Hepatit Nedir? Belirti ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir? | Yeditepe Üniversitesi Hastanesi

Hepatit Nedir? Belirti ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir? | Yeditepe Üniversitesi Hastanesi

Hepatit Nedir? Belirti ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

“Hepatitte Aşılama Kronik Enfeksiyonları Önlemede %95 Etkili”

Dünya geneli için ciddi bir halk sağlığı sorunu olmaya devam eden Hepatit virüsleri gerekli önlem alınmazsa hayatı tehdit eder boyutlara ulaşabiliyor. Hepatitte aşılamayla kronik enfeksiyonları yüzde 95 oranında önlemenin mümkün olduğunu hatırlatan Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, “Hepatitler semptom vermeden ilerlediği için binlerce kişi Hepatit olduğunu bilmeden hayatını sürdürmeye devam ediyor. Olası riskleri önlemek için aşılanma oranları artırılmalı” diye konuştu.
Hepatit, neden olduğu hastalıkları açısından dünya genelinde önemini koruyan ciddi bir sağlık sorunu. A, B, C, D ve E olmak üzere farklı tipleri bulunmakla birlikte özellikle hepatit B ve C’nin yarattığı sonuçlar açısından ayrı önemi olduğuna işaret eden Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, dünya genelinde yaklaşık 350 milyon kişinin hepatit B ve C ile hayatını sürdürdüğünü ve beraberinde yüzbinlerce insanda kronik hastalıklara neden olduğuna işaret etti.

“Hepatitin Tedavi Edilebilir Bir Hastalık Olduğu Bilinmiyor”

Dünya Hepatit Günü dolayısıyla açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Sönmezoğlu, konuyla ilgili toplumsal farkındalığın oluşmadığı sürece bu tablonun değişemeyeceğine işaret etti. “Dünyada her yıl 3 milyon kişinin Hepatit B ve C enfeksiyonuna yakalanmasına ve her yıl 1.1 milyon kişinin hepatit nedeniyle hayatını kaybetmesine karşın kronik Hepatit B vakalarının yüzde 10’u ve kronik hepatit C vakalarının da ancak yüzde 21’i tanı almakta, kalan hastaların hepatit olduklarını bilmeden hayatlarına devam ediyor” diye konuşan Prof. Dr. Sönmezoğlu, “Hepatit tedavi edilebilir hatta tamamen ortadan kaldırılabilir bir hastalık olmasına rağmen hala yeterince tanınmadığı için ne yazık ki rakamlar her geçen gün atıyor” dedi.

“Tek Hayat, Tek Karaciğer”

DSÖ’nün 2023 yılında Hepatit Farkındalık Çalışmaları kapsamında, “Tek Hayat, Tek Karaciğer” temasıyla sağlıklı bir hayat sürdürebilmek için sağlıklı karaciğerin önemine dikkat çektiğini anlatan Prof. Sönmezoğlu, “Bu bağlamda karaciğer sirozu, kanseri gibi hastalıklardan korunabilmek için hepatiti önlemenin, erken tanı ve doğru tedavinin de hayati bir öneme sahip olduğunun altı çiziliyor” diye konuştu.

“Semptom Vermeden İlerliyor”

Hepatit B ve C’nin yıllarda belirti vermeden ilerlediğini ancak fark edilmediği taktirde karaciğer kanseri ve siroza kadar varabilen çok ciddi sonuçlar doğurduğunu söyleyen Prof. Dr. Sönmezoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Dünya Sağlık Örgütü bu konudaki yoğun çalışmalarına devam ediyor. Bazı hepatit türlerinde aşılamanın hastalıkları önlemede çok önemli olduğunu biliyoruz. İşte bu farkındalık konusunda ülkeler bazında politikalar geliştirilmeli. Bu konuda DSÖ’nün üye tüm ülkeler tarafından kabul edilen küresel hepatit stratejisi ile, 2016-2030 yılları arasında yeni hepatit enfeksiyonlarının yüzde 90 ve yaşam kayıplarının da yüzde 65 oranında azaltılması amaçlanıyor.”

“Hepatit B’den Korunmak İçin Aşılanın”

Karaciğer sirozu ve karaciğer kanserine kadar ulaşabilen tablonun ortaya çıkmasından sorumlu olan Hepatit B enfeksiyonundan korunabilmek için aşıların çok önemli bir silah olduğun altını çizen Prof. Dr. Sönmezoğlu sözlerine şöyle devam etti: “Hepatit B’nin bulaş yolları arasında, doğumda anneden bebeğe, çocuktan çocuğa, korunmasız cinsel temas ve güvenli olmayan enjeksiyonlar ve kan transfüzyonu gelir. Bununla birlikte çoğu kişinin yanlış bildiği gibi, emzirmek, el ele tutuşmak, hapşırmak ya da havuzlar gibi ortak kullanım alanlarını kullanarak virüs bulaşmaz. Ancak en önemli korunma yöntemi aşılanmadır. Bugün dünya genelinde yaygın olarak kullanılan Hepatit B aşısı kronik enfeksiyonların gelişmesini önlemede yaklaşık yüzde 95 oranında etkili bir güce sahiptir.”

Ülkemizde Risk Gruplarında Hepatit B Aşısı Ücretsiz Yapılıyor

Türkiye’de yaklaşık 3 buçuk milyon Hepatit B hastası, 750 bin Hepatit C hastası olduğunun tahmin edildiğini hatırlatan Prof. Dr. Sönmezoğlu, “Ülkemizde tüm yeni doğanlara ve risk grubunda kabul edilen kişilere 1998 yılından bu yana Hepatit B aşıları ücretsiz olarak yapılıyor. Bu aşılama programlarıyla birlikte enfekte olmuş kişi sayısında ciddi oranda azalma yaşanmış durumda.” diye konuştu.

“Hepatit C’de Erken Tanı ve Tedaviyle Riskleri Azaltmak Mümkün”

Karaciğerde yaratabileceği riskler açısından bir diğer önemli virüs olan Hepatit C için aşı bulunmamasına rağmen tedaviyle etkili sonuçlara ulaşılabildiğinin altını çizen Yeditepe Üniversitesi Hastaneleri Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Meral Sönmezoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Bugün ülkemizde yaklaşık 750 bin Hepatit C hastası olduğu tahmin ediliyor. Dünya genelinde Hepatit C’nin çoğunlukla kontamine olmuş kan ve kan ürünlerinin transfüzyonuyla bulaştığı görülüyor. Ülkemizde ise en yaygın bulaşma şekliyle ilgili kesin bir bilgi olmamakla birlikte 1996 yılında başlayan ve tüm kanların Hepatit C virüsü açısından taranması kararından sonra bu yolla bulaşmanın ciddi oranda azaldığını söylemek mümkün.”

Basın Yansımaları: cnnturk | cumhuriyet | haberler | haberturk | msn | winally

"
Hepatit C Nedir? Belirtileri Nelerdir? Nasıl Bulaşır? Kaş Tıp Merkezi

Hepatit C Nedir? Belirtileri Nelerdir? Nasıl Bulaşır? Kaş Tıp Merkezi

Hepatit C Nedir? Belirtileri Nelerdir? Nasıl Bulaşır? Hepatit C Nedir? Belirtileri Nelerdir? Nasıl Bulaşır?

Hepatit C, kişilerin karaciğerlerinde ortaya çıkan enfeksiyonel bir hastalıktır. Hepatit C’ye neden olan HCV isimli virüstür.

HCV genel olarak karaciğerde yer alan hücreleri enfekte eder ve kişilerin uzun vadede rahatsızlanmasına yol açar. Hepatit C’ye neden olan virüs oldukça tehlikeli ve rahatlıkla bulaşabilen bir türdür. Kan veya temas yoluyla bulaşabilir. Virüsü taşıyan kişilerin vücut sıvıları ile temas etmemiz dahi HCV’yi kapmamıza neden olabilir. Bununla birlikte cinsel temas yoluyla da virüs vücudumuza girebilir.

Hepatit C sanılanın aksine tedavi edilebilen bir hastalıktır. Dolayısıyla eğer böyle bir rahatsızlık şüpheniz varsa en yakın sağlık kuruluşuna başvurmanızı öneriyoruz.

Hepatit C Nedir?

Hepatit C (HCV), karaciğeri etkileyen bir viral hastalık olarak bilinmektedir. Bu enfeksiyon, hepatit C virüsü (HCV) adı verilen bir mikroorganizma tarafından neden olur. Hepatit C, çoğu zaman kronik bir hastalık haline gelebilir ve kişilerin ömürlerinin sonuna kadar da gidebilir. Bu durum vücudunuzun direnci ve alacağınız tedavi ile değişiklik gösterebilir.

Hepatit C Nasıl Bulaşır?

Hepatit C kolay bir şekilde vücuda geçebilen bir rahatsızlıktır. Bulaşma şekillerini şu şekilde sıralayabiliriz:

Kan Yoluyla: HCV virüsünü taşıyan bir kişinin kanına temas etmek hastalığın bulaşması için yeterlidir.

Enjeksiyon: Hepatit C hastasında kullanılan iğnenin vücuda batması sonucunda hastalık bulaşabilir.

Cinsel Yolla: Hepatit C taşıyıcısıyla cinsel birliktelik yaşanması sonrasında hastalık bulaşma riski artar.

Anneden Bebeğe: Anne hepatit C taşıyıcısıysa bebeğine mutlaka bu rahatsızlık geçer.

Hepatit C Belirtileri Nelerdir?

Hepatit C belirtileri kişiden kişiye göre değişiklik gösterebilir. Bazı hastalar herhangi bir semptom taşımazken kimisi de semptomların hemen hepsini görebilir. Ancak her hastalıkta olduğu gibi hepatit C’de de bazı semptomlar bulunmaktadır. Bunlar arasında:

Yorgunluk Karın Ağrısı İştah Kaybı Bulantı ve Kusma Kilo Kaybı Kas Ağrıları Sarılık Hepatit C Kuluçka Süresi Ne Kadar?

Hepatit C virüsünün (HCV) kuluçka süresi, virüsle enfekte olunduktan sonra semptomların ortaya çıkmasına kadar geçen süreyi ifade eder. Kuluçka süresi kişiye göre değişiklik gösterebilir. Bu durumda net bir süre söylenemese de genel ortalama 2 hafta ile 6 ay arasında değişiklik gösterir.

Hepatit C Testi Nasıl Yapılır?

Hepatit C testi hastalığın kontrolü için oldukça önemlidir. Testin iki türü vardır bunlardan birisi yaptırılması halinde hastalık öğrenilebilir. Birincisi hepimizin yakından tanıdığı PCR testidir. İkinci test ise HCV antikor testi olarak bilinir.

Hepatit C Ne Zaman Çıkar?

Hepatit C’nin ortaya çıkma süresi kişiden kişiye değişiklik gösterir. Ancak en erken sürenin de 2 hafta olduğu bilinmektedir.

Hepatit C Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Hepatit C tedavi edilirken öncelikle kişinin karaciğerinde oluşturduğu tahribata bakılır. Bu noktada hastalığın çoğalmasını önleyen antiviral ilaçlar hastaya verilir. Bunun ardından hastalığın nasıl tedavi edilmesi gerektiği ile ilgili doktor tarafından plan yapılır.

Bunlarda ilginizi çekebilir: Cinsel yolla bulaşan hastalıklar nelerdir? Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklardan Korunma Yolları Aids(Hiv) nedir? Belirtileri nelerdir? Nasıl bulaşır? Bel soğukluğu (gonore) nedir? Nasıl bulaşır? Klamidya nedir? Nasıl bulaşır? Belirtileri nelerdir? Hepatit B nedir? Nasıl bulaşır? Belirtileri nelerdir? Molluskum kontagiozum nedir? Nasıl bulaşır? Bel Soğukluğu (Gonore) Testi Hakkında En Çok Merak Edilenler Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar için STD 10 Pcr Testi
Hepatit C Enfeksiyonu - Tkad

Hepatit C Enfeksiyonu - Tkad

Hepatit C: Tanı, Belirti ve Tedavisi

İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Gastroenteroloji Bilim Dalı e-mail: kaymakoglus@hotmail.com

Hepatit C Enfeksiyonu Nedir?

Hepatit, karaciğer iltihaplanması anlamına gelir. Birçok faktör, karaciğer iltihaplanmasına yani hepatite neden olabilir. Virüsler, alkol kullanımı, çeşitli ilaçlar bunlardan bazılarıdır. Virüsler arasında en sık görülenleri hepatit virüsleridir. Bunlar Hepatit A, B, C, D ve E olarak adlandırılırlar. Birbirinden farklı yapıda ve ailede olmalarına rağmen hepsi karaciğerde hastalık yaptıkları için hepatit olarak adlandırılmışlardır. Hepatit A, genellikle akut (kısa süreli) enfeksiyona, B, C ve D ise genellikle kronik (uzun süreli) enfeksiyona neden olur. Hepatit C virüsü akut ve kronik enfeksiyona yol açar. Akut hepatit C, virüs bulaştıktan sonraki ilk birkaç ayı ifade eder. Akut hepatit C geçiren insanların %15-25’i virüsü vücudundan temizleyip hastalığı yenebilir. Bunun nedeni bilinmemektedir. Hastaların geri kalanında kronik enfeksiyon (kronik hepatit C) gelişir. Kronik hepatit C sinsi bir hastalıktır. 20-30 yıl içinde hastaların bir kısmında siroz ve karaciğer yetmezliği gelişir. Bunun dışında hepatit C, karaciğer kanserinin dünyada en önemli nedenlerinden biridir.

Viroloji

Hepatit C virüsü Flaviviridae ailesinden bir RNA virüsüdür. Karaciğer hücresinde hasara neden olur. Hepatit C’nin “genotip” denilen 6 ayrı alt tipi bulunur. Bu genotiplerin dünya üzerindeki dağılımları farklıdır. Ülkemizde en sık Genotip 1 (1b alt türü) görülmektedir.

Epidemiyoloji

Hepatit C’nin dünyada sıklığı, yaklaşık olarak %2-3 olarak kabul edilmektedir. Buna göre dünyada 180 milyondan fazla kişi hepatit C virüsü ile enfektedir. Doğu ve Orta Asya ile Kuzey Afrika en yüksek oranda (%3’ten fazla) görüldüğü bölgelerdir. Türkiye’de sıklık %0.5 ila %1 arasındadır. Bu da ülkemizde 400 bin ila 800 bin kişinin hepatit C virüsü ile enfekte olduğunu gösterir. Hepatit C enfeksiyonu hemodiyaliz hastalarında ve damar içi uyuşturucu madde kullananlarda sık olarak görülmektedir.

Bulaş yolları

Birçok hasta hepatit C’nin kendilerine nasıl bulaştığını bilmemektedir. Hepatit C enfeksiyonu “parenteral” yani kan yolu ile bulaşır. Hepatit C’nin bulaş kaynakları şunlardır: Hepatit C ile enfekte kan veya kan ürünleri transfüzyonu: 1990’dan önce hepatit C, kan ve kan ürünlerinde test edilmiyordu. Bu tarihten önce transfüzyon yapılmış kişilerde hepatit C riski mevcuttur. Hepatit C pozitif organ nakli Damar içi uyuşturucu madde kullanıcıları: Özellikle enjektörlerin ortak kullanılması son dönemde hepatit C yayılmasının önemli nedenlerindendir. Hemodiyaliz hastaları Hepatit C’li hastaya kullanılmış iğne batması: Sağlık çalışanlarında görülebilir. Yeterli sterilize edilmemiş aletlerle dövme, sünnet yapılması Cinsel yolla bulaş Üzerinde kan olan diş fırçası, traş malzemeleri paylaşımı Hepatit C’li gebeden bebeğine nadiren bulaş olabilmektedir. Hepatit C şu yollarla bulaşmaz: El sıkışma Sarılma, öpme Öksürme, aksırma Emzirme Yiyecek-içeceklerin ve bardak, kaşık, çatal gibi malzemelerin paylaşılması ile hepatit C bulaşmaz. Risk Grupları Hepatit C için risk grupları şunlardır: Hemodiyaliz hastaları Damar içi uyuşturucu madde kullanan kişiler Sağlık çalışanları Seks işçileri 1990’dan önce kan transfüzyonu yapılmış olan hastalar

Klinik

Hastalık bulaştıktan sonraki erken dönem, “Akut Hepatit C” olarak adlandırılır. Bu dönemde hastaların sadece bir kısmında belirtiler olurken, çoğunluğunda herhangi bir şikayet görülmez. Hastalar, kendilerinde hepatit C enfeksiyonu olduğunun farkında değillerdir. Hastaların şikayetleri arasında şunlar olabilir: Ateş Halsizlik, yorgunluk İştahsızlık Eklem veya kas ağrıları Sarılık Bu belirtiler, genellikle hastalık bulaştıktan sonraki 2 hafta – 6 ay içerisinde (akut enfeksiyon döneminde) görülürler. Kronik enfeksiyonda da (kronik hepatit C) hastalarda herhangi bir belirti olmayabilir. Uzun yıllar sonunda hastalık siroza dönüşürse, Karın şişliği Vücutta kolay morarma ve kanamalar Kaslarda incelmeler Sarılık Uyku hali Koma Kanlı kusma gibi belirtiler gelişebilir.

