Tifo Nedir, Belirtileri Ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir? Haber Kaos

Tifo Nedir, Belirtileri Ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir? Haber Kaos

Tifo Nedir, Belirtileri Ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Salmonella Typhi adlı bakterinin sebep olduğu Tifo, kontamine yiyecek ve içeceklerle bulaşan, ateş ve ishalle kendini gösteren, ortalama üç hafta süren, bulaşıcı ve tehlikeli bir bağırsak hastalığıdır.

Tifo ülkemizde eskiden sık görülmesine karşılık günümüzde çok nadir görülmektedir. Ancak yurtdışı seyahatlerinden hastalığa yakalanan olgular görülmektedir.

Tifonun belirtileri nelerdir?

Başlangıçta halsizlik, kırıklık, kabızlık ya da ishal, kas ağrısı, yüksek ateş, baş ağrısı ve iştahsızlık gibi genel belirtilerle başlar. Bu hastalarda ateş devamlı yüksek seyreder ve hiç tedavi edilmezse bu durum yaklaşık 3-4 hafta sürer.

Bu şikayetlerin başladığı ilk haftadan sonra tifoda sık görülen paslı dil, dalak ve karaciğer büyümesi, karında şişlik, karın ve göğüs alt bölgesinde döküntüler, yüksek ateşe rağmen nabzın artmaması, şuurun hafif bulanık olması ve bağırsak kanaması gibi belirtiler ortaya çıkar.

Hastalık tedavi edilmezse oldukça ağır ve sıkıntılı bir seyir gösterir ve ortalama dört hafta sonra ateş düşer. Tedaviye başladıktan sonra da ateş hemen düşmez. Yaklaşık 4-5 gün daha devam eder.

Tifonun nedenleri nelerdir?

Tifonun etkeni Salmonella Typhi denilen bir bakteridir. Bakteriler, hastalığı geçirmekte olan ve taşıyıcılar (geçirmiş ve iyileşmiş olan bazı kişiler) tarafından dışkı ile atılmaktadırlar.

Özellikle kanalizasyon ile sulanan gıdalar ve atıklarla kirlenmiş sular hastalığın bulaştırılmasında en önemli aracılardır. İyi yıkanmadan yenilen sebzeler bulaşmada hayati rol oynar. Dışarda yemek yeme ve başka ülkelere seyahat önemli bir risk faktörüdür. Tifo taşıyıcısı kişilerin gıda işinde çalışması çok büyük risk oluşturmaktadır.

Tifonun risk faktörleri nelerdir?

Tifo için en önemli risk faktörleri kontamine gıda tüketilmesidir. Bu da en sık dışarıda (sokak satıcısı, restoran vs.) sebze tüketilmesidir. Ayrıca yurtdışı seyahatlerde özellikle tifonun yaygın olduğu Güneydoğu Asya ve Afrika’ya gitme en önemli risk olarak görülmektedir.

Tifo komplikasyonları nelerdir?

Tifonun en önemli komplikasyonu bağırsak kanaması ve delinmesidir. İnce bağırsakta yerleşen bakteriler burada çoğalarak ülserlere ve kanamalara sebep olurlar. Bazı durumlarda bağırsak delinmesi de olabilmektedir. Daha az olarak hastaların şuur bozukluğu gibi başka komplikasyonlar da görülebilir.

Tifo İçin doktor randevusu öncesi neler yapılmalıdır?

Tifo olduğu düşünülen bir hasta, hiç beklemeden hastaneye götürülmelidir. Bu hastaların en azından ateşi düşüp ağızdan beslenmeye başlayana kadar hastane şartlarında takip edilmeleri gereklidir.

Tifo tetkik yöntemleri nelerdir?

Tifo tanısı kandan yapılan hızlı tanı testleri vardır. Ancak bunlar kesin tanı koydurmaz. Kan ve dışkı kültürlerinden bakterinin üretilmesi kesin tanı koydurur.

Tifo tedavi yöntemleri nelerdir?

Tedavi edilmediğinde komplikasyonlar sonucunda ölüme kadar gidebilir. Etkili bir antibiyotik ve destek tedavisi esastır. İlk dönemde bağırsaklar ödemli olduğu için sert gıdalardan kaçınılmalıdır.

Tifo hastaları için yaşam stili önerileri

Hastalar için çok özel bir tavsiye yoktur ancak hastalıktan korunmada gıda ve su hijyenine uyulması esastır.

Not: Sunulan bilgilerin amacı herhangi bir hastalığı teşhis veya tedavi etmek, iyileştirmek veya önlemek değildir. Tüm bilgiler yalnızca genel bilginize yöneliktir, tıbbi tavsiye veya belirli tıbbi durumların tedavisinin yerine geçmez. Uygulamadan önce bu bilgileri doktorunuzla görüşün.

