

Auralı Migren Nedir?

Auralı migren, migren atağı yaşanmadan evvel ve migren atağının gerçekleşmesine müteakip, farklı nörolojik bozuklukların da ortaya çıktığı migren türüdür. Auralı migren rahatsızlığı yaşayan birisi, ataktan önce ya da sonra, görme bozuklukları, his kaybı, vücudun herhangi bir kısmında (genelde dil, çene, ağız ve ellerde) karıncalanma ve uyuşma, konuşma bozukluğu yaşayabilir. Bu semptomlar migren atağından önce ve/veya sonra ortalama yirmi dakika kadar sürebilir. Bu migren türü, aurasız migrene göre çok daha az görülür.

Aurasız Migren Nedir?

Hastanın migren atağından önce ya da sonra farklı bir nörolojik rahatsızlık yaşamadığı migren türüne de “aurasız migren” denir. Aurasız migren, toplamda konulan migren tanılarının yüzdesel olarak büyük bir kısmını oluşturur. Aurasız migrene halk arasında “yarım migren” ismi de verilmektedir.

Migren Belirtileri

Migrenin bazı belirtileri taban tabana zıtlık göstermektedir. Örneğin, bazı vakalarda migren atağından evvel aşırı neşelenme durumu olurken, kimi vakalarda tam tersine aşırı sakinlik hali görülmektedir. Bu sebeple her kişide görülen migren belirtileri birbirinden farklı olabilir.

Genelde migren atakları başlamadan evvel “prodrom” olarak tabir edilen, haberci tanılar ortaya çıkar. Prodrom evresi, migren atağından bir – iki gün önce görülür. Prodrom evresindeki belirtiler aşağıdaki gibidir:

Herhangi bir sebep yokken karamsarlığa kapılmak ve nedensiz huzursuzluk hali Boyun kısmında yaşanan tutulma Uyku alınmış olmasına rağmen sık sık esneme Gıda tüketimine bağlı olmayan kabızlık Aşırı yeme isteği Aşırı susuzluk yaşama ve aşırı su tüketimine bağlı sürekli idrara çıkma

Genel olarak migren atağından hemen önce ve atak esnasında yaşanan belirtiler ise aşağıdaki gibidir:

Şakalarda ve göz çevresinde başlayan, başın diğer kısımlarına yayılan şiddetli ağrı, bazı vakalarda söz konusu şiddetli ağrının başın bir yanında gözükmesi (Ataktan önce baş ağrısı gözükmeyen durumlara halk arasında “ağrısız migren” denir) Mide bulantısı ve buna bağlı kusma Çevresel faktörlere karşı aşırı duyarlı olma hali ya da tam tersine aşırı durgunluk hali, çevresel faktörlere tepki verememe Ortada bir sebep olmamasına rağmen aşırı neşeli olma hali (Migren atağından hemen evvel gözlemlenir) Hızlı düşünememe İştahta aşırı artış ya da iştahsızlık hali Tatlı tüketme isteği Kokulara ve ışığa karşı aşırı hassasiyet gösterme Kelime seçememe gibi konuşma bozuklukları Dikkat eksikleri Halsizlik ve şiddetli kalp çarpıntısı Migrenin Nedenleri

Migrenin, psikolojik, psikiyatrik, fizyolojik ve genetik sebeplerden kaynaklanabilen bir rahatsızlık olduğu düşünülmektedir. Ancak bilim çevreleri tarafından, tam anlamı ile migren nedeni olarak ortaya konulabilecek bilimsel bir araştırma sonucuna henüz ulaşılamamıştır. Beyinde bulunan kimyasal maddelerin düzensiz oluşundan kaynaklanan migren ataklarının olası nedenleri aşağıdaki gibidir:

Anksiyete Aşırı fiziksel yorgunluk, aşırı fiziksel zorlanma Şok Aşırı uykusuzluk ve düzensiz uyku Heyecan Boyun ve omuzlardaki fiziksel bozukluklar Stres Hipoglisemi Depresyon Migreni Neler Tetikler

Tıpkı migren belirtilerinde olduğu gibi, migreni etkileyen faktörler de kişiden kişiye farklılık göstermektedir. Aynı ailedeki iki migren hastasının migren atağı, aynı nedenlerle tetiklenmeyebilir.

Bu sebeple aşağıda maddeler halinde belirtilmiş olan unsurlar, migren vakalarının bir kısmında gözlemlenme ihtimali olan tetikleyiciler olarak değerlendirilmelidir:

Yemek saati düzeni olmaması veya düzenli olarak öğün atlama Yeterli su tüketimi olmaması Düzensiz uyku saatleri, az uyuma ya da fazla uyuma Uzun süreli kara, hava ya da deniz yolculuğu yapma Yoğun egzersiz programları uygulama İklim değişiklikleri Aşırı parlak ve yanıp sönen ışıklar Sirke, kolonya gibi keskin kokular Migren Hastasının Yememesi Gerekenler

Bilimsel olarak tam anlamı ile kanıtlanmasa da, bazı gıdaların bazı vakalarda, migren atağını tetiklediği görülmüştür. Bu gıdalar aşağıdaki gibidir:

Çikolata Kakao ve kakao içeren gıdalar Baklagiller ve bakliyat ürünler Soya içeren gıdalar Deniz mahsulleri Sakatatlar Alkol Bulyon, et suyu tabletleri, tavuk suyu tabletleri Konserve gıdalar, Kafen oranı yüksek içecekler Asitli içecekler Fıstık ezmesi Kuru üzüm Yaş incir, kuru incir Muz Avokado Papaya Kırmızı erik Migren Tedavisi

Migren tedavisi gerçekleştirebilmek için, kişiye migren tanısı koyabilmek gereklidir. Migren, gösterdiği semptomlar itibarı ile farklı nörolojik rahatsızlıklara da benzediği için, zaman zaman tanı koymak zorlaşabilir.

Migren tanısı koymada Beyin Tomografisi (BT) çekimi, sıkça başvurulan bir tetkiktir. Ayrıca migren ataklarının nedenini belirleme amacı ile ihtiyaç duyulması halinde, uzman hekim tarafından muhtelif kan testleri de istenebilir.