Tanı

Hastalığın tanısı hemen hemen tüm hastanelerde ve aile sağlığı merkezlerinde bakılabilen Hepatit C Virüsü Antikor Testi (Anti‐HCV) ile konulur. Özellikle risk gruplarında ve karaciğer testlerinin anormal olduğu durumlarda mutlaka bu testi yapmak gereklidir. Anti-HCV pozitifliği kişiye herhangi bir zamanda hepatit C virüsünün bulaştığını gösterir, ancak kişide halen aktif hepatit C enfeksiyonu olduğunu göstermez. Bunun için HCV‐RNA denilen, virüsün doğrudan sayısını gösteren test yapılır. Bu test sonucu da pozitif gelirse hepatit C virüsünün alt tipini belirlemek için HCV‐Genotip tayini yapılır. Bu testlerin üçü de kan testidir. Ayrıca HCV-RNA pozitif kişilerde bazen karaciğer hasar düzeyini anlayabilmek için iğne ile karaciğerden parça alınabilir (karaciğer biyopsisi). Anti-HCV pozitifliği her zaman kişide kronik hepatit C olduğunu göstermez. Hastalığı kendiliğinden veya ilaç tedavisi yardımı ile yenen bir insanda bile Anti-HCV ömür boyu pozitif olarak kalır. Ayırımı yapmak için HCV-RNA testi değerlendirilir. Eğer HCV-RNA negatif ise kişide hepatit C enfeksiyonu yoktur. Pozitif ise hepatit C enfeksiyonu vardır ve bu kişi tedavi edilmelidir.

Tedavi

Hepatit C, bilinenin aksine, tedavi edilebilir bir hastalıktır. Birkaç yıl öncesine kadar hastaların yaklaşık yarısı tedavi ile hastalıktan kurtulurken, son yıllarda geliştirilen ilaçlarla, tedavi oranı %90’ın üzerine çıkmıştır. Tarihçe: 1990’lı yıllarda interferon tedavileri haftada 3 defa yapılıyordu. Arkasından 2000’li yılların başında haftada bir defa uygulanan pegile interferonlar (PEG‐interferon) ve beraberinde kullanılan ribavirin tabletler ile tedavi oranları oldukça düşüktü. Ayrıca yan etkileri çok fazla idi. 2010’lu yıllara gelindiğinde telaprevir ve boceprevir tabletleri kullanılmaya başlandı. Bunlar ile tedavi oranları biraz daha yükselmesine rağmen PEG-interferon ile beraber kullanıldığından yan etkiler katlanarak daha fazla oranda görülüyordu. Günümüze gelindiğinde artık çok daha etkili, yan etkileri oldukça düşük ilaçlar ile hepatit C çok daha yüksek oranda tedavi edilmektedir. Hastaların uygun tedavi ile hepatit C’den kurtulma olasılıkları, %90’ın üzerindedir. Şu anda ülkemizde hepatit C tedavisinde kullanılan ilaçlar şunlardır: PEG-interferon (Sadece akut hepatit C tedavisinde kullanılmaktadır.) Sofosbuvir Sofosbuvir + Ledipasvir Ombitasvir + Paritaprevir + Ritonavir Dasabuvir Ribavirin Glekaprevir + Pibrentasvir Bu ilaçların biri veya birkaç tanesi birlikte kullanılabilir. Tedavi, tüm hastalar için her zaman gerekmeyebilir. Tedavi kararı verilirken doktorunuz şunlara ihtiyaç duyar: Hepatit C’nin tipi (Genotip) Hasta yaşı Karaciğer hasar düzeyi Başka sağlık sorunu olup olmadığı Tedavi süresi hastanın durumuna ve genotipe göre 3 ila 6 ay arasında değişir. Tüm ilaçların olduğu gibi hepatit C ilaçlarının da çeşitli yan etkileri vardır. Ancak çoğunluğu, ciddi olmayan yan etkilerdir. Yan etki olduğunda, tedavi, doktorunuzun bilgisi olmadan bırakılmamalıdır. Birçok durumda yan etkiler ile mücadele, ilaçları bırakmadan yapılabilir.

Korunma Centers for Disease Control and Prevention. Hepatit C General Fact Sheet. https://www.cdc.gov/hepatitis/HCV/PDFs/HepCGeneralFactSheet.pdf. Erişim tarihi: Eylül 2017. World Health Organisation (WHO). What is hepatitis? http://www.who.int/features/qa/76/en/ . Erişim tarihi: Eylül 2017 Chopra S. Clinical manifestations and natural history of chronic hepatitis C virüs infection. Uptodate, last updated: Apr 07, 2017. Hoofnagle JH. Hepatitis C: the clinical spectrum of the disease. Hepatology 1997,26(3 Suppl 1):15S-20S Karataylı SCO. Hepatit B, Hepatit C ve Delta virüslerinin klinik uygulama bakımından moleküler biyolojisi. Boyacıoğlu S, editör. Kronik Hepatitler B, C, Delta 2014 ve sonrası. Ankara: Türk Gastroenteroloji Vakfı, 2015.p.19-41. Mohd Hanafiah K, Groeger J, Flaxman AD, Wiersma ST. Global epidemiology of hepatitis C virus infection: new estimates of age-specific antibody to HCV seroprevalence. Hepatology. 2013 Apr,57(4):1333-42. Gürol E, Saban C, Oral O, Cigdem A, Armagan A. Trends in hepatitis B and hepatitis C virus among blood donors over 16 years in Turkey. Eur J Epidemiol 2006, 21: 299–305. Tozun N, Ozdogan OC, Cakaloglu Y, Idilman R, Karasu Z, Akarca US, Kaymakoglu S, Ergonul O. A nationwide prevalence study and risk factors for hepatitis A, B, C and D infections in Turkey. Hepatology 2010, 52 (Suppl. S1): 697A. Üçbilek E, Abayli B, Koyuncu MB, Midikli D, Gözüküçük S, Akdağ A, Özdoğan O, Altintaş E, Sezgin O. Distribution of hepatitis C virus genotypes among intravenous drug users in the Çukurova region of Turkey. Turk J Med Sci. 2016 Jan 5,46(1):66-71. Chopra S. Patient education: Hepatitis C (Beyond the Basics). Uptodate, last updated May 22, 2017. Köksal AŞ. Kronik hepatit C virüsünün doğal seyri ve kliniği. Boyacıoğlu S, editör. Kronik Hepatitler B, C, Delta 2014 ve sonrası. Ankara: Türk Gastroenteroloji Vakfı, 2015.p.52-70.
Hepatit Nedir? Belirti ve Tedavi yöntemleri nelerdir?

Hepatit Nedir? Belirti ve Tedavi yöntemleri nelerdir?

Hepatit Nedir? Belirti ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Hepatitler, kronik ve akut olmak üzere ikiye ayrılır. Hepatitlerin bazı türleri kendiliğinden iyileşirken, bazı türleri ise karaciğerde ciddi sorunlara yol açabilir. Kronik hepatit türleri uzun sürede, karaciğerde siroza, fonksiyon kaybına ya da karaciğer kanserine neden olabilir. Hepatit, karaciğerleri etkileyen ve ciddiye alınması gereken enfeksiyon türlerinin başında yer alır. Hepatit hastalığının 4 ana öğesi bulunur. Bunlar, Hepatit A, Hepatit B, Hepatit C ve Hepatit D türüdür. Bu türlerin hepsi de bulaşıcı türlerdir. Hepatite neden olanlar arasında bakteriler, mantarlar, virüsler ya da parazitler gibi birçok faktör sayılabilir. Bu nedenle hepatitten korunmak için çocukluk dönemi aşıları arasında yer alan Hepatit A aşısı ve Hepatit B aşılarının yapılması önem taşır.

İçindekiler Hepatit Türleri Nelerdir?

Hepatitin 4 türü bulunmaktadır ve bu türlerin hepsinin kendine ait özellikleri vardır.

Hepatit A Nedir?

Hepatit A, sarılıkla benzer karakter sergileyen Hepatit A Virüsünün neden olduğu bir enfeksiyon hastalığıdır. Genellikle dışkı teması ve kötü hijyenik şartlar altında oldukça kolay bulaşabilir. Hepatit A, su, gıda ve eşya yoluyla birçok insana bulaşabilir.

Hepatit A belirtileri nelerdir?

Gözlerde sarılık Aşırı halsizlik Kişinin kendini sürekli yorgun hissetmesi Yüksek ateş Kilo kaybı Dışkı renginde değişiklik gözlemlenmesi

Hepatit A Tedavisi Nasıl Yapılır?

Hepatit A tedavisi için bir yöntem yoktur. Sadece karaciğeri korumak için kullanılan destek ilaçlar önerilir. Hasta gözlem altında tutulmak üzere evde tedavisine devam edebilir. Hepatit A hastası bir kişinin gün içinde sıvı alımına dikkat etmesi, alkolden uzak durması ve sağlıklı beslenmesi gerekir. Hastanın hijyenine dikkat edilmesi ve evdeki bireylerle temasın aza indirilmesi. Hastalığın bulaş riskini düşürmek içinse, hastanın temas ettiği kapı kolları, musluk başları ve tüm yüzeylerin her temastan sonra temizlenmesi gerekir.

Hepatit B Nedir?

Hepatit B virüsü aynı zamanda halk arasında sarılık olarak da bilinen bir tür karaciğer iltihabıdır. Hepatit B, salya, tükürük, kan, ter veya cinsel aktivite gibi durumlarda salgılanan vücut sıvılarının aracılığıyla bulaşır. Hepatit B’nin sık kan teması yoluyla bulaştığı biliniyor. Bu nedenle kişiler, manikür, pedikür ya da dövme gibi işlemleri yaptırırken dikkat etmesi tavsiye edilir.

Hepatit B Belirtileri Nelerdir?

Gözlerin içinin sarı bir renk alması İshal Dışkı renginde değişiklik İştah kapanması Aşırı yorgunluk ve halsizlik Ödem Baş ve vücut ağrıları şeklinde belirtileri olabilir.

Hepatit B Tedavisi Nasıl Yapılır?

Hepatit B tedavisi, hastalığın seyrine göre değişiklik gösterebilir. Eğer hastanın herhangi bir semptomu yoksa ve sadece taşıyıcıysa genellikle bir tedaviye ihtiyaç duyulmaz. Fakat yine de taşıyıcı kişilerin korunmasız cinsel ilişkiden kaçınmaları, kişisel eşyaları (diş fırçası, tırnak makası ya da kanı bulaştırabilecek ) paylaşmamaları, alkolden uzak durmaları gerekiyor. Eğer kronik hepatit b teşhisi varsa, hastalığı kontrol altına almak için hekim tarafından önerilen reçeteli ilaçlar kullanılabiliyor.

Hepatit C Nedir?

Hepatit C kan yoluyla bulaşan bir hepatit türlerinden biridir. Genellikle uyuşturucu kullananlar, sağlık çalışanları ve doğum esnasında bebeklerde sıklıkla görülebilir. Damar içi iğnelerin kullanımı hastalığın bulaşmasında son derece etkili bir yol oynar. Ayrıca kişisel eşyaların ( jilet ya da diş fırçası gibi ) ortak kullanımı da Hepatit C hastalığının bulaşmasına zemin hazırlar. Nadir olarak gözlemlense de bazı kişilere cinsel aktivite sonucu bulaştığı görülmüştür.

Hepatit C Belirtileri Nelerdir?

Yüksek ateş Aşırı halsizlik ve yorgunluk Dışkı renginde değişiklik İshal Sarılık Eklemlerde ağrı Kusma gibi belirtiler görülebilir.

Hepatit C Tedavisi Nasıl Yapılır?

Hepatit C hastalığının henüz bilinen bir aşısı bulunmamaktadır. Fakat Hepatit C Hastalığında erken tanı ve teşhis ile hastalığın tedavisi mümkündür.

Hepatit D Nedir?

Hepatit D virüsü, kendisini çoğaltabilmek için Hepatitin B virüsüne ihtiyaç duyar. Bu da Hepatit D virüsüne sahip olan bir hastanın aynı zamanda Hepatit B virüsüne de sahip olduğu anlamına gelir. Hepatit D, Delta Hepatit olarak bilinen bir türdür. Hepatit D, kan ürünleri ve doğum anından anneden bebeğe kolaylıkla geçebilir. Cinsel temas yoluyla geçişi nadir olarak gözlemlense de bazı kişilerde olabilir.

Hepatit D Belirtileri Nelerdir?

Hepatit D çoğu zaman siroz evresine geçene kadar herhangi bir belirti vermeyebilir. Bazı hastalarda ise Hepatit B belirtileri aşağıdaki gibi gözlemlenebilir.

Cilt ve göz içlerinde sarılık Aşırı halsizlik Kusma Şiddetli karın ağrısı Kilo kaybı Koyu renkte idrar Dışkı renginde değişiklik Yüksek ateş gibi bazı belirtileri görülebilir.

Hepatit D Tedavisi Nasıl Yapılır?

Hepatit D tedavisi için herhangi bir aşılama ya da yöntemi bulunmamaktadır. Hekimler, hastalığın bulaş yoluna bakarak hastaya en uygun tedavi yöntemini belirler. Bu tedavi yöntemi Hepatit D hastalığının tedavisinden çok olası semptomları önlemeye yönelik tedavi yöntemleridir.

Hepatit C Nasıl Bulaşır? Liv Hospital

Hepatit C Nasıl Bulaşır? Liv Hospital

Hepatit C Nasıl Bulaşır?

Hepatit C nedir? HCV nedir? Hepatit C aynı isimle adlandırılan virüse (HCV) bağlı olarak gelişen bir karaciğer hastalığıdır. Hastalık uzun vadede karaciğere ciddi hasarlar verebilir. Virüs hafif bir formda kısa sürebilen bir hastalıktan, ömür boyu devam edebilecek ciddi hastalıklara yol açmaya kadar ilerleyebilir. Kronik ve akut olarak iki farklı şekilde seyredebilen bu hastalık genellikle semptomların geç fark edilebilmesi ve hafif semptomlarla uzun süren bir kuluçka süresinin olması nedeniyle geç teşhis edilebilir.

İçindekiler Hepatit C Neden Olur? Hepatit C Nasıl Bulaşır? Hepatic C Bulaşma Yolları Nelerdir? Hepatit C Belirtileri Anti-HCV Nedir? Anti HCV Testi Nasıl Yapılır? Hepatit C Tedavisi Hepatit C Neden Olur? Virüs vücuda girdikten sonra karaciğere gelerek buraya yerleşir. Ardından vücutta virüs tespit edildiği için bunu önlemek adına bağışıklık sistemi bir yanıt oluşturmaya başlar. Bu vücudun savunma mekanizmasıdır. Ancak bağışıklık sistemi HCV ile tek başına savaşamayacağı için vücut virüsü tolere edemez. Virüsün vücutta artış göstermesi viral yük olarak isimlendirilir. Virüs vücutta ne kadar çok artarsa hastalık da bir o kadar ilerler ve karaciğerde oluşabilecek hasarın şiddeti de artış gösterir. Birçok virüste mutasyon görüldüğü gibi hepatit c virüsünde de mutasyonla karşılaşmak mümkündür. Mutasyona uğramış bazı çeşitleri tedaviye yanıt vermekte geç kalmaz. Ancak bazı çeşitleri de tedaviye çok yavaş yanıt verebilir. Hepatit C bulaşmış olan bir bireyin karaciğerini etkileyebilecek bir başka virüse de sahip olması durumu söz konusu olduğunda, hastalığın daha hızlı ilerlemesi muhtemel bir durumdur. Hepatit C Nasıl Bulaşır?

Peki hepatit c nasıl bulaşır? Virüsün asıl bulunduğu yer karaciğer ve kan olduğu için bulaşma yolu da kandan kana şeklindedir. Bulaşma şekline sebep olabilecek durumlardan bazıları ise,

Aynı enjektörün birden çok kullanılması Damar içine yapılan uyuşturucu gibi enjeksiyon gerektiren uygulamalar Kan nakli gibi durumlar söz konusu olur.