"
Dizanteri Nedir? | Dizanteri Belirtileri ve Tedavisi - Acıbadem

Dizanteri Nedir? | Dizanteri Belirtileri ve Tedavisi - Acıbadem

Dizanteri

Dizanteri, aslen bağırsak sisteminde ortaya çıkan bağırsak iltihabına verilen isimdir. Dizanteri, şiddetli ishal ile ilişkili bulaşıcı bir hastalıktır. Shigella basili veya bakteri ile enfeksiyon en yaygın dizanteri nedenidir.

Dizanteri bireyde hafif veya şiddetli mide krampları ile dışkıda mukus veya kanla görülen oldukça şiddetli ishale yol açabilir. Sıvı kaybını önlemek için başta su olmak üzere bol miktarda sıvı tüketilmesi özellikle önemlidir. Yeterli hidrasyon olmazsa dizanteri birey için ölümcül sonuçlara yol açabilir.

Dizanterinin belirti ve semptomları normal şartlar altında hafif seyreder ve genellikle birkaç gün içinde kaybolur. Çoğu vakada bireyler tıbbi yardıma başvurmazlar. Bununla birlikte dizanterinin varlığı mutlaka sağlık yetkililerine bildirilmelidir.

Dünya çapında her yıl 120 milyon ila 165 milyon Shigella enfeksiyonu vakasına bağlı olarak dizanteri görülmektedir. Bu vakaların yaklaşık 1 milyonu ölüm ile sonuçlanır. Gelişmekte olan ülkelerde bu ölümlerin yüzde 60'ından fazlası 5 yaşın altındaki çocuklar arasında görülmektedir.

Nedenleri Dizanteri Neden Olur?

Dizanteri, genellikle bir bakteri veya parazitin enfeksiyonundan dolayı ortaya çıkar. En yaygın dizanteri türü Shigella basilinden kaynaklanır. Buna basiller dizanteri veya şigelloz adı verilir.

Bu tip bakteri şiddetli semptomlara neden olabilir. Kötü hijyen ve temizlik alışkanlıkları, bu tipin ortaya çıkmasındaki asıl kaynaktır. Bozuk yiyecekler de şigelloza neden olabilir. Gelişmiş ülkelerde, kısa süre önce tropik bölgeleri ziyaret etmemiş bireyler arasında en yaygın dizanteri sebebidir.

Dizanteri İle Ortaya Çıkabilecek Komplikasyonlar Nelerdir?

Dizanteri komplikasyonlarının sayısı azdır. Genellikle hafif olsalar bile bazı vakalarda oldukça şiddetli olabilirler.

Dizanteri süresince sık sık ishal olma ve kusma hızlı bir şekilde dehidrasyona neden olabilir. Bu durum özellikle bebeklerde ve küçük çocuklarda hızla hayati tehlike oluşturabilir.

Amipli dizanteri sürecinde amipler karaciğere yayılırsa, orada bir karaciğer apsesi oluşabilir. Enfeksiyondan sonra eklem ağrısı, yani postenfeksiyöz artrit oluşabilir.

Şigelloz dizanterisi hemolitik üremik sendroma yani alyuvar kan hücrelerinin böbreklere geçişini engelleyerek anemiye, düşük trombosit sayısına ve böbrek yetmezliğine neden olabilir. Bunlara ek olarak bazı vakalarda hastalarda enfeksiyon sonrası titreme nöbetleri görülmüştür.

Dizanteri Nasıl Önlenir?

Birçok dizanteri vakası kötü hijyenden ve temizlik alışkanlıklarından kaynaklanmaktadır. Bireyler enfeksiyon riskini azaltmak için düzenli olarak, özellikle tuvalete çıktıktan sonra ve yemek hazırlamadan önce ellerini sabun ve suyla yıkamalıdır. Bu yaklaşım başta şigelloz olmak üzere diğer ishal türlerinin sıklığını yüzde 35'e kadar azaltabilir.

Hijyen alışkanlıklarının yanı sıra, dizanteri riski örneğin seyahat ederken sadece şişelenmiş ve kaynağı bilinen su içilmesi, şişeden su içmeden önce şişenin ağzının temizlenmesi ve tüketilen gıdaların iyice pişirilmesi gibi adımlara dikkat edilmesiyle de azaltılabilir.

Diş temizliği için temiz su kullanmanın yanı sıra, özellikle buz tüketirken bile temiz sudan üretilmiş olmasına dikkat etmek dizanterinin önlenmesi açısından önemlidir.

Belirtiler Dizanteri Belirtileri Ve Tipleri Nelerdir?

Dizanteri belirti ve semptomları, büyük ölçüde enfeksiyonun yayıldığı bölgedeki genel temizlik kalitesine bağlı olarak hafif ila şiddetli arasında değişir. Bu sebeple gelişmiş ülkelerde dizanteri belirti ve semptomları, gelişmekte olan ülkeler veya tropikal bölgelere göre daha hafif olma eğilimindedir.