Kişiye migren tanısı konulması ile tedavi süreci de başlar. Bu süreçte genel olarak ilaçlı migren tedavisi tercih edilir.

Migren İlaçları

Migren ilaçları, migrene sebebiyet veren durumları ortadan kaldırma, migren öncesi belirtileri yok etme ya da migren atağı sırasındaki semptomların şiddetini düşürme amaçlı kullanılmaktadır.

Migren tedavisi için internet üzerinde satılan reçetesiz migren ilaçları, itibar edilememesi gereken ürünlerdir. Zira “migren ilacı” adı altında satılan ve uzman hekim tavsiyesi olmadan kullanılan bu ürünlerin migreni tedavi edip, edemeyeceği şüphelidir. Ayrıca migren tedavisine iyi gelse bile, farklı rahatsızlıklara davetiye çıkarmayacağı hususunda bir garanti de yoktur. Bu sebeple migren ilaçları sadece uzman hekim önerisi ile ve önerilen dozlarda kullanılmalıdır.

Yine internet üzerinde “migren taşı” adı altında ya da “migren bitkisel tedavi” vaadi ile satılan ürünlerinde, tedavi sürecine pozitif etkisini kanıtlayan bilimsel bir çalışma bulunmamaktadır. Migren ilacı, ilgili uzman hekimin yazdığı reçete ile alınıp, bu reçetedeki kullanım şekline sadık kalınarak kullanılmalıdır.

Uyku Apnesi ve Migren

Migrenin uyku apnesi rahatsızlığını tetiklediği yönünde herhangi bir bilimsel çalışma olmamasına rağmen, uyku apnesi rahatsızlığının migren ataklarını tetiklediği yönünde farklı uzman görüşleri bulunmaktadır.

Zira uyku apnesi olan kişiler, uykuda solunum durması yaşar ve beyin, kalp, akciğerler başta olmak üzere vücudun diğer organlarına yeterli oksijen alımını sağlayamazlar. Beyine yeterli seviyede oksijen gitmemesi ise beyindeki kimyasalların olumsuz etkilenmesine ve kalıcı beyin hasarlarının oluşmasına neden olabilir.

Beyin kimyasallarındaki düzensizlik de migren ataklarının oluşmasındaki unsurlardan biridir. Bu sebeple nöroloji uzmanları, uyku apnesi ve migren rahatsızlığı olan kişilere, her iki hastalık için eş zamanlı tedavi önermektedir.

Geçmişte cerrahi yöntemlerle tedavi edilmeye çalışılan uyku apnesi için son yıllarda geliştirilen horlama protezi isimli medikal ürün, bu hastalığın tedavisinde %90 – 95 oranında başarı sağlamaktadır. Yani horlama protezi kullanan hastalar %90 – 95 oranında, aparatı kullanmaya başladıkları andan itibaren uyku apnesi problemi yaşamamaktadır.

İçeriği Paylaş Benzer İçerikler

Vitamin Nedir? Ne İşe Yarar? Hangi Besinlerde Hangi Vitaminler Vardır? Vitamin denilince akla ilk gelen şey, yemekle birlikte veya yemekten sonra bir.

Nazal poliplerle mi uğraşıyorsunuz? Kronik sinüzitiniz mi var? Tüm bu hastalıklar için uygun bakım ve tedaviyi uygulamazsanız, bu tip sorunlar yaşam k.

"
Migren Belirtileri ve Tedavisi | Kolan Hospital

Migren Belirtileri ve Tedavisi | Kolan Hospital

Migran: Tanı, Belirti ve Tedavisi

Anasayfa Sağlık Rehberi Migren Belirtileri ve Tedavisi Migren Belirtileri ve Tedavisi Güncellenme Tarihi: 7 Kasım 2022 Uzm. Dr. Tural TALIBOV Sağlık

İÇİNDEKİLER MİGREN NEDİR? MİGREN BELİRTİLERİ NELERDİR? MİGREN NEDENLERİ VE TETİKLEYİCİLERİ NELERDİR? MİGREN TANISI NASIL KONULUR? MİGREN NASIL TEDAVİ EDİLİR? MİGREN BOTOKSU NEDİR? MİGREN NEDİR?

Migren en sık görülen ve günlük hayatı en kısıtlayıcı baş ağrılarından biridir. En sık 15-49 yaş kadınlarda görülmektedir.

Migren baş ağrıları ataklar şeklinde olup bazı kişilerde yılda 1-2 kez görülürken, bazılarında ise ayda 10-15 üzerinde atak olabilir.

Migrende ataklar halinde seyreden baş ağrısı, 3 ay boyunca ayda 15 günden daha sık olur ve her bir atak 4 saatten daha uzun sürerse "kronik migren" olarak tanımlanır.

Migren ömür boyu sürer, atak sıklıklarının değişkenlik gösterdiği dönemler görülebilir.

MİGREN BELİRTİLERİ NELERDİR?

Migren baş ağrıları genellikle tek taraflı olup şakaklarda, göz çevresinde ve ensede yerleşir. En önemli özelliklerinden biri baş ağrısının hareketle artması ve baş ağrısına eşlik eden bulantı, kusma ışık, koku, ses hassasiyetinin olmasıdır.

Günlük hayatı kısıtlayan ve hastanın yapmakta olduğu işi sürdürememesine yol açan şiddetli baş ağrıları ile karakterizedir.

Migren hastalarının %15'inde baş ağrısından önce veya baş ağrısının başlangıcında görülen ortalama 20 dakika süren, göz önünde parlayan ışıklar, siyah noktalar, yüzde, elde ya da kolda uyuşma şeklinde semptomlar olabilir ve “migren aurası” olarak adlandırılır.

MİGREN NEDENLERİ VE TETİKLEYİCİLERİ NELERDİR?

Migren sebebi tam olarak bilinmemekle birlikte genetik ve çevresel faktörlerin birlikte rol oynadığı bir hastalıktır.

Ailede migren hastalığının olması migren gelişme riskini artırmaktadır.