Örnek vermek gerekirse, vücudunda hepatit c virüsü olan bir bireyin, başka bir bireye kan vermesinin ardından sağlıklı bireye de hepatit c virüsü bulaştırabilir.

Günümüzde yapılan nakil uygulamalarında bu tür olayların önüne geçebilmek adına nakil öncesi çeşitli testler yapılır. Fakat yinede acil durumlar söz konusu olduğunda gözden kaçan vakalarda bu tür olaylarla karşılaşılabilir.

Hepatic C Bulaşma Yolları Nelerdir?

Hepatit C virüsü 1989 da keşfedilmiştir ve o güne kadar hastalığın bulaşması ile ilgili herhangi bir çalışma yapılmamıştır. Bu nedenle günümüzde belirli bir yaş aralığını geçmiş bireylerin hepatit c virüsüne yakalanma olasılıkları daha fazladır. Hepatit C hastalığı diğer pek çok hastalığın aksine öpüşme, sarılma ya da idrar gibi nedenlerden dolayı bulaşmaz. Virüsün temel bulaş yolu kandır. Fakat istisnai durumlarda söz konusu olabilir. Örnek olarak diş eti kanaması olan bir bireyin partneriyle öpüşmesi sonucu kan aktarımı söz konusu olabileceği için bulaşma ihtimali de oldukça yüksektir.

Kanama Nedeniyle Hepatit C Bulaşması

Günlük hayatta kanamaya sebep olabilecek birçok durum söz konusu olabilir.

Dövme yaptırmak Manikür - pedikür yaptırmak Aynı diş fırçasını kullanmak Hastadan kan alırken dikkat edilmemesi durumunda iğnenin ele batması Diş muayenesinde kullanılan araç gereçlerin sterilizasyonu yapılmaması Aynı tırnak makasını kullanmak Jilet gibi kişisel araçların ortak kullanımı

gibi durumlarda virüsün vücudunda mevcut olan bir bireyden sağlıklı bir bireye aktarımı söz konusu olur.

Gebelik ve Doğum Sürecinde Hepatit C

Hastalığın kişiden kişiye bulaşma yollarından birisi de gebeliktir. Anne adayı eğer dikkatli olmazsa ve hepatit c virüsü kaparsa, virüs anneden bebeğe kan yoluyla aktarılır. Aynı zamanda virüsün mevcut olduğu bir bireyle cinsel ilişkide bulunmak virüsün size bulaşmasını sağlamaz. Ancak menstruasyon döneminde (regl zamanında) ilişkiye girmek, elbetteki vücuttan bir kan akışı olması nedeniyle bulaşma riskidir. Bu nedenle çoklu ilişkide bulunan bireylerin bu tür durumlara maruz kalma ihtimali daha yüksektir.

Hepatit C Belirtileri

Virüs bulaştıktan hemen sonra belirti göstermeyebilir. Hastalık yavaş yavaş ve ağır seyredebilir. Enfekte olmuş birinin akut belirtileri şu şekilde sıralanabilir,

Ateş Halsizlik Bulantı - kusma Karın ağrısı Kas ve eklem ağrıları Kronik yorgunluk Sarılık (göz ve ciltte sararma)

Hastalık akut değil de kronik olarak seyrediyorsa bu şekilde hafif semptomlar dikkatle izlenmeli ve takip edilmelidir. Virüs bulaştıktan sonra bir kaç yıl boyunca hafif semptomlar sürebilir daha sonra karaciğer sirozu gibi ciddi hastalıklara yol açabilir. Erken teşhis ve tedavi oldukça önemlidir.

Anti-HCV Nedir?

Anti-HCV, hepatit c virüsüne karşı bağışıklık sisteminin yanıtı sonucu oluşan antikorları ifade eder. Bu antikorlar vücuttaki hastalık oluşturan mikropların veya virüslerin tanınmasını ve onlarla savaşılması yeteneğine sahip olan proteinlerdir. Antikorlar vücudun bağışıklık sistemine mikroplarla nasıl ve ne zaman savaşılması gerektiğini belirleyen önemli bilgileri sağlar. Antikorların varlığı genellikle vücutta hepatit c virüsünün vücutta yaşadığını belirtir. Çünkü virüs vücuda girdiğinde vücut ona karşı antikor geliştirir. Bu antikorlar vücuttaki bağışıklık sisteminin virüse karşı savaşmasında destek olurlar.

Antikorlar sadece vücutta virüsün geçmişte var olduğunu gösterir. Aktif bir virüsün varlığı hakkında bilgi vermezler. Aktif bir virüsün varlığını öğrenebilmek için daha ileri düzey testler yapılması gereklidir.

Vücutta anti-HCV’nin olmaması genellikle hepatit c virüsünün olmadığını gösterir. Ancak bazı istisnai durumlarda vücutta henüz antikor üretilmemiş olabilir. Örneğin hepatit c virüsüne maruz kaldıktan sonra ilk haftalarda test yapıldığı zaman vücut antikor üretmek için yeterli zamana sahip olamamış olabilir. Böyle durumlarda tekrar test yapılması daha doğru sonuçlar verecektir.

Anti HCV Testi Nasıl Yapılır?

Bireyin geçmişte HCV ile enfekte olup olmadığını görebilmek için yapılan bir testtir. Test genellikle kan örneği kullanılarak yapılır. Bireyden kan örneği hemşire veya doktor tarafından alınır. İşlem yalnızca birkaç dakika sürer. Kan örneği alındıktan sonra özel bir laboratuvara gönderilir. Laboratuvara giden örnekte antikorların olup olmadığına dair bir analiz yapılır. Bu analiz, genellikle bir antikor tespit testi, mikropartikül immün assay-meia veya benzeri tarafından yapılır. Biyokimya laboratuvarlarında kullanılan bu tahlil yöntemi Anti-HCV ve anti hbs için kullanılır.

Kan örneğinin sonucuna bakıldığı zaman eğer antikor mevcutsa sonuç ‘pozitif’ eğer antikor mevcut değilse sonuç ‘negatif’ olur. Anti-HCV negatif vücutta virüsün olmadığını belirtir. Anti-HCV pozitif ise uzman hekim tarafından daha fazla test yapılarak tedavi süreci için hazırlık yapılır.

Hepatit C Tedavisi

Birçok hastalıkta olduğu gibi günümüzde de ilerleyen teknoloji ve tıpla beraber hepatit c hastalığının tedavisi de mümkündür. Fakat hastalık genellikle ilerleyen aşamalarda tespit edilir. Bu durum da hastalığın tedavi sürecini zorlaştıran etmenlerden biridir. Zira hafif semptomlarla belirti gösteren bu hastalığa sahip olan kişilerin çoğu hasta olduğunu bile bilmez. Hastalığın teşhisi konulduktan sonra ilk amaçlanan şey bireyin tedaviye karşı güçlü bir yanıt vermesidir. Bu durum tedavi sürecini kolaylaştırıp hızlandırarak ve virüsün kandan temizlenmesini sağlar.

Hepatit C Tedavisi Ne Kadar Sürer?

Tedavide kalıcı yanıt elde etmek en çok istenilen durumdur, eğer elde edilemezse virüs kan içerisinde dolaşmaya devam eder ve tedavi bitmiş olmaz. Hastalığın erken teşhisi ve erken tedavi bu durum için önemlidir. Bireyde hemen ilaç tedavisine başlanır ve ilaç tedavisine ek olarak hastaya DEA (doğrudan etkili antivirallerin) tedavisi de uygulanabilir. Aynı zamanda tedavide çeşitli enjeksiyon uygulamaları kullanımı da söz konusu olabilir. Tedavi genellikle ortalama 8 - 12 hafta sürer.

Bireyin yaşına ve hastalığının durumuna bağlı olarak uzman bir hekim tarafından programlanan tedaviye uyum sağlandığı zaman hastalığın tamamen iyileşmesi oranı oldukça yüksektir.

Hepatit C Aşısı Var Mı?

Şu ana kadar Hepatit C aşısı geliştirilmemiştir, ancak, Hepatit C'ye karşı bir aşı geliştirme çalışmaları devam etmektedir. Aşının geliştirilmesi, virüsün genetik çeşitliliği ve karmaşıklığı nedeniyle diğer hepatit türlerine kıyasla daha zorlu bir süreçtir. Bu nedenle, Hepatit C enfeksiyonundan korunmak için en etkili yöntem, enfeksiyon riskini azaltmak ve bulaşma yollarını önlemek amacıyla önlemler almaktır, özellikle steril enjektör kullanımı, güvenli cinsel pratikler ve kontrollü kan ürünleri kullanımı gibi önlemler.

"
Hepatit C nedir? Özel Ortadoğu Hastaneleri

Hepatit C nedir? Özel Ortadoğu Hastaneleri

Hepatit C: Tanı, Belirti ve Tedavisi

Hepatit C nedir? Son Güncelleme Tarihi : Kasım 13, 2023

Akut döneminde halsizlik, iştahsızlık, kusma, karın ağrısı gibi belirtiler gösteren Hepatit C, kronikleştiğinde sessizce ilerleyebilir. Tedavi edilmezse siroz ve karaciğer yetmezliğine yol açabilir.

Hepatit C nedir?
Hepatit C belirtileri nelerdir?
Hepatit C neden olur? Hepatit C nasıl bulaşır?
Hepatit C teşhisi nasıl konulur?
Hepatit C tedavisi nasıl olur?
Hepatit C hakkında sıkça sorulan sorular

Hepatit C nedir?

Hepatit C, Hepatit C virüsüne bağlı gelişen bir hastalıktır. Bu hastalık, uzun vadede karaciğer hasarına ve karaciğer sirozu gelişimine neden olabilir. Virüs, 1989 yılında keşfedilmiştir. Bu hastalık hakkında çok fazla bilgi olmadığı dönemlerde, belirtiler hepatit A ve hepatit B’ye benzediği için bu hastalık “non A-non B hepatiti” olarak adlandırılmıştır, yani A ve B’ye bağlı olmayan hepatit. Viral hepatit, bulaşıcı mikroplar tarafından karaciğer iltihabına yol açan bir hastalıktır. Klinik ve laboratuvar özelliklerine göre sırasıyla A hepatiti, B hepatiti, C hepatiti, D hepatiti ve E hepatiti gibi isimlendirilmiştir. Her biri farklı bir mikrop tarafından tetiklenir, farklı bulaşma yollarına sahiptir ve farklı sonuçlara yol açabilir. Hepatit B (bazen hepatit D ile birlikte) ve hepatit C, kronikleşme eğilimleri nedeniyle karaciğer sirozu ve karaciğer kanseri gibi daha ciddi sonuçlar doğurabilen hastalıklardır. Dünya genelinde her yıl yaklaşık bir milyon insan, hepatit B ve hepatit C’ye bağlı karaciğer sirozu ve kanser nedeniyle hayatını kaybetmektedir.

Hepatit C belirtileri nelerdir?

Hepatit C virüsü vücuda girdikten birkaç hafta sonra akut Hepatit C hastalığına neden olabilen şikayetlere yol açabilir. Bu şikayetler arasında halsizlik, iştahsızlık, ateş, mide bulantısı, kusma, karın ağrısı, eklem ağrıları, idrar renginde koyuluk ve sarılık bulunur. Kronik Hepatit C ise daha sessiz bir seyir izler. Halsizlik ve iştahsızlık dışında nadiren başka belirtiler ortaya çıkar. Hepatit C, karaciğer dışındaki organlarda da belirtilere neden olabilir. Eğer hastalık ilerleyip karaciğer sirozu gelişirse, karın şişliği, bacaklarda ödem, ciltte, diş etlerinde kanama, kan kusma ve dışkı renginde katran rengi de görülebilir. Hastalık ileri evredeyse, konuşma bozukluğu, unutkanlık ve bilinç kaybı gibi belirtiler de ortaya çıkabilir.

Hepatit C neden olur? Hepatit C nasıl bulaşır?

Hepatit C virüsü genellikle karaciğerde ve kanda bulunur ve bulaşma genellikle kandan kana olur. Örneğin, iki kişi aynı iğneyi kullanarak damar içi uyuşturucu kullanırsa bulaşma riski vardır. Hepatit C’nin en yaygın bulaşma yolu uyuşturucu kullanımıdır. Diğer bir bulaşma yolu ise kan naklidir, yani bir kişiye Hepatit C virüsü taşıyan bir kişinin kanı verilirse bulaşabilir. Günümüzde yapılan testlerle bu risk neredeyse imkansız hale gelmiştir. Ancak, 1990 öncesinde hastalık bilinmiyordu ve tarama testleri bulunmadığı için, bu dönemde yapılan kan nakilleri risk içerebilir. Virüs tükürük, idrar, semen gibi vücut sıvılarında bulunmaz. Bu nedenle cinsel ilişki sırasında bulaşma nadirdir. Vücut sıvılarında virüs bulunabilmesi için bu sıvılara kan bulaşması gereklidir (örneğin diş etinde kanama). Virüs, adet kanında da bulunabilir ve bu dönemde cinsel ilişki bulaşma açısından risk taşıyabilir (kanın açık bir yaraya bulaşması ile). Aynı iğnenin kullanıldığı aşılar, dövme vb. gibi işlemler de bulaştırıcı olabilir. Aynı tıraş bıçağı ve diş fırçasını kullanmak, bu araçların kanla temas etme olasılığı nedeniyle bulaşıcı olabilir.

Hepatit C teşhisi nasıl konulur?

Hepatit C taraması için Anti-HCV adlı bir kan testi kullanılmaktadır. Eğer bu test sonucu pozitifse, daha fazla doğrulama için ikinci bir test yapılır. Anti-HCV testi pozitif çıkarsa, kişinin Hepatit C ile temas etmiş olabileceği belirtilir. Ayrıca tanı koymada önemli olan bir HCV-RNA testi de yapılır. HCV-RNA testi, akut veya kronik Hepatit C’nin yönetiminde önemlidir. Aynı zamanda kişinin karaciğer fonksiyonlarını değerlendirmek için kan testleri de kullanılır. Ultrason ve benzeri görüntüleme yöntemleri, fibroscan gibi testler de uygulanabilir.

Hepatit C tedavisi nasıl olur?

Hepatit C tedavi edilebilen bir hastalıktır, ancak şu anda bu virüsle enfekte olan kişilerin sadece bir kısmı tedavi görmektedir. Bu durumun nedeni, belirtilerin uzun yıllar fark edilmeyebilmesi, belirtilerin doğrudan Hepatit C ile ilişkilendirilmemesi veya sadece yorgunluk gibi yaygın belirtilerle sınırlı olmasıdır. Hepatit C tedavisinin ana amacı, kalıcı bir virolojik yanıt elde etmektir. Kalıcı virolojik yanıt, hastanın kanında hiçbir virüsün bulunmaması anlamına gelir. Kalıcı virolojik yanıt elde edemeyen hastalarda tedavi başarısız olur ve virüs kanlarında devam eder.

Hepatit C, erken teşhis edildiğinde tedavi başarısı olasılığı yüksek bir hastalıktır. Genellikle Hepatit C hastaları hamilelik sırasında veya kan bağışı yaparken tespit edilirler. Hastalığın teşhisi için testler yapılır ve sonuçlara göre tedavi planlanır. Erken dönemde akut Hepatit C tanısı konulmuşsa, bu hastaların büyük bir kısmında tedavi için yüzde 100’e yakın oranda etkili ilaçlar bulunmaktadır. Hepatit C virüsünün kanda bulunduğunu gösteren bir test HCV RNA testidir. İlaç tedavisi ile HCV RNA’nın kanın içinde kalıcı olarak negatif hale gelme olasılığı yüksektir. Bu durum, Hepatit C’nin vücuttan tamamen uzaklaştırılması anlamına gelir. Son yıllarda üretilen oldukça etkili yeni ilaçların bir kısmı ülkemizde de onay almıştır. Hepatit C ilaçları ile hastalık günümüzde büyük ölçüde tedavi edilebilmektedir.

Hepatit C virüsü bulaşan bir insanı bekleyen olaylar nelerdir?