Dizanterinin en yaygın hafif belirtileri arasında ishal, hafif mide ağrısı ve mide krampları yer alır. Bu belirti ve semptomlar genellikle enfeksiyondan 1 ila 3 gün sonra ortaya çıkar. Normal şartlar altında hasta birey yaklaşık bir hafta içinde iyileşir. Buna ek olarak bazı bireyler dizanteri sonrasında uzun bir süre boyunca, bazen yıllarca devam edebilen laktoz intoleransı geliştirebilir.

Dizanteri Nasıl Bulaşır?

Amipler, özellikle hijyenik olmayan alanlarda, vücut dışında uzun süre hayatta kalabildikleri için hem yiyecekleri ve suyu kirletebilirler hem de diğer insanlara doğrudan bulaşabilirler. Aynı zamanda tuvalet sonrasında insanların ellerine de yerleşebilirler. Dikkatli ve düzenli hijyene dikkat etmek, enfeksiyonun yayılma riskini azaltır. Bu tür dizanteri tropik bölgelerde daha yaygın olarak görülür.

Bu asli sebeplerin yanı sıra, daha nadir olarak bağırsaklarda parazitik bir kurt enfeksiyonu, kimyasal tahriş veya viral enfeksiyonlar da dizanteriye sebep olabilir.

Dizanteri temel olarak basili kaynaklı ve amip kaynaklı olmak üzere iki temel tipe ayrılır.

Basilli Dizanteri Nedir?

Basilli kaynaklı dizanterinin belirti ve semptomları, enfeksiyondan sonraki ilk 1-3 gün içinde ortaya çıkma eğilimindedir. Normalde hafif bir mide ağrısı ve ishal gözlemlenir. Ancak dışkıda kan veya mukus görülmez.

Özellikle başlangıçta sıklıkla ishal görülebilir. Daha nadir olarak dışkıda kan veya mukus, yoğun karın ağrısı, 38 °C üstü ateş, mide bulantısı ve kusma bu tür dizanterinin belirtileri arasında görülebilir. Ancak birçok vakada semptomlar oldukça hafiftir ve sıvı alımına dikkat edildiği sürece doktora gitmeye gerek olmaz. Sorun bir kaç gün içerisinde kendiliğinden çözülür.

Amipli Dizanteri Nedir?

Amipli dizanteri veya amipiyaz tipi dizanteri ise bir amip olan Entamoeba histolytica'dan yani kısaca E. histolytica’dan kaynaklanır. Amipler normalde bir kist oluşturmak üzere bir araya toplanırlar ve bu kistler vücuttan insan dışkısı ile dışarı çıkarlar.

Amip kaynaklı dizanterinin, yani amipiyazisin belirti ve semptomları arasında ise aralıklı ishal ve kabızlık, ateş ve üşüme ile titreme, dışkının ağrılı çıkarılması, irin, kan veya içeren sulu ishal, karın ağrısı, mide bulantısı ile birlikte kusma ve yorgunluk bulunur.

Eğer enfeksiyona yol açan amipler bağırsak duvarında bir tünel açarlarsa kan dolaşım sistemine yayılırlar ve diğer organları da enfekte edebilirler.

Amipler mukoza dokusunda ülser oluşumuna yol açabilir. Bu ülserlerin kanaması dışkıda kana neden olur. Amip kaynaklı dizanterinin semptomları bir kaç hafta devam edebilir.

Amipler, semptomlar geçtikten sonra da insan konakçılarının içinde varlıklarını sürdürmeye devam edebilirler. Daha sonra bireyin bağışıklık sistemi zayıflarsa semptomlar tekrar ortaya çıkabilir. Ancak gerçekleştirilen tıbbi tedavi amiplerin hayatta kalma riskini azaltır.

Tanı Yöntemleri Dizanteri Nasıl Teşhis Edilir?

Dizanteri hastalığının teşhisi sürecinde doktor öncelikle hastaya belirti ve semptomlarını öğrenmek için bir kaç soru soracaktır. Ardından hastanın tıbbi geçmişi hakkında da birkaç soru sorabilir. Doktor son olarak bir fizik muayene gerçekleştirecektir.

Özellikle tropik bölgelerden yeni dönen bireylerden dışkı örneği alınması istenebilir. Dışkı örneğinden gelecek olan laboratuvar sonuçları, enfeksiyonun Shigella veya Entamoeba histolytica enfeksiyonundan kaynaklanıp kaynaklanmadığını kolaylıkla ortaya çıkarır.

Buna ek olarak kanama başta olmak üzere şiddetli semptomların varlığı durumunda bir ultrason taraması veya bir endoskopi şeklinde tanısal görüntülenme istenebilir. Endoskopi sırasında, doktor bir mercek veya kamera ile donatılmış içi boş bir tüpten yararlanacaktır. Bu görüntülemeler iç mukoza dokusunda herhangi bir delinmenin varlığını saptayabilir.

Tedavi Yöntemleri Dizanteri Nasıl Tedavi Edilir?