Hormonal değişiklikler İşlenmiş etler Peynir Çikolata, Tuzlu işlenmiş gıdalar Alkol Kafein gibi gıdalar Az su tüketimi Uykusuzluk Stres Rüzgarlı hava Doğum kontrol hapları gibi bazı ilaçlar Yüksek sesler ve parlak ışıklar migren ataklarını tetiklemektedir. MİGREN TANISI NASIL KONULUR?

Migren tanısı hastanın şikayetleri doktor tarafından dinledikten ve muayene edildikten sonra klinik olarak konulmaktadır. Bazı hastalarda diğer hastalıkların dışlanması için beyin MR görüntülemeleri ile tanı desteklenir.

MİGREN NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Migren tedavisi, ilaç ve ilaç dışı tedavi olmak üzere ikiye ayrılır. Tedaviye başlamadan önce hastaların hastalığın nedeni, belirtileri ve tedavisi hakında bilgilendirilmesi gerekir.

İlaç dışı tedavi yöntemi olarak düzenli uyku, beslenme, egzersiz, biyofeedback ve tetikcilerin farkında olarak bunlardan kaçınma gibi yaşam tarzı değişiklikleri çok önemlidir.

İlaç tedavisi ise atak tedavisi ve koruyucu tedavi olarak 2 alt gruba ayrılır. Atak tedavisine baş ağrısı sırasında alınan ve ağrıyı durduran basit ağrı kesiciler, migrene özgü ilaçlar (triptanlar), bulantı ve kusma önleyici ilaçlar dahildir.

Eğer hastanın ayda 2-3’ten fazla migren atağı oluyorsa veya seyrek ama uzun süreli ve günlük hayatı kısıtlayan ataklar varsa o zaman koruyucu tedavi başlanması gereklidir.

Koruyucu tedavi migren ataklarının sıklığını ve şiddetini azaltmak için günlük olarak düzenli alınır. Koruyucu tedavide baş ağrısının şiddetine, sıklığına ve eşlik eden hastalıklara göre farklı ilaç seçenekleri mevcuttur.

MİGREN BOTOKSU NEDİR?

Standart tedavilerden sonuç alamamış kronik migren hastalarında tedavi seçenekleri arasında GON blokajı ve botoks tedavisi bulunur.

Kronik migrenli hastalarda deneyimli nörolog ve algologlar tarafından belirlenen bölgelere yapılan botulinum toksini enjeksiyonlarının hastaların %70'inde baş ağrılı gün sayısında %50'den fazla azalma sağladığı gösterilmiştir.

Kliniğimizde de kronik migren hastalarına bu tedaviler uygulanmaktadır.

"
Migren Belirtileri Nelerdir? Ankara Migren tedavisi | ZGHolistic Clinic

Migren Belirtileri Nelerdir? Ankara Migren tedavisi | ZGHolistic Clinic

Migren Belirtileri Nelerdir?

Migren belirtileri , sıradan bir baş ağrısı özelliklerine sahip olmakla birlikte şiddetli ve keskindir. Bu hastalık insanlar arasında oldukça yaygındır. Kesin bir çözümü olmayan migren için öncelikle ağrının ve atakların azaltılması amaçlanır. Kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülen bu hastalık hakkında bilmeniz gerekenleri ZGHolistic Clinic olarak kaleme aldık.

Migren Nedir?

Migren, kan damarlarında ve beyinde ortaya çıkan değişiklikler sonucu oluşan ve kişinin hayat kalitesini olumsuz yönde etkileyen bir baş ağrısıdır. Baş ağrıs ı alın ve göz çevresinden başlar. Kişi hareket ettikçe çoğalır ve ışık ve sese karşı hassasiyet gelişir.

Migren rahatsızlığı ataklar halinde ortaya çıkan ve şiddetli seyredebilen bir ağrıdır. Atakların süresi kişiden kişiye ve rahatsızlığın türüne göre farklılık gösterir. Örneğin kronik migren 15 günden az aralıklarla ve uzun süre devam eden ataklar şeklinde ortaya çıkar.

Bu rahatsızlığı diğer baş ağrılardan ayırt eden en önemli nokta şiddetli baş ağrısı ile birlikte ortaya çıkan ışık ve sese karşı hassasiyettir. Bu duruma aynı zamanda bulantı da eşlik eder.

Miğren ve baş ağrıları tedavisi için lütfen https://www.zgholisticclinic.com/migren-ve-bas-agrilari adresini ziyaret ediniz.

Migren Neden Olur?

Migren rahatsızlığının nedeni tam olarak bilinmemektedir. Ancak sebepleri arasında en önemli faktör genetik olmasıdır. Ailede migren rahatsızlığı görülüyorsa kişinin bu hastalığa yakalanma olasılığı artar. Bunun dışında diğer nedenler şunlardır:

●Yeterli miktarda su tüketmeme.
●Düzensiz ve sağlıksız beslenme.
●Düzensiz uyku.
●Aşırı egzersiz.
●Uzun süreli yolculuklar.
●Parlak ışığın bulunduğu ortamda uzun süre geçirmek.

Migren ağrısı beyin kimyasallarında yaşanan dengesizliklerden de kaynaklanabilir. Özellikle ataklar sırasında beyin zarlarında ağrıyı ortaya çıkaran kimyasallar salgılanır. Bu kimyasallar ataklara sebep olmaktadır.

Ergenlik dönemiyle birlikte özellikle kadınlarda ortaya çıkan hormonal değişiklikler migrenin nedenleri arasındadır. Adet öncesi ve sonrası kadınlarda adet migreni belirtileri görülebilir.

Kadınlarda gebelik ve menopoz sürecinde de migren ortaya çıkabilir. Menopoz sonrası migren ağrıları kendiliğinden geçebilir. Gebelik sürecinde ise birçok hastada baş ağrısı atakları görülmemekle birlikte doğum sonrasında yeniden ortaya çıkabilir.

Migren Belirtileri

Migren belirtileri arasında en belirgin olanı şiddetli baş ağrısıdır. Baş ağrısının şiddeti kişiyi günlük işlerini yapmaktan alıkoyar. Baş ağrısının yanında ışık ve sese duyarlılık genel belirtiler arasındadır.