Hepatit C, nispeten yeni bir hastalıktır ve bu nedenle hastalığın seyri hakkında kesin bilgilere sahip olunmamakla birlikte, genellikle yıllar içinde ortaya çıktığı ve kalıcı olduğu bilinmektedir. Hastaların yaklaşık %90’ı virüsten tamamen kurtulamazlar. Zamanla, virüsün neden olduğu karaciğerdeki değişiklikler sonucunda bazı yapısal değişiklikler meydana gelir, bu duruma siroz denir. Ancak siroz gelişimi için geçen süre bireyden bireye değişebilir. Bazı hastalarda siroz, kısa bir süre içinde (örneğin 5 yıl gibi) gelişebilirken, diğerlerinde bu süreç 40-50 yıl kadar uzayabilir. Siroz gelişmiş olsa bile, bazı hastalar nispeten normal bir yaşam sürdürebilirken, diğerleri sirozun yol açtığı ciddi komplikasyonlarla karşı karşıya kalabilirler. Bu komplikasyonlar arasında karında ciddi sıvı birikimi (ascites), bilinç bulanıklığı, ciddi sindirim sistemi kanamaları (örneğin, varis kanamaları), ağır karaciğer yetmezliği ve karaciğer kanseri gibi istenmeyen durumlar bulunur. Özellikle siroz gelişiminden sonra karaciğer kanseri riskinin arttığı iyi bilinir. Bu nedenle bu tür hastalar, bu tür gelişmeleri erken teşhis etmek amacıyla yakından izlenmelidirler.

Hepatit C’li hastada karaciğerde kanser gelişirse bunun tedavisi var mıdır?

Her Hepatit C hastasında kanser gelişimi kesin bir kural değildir. Ancak, özellikle siroz gelişmişse diğer insanlara kıyasla daha yüksek bir risk bulunmaktadır. Bu nedenle, Hepatit C hastalarının sadece karaciğer hastalığına odaklanması yeterli değildir. Kanser gelişme riski nedeniyle de bu hastaların düzenli olarak izlenmesi ve belirli aralıklarla uygun laboratuvar testleri ve görüntüleme çalışmalarının yapılması gerekebilir. Eğer böyle bir durum ortaya çıkarsa, cerrahi müdahale bir seçenek olabilir. Ancak, karaciğer cerrahisi özel bir deneyim gerektirir ve özellikle karaciğer fonksiyonları bozulmuş olan kişilerde cerrahi risklidir. Bu nedenle, cerrahiye karar vermeden önce özel testlerin yapılması ve cerrahi riskinin değerlendirilmesi gerekebilir. Karaciğer yetersizliği belirtileri olan kişilerde bazen cerrahi yerine alternatif yöntemler de düşünülebilir.

Her Hepatit C hastası siroz olur mu?

Her kronik Hepatit C hastası siroz geliştirmemektedir. Her 4-5 kronik Hepatit C enfeksiyonlu kişiden 1’inde hastalık siroza ilerlemektedir. Hepatit C’nin dünya genelindeki yayılışı oldukça farklılık göstermektedir. Örneğin, Mısır’da Hepatit C sıklığı %15 civarındayken, Türkiye gibi Avrupa ülkelerinde bu oran yaklaşık %1’dir. Türkiye’de yaklaşık 750.000 kişinin Hepatit C taşıdığı tahmin edilmektedir. Bu kişilerin yaklaşık dörtte birinde siroz gelişebileceği göz önüne alındığında, karaciğer sirozu riski altındaki kişi sayısı yaklaşık 200.000 civarında olabilir. Bu kişilerin bir kısmında karaciğer kanseri gelişebileceği de düşünülürse, Hepatit C ciddi bir sağlık sorunu olarak karşımıza çıkmaktadır.

Hepatit C sonucu siroz veya buna bağlı sorunlarla ilgili neler yapılabilir?

Siroz, karaciğerde geri dönüşümsüz değişikliklerin olduğu bir aşamayı ifade eder. Sirozun geleneksel bir tedavisi bulunmamakla birlikte, siroz uzun bir süreci kapsar ve bu aşamayla mücadele edilebilir. Karında sıvı birikmesi, karaciğerin belirli maddeleri işleyememesi nedeniyle bu maddelerin kanda birikmesi ve beyin fonksiyonlarını etkileyebilecek sorunlara yol açabilir. Bu tür sorunlarla başa çıkmak için bazı ilaçlar ve özel diyetler kullanılabilir. Sirozun en korkulan ve ölümcül olabilen komplikasyonlarından biri, ciddi sindirim sistemi kanamalarıdır. Bu tür kanamalar özofagus (yemek borusu) varis kanamaları olarak adlandırılır. Siroz geliştiğinde, karaciğerden geçmesi gereken kanın rahatça geçemediği olur. Bu, kan damarlarında basıncın artmasına neden olur. Geçemeyen kan, alternatif yollar arar, bunlardan biri de yemek borusu iç yüzündeki damarlardır. Bu damarlar yüksek basınç altında genişler ve varisleri oluştururlar. Zamanla patlayarak ölümcül kanamalara neden olabilirler. Bu tür kanamalara endoskopik müdahale yapılabilir. Bu yöntemler başarısız olduğunda cerrahi veya girişimsel radyolojik müdahaleler gerekebilir. Yüksek basınçlı damarlarla alçak basınçlı damarlar arasında cerrahi tekniklerle yeni yollar (şantlar) açılarak bu kanamalar kalıcı olarak önlenebilir. Sirozun son aşamasında karaciğer yetersizliği belirtileri ortaya çıkar. Bu noktada tek tedavi seçeneği karaciğer naklidir. Hasta, beyin ölümü gerçekleşmiş bir kişiden alınan bir karaciğerle veya uygun vakalarda hastanın bir yakınından alınan yeterli bir karaciğer parçası ile değiştirilir. Bu sayede vakaların yaklaşık %70-80’i sağlıklı normal yaşamlarına geri dönebilir.

Hamile bir kadın Hepatit C tedavisi görebilir mi?

Hamilelik sırasında Hepatit C tedavisi uygulanmaz. Bu dönemde kullanılan bazı ilaçlar bebeğin sağlığını olumsuz etkileyebilir. Hepatit C hastalığı olan bir kadın hamile kalmayı düşünüyorsa, ilaç planlaması buna göre yapılır. Hepatit C’li bir anne, bebeğine Hepatit C geçirebilir. Evlilik öncesi testlerde Hepatit C tespit edilirse, tedaviye hemen başlanır.

Hepatit C kanser yapar mı?

Kronikleşen ve tedavi edilmeyen Hepatit C, karaciğer sirozu ve siroz gelişen hastalarda karaciğer kanserine neden olabilir. Karaciğer, vücudun birçok önemli işlevini yerine getiren kritik bir organdır. Karaciğer kanseri riski en yüksek olan gruplardan biri, hepatit hastalığına sahip olanlardır. Ne yazık ki, karaciğer kanseri genellikle erken belirti vermez, bu nedenle erken teşhis zor olabilir. Bu kanserlerin yaklaşık yüzde 80’i, genellikle siroz gelişmiş kişilerde ortaya çıkar, bu nedenle bu hastalar düzenli olarak izlenmelidir. Karaciğer kanseri riski taşımayan kişilere göre, Hepatit B ve C hastalarının karaciğer kanseri olma riski yaklaşık 200 kat daha fazladır. Şunu unutmamak önemlidir: Hepatit B aşılarla önlenebilirken, Hepatit C için geliştirilen tedaviler de olumlu sonuçlar sunmaktadır.

Hepatit C ölümcül müdür?

Tedavi edilmeyen Hepatit C, ileri safhada karaciğer kanserine yol açabilir. Bu virüs, hem kanser riski hem de ciddi karaciğer yetersizliği riski nedeniyle yaşamı tehdit edebilir.

Hepatit C aşısı var mı?

Hepatit C’ye karşı koruyucu bir aşı mevcut değildir. Ancak, Hepatit A ve Hepatit B’ye karşı aşılar bulunmaktadır.

Hepatit C tükürükle bulaşır mı?

Hepatit C virüsü, tükürük, idrar, semen gibi vücut sıvılarında bulunmaz

Hepatit C tedavisinde beslenme nasıl olmalı? Hepatit C diyeti var mı?

İnternet üzerinde ve ticarette satılan bitkisel karışımlar, göründüğü gibi zararsız olmayabilir. Birçok sağlık sorununa çözüm sunduğu iddia edilen bitkisel karışımlar, içerdikleri maddelerin net bir şekilde bilinmemesi nedeniyle olumsuz sonuçlara yol açabilirler. Bu karışımlar, sağlıklı bireylerde bile karaciğer yetmezliğine yol açabilen içeriklere sahip olabilir ve kronik karaciğer hastalığına sahip kişilerde karaciğerin tamamen iflasına neden olabilirler. Özellikle Akdeniz tipi beslenme, Hepatit C ve diğer karaciğer sorunlarına iyi gelmektedir. Salam, sucuk gibi katkı maddeleri içeren gıdalar, yağlı kızartmalar, hazır meyve suları ve şekerli yiyecekler karaciğer yağlanmasına neden olabilir. Hepatit C hastaları karaciğerlerini korumak için özel bir dikkat göstermelidirler. Karaciğerin düzenli çalışabilmesi için uyku düzeni de büyük bir öneme sahiptir. Haftada en az 3 gün spor yapmak, genel sağlık ve karaciğer yağlanması açısından son derece önemlidir. Bel çevresinin artışıyla ilişkilendirilen karaciğer yağlanması, ciddi sonuçlara yol açabilen durumlar oluşturabilir, hatta organ nakline kadar ilerleyebilir. Ayrıca hızlı kilo kaybı gibi faktörler, kas yıkımına ve şeker metabolizmasının dengesiz kullanılmasına neden olarak karaciğer yağlanmasını artırabilir. Bu nedenle kilo kontrolü ve dengeli beslenme, karaciğer sağlığını korumak için önemlidir.

Hepatit C seyahat ya da tatilde risk midir?

Hepatit C’nin en yüksek sıklıkla Orta ve Doğu Asya ile Kuzey Afrika’da görüldüğü bilinmektedir. Seyahat eden kişiler, ziyaret ettikleri bölgelerde dikkatli olmalıdır. Güvensiz cinsel ilişkilerden kaçınılmalı ve dövme, piercing gibi işlemlerde sterilizasyonun sağlandığından emin olunmalıdır.

Hepatit C dokunmayla bulaşır mı?

Hepatit C virüsü kanda bulunur, bu nedenle başta kan yoluyla olmak üzere vücut sıvıları aracılığıyla da bulaşabilir. Özellikle madde bağımlısı gençler arasında Hepatit C vakaları, aynı enjektörü kullanmaları sonucunda meydana gelebilir. Ayrıca Hepatit C testi geliştirilmeden önce, kan transfüzyonu alan kişilerde (kan bağışı alanlar) virüsün varlığı tespit edilemediği için bu yolla da bulaşmış olabilir. Ortak kullanılan tıraş bıçakları, traş makinaları, berber makasları gibi eşyaların yanı sıra dövme işlemi, vücuda delici veya kesici aletlerle yapılan yaralanmalar, akupunktur iğneleri gibi durumlar da HCV bulaşma riski taşıyabilir.

Hepatit C sarılık yapar mı?

Hepatit C mikrobu taşıyan her beş kişiden biri, klasik sarılık (ikter) ile seyreden akut hepatit C geliştirir. Diğer dört kişi ise belirgin sarılık belirtisi göstermeyen akut hastalığı yaşar. Eğer kişinin kanında ALT, AST gibi karaciğer hasarını gösteren test sonuçları yüksekse, sarılık olmadan da tanı konulabilir. Akut hepatit düşünülen vakalarda hepatit etkenleri (A, B, C, ve gerektiğinde D ve E hepatitleri) araştırılmalıdır. Günümüzde kullanılan anti-HCV testi hepatit C tanısı için son derece duyarlı ve özgüldür. Anti-HCV testi ile birlikte gerektiğinde HCV RNA PCR testi gibi ileri testlerle tam bir değerlendirme yapılabilir. Ayrıca HCV genotipi ve IL28B genotipi gibi ileri testlere de ihtiyaç duyulabilir. Sarılıklı akut hepatit C hastalarında ve özellikle IL28B genotipi C/C olanlarda daha sık olmak üzere, hastaların %20-40’ında kendiliğinden iyileşme görülür. Diğerlerinde (%60-80), kronik HCV enfeksiyonu gelişir. Bağışıklık sistemi sağlam olan bireylerde, kronik hepatit C’ye bağlı karaciğer sirozu gelişimi için 20-25 yıl, karaciğer kanseri için ise 25-30 yıl geçmesi gerekmektedir. Yani kronik hepatit C, uzun yıllar boyunca sessizce, belirti vermeden ilerleyen bir hastalıktır. Bu nedenle bazı metinlerde “sessiz öldürücü” gibi ifadeler kullanılmaktadır. Ancak bunlar abartılı ifadelerdir. Genellikle 8-12 hafta boyunca izlenen akut hepatit C hastalarında iyileşme gözlenmezse ilaçla tedavi düşünülmelidir.

Hepatit C tedavisi zor mudur?

Vücudumuzda doğal olarak bulunan, antiviral etkili proteinler olan interferonlar, özellikle interferon-alfa (IFN), 1986-1990 arasında hepatit C tedavisinde etkili olduğu gösterilen ilk ilaçtır. Genotip 1 (ayrıca 4, 5, 6) hastaların %50’sinde, genotip 2 veya 3 olanların %70’inde kalıcı viral cevap (KVC) sağlamıştır. Günümüzde genellikle 12 hafta süren ilaç tedavileri ile %100’e yakın KVC elde edilmektedir. Tedavi ile sağlanan bu KVC, HCV’nin küratif tedavisi anlamına gelir. KVC, tedavinin sona ermesinden sonraki 6 ay boyunca kan dolaşımında HCV RNA’nın tespit edilememesi, negatif olması anlamına gelir. KVC sağlanan hastalarda karaciğer sirozu veya kansere ilerleme riski azalırken, karaciğerde belirgin iyileşme görülmektedir.

Her Hepatit C’li hastaya aynı tedavi mi uygulanır?

Hepatit C’nin alt gruplarına (genotip) bağlı olarak tedavi kombinasyonlarında farklılıklar görülebilir. Günümüzde pangenotipik olarak adlandırılan yani tüm genotiplere etkili ilaçlar üretilmiştir. Ancak hastalardaki karaciğer sirozu durumu, daha önce sonuç vermeyen bir Hepatit C tedavisi geçirip geçirilmediği veya daha önce etkili bir tedavi görmüş olmalarına rağmen hastalığın tekrarlamış olması (nüks) gibi kriterlere göre ilaç seçiminde ve kullanım sürelerinde değişiklikler yapılabilir.

Hepatit C tedavisine ara vermek tehlikeli mi?

Genel olarak, Hepatit C hastalarının öncelikli olarak tedavi edilmesi gerektiğine inanılmaktadır. Bu aşıya sahip olmayan enfeksiyonun kontrol altına alınması ve sonlandırılması ancak bu şekilde mümkün olacaktır. Bu nedenle kronik Hepatit C hastaları, yan etkiler göz önünde bulundurularak tedavi olmayı seçerlerse öncelikli tedavi adaylarıdır. Ciddi karaciğer rahatsızlıkları gibi siroz gibi durumları olan hastalar tedavi sırasında daha fazla yan etkiye maruz kalabilirler ve tedaviye yanıt oranları görece düşük olabilir. Ancak kronik Hepatit C veya erken sirozu olan her hasta tedavi hakkına sahiptir. Uzman bir doktorla durum değerlendirmesi yapılmalı ve karar birlikte alınmalıdır. Yan etki yönetimi, tedavi başarısı için son derece önemlidir ve tedavi sırasında gereksiz ilaç dozajı ayarlamalarından ve tedaviye ara verilmemesinden kaçınılmalıdır.

"
Hepatit Nedir, Nasıl Bulaşır? Hepatit Tipleri Tanı ve Tedavisi | Özel Başarı Hastanesi

Hepatit Nedir, Nasıl Bulaşır? Hepatit Tipleri Tanı ve Tedavisi | Özel Başarı Hastanesi

HEPATİT NEDİR, NASIL BULAŞIR? HEPATİT TİPLERİ TANI VE TEDAVİSİ

Hepatit karaciğerin iltihaplanmasıdır. Hepatit A, B veya C virüsü ile enfeksiyon, hepatitin en yaygın nedenleri arasındadır. Hepatit A sıklıkla kendi kendine iyileşse de hepatit B veya C tedavi edilmediğinde kronik inflamasyona, siroza, karaciğer kanserine ve hatta karaciğer yetmezliğine yol açabilir.

Hepatit riski taşıyanlar veya hepatiti olanlar için tarama, önleme, teşhis ve tedavi seçenekleri bulunmaktadır. Hepatitin yaşam kalitesi üzerinde önemli bir etkisi vardır.