Dizanteri tedavisi, dizanteriye neyin neden olduğuna göre farklılık gösterir. Bunun için uygun tanının konulmasının ardından uygun tedaviye başlanır. Ancak her durumda ishal veya kusması olan herhangi bir hasta bireyin dehidrasyonunu önlemek için bol miktarda sıvı içmesi gereklidir.

Eğer birey sıvı içemiyorsa, ya da ishal ve kusma çok fazlaysa, intravenöz yani damar içinden vücut sıvılarının yenilenmesi gerekli olabilir. Bu süreçte hastaya uygun serum verilir ve bireyin durumundaki gelişmeler gözlemlenir.

Dizanteri İyileşme Süresi

Hafif belirtilere sahip basilli dizanterisi, özellikle gelişmiş ve sanitasyon ile iyi hijyen alışkanlıklarının bulunduğu ülkelerde bir tedaviye gerek duymadan düzelebilir. Ancak yukarıda belirtildiği üzere hasta mutlaka bol sıvı tüketmelidir. Daha ağır vakalarda ise antibiyotik ilaçların kullanılması gerekli olur.

Amipiyaz dizanteri tedavisi sürecinde ise amip öldürücü ilaçlar Entamoeba histolyca'yı tedavi etmek için kullanılır. Bu sayede dizanteriye bağlı semptomların ortadan kalkmasının ardından vücudun içinde gizlenebilecek amiplerin hayatta kalması ihtimali de engellenir.

Hekim tarafından önerilen bazı ilaçlar hem bakterilerden hem de parazitlerden kaynaklanan dizanteriyi tedavi edebilirler.

Ancak alınan dışkı örneklerinden gelen laboratuvar sonuçları net değilse, hastada görülen semptomlarının ne kadar şiddetli olduğuna bağlı olarak antibiyotik ve amip öldürücü ilaçların bir kombinasyonu verilebilir. Dizanteri hastalığın iyileşme süreci etkene ve hasta özelliklerine göre değişiklik gösterebilir.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 24 Şubat 2021 Çarşamba Yayımlanma Tarihi: 25 Ocak 2021 Pazartesi

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde, sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Kimlik bilgileriniz: Adınız, soyadınız, T.C. Kimlik numaranız, pasaport numaranız veya geçici TC Kimlik numaranız, doğum yeri ve tarihiniz, medeni haliniz, cinsiyetiniz, sigorta veya hasta protokol numaranız ve sizi tanımlayabileceğimiz diğer kimlik verileriniz. İletişim Bilgileriniz: Adresiniz, telefon numaranız, elektronik posta adresiniz ve sair iletişim verileriniz, müşteri temsilcileri ya da hasta hizmetleri tarafından çağrı merkezi standartları gereği tutulan sesli görüşme kayıtlarınız ile elektronik posta, mektup veya sair vasıtalar aracılığı ile tarafımızla iletişime geçtiğinizde elde edilen kişisel verileriniz. Muhasebesel Bilgileriniz: Banka hesap numaranız, IBAN numaranız, kredi kartı bilginiz, faturalama bilgileriniz gibi finansal verileriniz. Sağlık hizmetlerinin finansmanı ve planlaması amacıyla özel sağlık sigortasına ilişkin verileriniz ve Sosyal Güvenlik Kurumu verileriniz. Hastane veya tıp merkezlerimizi ziyaret etmeniz halinde güvenlik ve denetim amaçlı tutulmakta olan kamera kayıtları görüntüleriniz. Otoparkı kullanmanız halinde araç plaka veriniz. Sağlık Bilgileriniz: Laboratuvar sonuçlarınız, test sonuçlarınız, muayene verileriniz, randevu bilgileriniz, check-up bilgileriniz, reçete bilgileriniz dahil ancak bunlarla sınırlı olmaksızın tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi sırasında veya bunların bir sonucu olarak elde edilen her türlü sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel verileriniz. www.acibadem.com.tr sitesine veya www.acibadem.com.tr/AcibademOnline/TR/MainPage adresine gönderdiğiniz veya girdiğiniz sağlık verileriniz ve sair kişisel verileriniz. Acıbadem’e veya Acıbadem Grup şirketlerinden herhangi birine iş başvurusunda bulunmanız halinde bu hususta temin edilen özgeçmiş dâhil sair kişisel verileriniz ile Acıbadem Grubu çalışanı ya da ilişkili çalışan olmanız halinde hizmet akdiniz ve işe yatkınlığınız ile ilgili her türlü kişisel verileriniz.