Başlangıç Migren Belirtileri

Başlangıç migren belirtileri arasında elbette en yaygın olanı şiddetli baş ağrısıdır. Bu belirtinin yanında diğer başlangıç semptomları şu şekildedir:

●Baş ağrısı ile birlikte ışık, ses ve kokuya aşırı duyarlılık.
●Aşırı neşelenme hali.
●Konsantrasyon ve dikkat eksikliği.
●Konuşma sırasında kelime bulma güçlüğü ve takılma.
●Sık esneme ile beraber uyuma isteği.
●Açlık, iştah artışı ve tatlı yeme isteği.
●Bazı hastalarda iştahsızlık.
●Kabızlık ya da ishal hali.

Kronik Migren Belirtileri

Kronik migren belirtileri arasında en önemlisi tek taraflı baş ağrısıdır. Zaman zaman taraf değiştiren bu ağrı bir bütün olarak tek bir tarafta yoğunlaşır. Ağrı şakaklara, göz çevresine ya da gözün arkasına yerleşir. Ağrı belirtilerinin görüldüğü yerler genel olarak alın, baş arkası ve kulak arkasıdır. Bu türün diğer belirtileri şunlardır:

●4 saatten fazla süren baş ağrıları.
●Haftada iki ya da üç defa ortaya çıkan migren atakları.
●Günlük aktiviteleri yerine getirememe.
●Baş dönmesi ile birlikte başlayan mide bulantısı ve kusma.
●Sese ve ışığa karşı aşırı hassasiyet.

Kronik migrende şiddetli baş ağrısından hemen önce görülen auralı migren belirtileri ortaya çıkar. Bunlar nörolojik nedenlerle ortaya çıkan görsel ve duyusal belirtilerdir. Baş ağrısı başlamadan önce ya da ağrının ilk döneminde kendini gösterir. Görmede bozukluk ve el, diz ve çenede uyuşma şeklinde kendini gösterir.

Ayrıca auralı migrenden kaynaklı göz migren belirtileri de kronik migren sürecinde görülebilir. Göz migreni belirtileri, görme bozuklukları hatta ilerleyen süreçte görme kaybı, gözde oluşan şiddetli ağrı ve gözde ışıklanmaların oluşması şeklindedir.

Kronik migren hastaları düzenli şekilde ilaç kullanmalıdır. Bu kişilerin iş ya da eğitim hayatlarında verimlilikleri oldukça düşüktür. Ağrının şiddetli ve sık olması kişinin sosyal hayatında da ilişkilerinin zarar görmesine yol açar.

Strese Bağlı Migren Belirtileri

Strese bağlı migren belirtileri diğer migren türleri ile benzerlik göstermektedir. Fakat bu türde baş ağrısı öncesinde bazı fiziksel semptomlar ortaya çıkar. Strese bağlı migrenin belirtileri şunlardır:

●Mide rahatsızlıkları.
●Kas gerginliği.
●Yorgunluk.
●Stresli, endişeli ya da huzursuz ruh hali .

Migren atağı öncesi ve sonrası ile çeşitli belirtiler gösterir. Migren atağı belirtileri şu şekildedir:

●Aşırı sinir hali.
●Kaslarda sertleşme.
●Konsantrasyon problemleri.

Migren atağı birkaç saat sürebileceği gibi 72 saat gibi uzun bir süre de devam edebilir. Atak sonrası belirtiler ise şu

●Baş ağrısının hafiflemesi.
●Ruh halinde değişmeler.
●Aşırı yorgunluk.

Migren atakları kişiden kişiye değişiklik gösterir. Bazı hastalar ayda bir kez atak geçirirken bazı hastalar da ise haftada 2-3 defa olabilir. Bu belirtiler migren belirtileri olmakla beraber başka hastalıkların tetiklediği semptomlar da olabilir. Bunun için mutlaka uzman bir hekime muayene olmak gerekir.

Migren Tanısı Nasıl Konur?

Migren tanısı konulabilmesi için öncelikle hastanın şikayetleri doktor tarafından değerlendirilir. Hasta nörolojik ve fiziki olarak muayene edilir. Ayrıca kişinin kas yapıları da incelenebilir. Böylece migrene sebep olabilecek bulgulara odaklanılır. Bu işlemlerin ardından doktor ileri tetkiklerin yapılıp yapılmamasına karar verebilir.

Tanı sürecinde nöroloji, psikiyatri, beyin cerrahisi ve fizik tedavi bölümleri ile ortak bir yaklaşım benimsenmesi gerekebilir. Özellikle tam tanı konulamayan migren ağrıları için multidisipliner yaklaşım önemlidir. Hastalığın sebebi ve çeşidi bulunduktan sonra ancak doğru tedavi yapılabilir.

Ankara migren tedavisi hizmeti veren ZG Holistic Clinic uzman doktorları yapılan tetkikler sonucu beyinle alakalı bir hastalıktan şüpheleniyorsa bu durumda tomografi isteyebilir. Böylece ağrının sebebi net bir şekilde anlaşılacaktır.

Migren Tedavisi Nasıl Yapılır?

Migren tedavisi hastalığı tamamen ortadan kaldırmaz. Bu hastalığın tedavisinde amaç atakların sayısını ve sıklığını düşürmek ve ağrının şiddetini azaltmaktır. Bu amaçla doktorun tavsiye ettiği migren ilaçları düzenli şekilde ve söylenildiği gibi kullanılmalıdır. Bu şekilde kullanıldığında çok büyük ölçüde hastalığın belirtileri hafifletilebilir.

Migren ilaçları baş ağrısının şiddetini azaltmakla birlikte sonrasında gelişen mide bulantısı belirtileri için de kullanılır. Migren ağrısı belirtileri azaltılarak atakların kişi için hafifletilmesi bu ilaçların kullanılması ile mümkün olabilir. En iyi migren ilacı anti-inflamatuar, triptanlar, opioidler, nöroleptikler ve ergotlar gibi türler olarak kabul edilmektedir.

Migrene Ne İyi Gelir?

Migrenin ilaçsız şekilde tedavisi için kişinin yaşam kalitesini artırması gerekir. Düzenli egzersiz, uyku düzeni, dengeli beslenme ve alkol ve sigara gibi zararlı maddelerden uzak durma bu seçeneklerden en önemlileridir. Bunları yapan hasta ilaçlı tedaviye de en iyi şekilde cevap verir. Kısacası kişi günlük hayatını hastalığını dikkate alarak planlamalıdır.