Hepatit Türleri

Hepatit karaciğerin iltihaplanmasıdır. Hepatit A, hepatit B ve hepatit C olarak bilinen virüsler bu iltihabın en yaygın nedenleri arasındadır.

Bilinen iki viral tip daha vardır, D ve E, ancak bunlar nadirdir. Hepatit ayrıca diğer virüsler, bazı ilaçlar, bazı otoimmün durumlar ve uzun süreli, yoğun alkol kullanımından da kaynaklanabilir.

Hepatit A genellikle herhangi bir tedavi olmaksızın kendi kendine iyileşir. Hepatit B veya C'nin neden olduğu iltihaplanma kronikleşebilir ve uzun süreli karaciğer hasarına ve diğer komplikasyonlara yol açabilir.

Bir hepatit virüsü kan dolaşımına girip karaciğer hücrelerine saldırdığında, vücudun bağışıklık sistemi onunla savaşmak için tepki verir. Geçici inflamasyon bu yanıtın bir parçasıdır. Ancak iltihaplanma aylarca veya yıllarca devam ederse, karaciğer hücrelerine zarar verebilir ve hatta yok edebilir.

Karaciğer hasarı, vücudun temel besinleri işlemesini ve toksinlerin vücuttan atılmasını engelleyebilir. Tedavi edilmediğinde, viral hepatit, karaciğer fonksiyonuna müdahale eden siroz olarak da adlandırılan karaciğerde skar oluşmasına neden olabilir. Tedavi edilmeyen hepatit B veya C de karaciğer kanserine yol açabilir.

Hepatit A, B ve C'nin her birine belirli bir hepatit virüsü türü neden olur. Bu virüslerin hepsi bulaşıcıdır. Hepatit A, kontamine yiyecek, su veya enfekte bir kişiyle kişisel temas yoluyla yayılabilir. Hepatit B ve C, kan veya meni gibi vücut sıvılarıyla temas yoluyla yayılır. Bu virüsler, annenin virüsü doğum sırasında çocuğuna geçirmesi halinde yeni doğan bebekler de dahil olmak üzere her yaştan insanı etkileyebilir.

Her hepatit tipinin farklı özellikleri vardır ve doktorunuz sizi etkileyen virüsün türüne göre tedavi konusunda önemli kararlar verir.

Hepatit A Nedir?

Hepatit A, hepatit A virüsünün neden olduğu karaciğer iltihabıdır. Belirtiler enfeksiyondan haftalar sonra bile ortaya çıkmayabilir ve bazı kişilerde hiç belirti görülmeyebilir.

Bu hastalık, semptomlar gelişmeden önce ve semptomlar ortaya çıktıktan bir hafta sonraya kadar bir kişiden diğerine yayılabilir. Hepatit A, virüsü içeren mikroskobik miktarlarda dışkı ile kontamine olmuş su ve yiyecekler yoluyla yayılabilir. Bu, sanitasyonun zayıf olduğu bölgelerde daha yaygındır. Hepatit A, korunmasız cinsel ilişki sırasında da kişiden kişiye geçebilir.

Hepatit A'nın semptomları ateş, mide bulantısı, iştahsızlık ve ishal gibi grip benzeri semptomları içerir. Hepatit A ayrıca cildin ve gözlerin sarı görünmesine ve dışkı renginin açık olmasına ve idrarın koyulaşmasına neden olan bir durum olan sarılığa da neden olabilir.

Hepatit A, kısa ömürlü veya akut bir hastalıktır. Semptomlar geliştiğinde hastaneye yatış ve damardan sıvı verilmesini gerektiren ciddi hastalıklara neden olabilirler.

Çoğu insanda vücut birkaç hafta veya ay sonra virüsü kendi kendine yener. Bazen, bir kişi birkaç ay sonra tekrar hastalanır ve daha sonra, genellikle bu ikinci alevlenmeden sonra tamamen iyileşir.

Kendinizi hepatit A'dan korumak için doktorlar, hepatit A'nın yaygın olduğu bir ülkeye seyahat etmeden ve kolayca kontamine gıda maddelerinden kaçınmadan önce aşı yapılmasını önerir. Bunlara taze sebzeler veya meyveler (soyulmadıkları sürece), çiğ kabuklu deniz ürünleri, musluk suyu ve buz küpleri dahildir.

Hepatit B Nedir?

Hepatit B, hepatit B virüsünün neden olduğu karaciğer iltihabıdır. Virüs bulaşmış kişilerde belirti olabilir veya olmayabilir, ancak belirtisi olmasa da kişi virüsü başkalarına bulaştırabilir. Semptomlar sarılık, iştahsızlık, bulantı, kusma, ishal ve kas ağrılarını içerir.

Enfeksiyon kısa süreli veya kronik olabilir, yani semptomlar hiç ortaya çıkmasa bile uzun süre devam eder. Altı aydan uzun sürerse hepatit kronik olarak kabul edilir.

Çoğu insanda vücut, kalıcı karaciğer hasarı olmaksızın birkaç ay içinde hepatit B virüsüyle savaşır. Ancak bazılarında hepatit B uzun süreli bir hastalık haline gelir ve karaciğer hasarına veya karaciğer kanserine yol açabilir.

Hepatit B, tükürük, kan ve meni gibi vücut sıvılarıyla veya virüsün günlerce yaşayabileceği diş fırçası veya ustura gibi kontamine bir nesneyle temas yoluyla yayılır.

Bazı faktörler enfeksiyon riskini artırır. Bunlar arasında, uyuşturucu enjekte ederken iğneleri paylaşmak, korunmasız cinsel ilişkiye girmek, temiz iğne kullanmayan biri tarafından dövme veya piercing yaptırmak, hepatit B'nin yaygın olduğu ülkelere seyahat, uzun süreli diyaliz ve diş fırçası veya ustura gibi eşyaları enfekte olan biriyle paylaşmak sayılabilir.

Hepatit C Nedir?

Hepatit C, hepatit C virüsünün neden olduğu karaciğer iltihabıdır. Çoğu zaman, bu hastalık semptomlara neden olmaz ve bir kişi hepatit C ile enfekte olduğunu bilmeden yıllarca yaşayabilir.

Hepatit C bulaşıcıdır ve bir kişi hiçbir zaman semptom göstermese bile ciddi karaciğer hasarına neden olabilir. Tedavi edilmediğinde, hepatit C karaciğerde yara izi olan siroza ve karaciğer kanserine yol açabilir.

Semptomlar yorgunluk, eklem ağrısı, kas zayıflığı ve sarılığı içerir.

Hepatit C kontamine kanla temas yoluyla kişiden kişiye bulaşır, intravenöz ilaç kullanımı sırasında iğneleri paylaşmak, hepatit C virüsünün yayılmasının en yaygın yoludur.

Diğer risk faktörleri arasında birden fazla partnerle korunmasız cinsel ilişkiye girmek, uyuşturucu kullanımı ve kirli ekipman kullanan biri tarafından dövme veya piercing yaptırmak yer alır.

Hepatit A, B & C Nasıl Önlenir?

Karaciğer iltihabı ile karakterize bir hastalık olan en yaygın üç hepatit türü, hepatit A, B ve C virüslerinin neden olduğulardır. Tüm viral tipler bulaşıcıdır, yani bir kişiden diğerine yayılabilirler, ancak bulaşma yöntemleri farklılık gösterir.

Hepatit A ve Hepatit B için aşılama

Hepatit A ve hepatit B aşıları, bu virüslere karşı en etkili koruyucu önlemlerdir. Tüm bebekler için bu aşılar önerilmektedir.

Aşı her yaştaki kişiye uygulanabilir. Bebekken aşı olmadıysanız, şimdi aşı olmanızda bir sakınca yoktur. Aşı, enfeksiyona karşı uzun süreli koruma sağlar.

Yakın zamanda virüse maruz kalmış olsanız bile, aşı enfeksiyonu önleyebilir. İdeal olarak aşı, olası bir maruziyetten sonraki 24 saat içinde gerçekleşir.

Hepatit C'nin aşısı yoktur. Doktorlarımız, enfeksiyonu önlemek için ortak iğnelerden ve diğer risk faktörlerinden kaçınmak gibi belirli davranışların benimsenmesini önermektedir.

Hepatit A Aşısı

Hepatit A'nın yaygın olduğu bir ülkeye seyahat etmeyi planlıyorsanız ve bebekken aşılanmadıysanız, bu ülkeye gitmeden önce hepatit A aşısı olmanız şiddetle tavsiye edilmektedir. Aşı, altı ay arayla uygulanan iki enjeksiyondan oluşur, bu nedenle önceden plan yapmak önemlidir.

Bir son dakika seyahati planlasanız ve yalnızca ilk enjeksiyonu yaptırmak için zamanınız olsa bile, aşı bir miktar koruma sağlar. Döndüğünüzde ikinci enjeksiyonu alabilirsiniz.

Seyahate çıkmadan önce her iki dozu da alamıyorsanız, doktorlar genel olarak enfeksiyona karşı anında ve geçici koruma sağlayan immün globulin adı verilen bir enjeksiyon önerebilir. İmmün globulin, bağışçılardan alınan kandan antikor adı verilen sağlıklı immünoglobulin proteinlerinin ekstrakte edilmesiyle üretilen bir maddedir. Kan dolaşımına enjekte edildiğinde, bu sağlıklı antikorlar enfeksiyonu önleyebilir.

Doktorunuz ayrıca aşılanmadıysanız ancak hepatit A'ya maruz kaldıysanız immün globulin önerebilir. İmmün globulin, maruziyetten kısa bir süre sonra verildiğinde enfeksiyonun şiddetini azaltabilir.

Hepatit A aşısının yan etkileri aşının yapıldığı yerde ağrı, baş ağrısı ve yorgunluktur. Nadiren bu aşı, enjeksiyondan birkaç dakika veya saat sonra alerjik reaksiyona neden olabilir. Aşı yapıldıktan sonra aniden grip benzeri semptomlar başlarsa, derhal doktorunuzla iletişime geçin.

Hepatit B aşısı

Doktorlar, bebekken aşılanmamış ve enfeksiyon kapma riski taşıyan herkese hepatit B aşısını önermektedir.

Hepatit B aşısı üç enjeksiyondan oluşur. İkinci ve üçüncü enjeksiyonlar birinciden bir ay altı ay sonra yapılır.

Hepatit B'nin yaygın olduğu bir ülkeye seyahat etmeyi planlıyorsanız, doktorlar tam koruma sağlamak için aşılama sürecine en az altı ay önceden başlamanızı önerir.

Hepatit B aşısının yan etkileri nadirdir, ancak enjeksiyonun yapıldığı yerde ağrı hissedebilirsiniz. Hepatit B aşısı hepatit B enfeksiyonuna neden olamaz.

Seyahate çıkmadan önce hepatit B aşısının üç dozunu da alamazsanız, doktorlar acil ve geçici koruma sağlayan bir immün globulin enjeksiyonu önerebilir. Doktorunuz aşı yaptırmamış ancak hepatit B virüsüne maruz kalmışsanız da immün globulin enjeksiyonu önerebilir.

Hepatiti Önlemede Yaşam Tarzı Değişiklikleri

Hijyen kurallarına uymak ve kontamine nesneler veya vücut sıvılarıyla temastan kaçınmak, hepatit virüslerinden herhangi biri ile enfeksiyona karşı koruma sağlayabilir. Ayrıca doktorlar, viral hepatit riskiniz yüksekse, enfeksiyonla ilişkili karaciğer hasarını hızlandırabileceğinden alkol almaktan kaçınmanızı önerir.

Hepatit A, enfekte bir kişiyle yakın temas veya kontamine dışkı ile temas yoluyla yayılır, bu da sanitasyonun yetersiz olduğu yerlerde su ve yiyecekleri etkileyebilir. Hepatit A'nın yaygın olduğu bir ülkeye seyahat ediyorsanız musluk suyundan, kabuğu soyulmadıkça taze meyvelerden ve sebzelerden kaçınmanın yanı sıra ellerinizi sık sık yıkamanızı önerir.

Hepatit B, kan ve meni dahil vücut sıvıları yoluyla yayılır. Güvenli cinsellik enfeksiyonu önlemeye yardımcı olabilir. Hepatit B virüsü de vücudun dışında yedi güne kadar yaşayabilir, bu nedenle diş fırçalarını, usturaları veya iğneleri paylaşmaktan kaçının. Kullanılan iğneler steril değilse, dövmeler ve piercingler de bu enfeksiyonu yayabilir.

Hepatit C, kontamine kanla temas yoluyla yayılır. En iyi önlem, iğneleri paylaşmaktan kaçınmaktır. Doku, bandaj veya eller ve parmaklar gibi üzerinde kan bulunan herhangi bir şeyle temas, virüsü yayabilir. Güvenli cinsellik ve iyi hijyen de sizi enfeksiyondan koruyabilir.

Hepatit A, B & C Tanısı Nasıl Konulur?

Hepatit A, B ve C'yi teşhis etmek için kan testleri kullanır. Bu viral enfeksiyonlar karaciğer iltihabına neden olur.

Bir kan testinin sonuçları viral hepatit tanısını doğrularsa, doktorunuz karaciğer hastalığının derecesini belirlemek için görüntüleme testleri veya karaciğer biyopsisi önerebilir.

Fiziki Muayene

Bir doktor, viral hepatitin belirti ve semptomlarını aramak için fizik muayene gerçekleştirir. Karaciğerin şişmiş veya hassas olup olmadığını değerlendirmek için karnınıza hafifçe bastırır ve sarılığın gelişmesine neden olup olmadığını anlamak için gözlerinizi ve cildinizi inceler.

Fizik muayenenin bir parçası olarak doktorunuz ayrıca artan yorgunluk, kas zayıflığı veya iştahsızlık fark edip etmediğiniz de dahil olmak üzere mevcut ve geçmiş sağlığınız hakkında sorular sorar.

Kan Testleri

Viral bir enfeksiyonun mevcut olduğuna dair işaretleri aramak ve karaciğer fonksiyonlarını değerlendirmek için kan testleri kullanılır. Doktorunuz kolunuzdaki bir damardan az miktarda kan alır ve test için laboratuvara gönderir.

Bir kan testinin sonuçları, viral hepatitin tipini, enfeksiyonun ciddiyetini, bir enfeksiyonun aktif mi yoksa uykuda mı olduğunu ve bir kişinin şu anda bulaşıcı olup olmadığını doğrulayabilir. Bir kan testi ayrıca bir virüsün kısa dönem anlamına gelen akut mu yoksa uzun dönem anlamına gelen kronik mi olduğunu doğrulayabilir.

Doktorlar, teşhis süreci boyunca farklı kan testleri önerebilir. Örneğin, birçok kan testi, vücudun virüslere veya bakterilere yanıt olarak ürettiği maddeler olan antikorları arar. Bir kan testinin sonuçları kan dolaşımında hepatit antikorlarının varlığını gösteriyorsa, virüsün hala mevcut olup olmadığını ve varsa ne kadarının kan dolaşımında olduğunu değerlendirmek için aynı kan örneği test edilir. Doktorunuz ayrıca virüsün karaciğeri ne kadar etkilediğini belirlemek için bir kan testi önerebilir.

Görüntüleme Testleri

Kan testlerinin sonuçları hepatit A, B veya C tanısını doğrularsa, doktorunuz karaciğer hasarını değerlendirmek için bir veya daha fazla karaciğer görüntüleme testi önerebilir.

Ultrason

Bir doktor, karaciğerin iltihaplı olup olmadığını görmek için bir ultrason önerebilir. Bir ultrason görüntüsü ayrıca karaciğerde sirozu düşündürebilecek geniş skar dokusu alanlarını ortaya çıkarabilir.

Ultrason, vücut içindeki yapıların görüntülerini oluşturmak için yüksek frekanslı ses dalgalarını kullanır. Bir uzman, dönüştürücü adı verilen bir el tipi sondayı karnınıza yerleştirir ve dönüştürücü, karaciğerin bir görüntüsünü analiz edilebileceği bir bilgisayar monitörüne gönderir. Bu, genellikle bir doktorun ofisinde yapılan ağrısız bir testtir.

MR ve BT Taramaları

Kan testleri veya ultrason sonuçları karaciğer kanseri için risk altında olabileceğinizi gösteriyorsa veya ailenizde karaciğer kanseri öyküsü varsa ve bu nedenle yüksek risk altındaysanız, doktorunuz karaciğeri aşağıdaki durumlarda incelemek için bir BT taraması veya MR taraması önerebilir. Bu görüntüleme testleri, vücudun içindeki yapıların iki veya üç boyutlu görüntülerini oluşturmak için bilgisayarları kullanır.