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

Kimliğinizi teyit etme, Kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi. İlgili mevzuat uyarınca Sağlık Bakanlığı ve diğer kamu kurum ve kuruluşları ile talep edilen bilgilerin paylaşılması. Hastane ve Tıp Merkezlerimizin iç işleyişi ile günlük operasyonların planlanması ve yönetilmesi. Hastane Yönetimi, Hasta Hakları, Hasta Deneyimi bölümleri tarafından hasta memnuniyetinin ölçülmesi, arttırılması ve araştırılması. İlaç temini. Randevu almanız halinde randevu hakkında sizi haberdar edebilme. Risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi. Sağlık hizmetlerini geliştirme amacıyla analiz yapma. Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından sağlık hizmetlerinizin finansmanı, tetkik, teşhis ve tedavi giderlerinizin karşılanması, müstehaklık sorgusu kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgilerin paylaşılması. Araştırma yapılması. Yasal ve düzenleyici gereksinimlerin yerine getirilmesi. Sağlık hizmetlerinin finansmanı kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgileri paylaşma. Kalite, Hasta Deneyimi, Bilgi Sistemleri bölümleri tarafından risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi. Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından hizmetlerimiz karşılığında faturalandırma yapılması ve anlaşmalı olan kurumlarla ilişkinizin teyit edilmesi. Pazarlama, Medya ve İletişim, Çağrı Merkezi bölümleri tarafından kampanyalara katılım ve kampanya bilgisi verilmesi, Web ve mobil kanallarda özel içeriklerin, somut ve soyut faydaların tasarlanması ve iletilebilmesi.

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi,

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği, Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi ve Mahremiyetinin Korunması Yönetmeliği, Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuat hükümleridir.

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca,

Kişisel veri işlenip işlenmediğini öğrenme, Kişisel veriler işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, Kişisel sağlık verilerine erişim ve bu verileri isteme, Kişisel verilerin işlenme amacını ve bunların amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, Yurt içinde veya yurt dışında kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesini isteme, Kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesini isteme, Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesine ve/veya kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesine ilişkin işlemlerin kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişilere bildirilmesini isteme, İşlenen verilerin münhasıran otomatik sistemler vasıtasıyla analiz edilmesi suretiyle kişinin kendisi aleyhine bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme hakkını haizsiniz.

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak,

(i) ATATÜRK MAH.FEZA SK.NO:3/8 ATAŞEHİR, Istanbul, Türkiye adresine kargo ile ıslak imzanızı taşıyan bir dilekçe ile “Kurumsal Sekretarya” departmanı dikkatine Zarfına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Kapsamında Bilgi Talebi” yazılarak gönderebilirsiniz, (ii) Noter kanalıyla gönderebilir, (iii) acibademsaglik@hs02.kep.tr adresine güvenli elektronik ya da mobil imzalı olarak, kayıtlı elektronik posta adresi veya sistemimizde kayıtlı elektronik e-posta adresiniz aracılığıyla ve/veya (iv) Acıbadem’e hitaben yazdığınız “word veya pdf.” formatındaki bir dosyayı güvenli eimza ile imzalayarak kisiselveri@acibadem.com ‘a e-posta’nın konu kısmına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Bilgi Talebi” yazarak iletebilirsiniz.

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

SIK ZİYARET EDİLENLER Akciğer kanseri Bağırsak kanseri Böbrek nakli Cilt kanseri Gırtlak kanseri Hemoroid Kalp krizi belirtileri Kan kanseri (Lösemi) Karaciğer nakli Kemik iliği nakli Kolon kanseri Koronavirüs Belirtileri Lenf kanseri Lenfödem Meme kanseri Mide kanseri Pankreas kanseri Prostat kanseri Rahim kanseri Vücut kitle endeksi hesaplama


Ana Sayfa Hastaneler Doktorlar Medikal Teknolojiler Kurumsal Bilgiler Sponsorluklar Bilgilendirilmiş Onamlar Kişisel Verilerin Korunması İletişim

Web sitemizde bulunan tüm görsellerin, işitsel veya içerik bilgilerinin izinsiz kullanılması yasaktır. Durumun tespit edilmesi halinde hukuki yollara başvurulacaktır.

"
Tifo hastalığı - Ankara Magnet Hastanesi

Tifo hastalığı - Ankara Magnet Hastanesi

Tifo hastalığı

Tifo, Salmonella typhimurium (S. typhi) bakterisinin yol açtığı bir enfeksiyon türüdür. Bu bakteri, insanların bağırsaklarında ve kan dolaşımında yaşar. Enfekte bir kişinin dışkısına maruz kalarak bireyler arasında yayılır. Tifodan kaynaklanan enfeksiyonlar hayvanlarda görülmez ve bulaşma genellikle insandan insana temas yoluyla gerçekleşir.

S. typhi bakterisi genellikle ağız yoluyla vücuda girer ve bağırsaklarda yaklaşık 1 ila 3 hafta boyunca çoğalır. Bu süre sonunda bakteri, bağırsak duvarını aşarak kan dolaşımına geçer. Daha sonra kan dolaşımı yoluyla diğer dokulara ve organlara yayılır. Bu bakteri bağışıklık sistemi tarafından etkili bir şekilde savunulamaz, çünkü S. typhi, bağışıklık sistemi tarafından zor ulaşılabilir bölgelerde yaşayabilir.