Folik asit, magnezyum ve B2 vitaminleri migrenin vücutta oluşturduğu tahribatı hafifletmek için faydalıdır. Kırmızı et tüketimi, balık, brokoli ve maydanoz gibi yiyecekler de migren tedavisinde etkili besinlerdir.

Spor konusunda migren hastalarına hafif koşu, yüzme ve vücuda aşırı derecede yüklenmeyen egzersizler tavsiye edilir. Bu sporlar migren ataklarının sıklığının ve şiddetinin azaltılmasında yardımcı olabilir. Sporla birlikte kilo vermek de migren ataklarını hafifletebilir.

Migren taşı, yoğun miktarda mentol ve nane içerir. Bu taşın migren hastalarını rahatlattığı söylenmektedir. Ayrıca damarları genişleterek kan akışını hızlandırdığı belirtilir. Migren için bu taşın bir tedavi yöntemi olduğu söylense de bu konuda mutlaka bir hekime danışılmalıdır. Doktorun tavsiye etmediği herhangi bir ürün kullanılmamalıdır.

ZG Holistic Clinic olarak yıllardır muzdarip olduğunuz migren belirtilerini hafifletmek ve atakların şiddetini azaltmak için doğal tedavi yöntemleri kullanarak size çözümler üretmeyi amaçlıyoruz. Ankara migren tedavisi için lütfen bizimle iletişime geçin.

"
Migren Nedir? Belirtileri Nelerdir? Tedavisi Nasıl Olur? Hisar Hospital Intercontinental

Migren Nedir? Belirtileri Nelerdir? Tedavisi Nasıl Olur? Hisar Hospital Intercontinental

Migren Nedir? Belirtileri Nelerdir? Tedavisi Nasıl Olur?

Migren genellikle başın tek bir tarafında çok şiddetli ve zonklayıcı tipte bir ağrı ya da nabız atma hissine yol açabilen bir baş ağrısı tipidir. Migren rahatsızlığı olan bireyler için bir migren atağı şiddetli baş ağrısından çok daha fazlasıdır. Migrende baş ağrısına sıklıkla mide bulantısı, kusma, ışığa ve sese hassasiyet, görme ve konuşma bozuklukları eşlik eder. Nörolojik hastalıklar arasında yer alan migren nedeniyle günlük yaşam aktiviteleri büyük ölçüde kısıtlanabilir ve hayat kalitesi düşebilir. Migren atağı saatler ya da günler sürebilir. Günlerce yatak istirahati gerektiren ya da acil sağlık kuruluşuna başvurmayı gerektiren migren atakları ile de karşılaşmak mümkündür. Migren ataklarını önlemek, migren atağı varlığında semptomları hafifletmek amacıyla ilaç tedavisi de dahil olmak üzere çeşitli tedavi yaklaşımları mevcuttur. Anormal ve uzun süreli semptomlar varlığında bir sağlık kuruluşuna başvurmak ve uzman bir doktor tarafından ayrıntılı bir muayeneden geçmek önerilir.

Migren Nedir?

Baş ağrıları primer (birincil) ve sekonder (ikincil) baş ağrıları olmak üzere iki kategoriye ayrılarak incelenir. Primer baş ağrıları küme tipi baş ağrısı, gerilim tipi baş ağrısı, trigeminal otonomik sefaljiler olarak alt başlıklara ayrılabilir. Sekonder baş ağrıları ise genellikle daha riskli ve uyarıcı durumlardır. Baş ve boyun travmalarına bağlı baş ağrıları ya da enfeksiyonlar ile ilişkili baş ağrıları sekonder baş ağrısına örnektir. Migren, birincil baş ağrıları arasında yer alır. Birincil baş ağrıları farklı bir tıbbi durumdan kaynaklanmaz ve genellikle altta yatan bir problem yoktur. Sekonder baş ağrıları ise kanama, enfeksiyon, tümör gibi altta yatan çeşitli problemlerin sonucudur. Migren başta olmak üzere birincil baş ağrıları klinik olarak teşhis edilebilir. Klinik tanı, spesifik olarak herhangi bir kan testi ya da görüntüleme yöntemine ihtiyaç olmadığı anlamına gelir.

Migren, çeşitli semptomlara yol açabilen ve yaygın görülen nörolojik hastalıklar arasında yer alır. Kadınlarda görülme olasılığı erkeklere göre daha yüksektir. Migren, toplum genelinde önemli bir iş gücü kaybı nedenidir ve yaşam kalitesini önemli derecede etkiler.

Migren atağında başın bir tarafında zonklayıcı ve çok şiddetli baş ağrısına ek olarak bir takım belirtiler görülebilir. Migren vakalarının bir kısmında baş ağrısı ortaya çıkmadan önce ya da baş ağrısı ile birlikte çeşitli uyarıcı semptomlar gözlenebilir. Işık çakmaları, görüş alanında siyah noktalar, görme alanının daralması, geçici görme kaybı gibi görsel anormallikler, yüzün bir kısmında, kol ya da bacaklarda karıncalanma, his kaybı, konuşma bozukluğu, anormal koku duyulması gibi bir takım rahatsızlıklar aura olarak adlandırılır ve migrenin uyarıcı semptomları arasındadır. Fiziksel aktivite, ışık, gürültü ya da bazen hafif bir ses ve koku ile migren semptomları daha kötü bir hal alabilir.

Migren tanısı için önemli noktalardan biri baş ağrısının dört saatten uzun ve üç günden kısa sürmesi ve tekrarlayıcı ataklar halinde olmasıdır. Yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da görülebilen migren dört fazdan oluşan bir baş ağrısı tipidir. Migren hastalarının çoğu baş ağrısı ortaya çıkmadan önce semptomlar gösterir. Bununla birlikte her migren hastası tüm aşamalardan geçmeyebilir.

Migren Aşamaları ve Belirtileri Nelerdir?

Migren fazları ya da aşamaları migren prodromu, migren aurası, baş ağrısı fazı ve migren postdromu olmak üzere dört aşamada değerlendirilebilir.