Karaciğer biyopsisi

Nadiren, görüntüleme çalışmalarının sonuçları karaciğer hasarının boyutunu gösterecek kadar ayrıntılı değildir ve doktor karaciğer biyopsisi önerebilir. Bir biyopsi, viral hepatitten etkilenen bir karaciğerde skar veya fibrozisin derecesini belirleyebilir. Biyopsi ile sağlanan bilgiler tedaviye rehberlik etmek için kullanılabilir.

Doktor, cildi uyuşturmak için lokal anestezik enjekte eder ve daha sonra deriden ve karaciğere bir iğne sokar ve küçük bir karaciğer dokusu örneğini çıkarır. Genellikle doktorlar, iğnenin konumunu yönlendirmek için ultrason veya BT taraması gibi görüntüleme kullanır. Bu doku örneği test için bir laboratuvara gönderilir ve sonuçlar genellikle bir hafta içinde elde edilir.

Hepatit A, B & C için Tedavi

Hepatit A, B veya C tedavisi, kan dolaşımında hangi tip hepatitin bulunduğuna ve ortaya çıkan karaciğer hasarının ciddiyetine dayanır. Teşhis testlerinin sonuçlarına bağlı olarak, uzmanlarımız, virüsün çoğalmasını durdurmak ve karaciğerinizi daha fazla hasardan korumak için antiviral ilaçlar önerebilir.

Hepatit B veya C teşhisi konanlar için uzmanlarımız, virüsü bastırmak ve mümkün olduğunda bir tedavi sağlamak için kişiselleştirilmiş bakım planları oluşturmak ve koordine etmek için birlikte çalışır. Doktorlarımız, önceki tedavilerin yan etkileri olmaksızın hepatit B ve C'yi etkili bir şekilde tedavi etme potansiyeline sahip yeni antiviral tıbbi tedaviler önerebilir. Hepatit A için de tedavi mevcuttur, ancak bu durum genellikle tedavi olmaksızın kendi kendine düzelir.

Dinlenme ve Sıvı Alımı

Hepatit A'lı çoğu insan tedaviye ihtiyaç duymaz. Bu tip hepatit genellikle birkaç hafta veya ay sonra kendiliğinden geçer. Doktorunuz bol bol dinlenmenizi ve bol su içmenizi tavsiye edebilir. Alkollü içeceklerden uzak durmalısınız çünkü alkol almak iyileşmeyi geciktirebilir.

Genellikle birkaç ay süren kısa süreli bir hastalık olan akut hepatit B de nadiren tedavi gerektirir ve semptomlara neden olmayabilir. Doktorlar, vücudunuzun virüsle savaşmasına yardımcı olmak için bol bol dinlenme, yeterli sıvı ve besleyici bir diyet önermektedir.

Nadiren, hepatit A veya akut hepatit B olan bir kişi ciddi semptomlar yaşayabilir ve tıbbi müdahale gerektirebilir. Sık sık kusmaya başlarsanız veya kalıcı ishaliniz varsa, doktorunuz intravenöz (IV) sıvıların vücudunuzdaki sıvı miktarını artırması için kısa bir hastaneye yatış önerebilir.

Hepatit Tedavisinde Antiviral İlaç

Doktorlar, kronik veya uzun süreli hepatit B veya hepatit C tedavisi için antiviral ilaçlar önerebilir. Son araştırmalar, yeni antiviral ilaçların daha etkili olduğunu ve önceki tedavilerden daha az yan etki ürettiğini gösteriyor.

Doktorunuz, hepatit B veya C için tıbbi tedavi önerirken viral enfeksiyonun akut mu yoksa kronik mi olduğu ve karaciğer hasarının boyutu da dahil olmak üzere birçok faktörü göz önünde bulundurur.

Hepatit B Tedavisinde Antiviral İlaç

Doktorlar, virüs vücudunuzda altı aydan fazla kaldığında ortaya çıkan kronik hepatit B'li kişiler için antiviral ilaçlar önerebilir.

Antiviral ilaçlar, virüsün çoğalmasını veya kendi kopyalarını oluşturmasını engeller ve ilerleyici karaciğer hasarını önleyebilir. Halihazırda mevcut ilaçlar, hepatit B'yi düşük ciddi yan etki riski ile tedavi edebilir.

Doktorlar, tedavi olmaksızın hepatit B virüsünün zamanla karaciğere zarar verme olasılığının çok yüksek olduğunu belirlediklerinde ilaç reçete ederler. Kronik hepatit B'li kişilerin karaciğer hasarını önlemek için hayatlarının geri kalanında antiviral ilaçlar almaları gerekebilir.

Birçok farklı antiviral ilaç türü mevcuttur ve doktorunuz belirtilerinize, genel sağlığınıza ve teşhis testlerinin sonuçlarına göre sizin için doğru türü önerir. Bir doktor, karaciğeri sağlıklı olan ve kan testleri düşük bir viral yük", yani kan dolaşımınızdaki hepatit B virüsünün kopya sayısını gösteren bir kişiyle "bekle ve gör" yaklaşımını benimseyebilir.

HIV enfeksiyonu veya AIDS'li birinin bağışıklık sistemi zayıf olabilir ve bu nedenle karaciğer hasarı geliştirme olasılığı daha yüksektir. Hepatit B teşhisi konan HIV enfeksiyonu olan kişilerin derhal antiviral ilaçlarla tedaviye başlamaları tavsiye edilmektedir.

Doktorlar, tedavi boyunca alkollü içeceklerden ve yüksek dozda asetaminofenden kaçınılmasını önermektedir, çünkü bu maddeler karaciğer hasarına neden olabilir.

Hepatit C Tedavisinde Antiviral İlaç

Hepatit C'li kişiler için, antiviral ilaç tedavisinin amacı, virüsün kendini kopyalamasını önlemek ve virüsü kan dolaşımından ortadan kaldırmaktır. Hepatit C virüsü vücutta altı aydan fazla kaldıysa, enfeksiyon kronik olarak kabul edilir. Tedavi olmadan, akut hepatit C'li çoğu insan hastalığın kronik formunu geliştirir.

Doktorunuz, genotip testi adı verilen bir kan testinin sonuçlarına göre hangi antiviral ilacı veya ilaç kombinasyonunu reçete edeceğine karar verir. Hepatit C virüsünün altı genotipi veya suşu vardır ve belirli genotiplere sahip kişiler tıbbi tedaviye daha hızlı yanıt verir.

Uzun yıllar boyunca, kronik hepatit C için standart tedavi, pegile interferon ve ribavirin antiviral ilaçlardan oluşuyordu. Ribavirin her gün ağızdan alınır ve interferon, sizin veya bir bakıcının haftada bir evde uygulayabileceği bir enjeksiyondur.

Antiviral ilaç tedavisi tamamlandıktan sonra, kan testleri en az altı ay boyunca hepatit C virüsüne dair hiçbir kanıt göstermediğinde doktorlar hepatit C'nin tedavi edildiğini düşünür. Bununla birlikte, virüsün farklı bir genotipiyle yeniden enfekte olmak veya enfekte olmak mümkündür, bu nedenle tedavi görmüş biri için bile önleyici tedbirler önemlidir.

Hepatit A, B & C Tedavisinde Ameliyat

Viral hepatitin neden olduğu karaciğer hasarı veya siroz, antiviral ilaçların etkisiz kalmasına neden olacak kadar ilerlemişse veya skar, karaciğere organın işlevini yitirecek kadar zarar vermişse, doktorlar karaciğer nakli önerebilir.

Karaciğer nakli, hastalıklı bir karaciğeri sağlıklı bir karaciğerle değiştirir. Karaciğerin bir kısmı, canlı verici adı verilen sağlıklı bir kişi tarafından bağışlanabilir. Verici ve nakil yapılan kişi aynı kan grubuna sahip olmalı ve karaciğerleri benzer büyüklükte olmalıdır. Bu kriterler karşılanırsa, çoğu insan transplantasyondan sonra tam olarak işleyen karaciğere sahip olur.

Bir karaciğer, aynı zamanda bir kadavra vericisi olarak da bilinen yakın zamanda ölen bir organ bağışçısından da gelebilir. New York Eyaletinde bağışlanan karaciğerler için bir bekleme listesi var. Doktorlar karaciğer nakli için uygun olduğunuzu belirlerse, NYU Langone doktorları adınızı bu listeye koymanıza yardımcı olur. Bağışlanan bir karaciğeri almaya uygunluk, karaciğer hastalığının kapsamı ve transplantasyonun başarılı olma olasılığı da dahil olmak üzere çeşitli faktörlere bağlıdır.

Doktorlar, uygunluğunuzu onaylamadan ve adınızı listeye koymadan önce vücudunuzun nakledilen bir karaciğeri kabul edecek kadar sağlıklı olduğundan emin olmak için bir dizi test yapar. Bir donör karaciğerinin hazır hale gelmesinin ne kadar süreceğini tahmin etmenin bir yolu yoktur. Bazı insanlar aylarca veya yıllarca listede olabilir.

NYU Langone'deki karaciğer nakli ekibi, bir karaciğer bulunur bulunmaz harekete geçmeye hazır. Ameliyattan hemen önce doktorlar damar yoluyla (IV) infüzyon olarak antibiyotik verirler. İşlem genel anestezi gerektirir. Canlı bir donör karaciğerinin bir kısmını bağışlıyorsa, bir cerrah ekibi siz ameliyata hazırlanırken o karaciğer dokusunu alır. Doktorlar daha sonra üst karnınızda bir kesi yapar, hastalıklı karaciğeri çıkarır ve sağlıklı olanı ile değiştirir.

Karaciğer nakli büyük bir ameliyat olarak kabul edilir ve vücudunuzun bağışlanan karaciğeri reddetmesini içeren bir komplikasyon riski vardır. Vücudunuzun nasıl iyileştiğini izlemek ve bir komplikasyon ortaya çıkarsa doktorların size yardım etmeye hazır olduğundan emin olmak için çoğu insan nakilden sonra birkaç gün NYU Langone'nin nakil ünitesinde kalır. Ağrı yönetimi uzmanlarımız, bu süre boyunca rahat olmanızı sağlamak için günde 24 saat hizmetinizdedir.

"
Hepatit C Belirtileri, Tanı ve Tedavi Yöntemleri | Acıbadem

Hepatit C Belirtileri, Tanı ve Tedavi Yöntemleri | Acıbadem

Hepatit C

Hepatit C kan yoluyla bulaşan Hepatit C virüsünün (HCV) neden olduğu bir karaciğer hastalığıdır.

Hepatit C, tüm dünyada yaklaşık 70 milyon kişinin mücadele ettiği önemli bir sağlık sorunu. Türkiye’de ise yaklaşık her 100 kişiden birinin yani 750 bin kişinin Hepatit C hastası olduğu tahmin ediliyor. Karaciğer yetmezliğine neden olması nedeniyle önemli bir hastalık olan Hepatit C'ye karşı günümüzde tam iyileşme sağlayan ilaçlar kullanıma girmiş durumda.

Nasıl Bulaşır? Enfeksiyon riskleri açısından kontrolü sağlanmamış kan ve kan ürünlerinin nakli, Üzerinde hepatit C virüsü ile enfekte olmuş kan bulunan kişisel hijyen ürünlerinin (diş fırçaları, traş makineleri veya tırnak makası gibi) paylaşımı Doğru şekilde sterilize edilmemiş aletlerle yapılan diş tedavileri, Enjeksiyon iğnesi gibi damar içi materyallerin birden çok kişi tarafından kullanılması Steril olmayan tıbbi ve kozmetik malzemelerin (manikür-pedikür malzemeleri vb) kullanımı veya Steril olmayan malzemeler ile dövme yapmak ve piercing kullanımı Hepatit C virüsü ile enfekte organların nakli Enfeksiyon riskleri açısından kontrolü sağlanmamış hemodiyaliz makinasıyla diyalize girme

Hepatit C’nin cinsel yolla bulaşma ihtimali düşük olmakla beraber, cinsel ilişki esnasında olabilecek kanamalar veya travmalar ile diğer bir takım enfeksiyonlara bağlı olarak ortaya çıkabilecek ülserler bulaşma nedeni olabilir.

Sarılma ve öpme, Hepatit C hastası olan kişi ile yiyecek veya içeceklerin paylaşılması, aynı ortamda bulunma ile herhangi bir bulaşma riski söz konusu değildir.

Hepatit C klozet veya yüzme havuzlarından bulaşmaz. Aynı şekilde sivrisinek ısırması da hepatit C ‘ye neden olmaz.

Hepatit C taşıyıcısı gebelerde virüsün bebeğe bulaş riski %10’dan az olarak tahmin edilmekle beraber bu geçişin gebeliğin hangi döneminde olduğu henüz net olarak tespit edilememiştir.

Hepatit C taşıyıcısı annenin bebeğini emzirmesinde tespit edilmiş herhangi bir risk yoktur. Ancak, meme başında çatlak veya kanama bulunması, ya da annenin viral yükünün çok fazla olması gibi durumlarda emzirmeye ara verilebilir.

Belirtiler

Hepatit C enfeksiyonunun belirtileri, virüsün neden olabileceği akut veya kronik duruma göre değişebilmektedir.

Akut hastalık aşağıdaki gibi belirtilere neden olabilir:

Grip benzeri semptomlar (Kas ağrıları ve yüksek ateş) Sürekli yorgunluk hissi İştahsızlık Karın ağrısı Koyu renkli idrar Bulantı Nadiren sarılık

Akut hastalık 6 aydan kısa sürmekle beraber, hastalığın neticesinde virüs vücuttan temizlenebilir veya akut karaciğer yetmezliği gelişebilir.

Hepatit C virüsünün kronik hastalığa neden olduğu durumlarda ise, ilk belirtiler olarak hafif bir yorgunluk ve bir takım bilişsel problemlere sebep olabilir. Fakat, bu ilk belirtilerden yıllar sonra virüs siroza ve devamında karaciğer yetmezliğine neden olabilir.

Tanı Yöntemleri

Hepatit C genellikle 2 kan testi kullanılarak teşhis edilir: Antikor testi ve PCR testi. Sonuçlar genellikle 2 hafta içinde belli olur.

Bunların yanı sıra, hastalığa özgü olmayarak, karaciğer fonksiyonlarının değerlendirilmesi amacıyla bir takım kan tetkikleri (ALT, AST, albümin gibi) ve ultrasonografik incelemeler de hastalığın seyrinin takip edilmesinde büyük öneme sahiptir.

Tedavi Yöntemleri

Amerika Birleşik Devletleri’nde FDA tarafından onay verilen iki ilacın, hastalıkla mücadelede son derece etkili olduğu kanıtlanmış durumda ve Türkiye’de de ilaçların kullanıma girmesi ile Hepatit C tedavisinin tamamen iyileşebileceği uzmanlar tarafından belirtiliyor.

Bu yeni ilaçlarla, Hepatit C’yi muhtemelen günde bir tablet ya da iki tabletle, üç aylık tedavi ile tamamen iyileştirmek amaçlanıyor ve Hepatit C’ye bağlı siroz oluşma riskinin de ortadan kalması amaçlanıyor.

Bunun yanı sıra, hastalığın neden olduğu siroza bağlı olarak ortaya çıkan karaciğer yetmezliği tablosunda karaciğer nakli de kimi hastalarda kullanılabiliyor fakat enfeksiyon bir süre sonra yeni nakledilmiş karaciğeri de tutabiliyor.

Hepatit C Taşıyıcılara Nelere Dikkat Etmeli?

Hepatit C virüsü taşıyıcısı olanların, hasta olmasalar bile hastalığı başkalarına bulaştırabileceklerini bilmeleri gerekiyor.

Bu nedenle diğer kişilerle temasta önlem almaları önemli. Bu hastaların düzenli doktor takibinde olmaları gerekiyor. Yılda 2 kere karaciğer fonksiyon testlerini yaptırmaları, alkol almaktan kaçınmaları, herhangi bir nedenle ilaç almak zorunda kalırlarsa doktora danışmaları da sağlıklarını korumak açısından gerekli önlemlerin arasında sayılıyor.