Tifo tanısı, bakterinin kan, dışkı, idrar veya kemik iliği gibi örneklerde tespit edilmesiyle konur. Bu örneklerin incelenmesi, hastalığın teşhis edilmesine yardımcı olur.

Tifo hastalığı neden olur?

Tifo hastalığının nedeni genellikle Salmonella typhi, daha nadiren ise Salmonella paratyphi adı verilen bakterilerdir. Salmonella typhi ile meydana gelen tifo, daha şiddetli bir tabloya neden olur. Bu iki bakteri, aynı bakteri sınıfına aittir, ancak tifo ve daha yaygın olan Salmonella enfeksiyonunu tetikleyen bakteriler farklıdır.

Tifo genellikle kirli yiyecek veya su tüketimi yoluyla veya enfekte olmuş bir kişiyle doğrudan temasla bulaşır. Özellikle gelişmekte olan ülkelerde, tifo vakalarının çoğu kirli içme suyu ve yetersiz sanitasyon koşulları nedeniyle meydana gelir. Gelişmiş ülkelerde yaşayan insanlar genellikle seyahat sırasında enfekte olurlar ve daha sonra hastalığı başkalarına fekal-oral yolla bulaştırabilirler. Bu, bakterilerin dışkıdan yayıldığı ve bazen enfekte kişilerin idrarından çevreye bulaştığı anlamına gelir. Tifo hastaları, tuvalet sonrası ellerini yeterince yıkamazlarsa ve sonra yiyeceklerle temas ederlerse, bu yiyecekleri yiyen kişilere enfeksiyon bulaştırabilirler. Ayrıca bakterilerle kirlenmiş içme suyu veya diğer gıdalar aracılığıyla da enfeksiyon yayılabilir.

Bazı insanlar, tifo hastalığından tamamen kurtulduktan sonra bile, antibiyotik tedavisi sonrasında dahi etken bakterileri sindirim sistemi veya safra kesesinde yıllarca taşıyabilirler. Bu bireyler “kronik taşıyıcılar” olarak adlandırılırlar ve artık belirtileri olmasa bile bakterileri dışkılarıyla atarlar, bu da başkalarına bulaşma riski taşır.

Tifo hastalığı belirtileri

Tifo hastalığının belirtileri genellikle enfeksiyonun ilk aşamalarında hafif olabilir ve daha sonra şiddetlenerek ortaya çıkabilir. Tifo belirtileri şunlar olabilir:

Yüksek ateş: Tifo hastaları genellikle yüksek ateş yaşarlar, ateş sıklıkla 39-40 dereceye kadar çıkabilir. Baş ağrısı: Şiddetli baş ağrıları tifo hastalarında sıkça görülür. İştah kaybı: Tifo hastaları iştahlarını kaybederler ve kilo kaybı yaşarlar. Halsizlik ve bitkinlik: Hastalık nedeniyle genel bir halsizlik ve bitkinlik hissi yaşanabilir. Karın ağrısı: Karın bölgesinde ağrı ve rahatsızlık hissi olabilir. Mide bulantısı ve kusma: Bulantı ve kusma sıkça görülebilir. İshal veya kabızlık: Bağırsak problemleri de tifo belirtileri arasında yer alabilir. Bazı hastalarda ishal, bazılarında ise kabızlık görülebilir. Deri döküntüleri: Vücudun çeşitli bölgelerinde hafif pembe lekeler veya döküntüler olabilir. Solunum problemleri: Solunum sıkıntısı, özellikle hastalığın ilerlediği durumlarda, nadir de olsa görülebilir. Bilinç değişiklikleri: İleri vakalarda bilinç değişiklikleri, delirium veya şuur kaybı gibi belirtiler ortaya çıkabilir.

Tifo, tedavi edilmezse veya tedavi gecikirse ciddi komplikasyonlara yol açabilir ve ölümcül olabilir. Bu nedenle, tifo belirtileri fark edildiğinde derhal bir sağlık profesyoneline başvurmak önemlidir. Tedavi genellikle antibiyotiklerle yapılır ve hastalığın erken aşamalarında başlandığında başarı şansı daha yüksektir.

Tifo hastalığı için risk faktörleri nelerdir?

Seyahat: Tifo, özellikle tifo ateşinin yaygın olduğu bölgelere seyahat edenler için risk oluşturabilir. Temiz olmayan su kaynaklarına veya kirli yiyeceklere maruz kalmak, bu riski artırabilir. Meslek: Mikrobiyologlar gibi laboratuvar çalışanları, Salmonella typhi bakterileriyle çalışırken enfekte olma riski taşırlar. İnsan teması: Tifo, enfekte olmuş bir kişi ile yakın temas halinde olanlar arasında hızla yayılabilir. Bu temas, özellikle kişisel hijyen önlemlerine dikkat edilmezse, tifo hastalığına yakalanma riskini artırabilir. Su ve gıda kaynakları: Temiz olmayan su kaynaklarından içme veya kirli gıdaların tüketimi, tifo riskini artırabilir. Tifo, enfekte kişilerin dışkısıyla kirlenmiş su veya yiyeceklerle bulaşabilir. Bağışıklık durumu: Bağışıklık sistemi zayıf olan kişiler, tifo hastalığına karşı daha duyarlı olabilirler. Bu, yaşlılar, çocuklar veya bağışıklık sistemini baskılayan bir hastalığı olan bireyler için daha fazla risk oluşturabilir.