Migren Prodromu

Prodrom aşaması hastaların büyük çoğunluğunda görülür. Genellikle baş ağrısından bir ya da iki gün önce görülür. Her migren atağında görülmeyebilir. Baş ağrısı öncesi ya da öngörü fazı olarak da adlandırılabilir. Esneme, öfori (yoğun haz ve doygunluk hali), depresyon, sinirlilik, yiyecek aşerme, kabızlık ve boyun sertliği bu aşamada görülebilen başlıca belirtiler arasındadır.

Migren Aurası

Hastaların yarısından azında, beş dakika ile bir saat arasında sürebilen geçici nörolojik durumlar olarak bilinir. Aura genellikle migren baş ağrısının gelecek olduğuna dair uyarıcı sinyal semptomlar olarak tanımlanabilen duyusal, fiziksel ve konuşma ile ilişkili belirtilerdir. Migren hastalarının çoğunda aura görülmez ve bazı vakalarda ise aura ile eş zamanlı baş ağrısı görülür. Aura görülen bireylerde belirtiler sıklıkla yanlış değerlendirilir. Nöbet, inme gibi durumlarla karışabilir. Aura belirtileri hafifletilebilir ya da önlenebilir. Başlıca semptomlar aşağıdaki gibi özetlenebilir.

Parlak veya yanıp sönen noktalar, görme alanı kenarında zikzaklar, ışık çakmaları Görme alanında kayıp, geçici görme kaybı ve kör noktalar Ciltte uyuşma ve karıncalanma Konuşmada tuhaflık ve bozukluk Kulak çınlaması (tinnitus) Tat ve koku duyusunda değişiklikler Baş Ağrısı Fazı

Tedavi edilmeyen migren atakları genellikle dört ila yetmiş iki saat sürer. Migren ataklarının ne sıklıkla ortaya çıktığı ve ne kadar devam ettiği bireyler arası değişkenlik gösterir. Migren atakları bazı dönemlerde daha sık ya da ayda birkaç kez olmak üzere görülebilir. Migren atağı sırasında görülen semptomlar başlıca aşağıdaki gibidir.

Genellikle başın tek tarafında zonklayıcı ya da nabız atar şekilde ağrı Işık (fotofobi), ses (fonofobi), koku ve temasa karşı hassasiyet Mide bulantısı ve kusma Normalde ağrıya neden olmayan uyaranların rahatsızlık vermesi (allodini) Migren Postdromu

Bir migren atağından sonraki süreçte ortalama bir gün kadar bitkin, halsiz, kafası karışık, şaşkın ya da öforik hal beklenebilir. Ani baş hareketleriyle ağrı bölgesinde tekrarlayan ağrı da postdrom belirtiler arasında olabilir.

Migren Nedenleri Nelerdir?

Migrenin nedenleri tam olarak aydınlatılamamıştır. Migren nedenleri arasında genetik ve çevresel çeşitli faktörler rol oynayabilir. Beyin sapında meydana gelen değişiklikler ve bu değişikliklerin önemli bir ağrı işletim yolu olan trigeminal siniri etkilemesi ile migren ağrısı ortaya çıkabilir. Sinir sisteminde ağrının kontrolü ve düzenlenmesinde etkili serotonin molekülü başta olmak üzere beyinde yer alan kimyasal maddelerin düzeyleri de baş ağrısı üzerinde etkili olabilir. Migren ağrısında yol oynayan ve araştırmalara konu olmaya devam eden bir diğer kimyasal molekül ise kalsitonin geni ilişkili peptit (CGRP) nörotransmitteri olarak bilinir.

Migren tetikleyicileri migren hastalarının çoğunda büyük önem arz eder ve tedavideki başarı şansını artıran en önemli faktör de tetikleyicilerden kaçınmak olarak bilinir. Migren tetikleyicileri bireylere göre değişiklik gösterir ve sık görülen tetikleyiciler aşağıdaki gibi özetlenebilir.

Kadınlardaki hormonal değişiklikler, adet dönemleri Alkol tüketimi Fazla kafein tüketimi Sigara kullanımı Stres Açlık Gürültü Parlak ve yanıp sönen ışıklar Keskin kokular Fazla uyumak Uykusuzluk Hava değişimleri Bazı ilaçlar Bazı gıdalar

Migrenin tetikleyicilerinden kaçınmak, uykusuzluk, açlık, sigara ve alkol tüketimi gibi değiştirilebilir risk faktörlerinden korunmak migren atak sıklığını önlemekle birlikte hastaların yaşam kalitesini iyileştirmek için en önemli faktörler arasındadır.

Migren Teşhisi Nasıl Konur?

Migren ve diğer primer baş ağrılarının tanısı klinik olarak konur. Migren için tanı koydurucu spesifik bir tanı testi, kan ya da idrar tahlili, görüntüleme yöntemi bulunmaz. Hastaların semptomları ve hastalık tariflerine göre baş ağrısı tipi belirlenebilir. Migren baş ağrısı ile ilişkili parıldama veya tam görme kaybını içeren tek gözde görme bozukluğu atakları retinal migren tanısına yaklaştırırken motor güçsüzlüğü içeren migren aurası, tamamen geri dönüşlü motor güçsüzlük hemiplejik migren tanısına yaklaştırabilir. Baş ağrısının üç aydan uzun süredir var olması, ayda on beş veya daha fazla günde görülmesi ve en az sekizinin migren baş ağrısı özelliklerini taşıması kronik migren tanımına girer ve bu hastalarda ilaç aşırı kullanımı da mutlaka sorgulanır.

Migren Tedavisi Nasıl Yapılır?

Migren tedavisi başlıca tetikleyici faktörlerin sorgulanması, baş ağrısı günlüğü tutulması, atak tedavisi ve profilaktik (önleyici) tedavi yaklaşımlarını içerir.

İlaç Tedavisi Nedir?