Korunma Yolları

Hepatit C virüsüne karşı henüz onaylanmış bir aşı yoktur. Toplumdaki bireylerin kendilerini korumaya yönelik bilinçlenmesi gerekir. Güvensiz cinsel ilişkilerden kaçınılmalı ve cilt bütünlüğünü bozabilecek dövme, manikür, pedikür, piercing gibi uygulamalarda kullanılan aletlerin steril olmasına çok dikkat edilmelidir.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 17 Aralık 2021 Cuma Yayımlanma Tarihi: 4 Şubat 2019 Pazartesi

Tıbbi Birimler Lütfen Bekleyiniz Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Gastroenteroloji

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde, sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Kimlik bilgileriniz: Adınız, soyadınız, T.C. Kimlik numaranız, pasaport numaranız veya geçici TC Kimlik numaranız, doğum yeri ve tarihiniz, medeni haliniz, cinsiyetiniz, sigorta veya hasta protokol numaranız ve sizi tanımlayabileceğimiz diğer kimlik verileriniz. İletişim Bilgileriniz: Adresiniz, telefon numaranız, elektronik posta adresiniz ve sair iletişim verileriniz, müşteri temsilcileri ya da hasta hizmetleri tarafından çağrı merkezi standartları gereği tutulan sesli görüşme kayıtlarınız ile elektronik posta, mektup veya sair vasıtalar aracılığı ile tarafımızla iletişime geçtiğinizde elde edilen kişisel verileriniz. Muhasebesel Bilgileriniz: Banka hesap numaranız, IBAN numaranız, kredi kartı bilginiz, faturalama bilgileriniz gibi finansal verileriniz. Sağlık hizmetlerinin finansmanı ve planlaması amacıyla özel sağlık sigortasına ilişkin verileriniz ve Sosyal Güvenlik Kurumu verileriniz. Hastane veya tıp merkezlerimizi ziyaret etmeniz halinde güvenlik ve denetim amaçlı tutulmakta olan kamera kayıtları görüntüleriniz. Otoparkı kullanmanız halinde araç plaka veriniz. Sağlık Bilgileriniz: Laboratuvar sonuçlarınız, test sonuçlarınız, muayene verileriniz, randevu bilgileriniz, check-up bilgileriniz, reçete bilgileriniz dahil ancak bunlarla sınırlı olmaksızın tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi sırasında veya bunların bir sonucu olarak elde edilen her türlü sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel verileriniz. www.acibadem.com.tr sitesine veya www.acibadem.com.tr/AcibademOnline/TR/MainPage adresine gönderdiğiniz veya girdiğiniz sağlık verileriniz ve sair kişisel verileriniz. Acıbadem’e veya Acıbadem Grup şirketlerinden herhangi birine iş başvurusunda bulunmanız halinde bu hususta temin edilen özgeçmiş dâhil sair kişisel verileriniz ile Acıbadem Grubu çalışanı ya da ilişkili çalışan olmanız halinde hizmet akdiniz ve işe yatkınlığınız ile ilgili her türlü kişisel verileriniz.

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

Kimliğinizi teyit etme, Kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi. İlgili mevzuat uyarınca Sağlık Bakanlığı ve diğer kamu kurum ve kuruluşları ile talep edilen bilgilerin paylaşılması. Hastane ve Tıp Merkezlerimizin iç işleyişi ile günlük operasyonların planlanması ve yönetilmesi. Hastane Yönetimi, Hasta Hakları, Hasta Deneyimi bölümleri tarafından hasta memnuniyetinin ölçülmesi, arttırılması ve araştırılması. İlaç temini. Randevu almanız halinde randevu hakkında sizi haberdar edebilme. Risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi. Sağlık hizmetlerini geliştirme amacıyla analiz yapma. Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından sağlık hizmetlerinizin finansmanı, tetkik, teşhis ve tedavi giderlerinizin karşılanması, müstehaklık sorgusu kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgilerin paylaşılması. Araştırma yapılması. Yasal ve düzenleyici gereksinimlerin yerine getirilmesi. Sağlık hizmetlerinin finansmanı kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgileri paylaşma. Kalite, Hasta Deneyimi, Bilgi Sistemleri bölümleri tarafından risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi. Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından hizmetlerimiz karşılığında faturalandırma yapılması ve anlaşmalı olan kurumlarla ilişkinizin teyit edilmesi. Pazarlama, Medya ve İletişim, Çağrı Merkezi bölümleri tarafından kampanyalara katılım ve kampanya bilgisi verilmesi, Web ve mobil kanallarda özel içeriklerin, somut ve soyut faydaların tasarlanması ve iletilebilmesi.

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi,

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği, Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi ve Mahremiyetinin Korunması Yönetmeliği, Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuat hükümleridir.

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca,

Kişisel veri işlenip işlenmediğini öğrenme, Kişisel veriler işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, Kişisel sağlık verilerine erişim ve bu verileri isteme, Kişisel verilerin işlenme amacını ve bunların amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, Yurt içinde veya yurt dışında kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesini isteme, Kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesini isteme, Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesine ve/veya kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesine ilişkin işlemlerin kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişilere bildirilmesini isteme, İşlenen verilerin münhasıran otomatik sistemler vasıtasıyla analiz edilmesi suretiyle kişinin kendisi aleyhine bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme hakkını haizsiniz.

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak,

(i) ATATÜRK MAH.FEZA SK.NO:3/8 ATAŞEHİR, Istanbul, Türkiye adresine kargo ile ıslak imzanızı taşıyan bir dilekçe ile “Kurumsal Sekretarya” departmanı dikkatine Zarfına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Kapsamında Bilgi Talebi” yazılarak gönderebilirsiniz, (ii) Noter kanalıyla gönderebilir, (iii) acibademsaglik@hs02.kep.tr adresine güvenli elektronik ya da mobil imzalı olarak, kayıtlı elektronik posta adresi veya sistemimizde kayıtlı elektronik e-posta adresiniz aracılığıyla ve/veya (iv) Acıbadem’e hitaben yazdığınız “word veya pdf.” formatındaki bir dosyayı güvenli eimza ile imzalayarak kisiselveri@acibadem.com ‘a e-posta’nın konu kısmına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Bilgi Talebi” yazarak iletebilirsiniz.

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

SIK ZİYARET EDİLENLER Akciğer kanseri Bağırsak kanseri Böbrek nakli Cilt kanseri Gırtlak kanseri Hemoroid Kalp krizi belirtileri Kan kanseri (Lösemi) Karaciğer nakli Kemik iliği nakli Kolon kanseri Koronavirüs Belirtileri Lenf kanseri Lenfödem Meme kanseri Mide kanseri Pankreas kanseri Prostat kanseri Rahim kanseri Vücut kitle endeksi hesaplama


Ana Sayfa Hastaneler Doktorlar Medikal Teknolojiler Kurumsal Bilgiler Sponsorluklar Bilgilendirilmiş Onamlar Kişisel Verilerin Korunması İletişim

Web sitemizde bulunan tüm görsellerin, işitsel veya içerik bilgilerinin izinsiz kullanılması yasaktır. Durumun tespit edilmesi halinde hukuki yollara başvurulacaktır.

"
Hepatit C Nedir? Nasıl Bulaşır? Büyük Anadolu Hastanesi

Hepatit C Nedir? Nasıl Bulaşır? Büyük Anadolu Hastanesi

Hepatit C Nedir? Nasıl Bulaşır?

Hepatit C karaciğeri etkileyen bir enfeksiyon hastalığıdır. Bu hastalık virüsün kana bulaşması sonucu oluşur ve genellikle belirtiler göstermeden uzun süre devam edebilir. Ancak tedavi edilmediği takdirde ciddi karaciğer sorunlarına yol açabilir. Dünya genelinde yaklaşık 70 milyon insanın enfekte olduğu hastalık hakkında “Hepatit C nedir nasıl bulaşır?” gibi soruların yanıtlarını ve daha fazlasını sizler için derledik.

Hepatit C Nedir?

“Hepatit C nedir?” diye merak ediyorsanız karaciğerin iltihaplanmasına neden olan bir virüs enfeksiyonu olduğunu bilmelisiniz. Hastalıktan yoluyla bulaşır ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bununla birlikte tedavi edilebilir bir hastalıktır. Günümüzde mevcut olan ilaçlar hastalığın tedavisinde büyük başarı sağlar. Ancak ilk etapta doğru tanı konulması önemlidir. Tedaviye erken başlamak uzun vadeli sağlık sorunlarından kaçınmaya yardımcı olabilir.

Hepatit C Belirtileri Nelerdir?

Hepatit C belirtileri diğer karaciğer hastalıklarıyla benzerlik gösterir. Bunlar arasında yorgunluk, halsizlik, iştahsızlık, bulantı ve karın ağrısı yer alır. Bazı insanlarda hiçbir belirti görülmeyebilir bu da hastalığın teşhisini zorlaştırabilir.

Hepatit C Neden Olur?

“Hepatit C neden olur?” sorusu da merak edilen konulardan biri. Karaciğer enfeksiyonuna yol açan bir virüs nedeniyle oluşur. Bu virüs kan yoluyla veya temas yoluyla bulaşabilir. Kan yoluyla bulaşma en yaygın olanıdır ve genellikle şunları içerir:

Cinsel temas Doğum Kan nakli Paylaşılan iğneler Tıbbi işlemler Hepatit C Nasıl Bulaşır?

“Hepatit C nasıl bulaşır?” diye merak ediyorsanız hepatit C’nin kan yoluyla bulaşan bir enfeksiyon olduğunu bilmelisiniz. En yaygın bulaşma yolları ise enfekte olan kişinin kanının sağlıklı bir insan aktarılmasıdır. Bununla birlikte virüs herhangi bir vücut sıvısı ile temas halinde de bulaşabilir. Enfekte kişilerin kanlarına temas eden eşyalar veya aletler de hepatit C'nin bulaşmasına sebep olabilir. Örneğin diş fırçası, tıraş bıçağı, manikür setleri, kullanılmış iğneler gibi araçlar bu riski taşır. Ayrıca anne karnındaki bebeğe de geçebilir. Cinsel yolla bulaşma riski daha az olsa da korunmadan cinsel ilişki yoluyla da virüse maruz kalınabilir. Ancak normal şartlarda ev içinde paylaşılan eşyalar (bardak, tabak vb.) hepatit C'nin bulaşmasına sebep olmaz.

Hepatit C Nasıl Anlaşılır?

“Hepatit C nasıl anlaşılır?” sorusu da merak edilen konulardan biri. Virüsün bulaşması oldukça kolaydır. Bu nedenle belirtiler görülmeden önce teşhis edilmesi önemlidir. Hepatit C teşhisi için kan testleri yapılır. Bu testlerle virüsün varlığı, enfeksiyonun şiddeti tespit edilir. Ayrıca karaciğerin fonksiyonları hakkında bilgi veren diğer testler de yapılabilir.

Hepatit C Nasıl Tedavi Edilir?

“Hepatit C nasıl tedavi edilir?” sorusu merak edenler için şu şekilde yanıtlanabilir:

Karaciğerde iltihaplanmaya neden olan bir virüstür. Tedavisi mümkündür ancak erken teşhis ve tedavi önemlidir. Hepatit C tedavisi virüsün vücuttan tamamen temizlenmesi hedefine dayanır. Bu amaçla antiviral ilaçlar kullanılır. Tedavi süresi genellikle 12-24 hafta arasındadır. İlaçların etkinliği hastalığın şiddetine, kişinin genel sağlık durumuna bağlıdır. Tedavi sürecinde doktorun verdiği talimatlara uymak önemlidir. İlaçları düzenli olarak kullanmak, diyetle yaşam tarzı değişikliklerine uyum sağlamak tedavinin başarısı için kritik öneme sahiptir.

Hepatit C Hastalığından Korunmanın Yolları Nelerdir?

Korunmanın en önemli yolu enfekte kişilerle yakın temastan kaçınmaktır. Virüsün bulaşmasını önlemek için kişisel hijyen kurallarına dikkat edilmelidir. Kan temizleme ekipmanlarının paylaşılmaması da enfeksiyon riskini azaltacaktır. Ayrıca hepatit C aşısı mevcut değildir ancak hepatit A ve B aşıları bulunmaktadır. Bu nedenle aşıların yapılması karaciğer sağlığı açısından önemlidir.

Hepatit C cinsel yolla bulaşabilir. Bu nedenle korunmasız cinsel temas yoluyla enfekte bir kişiyle ilişkiye girmek virüsün yayılma riskini artırır. Korunmasız cinsel temasın yanı sıra ortak kullanımı olan iğneler veya diğer enjeksiyon malzemeleri de hepatit C'nin bulaşmasına neden olabilir. Hepatit C'ye karşı korunmak için düzenli olarak test yaptırmak ve korunmalı cinsel ilişki gibi uygun önlemler alınmalıdır.

Hepatit C virüsü (HCV) kan yoluyla bulaşan bir enfeksiyon hastalığıdır. Ancak HCV doğrudan temastan veya hava yoluyla temasla bulaşmaz. Dolayısıyla günlük temaslar, öksürme ya da hapşırma yoluyla HCV bulaşması mümkün değildir. Sağlıklı cilt teması veya paylaşılan yiyecek ve içecekler de HCV bulaşmasına sebep olmaz.

Hepatit C virüsü (HCV) gebelik sırasında bebeğe bulaşabilir. Ancak bu durum oldukça nadirdir ve genellikle anne HCV'ye sahipse bile bebeklere doğum sırasında bulaşır. Anne HCV taşıyıcısı ise bebeğin enfekte olma riski yaklaşık %5-6'dır. Ancak doğum sırasındaki müdahaleler ve tedavilerle bu risk azaltılabilir. Bebek doğduktan sonra da HCV varlığı açısından test edilir ve gerekirse tedaviye başlanır. HCV ile enfekte olan bir kadın hamile kalmayı planlıyorsa önceden doktoruyla konuşarak uygun bir tedavi planı yapmalıdır.

Hepatit C virüsü vücuda girdikten sonra belirtiler genellikle 2 ile 12 hafta arasında ortaya çıkar. Ancak bazı insanlarda hiçbir belirti görülmez ve uzun yıllar boyunca enfeksiyon devam edebilir. En sık görülen belirtiler arasında yorgunluk, bulantı, iştah kaybı, karın ağrısı ve sarılık yer alır. Hepatit C enfeksiyonundan şüpheleniyorsanız bir sağlık uzmanına danışmanız önemlidir.

Hepatit C hastalarının yaşam süresi birçok faktöre bağlıdır. Hastalığın evresi, virüsün ne kadar süredir vücutta bulunduğu, hastanın bağışıklık sistemi durumu ve tedaviye cevabı gibi faktörler yaşam süresini etkiler. Tedavi edilmeyen kronik hepatit C vakalarında karaciğer hasarı ilerleyebilir ve siroz gelişebilir. Siroz ilerledikçe karaciğer yetmezliği veya karaciğer kanseri riski artar. Ancak erken teşhis ve uygun tedavi ile tedavi edilebilir ve hastalar normal bir hayata dönebilir.

Hepatit C tükürük yoluyla bulaşmaz. Ancak kan ve diğer vücut sıvılarıyla temas yoluyla bulaşabilir. Bu nedenle enfekte kişilerin kanı veya diğer vücut sıvıları ile temas etmekten kaçınmak, korunmasız cinsel ilişkiden kaçınmak ve hijyen kurallarına dikkat etmek önemlidir. Ayrıca Hepatit C aşısı mevcut olmadığından enfeksiyondan korunmak için erken teşhis ve tedavi de önemlidir.

Evet hepatit C aşısı mevcuttur. Ancak aşı sadece hepatit C enfeksiyonuna karşı koruyucu değildir. Mevcut aşılar yalnızca hepatit B enfeksiyonuna karşı koruma sağlar. Hepatit C tedavisi için antiviral ilaçlar kullanılır ve bu ilaçların başarı oranı oldukça yüksektir.

Hepatit C kendiliğinden geçmez. Bu virüs karaciğerde uzun süreli bir enfeksiyona neden olabilir ve ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Ancak hepatit C tedavisi mümkündür ve doğru tedavi yaklaşımı ile bu hastalık tedavi edilebilir. Eğer hepatit C belirtileri yaşıyorsanız veya risk altındaysanız doktorunuza başvurmanız önemlidir.

"
Kronik Hepatit C Nedir? Belirtileri ve Tedavisi | Prof. Dr. Çetin Karaca

Kronik Hepatit C Nedir? Belirtileri ve Tedavisi | Prof. Dr. Çetin Karaca

Kronik Hepatit C Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Hepatit C, HCV ile oluşan karaciğer iltihabıdır. Hepatit A vakalarının hemen hepsi ve hepatit B vakalarının büyük bir kısmı akut bir infeksiyon oluşturduktan sonra tamamen iyileşir ve vücutta antikor olarak adlandırılan koruyucu maddeler oluşmasına yol açarak aynı virüsle tekrar hastalanmanın önüne geçilir.