Tifo, özellikle gelişmekte olan ülkelerde enfekte olmuş su kaynakları ve yetersiz sanitasyon koşullarıyla bağlantılı olarak yaygın bir sorundur. Bu nedenle, bu bölgelere seyahat edenler ve bu koşullarda yaşayanlar daha yüksek bir risk altındadır. Enfeksiyondan korunmak için temiz su tüketimi, kişisel hijyen kurallarına uyulması ve aşılama gibi önlemler alınmalıdır.

Tifo hastalığından korunma yöntemleri

Aşılama: Tifo aşısı, bu hastalığa karşı en etkili koruma yöntemlerinden biridir. Risk altındaki bölgelere seyahat edenler ve bu bölgelerde yaşayanlar için aşılama önerilir. Tifo aşıları genellikle ağızdan veya enjeksiyon yoluyla yapılır. Ağızdan kullanılan canlı, zayıflatılmış aşı genellikle seyahatten 1 hafta önce alınan 4 tabletten oluşur. Tek doz enjeksiyon yoluyla yapılan aşı ise seyahatten 2 hafta önce uygulanır. Ancak, aşılama bazı kişilere uygun olmayabilir, örneğin tifo hastalığına yakalanmış bireylerde veya 6 yaşın altındaki küçük çocuklarda aşılama önerilmez. Ayrıca, bağışıklık sistemi zayıflamış kişilere ve HIV hastalarına canlı aşı verilmemelidir. Her iki aşı türü de tam koruma sağlamayabilir, bu nedenle diğer korunma önlemleri de alınmalıdır. Temiz su ve hijyen: Tifo, kirli su ve gıdalar yoluyla bulaşabilir. Bu nedenle temiz içme suyu kullanımına dikkat edilmelidir. Ellerin yıkanması, yiyeceklerin hijyenik koşullarda saklanması ve hazırlanması da enfeksiyon riskini azaltabilir. Sağlık ve sanitasyon iyileştirmeleri: Gelişmekte olan ülkelerde, temiz su temini, sanitasyon koşullarının iyileştirilmesi ve sağlık hizmetlerinin güçlendirilmesi gibi altyapı iyileştirmeleri, tifo hastalığının kontrol altına alınmasına yardımcı olabilir. Kişisel hijyen: El yıkama alışkanlığı, tifo ve diğer enfeksiyonlardan korunmada önemlidir. Özellikle tuvalet kullanımı ve yemek hazırlığından önce ve sonra ellerin yıkanması gereklidir.

Tifo hastalığı komplikasyonları nelerdir?

Tifo hastalığı, tedavi edilmediğinde veya tedavi geciktiğinde ciddi komplikasyonlara yol açabilen potansiyel olarak ölümcül bir hastalıktır. Bu komplikasyonlar arasında şunlar yer almaktadır:

Bağırsak delinmesi (Perforasyon): Tifoda en ciddi komplikasyonlardan biri bağırsaklarda kanama veya delinmedir. Genellikle hastalığın üçüncü haftasında gelişebilir. Bağırsaklarda delinme meydana geldiğinde, bağırsak içeriği karın boşluğuna sızar, bu da şiddetli karın ağrısı, bulantı, kusma ve kan dolaşımı enfeksiyonu (sepsis) gibi ciddi belirtilere yol açar. Bu komplikasyon acil cerrahi müdahale gerektirir. Kalp sorunları: Tifo, kalp kasının iltihaplanmasına (miyokardit), kalp kapakçıklarının iltihaplanmasına (endokardit) ve kalp zarlarının iltihaplanmasına (perikardit) neden olabilir. Bu durumlar ciddi kalp sorunlarına yol açabilir. Solunum problemleri: Tifo, zatürre gelişimine yol açabilir, bu da solunum problemlerine neden olabilir. Pankreatit: Pankreasın iltihaplanması (pankreatit) tifo hastalarında nadir görülebilecek bir komplikasyondur. Böbrek veya mesane enfeksiyonları: Tifo, böbrek veya mesane enfeksiyonlarına neden olabilir. Sinir sistemi sorunları: Tifo, beyin ve omuriliği çevreleyen zarların ve sıvıların iltihaplanmasına (menenjit) yol açabilir. Ayrıca deliryum, halüsinasyonlar ve paranoid psikoz gibi psikiyatrik sorunlar da gelişebilir.