Migren tedavisinde amaç semptomların önüne geçmek, şiddetini azaltmak ve gelecek atakları önlemektir. Migreni tedavi etmek için ilaç geliştirme çalışmaları devam etmektedir. Migren tedavisinde tercih edilen ilaçlar başlıca iki başlık altında özetlenebilir. İlk grup ilaçlar ağrı kesici ilaçlardır ve migren atakları sırasında alınarak ağrıyı kesmek ve semptomları durdurmak amacıyla tercih edilir. Önleyici (profilaktik) ilaçlar ise migren ataklarının şiddetini ve sıklığını azaltmak amacıyla doktor yönlendirmesiyle, düzenli olarak kullanılır. Migren önleyici ilaç tedavisinde antidepresanlar, beta blokerler ve antiepileptik ilaçların yeri vardır. Tedavi yaklaşımları, migrenin şiddetine, semptomların sıklığına ve günlük yaşantıyı etkileme derecesine, hastanın beklentilerine ve gereksinimlerine göre değişiklik gösterir. Uzman bir doktor ve deneyimli sağlık ekibi olan bir sağlık kuruluşundan destek almak doğru ve etkin tedavi planlaması için oldukça önemlidir.

Botoks Tedavisi nedir?

Migren önleyici tedaviler arasında yer alan botoks tedavisinde botulinum toksini kullanılır. Epizodik (belirli aralıklarla görülen) migren ataklarının tedavisinde yeri olmayıp, kronik migren tedavisi için tercih edilebilir. Altı ay süre ile diğer profilaktik ilaçlara yanıtsızlık ve ilaç aşırı kullanımına bağlı baş ağrısı olmaması botoks tedavisi için aranan şartlar arasındadır.

Migren Aşısı nedir?

Migren ağrısının ortaya çıkmasında etkili olduğu bilinen CGRP, beyinde bulunan bir nörotransmitterdir. Bu maddenin reseptörlerinin bloke edilmesi ve CGRP inhibisyonu ile migren ataklarının azaldığı bazı çalışmalarda tespit edilmiştir. CGRP reseptör monoklonal antikorları FDA onaylıdır fakat rutinde çok tercih edilmez. Migren aşısı olarak bilinen bu monoklonal antikor ile auralı ve aurasız migren, kronik migren, aşırı ilaç kullanımına bağlı baş ağrısı (rebound baş ağrısı), küme tipi baş ağrısı gibi çeşitli nörolojik rahatsızlıkların tedavisi mümkün olabilir. Ayda dört ya da daha fazla migren atağı görülen bireylerde tercih edilebilen bir tedavi yaklaşımıdır.

Nöral Terapi Nedir?

Nöralterapi, lokal anestezik ilaçlarla yapılan enjeksiyonları içeren bir tedavi yaklaşımıdır. Tamamlayıcı tedavi olarak ilaç terapisi ile kombine ya da tek başına kullanılabilir. Başarı oranı oldukça yüksektir ve çocuk ve yaşlılar dahil olmak üzere tüm hastalarda tercih edilebilir. Düşük doz lokal anestezik içerir ve ağrılı bir işlem değildir. Bireylerin yaşam şekilleri ve tedaviye alınan cevap önemlidir. Kişiye özel tedavi planlaması tedavinin başarı şansını artıran faktörlerdendir.

Migren Ataklarından Korunmak için Nelere Dikkat Etmek Gerekir?

Migren tetikleyicilerinden kaçınmak, stresten uzak durmak ve stres yönetimini öğrenmek, gerekli durumlarda psikolojik destek ve terapilerden faydalanmak, dengeli ve düzenli beslenmek, yeteri kadar sıvı tüketmek, sigara ve alkolden uzak durmak ve günlük yaşantıya düzenli ve ılımlı egzersizler eklemek migren ataklarından korunmak için alınabilecek etkili önlemler arasında yer alır. Tetikleyiciler ortadan kaldırılmadan ilaç ya da diğer tedavi yaklaşımları ile başarı elde etmek mümkün değildir.

"
Migren Nedir Belirtileri Nelerdir?

Migren Nedir Belirtileri Nelerdir?

Migrenin Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Seçenekleri

Migren nedir? Migren, oldukça yaygın ve ağrılı bir baş ağrısı türüdür. Milyonlarca insanı etkileyen bu durum, günlük yaşamınızı olumsuz etkileyebilir.

Bu makalede, migrenin ne olduğunu, nedenlerini, belirtilerini ve tedavi seçeneklerini ayrıntılı bir şekilde ele alacağız.

Migren Neden Oluşur?

Migren, tekrarlayan ve genellikle bir tarafta yoğun bir baş ağrısı ile karakterize edilen kronik bir nörolojik bozukluktur. Migren atakları sırasında baş ağrısının yanı sıra ışığa, sese ve kokulara karşı artan hassasiyet, bulantı, kusma ve bazen görme bozuklukları gibi semptomlar da ortaya çıkabilir.

Migren, bireylerin yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilir ve çeşitli tetikleyicilerle tetiklenebilir.

Migrenin Nedenleri Nelerdir?

Migrenin kesin nedenleri tam olarak anlaşılmamış olsa da, genetik yatkınlık, beyin kimyasındaki değişiklikler ve çevresel faktörlerin rol oynayabileceği düşünülmektedir.

Stres, düzensiz uyku, hormonal değişiklikler, alkol tüketimi ve bazı gıdalar migren ataklarını tetikleyebilir.

Migren Nasıl Anlaşılır?

Migreni anlamak için belirtilerine dikkat etmek önemlidir. Migren genellikle yoğun ve vurucu bir baş ağrısı ile kendini gösterir. Bu baş ağrısı genellikle bir tarafta hissedilir ve pulsatif bir karaktere sahiptir. Ayrıca migren atakları sırasında ışığa, sese ve kokulara karşı artan hassasiyet, bulantı, kusma ve bazen görme bozuklukları da görülebilir.

Migren aurası denilen özel bir durumda, ışık çakmaları, zigzag çizgiler veya görme alanındaki bozukluklar gibi görsel belirtiler de olabilir.

Yaygın olarak görülen belirtiler şunlar olabilir:

Baş ağrısı: Genellikle zonklayıcı veya pulsatil bir karaktere sahiptir. Işık ve sese duyarlılık: Parlak ışık ve yüksek ses migreni şiddetlendirebilir. Bulantı ve kusma: Migren atakları sırasında mide bulantısı ve kusma görülebilir. Aura: Bazı insanlar migren atağı öncesinde aura adı verilen geçici görme bozuklukları yaşayabilir. Yorgunluk ve halsizlik: Migren atakları sonrasında kişi kendini yorgun hissedebilir.