1 Kronik Hepatit C hastalığı nedir? Nasıl bulaşır? 2 Hepatit C'nin Belirtileri Nelerdir? 2.1 Kronik Hepatit C 2.2 Hepatit C Hastalığı Tedavi Edilebilir Mi? 2.3 Bir Cevap Yazın Yorumu Sil Kronik Hepatit C hastalığı nedir? Nasıl bulaşır?

Hepatit C vücuda girdikten sonra yapısal özelliklerini sık olarak değiştirdiğinden dolayı vücudun bağışıklık sistemi tarafından tanınması ve ortadan kaldırılması daha güçtür.

Hepatit C virüsüne karşı kanda oluşan antikorlar A ve B hepatitinde olduğunun aksine hastalığı tedavi edici veya koruyucu özellikte değildirler. Bu nedenle HCV ile enfekte kişilerin büyük bir çoğunluğunda (%85) kronik C hepatiti gelişir. Hepatit C nin karaciğerde oluşturduğu hasarlanma yavaş ilerlediğinden karaciğer sirozunun oluşması için geçen süre 20-30 yılı bulabilir. Bu nedenle HCV ile enfekte olmuş hastaların büyük bir kısmı virüsü kanda taşıdıkları halde uzun yıllar hiç bir belirti ortaya çıkmadan yaşamlarını sürdürüler.

Hepatit C virüsünün kabaca 6 ayrı tipi (genotip) bulunmaktadır. Genotip 1(a ve b), 2 ve 3 en sık görülen tiplerdir. Hastalığın gidişi ve tedaviye alınacak yanıt virüs tipine göre farklılık gösterdiğinden teşhiste ve tedaviden önce genotip tayini yapılmalıdır. Genotip 2 ve genotip 3 virüs tipleri, genotip 1 virüs tipine göre tedaviye daha iyi cevap verir. Genotip 1 de mevcut tedavilere yanıt oranları %40 lar civarındayken diğer genotiplerde bu oran %90 a yükeslmektedir.

B u gün dünyada 150 milyon insanın HCV ile enfekte olduğu bilinmektedir. Batı ülkelerinde toplumda HCV sıklığı %1.6 civarındadır. 2007 yılı itibariyle HCV tedavisi için harcanan paranın 4 milyar dolara ulaşması beklenmektedir. HCV, bu virüsle enfekte kişilerin kanları ve bunlardan yapılan kan ürünleri ve enfekte iğne vb. tıbbi cihazlarla temas edilmesi ile bulaşır. 1980 li yıllardan önce kan ve kan ürünleri HCV varlığı bakımından araştırılmadığı için kan transfüzyonu yapılan hastalar HCV bulaşımı yönünden daha yüksek bir riske sahipken günümüzde kan merkezlerinde alınan kanlar rutin olarak HCV yönünden test edildiğinden bu olasılık hemen yok denecek kadar azalmış ve virüsün kan veya kan ürünlerinin transfüzyonu ile yayılımı büyük ölçüde ortadan kalkmıştır.

Bununla birlikte düzenli olarak kan veya kan ürünü verilmesi gereken bir hastalığı olanlar (Hemofili gibi.), hemodiyaliz hastaları, damar yolu ile uyuşturucu ilaç kullananlar (ortak iğne kullanımı), korunmasız ve değişik partnerle seks yapma alışkanlığı olanlar ve sağlık çalışanları bekleneceği gibi HCV virüsü bulaşımı yönünden normal topluma göre artmış bir riske sahiptirler. Hepatit C nin özellikle güney Asya toplumlarında daha sık görüldüğü bilinmektedir.

Yukarıda bahsedilen değişik bulaş yollarına rağmen Hepatit C hastalarının yaklaşık %40 ında hastanın virüsü nasıl aldığını anlamak mümkün olmamaktadır. Bu gözlem virüsün toplu yaşam sırasında muhtemelen başka yollarla da bulaşabileceğini düşündürmektedir.

Hepatit C'nin Belirtileri Nelerdir?

Hepatit C ‘li hastaların büyük bir kısmında virüsün alınmasından sonra ve hastalığın erken dönemlerinde hastalığa ait bir belirti bulunmaz. Bazı hastalarda virüsün vücuda girmesinden 15 gün ila 6 ay arasında değişebilecek bir süre sonra soğuk algınlığına benzer ve 1-2 hafta kadar sürebilen bir tablo, eklem ağrıları, halsizlik, iştahsızlık, ve bulantı görülebilir. Bu arada kronik hepatit C enfeksiyonu nun karaciğer hasarı dışında vücutta deri, böbrekler, tükürük bezleri, göz sorunları ve bazı romatizmal sorunlara yol açabileceği de unutulmamalıdır.

Esansiyel mikst krioglobulinemi [serumda RF (roma faktör) oluşumu, deri döküntüleri, vaskülit, periferel nöropati ve glomerulonefrit gibi değişik belirtiler oluşturabilen bir immun kompleks hastalığı], fokal lemfositik siyaladenit, otoimmun tiroidit, profiria cutanea tarda, lichen planus ve kornea ülseri (Mooren ülseri) kronik hepatit C virüs enfeksiyonu seyrinde görülebilecek karaciğer dışı komplikasyonlardır.

Rutin kan testlerinde ALT ve AST olarak adlandırılan karaciğer enzim seviyelerinde yükselme saptanır (bkz karaciğer fonksiyon testleri). Daha sonra yapılacak testlerle kanda HCV olup olmadığı anlaşılır. Bu amaçla yapılan testler kanda HCV ne karşı gelişen antikorların saptanması (Anti-HCV antikorlar) ve HCV RNA miktarının ölçülmesidir. HCV pozitif bulunan vakalarda mutlaka genotip tayini yapılmalıdır. Anti- HCV antikorlar virüsün vücuda girmesinden ancak 3-6 ay sonra pozitifleşeceğinden hastalığın erken döneminde bu testle sonuç alınamayabilir.

HCV-RNA ölçümü ise virüsün kandaki miktarının anlaşılmasınıda sağlayan daha duyarlı bir test olup virüsün alınmasından sonra bazen 15 gün kadar kısa olabilen bir süre içinde pozitifleşebilir ve erken tanıda yardımcı olur. HCV-RNA miktarı tedaviden önce ve sonra ölçülerek tedaviye alınan yanıt değerlendirilir.

"
Hafta süren öksürük neyin habercisi

Hafta süren öksürük neyin habercisi

Üç hafta süren öksürük neyin habercisi

Tüberküloz yani verem akciğerlerde yaygın iltihap gelişmesine neden olan bulaşıcı bir enfeksiyon hastalığı. Hastalığın belirtileri şöyle:

Yüksek ateş

Gece terlemeleri

Şiddetli göğüs ağrısı

İştahsızlık

Hızlı kilo kaybı

Halsizlik, yorgunluk

İlerleyen dönemlerde kanlı balgam görülmesi

Bu belirtiler, hastalığın solunum sistemini etkilemesiyle ortaya çıkar. Öksürük genellikle sabahları daha şiddetli olabilir.

Unutmayın ki, tüberküloz gibi ciddi bir hastalığın belirtileri, başka hastalıkların belirtileriyle de örtüşebilir. Bu nedenle, belirtilerinizin nedenini belirlemek için bir doktora başvurmanız kesinlikle şarttır.

VEREM NASIL BULAŞIR?

Mycobacterium tuberculosis adlı bir bakterinin neden olduğu hastalığa verem deniyor. Bulaşıcı bir hastalık. Sağlıklı kişiye hava yoluyla bulaşıyor. Bulaştırıcı olan hastalar özellikle akciğer ve gırtlak veremi olanlardır. Öksürük, konuşma, şarkı söyleme gibi solunum faaliyetleri ile mikrop içeren damlacıklar havaya saçılıyor.

Erken tanı etkili tedavi için şart. Hastalıktan düzenli tedavi ile kurtulmak mümkün.

Verem hastasının kesinlikle temiz hava olan ve özellikle güneş gören yerlerde tedavisini ürdürmesi gerekiyor.

Son Haberler

Spor

Borsa ligi şampiyonu Beşiktaş oldu

Kültür Sanat

Azer Bülbül'ün hayatı film oluyor. Bakın hangi oyuncu canlandıracak

Ekonomi

Borsada ocak aynın en çok kazandıranı belli oldu

Yerel Haberler

Kütahya'da durdurulan araçtan kilolarca kokain çıktı

Yaşam

Flaş. Flaş. Kaymakam evinde başından vurulmuş halde bulundu

Keşfet

Mürekkep balığının diğer adı nedir? Sübye ne demek?

Sağlık

"
Tüberküloz Tanı ve Tedavisi ‣

Tüberküloz Tanı ve Tedavisi ‣

Tüberküloz Tanı ve Tedavisi

Verem hastalığı, yani tıbbi adıyla tüberküloz (TB) hava yoluyla bir bireyden diğerine yayılan, bulaşıcı bir akciğer hastalığıdır. Günümüzde tüberküloz, dünyada en yaygın enfektif ölüm sebebi olma durumunu devam ettirmektedir.

TüberkülozTeşhis Kriterleri,

Minimal semptomlar: Halsizlik, bitkinlik, çabuk yorulma, iştahsızlık, orta derecede

kilo kaybı, öğleden sonra ortaya çıkan ateş, öksürük, apikal railer ve hemoptizi

Pozitif tüberkülin testi: Özellikle yakın zamanda ki negatiflikten pozitifliğe dönüşme. Apikal akciğer tutulumu, sıklıkla göğüs filminde kavitelerin görülmesi Balgamda yada mide veya trakeal yıkantılarda Mycobacterium tuberculosis’in görülmesi

Tüberküloz Genel Değerlendirme

Mycobacterium’ların bir kaç formu akciğerlerde hastalık yapabilirsede, akciğer hastalığında vakaların %95′inde Mycobacterium tüberküloz sorumludur. M.bovis ve M.avium insanda çok seyrek olarak bulunur, özellikle toprakta bulunan bir kaç “atipik” mycobakterium türü son yıllarda klinik olarak daha fazla önem arzetmeye başlamıştır. Çünkü bunlar gerek korunma gerekse tedavi metodlarına daha az cevap verir. Mycobakteriler hareketsiz, spor yapmayan, hafifçe gram (+) boyanan basiller olup dormen (uyuyan) basiller konak vücudunda tüm bir hayat boyu canlı kalabilir.

Enfeksiyonun başlangıcında, sıklıkla akciğerin orta zonunda parankim tutulması vardır. Haftalar sonra hipersensitivite geliştiği zaman tipik kazeöz lezyon görülür ve bölgesel lenf bezleri genişler, vakaların pek çoğu kendiliğinden bu aşamada durur. Eğer enfeksiyon ilerlerse kazeöz lezyon gelişir ve dev hücreler tipik tüberkülü oluşturur. Yetişkinde ve takatsiz bitkin hastalarda latent hastalığın sebebi uykudaki tuberküllerin reaktivasyonu-dur ve alt loblarm superior segmentleri enfeksiyonun en sık yerleştiği yerlerdir.

Tüberküloz Klinik Bulgular

Tüberküloz Semptom ve Bulgular: Hastalarda ateş, öksürük, iştahsızlık, kilo kaybı, gece terlemesi, göğüs ağrısı, letarji ve nefes darlığı gibi minimal semptomlar mevcuttur. Ekstrapulmoner hastalıkta, perikard, kemikler, eklemler, üriner kanal, meninksler, lenf bezleri veya plevral boşluk tutulumu mevcutsa semptomlar daha şiddetli olabilir. Bazen aktif hastalığı olan vakalarda eritema nodosum görülür. Tüberküloz Labaratuar Bulguları: Orta şiddette PPD’li yalancı negatif test genellikle anerji, uygunsuz test tekniği veya tarihi geçmiş tüberküline bağlıdır. Anarji durumu bazen yaygın tüberkülozla, kızamıkla, sarkoidozla, lenfoma ile veya canlı virüs aşısı (ör. poliomyelit, kızamık, kızamıkçık, kabakulak, influenze ye sarı ateş) uygulaması ile birlikte olabilir. İmmunosupresif ilaçlarda (ör. kortikosteroidler veya azotiopirin) yalıncı pozitif cevaba neden olabilir. İmmunosupresif ilaç alan hastalarda kabakulak deri testi negatif olacaktır. Bu Makaleyede Göz Atmalısın! Prolaktin nedir? Prolaktin yüksekliği ne anlama gelir?

Balgam kültürü, mide ve trakeal yıkantı-lar, tıpkı plevral mayi, plevra ve akciğer biop-sileri gibi teşhisin konmasına yardımcı olacak tetkiklerdendir.

Radyografi Bulguları: Radyografide üst loblann (%85) apikal ve posterior seğmen tle-rinde, alt lobların (% 10) ise superior segmentinde tutulum görülecektir. Histoplasmosis gibi diğer granulomatöz hastalıklarda olduğu gibi üst lobun anterior segmentinin yalnız başına tutulumu çok nadirdir. Alt loblann basal segment tutulumlarıda kadınlar, siyahlar ve diabetikler dışında yaygın değildir. Ancak endobronşial hastalıkta alt loblar genellikle tutularak atelektazi veya konsolidasyon oluşabilir. Hastalığın patolojik çeşitliliğine göre değişik radyografik bulgular görülebilir. Bunlar, lokal eksudatif lezyon, lokal produktif lezyon, kaviteleşme, akut tüberküloz pnömonisi, nıillier tüberküloz, Rasmussen anevrizması, bronşektazi, bronkostenoz ve tüberkülomadır.

Özellikle kalsifikasyonsuz tüberküloma gibi lezyonlann bronkojenik kanserden ayırt edilmesi önem arz eder.

Tüberküloz Tedavisi Tüberküloz Tıbbi Tedavi: Aktif hastalık kemotera-pik rejimlerden biri ile tedavi edilmelidir. İlaçların etkinlikleri devam ettiği halde tedavisüresi azaltılabilen ilaç rejimleri gösterilmiştir. Bu ilaçlar, isoniasid, streptomisin, rifampisin ve etambutoldur. Bu çok kalemli ilaç rejimleri dirençli bakterilerin ortaya çıkmasını önlemek ve toksisiteyi azaltmak gayesi ile hazırlanmışlardır. Tüberküloz Cerrahi Tedavi: Kemoterapinin uygulanır hale gelmesinden sonra tüberküloz tedavisinde cerrahinin rolü oldukça azalmıştır.

Aşağıdaki durumlarda cerrahi müdahale düşünülebilir:

Kemoterapinin yetersizliği, Teşhis gayesi ile, Akciğerin harap olması, Cerrahi sonrası komplikasyonlar, dirençli bronkopievral fistül inatçı kanama.

Teşhis gayesi ile yapılan cerrahi rezeksiyon sayesinde kanser gibi diğer hastalıkların ayırıcı tamsı yapılabildiği gibi kültür için dokuda alınabilir. Harap olmuş lobları (Şek. 19-15) veya büyük enfekte sağ üst lob kavîter tüberkülozu olan hastalar cerrahi rezeksiyon için adaydırlar.

Torakoplasti, plombaj veya rezeksiyon yapılan bazı hastalarda hastalık tekrar aktive olur. Birkaç vakada tekrar operasyon gerektirebilir. Plombaj tedavisinden sonra en yaygın cerrahi indikasyonlar plevral enfeksiyon (Pyojenik veya tüberkülozal) ve ağnya veya diğer organ basılarına neden olan plombaj materyalinin yer değiştirmesidir. Akciğer rezeksiyonunu takiben kalan boşlukta tüberküloz ampiyemi gelişebilir. Bazen bu durum bronkopievral fistül ve kapalı tüp drenajı direk cerrahi müdahaleyi gerektirir.

Bu Makaleyede Göz Atmalısın! Göğüs Sarkmasının Nedenleri Nelerdir?

Tüberküloz ampiyemi takip yönünden problemler arz eder. Ampiyemin olduğu durumda tedavi,

Beraberindeki parankimal hastalığın varlığına, Sadece tüberkülozla veya tüberküloz ve pyojenik enfeksiyonla beraber olmasına, Bronkopievral fistülle beraber olmasına bağlıdır.

Tüberküloz Tedavisinde en son amaç akciğer genişlemesinin tam olmasını sağlamak ve ampiyem alanını yok etmektir. Akciğer dekortikasyonu veya rezeksiyonu bazı vakalarda uygulanabilir, üzerine pyojenik enfeksiyon veya bronkopievral fistül binmiş vakalarda açık veya kapalı drenaj gerekecektir.

Tüberküloz (Verem) İçin hangi doktora / bölüme gilidir?

Tüberküloz (Verem) İçin hastanelerin Göğüs Hastalıkları bölümlerine gidilebilir.

"