Migren Türleri Nelerdir?

Migren, farklı semptomlar ve özellikler gösteren çeşitli türlerde ortaya çıkabilen bir baş ağrısı bozukluğudur. Bu türler, migren aurası ile karakterize edilen migren (aura ile migren), auranın olmadığı klasik migren ve kronik migren gibi alt kategorilere ayrılabilir.

Her bir migren türü, farklı belirtiler, süreçler ve tedavi yaklaşımları gerektirebilir.

Bazı yaygın migren türlerini aşağıda bulabilirsiniz:

Migren Aura ile (Migren Aura Eşliğinde Baş Ağrısı)

Bu türde, migren atağı öncesinde aura denilen belirtiler görülebilir. Aura genellikle görme bozuklukları, ışık çakmaları veya uyuşma şeklinde olabilir.

Kronik Migren

Kronik migren, aylık olarak 15 günden fazla baş ağrısı yaşandığında teşhis edilir. Bu tür migren, günlük yaşamı ciddi şekilde etkileyebilir.

Menstrüel Migren

Kadınların adet döngüsüne bağlı olarak ortaya çıkan bu tür migren, adet öncesinde veya sırasında daha sık görülür.

Migren Tedavisi Nasıl Yapılır?

Migren tedavisi, atakları hafifletmeyi ve önlemeyi amaçlar.

Migren tedavisinde kullanılan bazı yöntemler şunlardır:

İlaçlar: Ağrı kesiciler, triptanlar ve migren atağı sırasında kullanılan ilaçlar, semptomları hafifletmeye yardımcı olabilir. Yaşam Tarzı Değişiklikleri: Düzenli uyku, düzenli beslenme, stresten kaçınma gibi yaşam tarzı değişiklikleri migren ataklarını azaltabilir. Fiziksel Terapi: Boyun ve omuz kaslarını hedef alan fiziksel terapi, migrenin şiddetini azaltmada yardımcı olabilir. Migren Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

1) Migren Atağı ne Kadar Sürebilir?

Migren atağı genellikle 4 ila 72 saat arasında sürer.

2) Migreni Tetikleyen Faktörler Nelerdir?

Stres, düzensiz uyku, hormonal değişiklikler, bazı gıdalar ve çevresel faktörler migren atağını tetikleyebilir.

3) Migreni Önlemek İçin ne Yapabilirim?

Düzenli uyku alışkanlıkları edinmek, stres yönetim teknikleri uygulamak ve sağlıklı beslenmeye dikkat etmek migren ataklarını önlemeye yardımcı olabilir.

4) Migren Tedavisinde Hangi İlaçlar Kullanılır?

Ağrı kesiciler, triptanlar ve migren atağı sırasında kullanılan ilaçlar, migren semptomlarını hafifletmeye yardımcı olabilir.

5) Migren Aura Nedir?

Migren atağı öncesinde yaşanan geçici görme bozukluklarına aura denir.

6) Kronik Migren Nedir?

Aylık olarak 15 günden fazla baş ağrısı yaşandığında konulan bir teşhistir.

7) Çocuklar Migren Yaşayabilir mi?

Evet, migren tüm yaş gruplarını, çocukları da etkileyebilir. Ancak belirtiler ve tetikleyiciler yetişkinlerden farklılık gösterebilir.

8) Migren Atakları Hayatı Tehdit Edici Midir?

Migren atakları son derece şiddetli ve etkileyici olabilir, ancak hayatı tehdit edici olarak değerlendirilmezler. Ancak, bireyin yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebilirler.

9) Migren İçin Bir Tedavi Yöntemi Var Mıdır?

Şu anda migren için bir tedavi yöntemi bulunmamaktadır. Ancak doğru yönetim stratejileri ile birçok birey migren ataklarını etkili bir şekilde kontrol edebilir ve sıklığını azaltabilir.

10) Hormonal Değişiklikler Migreni Etkileyebilir mi?

Evet, adet dönemi, hamilelik veya menopoz gibi hormonal dalgalanmalar, bazı bireylerde migren ataklarını tetikleyebilir veya şiddetlendirebilir.

11) Migren Atakları Genellikle ne Kadar Sürer?

Migren atakları birkaç saat ile birkaç gün arasında değişebilir. Atakların süresi ve şiddeti bireyden bireye farklılık gösterebilir.

12) Migren Yönetimi İçin Alternatif Tedaviler var Mıdır?

Bazı bireyler akupunktur, biyo-geri besleme veya bitkisel takviyeler gibi alternatif tedavilerle rahatlama bulabilir. Ancak herhangi bir alternatif tedavi yöntemini denemeden önce bir sağlık profesyoneli ile danışmak önemlidir.

Son Güncelleme: 17 Oca 2024

DİKKAT!
Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır, tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

"
Temel Jinekoloji ve Obstetri - Google Книги

Temel Jinekoloji ve Obstetri - Google Книги

Temel Jinekoloji ve Obstetri

Kadın hastalıkları ve doğum alanında okuyucuların, günlük pratiklerinde, sınavlarda yararlanabileceği, bilgi kirliliğinden uzak, en son yapılan çalışmalarla desteklenen bilgilerle donatılmış bir kitap yazma projesinden yola çıkarak siz okuyucularımıza sunduğumuz kitabımız, alanında uzman hocalarımızın titiz ve özverili çalışması ile tamamlanmıştır.

Kadın Hastalıkları ve Doğum bölümünün klasikleşmiş kitaplarını hep okuduk, okumaya da devam edeceğiz, size de okumanızı her aman tavsiye ediyoruz. Buradaki amaç, öğrencilik ve asistanlık döneminde pratikte karşılaştığımız soruların cevabını içeren aynı zamanda da kadın hastalıkları ve doğum bölümüne yeni başlayan arkadaşlarımıza temel bilgileri verebilen bir kitap hazırlamaktı.

Kitabımızın, bir hekim olarak girilen en büyük sınavda yani hasta başında verilen sınavda siz değerli hekimlere faydalı olması dileğiyle…