Hızlı ve etkili tedavi, tifo hastalarının neredeyse tamamının iyileşmesini sağlar. Ancak tedavi edilmeden bırakıldığında veya tedaviye erişim sınırlıysa, bu komplikasyonlar daha sık görülebilir ve hastalığın ölümcül olma riski artar. Bu nedenle tifo hastalığının erken teşhisi ve uygun tedavisi çok önemlidir.

Tifo hastalığı nasıl teşhis edilir?

Tifo hastalığının teşhisi, semptomlar ve laboratuvar testleri kullanılarak konur. Aşağıda tifo hastalığının teşhisinde kullanılan yöntemler açıklanmıştır:

Semptomlar ve hikâye anamnezi: Tifo hastalığının teşhisi, hastanın semptomlarına ve hastalığın seyrine ilişkin detaylı bir hikâye anamnezine dayanır. Ateş, baş ağrısı, iştah kaybı, mide bulantısı ve diğer semptomlar, tifo teşhisi için önemli bir işarettir. Fizik muayene: Doktor, hastanın fiziksel muayenesini yaparak tifo belirtilerini değerlendirir. Hastanın vücut sıcaklığı, lenf bezlerinde şişme veya karın bölgesinde hassasiyet gibi bulguları araştırılır. Laboratuvar testleri: Tifo hastalığının teşhisi genellikle laboratuvar testleri ile doğrulanır. Dışkı örneği, idrar örneği ve kan örneği gibi örnekler alınarak bakterinin varlığı tespit edilir. Bu testler, hastalığın tipik belirtileri göstermeyen veya diğer benzer hastalıklarla karışabilen vakalarda daha kesin bir tanı sağlar. Serolojik testler: Kan örneklerindeki antikor seviyelerinin ölçümü, tifo teşhisinde kullanılabilir. Bu testler, enfeksiyonla savaşan vücut savunma mekanizmalarının aktivitesini gösterir. Kan kültürleri: Kan kültürleri, enfeksiyonun varlığını ve hangi bakteri türünün sorumlu olduğunu tespit etmede yardımcı olabilir. Bu test, tedaviye yanıtın izlenmesinde de önemli olabilir.

Tifo hastalığının doğru ve erken teşhisi, uygun tedaviyi başlatmak için kritik öneme sahiptir. Bu nedenle tifo belirtileri gösteren hastaların derhal bir sağlık profesyoneline başvurması ve gerekli testlerin yapılması önemlidir.

Tifo hastalığı tedavisi nasıl yapılır?

Tifo hastalığının tedavisi için kullanılan temel yaklaşım şunları içerir:

Antibiyotik tedavisi: Tifo hastalığının etkili bir şekilde tedavi edilmesi için antibiyotikler kullanılır. İlaç seçimi, enfeksiyonun şiddeti ve yerel direnç paternlerine bağlı olarak değişebilir. Siprofloksasin ve seftriakson gibi antibiyotikler, tifo tedavisinde sıkça kullanılan ilaçlardır. Tedaviye başlandığında semptomlarda hızlı bir iyileşme görülebilir. Ancak, tam bir tedavi süresi boyunca ilaçların düzenli olarak alınması önemlidir. Sıvı ve elektrolit takviyesi: Tifo hastalığı sırasında sık sık kusma ve ishal gibi belirtiler görülebilir. Bu nedenle, vücut sıvı ve elektrolit dengesinin korunması için yeterli sıvı alımı büyük önem taşır. Hastalar sıklıkla intravenöz (damar yoluyla) sıvı tedavisi alabilirler. Ameliyat: Nadir durumlarda, özellikle bağırsaklarda delinme (perforasyon) gibi ciddi komplikasyonlar gelişirse cerrahi müdahale gerekebilir. Ameliyat, bağırsak içeriğinin karın boşluğuna sızmasını önlemek ve komplikasyonları tedavi etmek için yapılır.

Tifo hastalığının tedavisi, erken teşhis ve uygun tedavi ile genellikle başarılıdır. Antibiyotiklerle tedavi edilen hastaların çoğu semptomların hızla iyileştiğini fark eder ve tam iyileşme sağlanabilir. Ancak, tedaviyi tamamlamak önemlidir, çünkü antibiyotik tedavisi yarıda bırakıldığında veya eksik alındığında, enfeksiyon tekrarlayabilir veya direnç geliştirebilir. Bu nedenle doktorun önerdiği süre boyunca ilaçların düzenli olarak alınması önemlidir.

"
Tifo: Tanı, Belirti ve Tedavisi

Tifo: Tanı, Belirti ve Tedavisi

Salmonella

İnsan vücudunda, gıdalarda, hayvanlarda ve doğada birçok canlı mikroorganizma bulunur. Bakteriler, mayalar, virüsler vb. bu mikroorganizmalar arasında sayılabilir. Mikroorganizmalar yararlı veya zararlı etkileri ile insan sağlığına doğrudan veya dolaylı olarak etki edebilir. İnsanlarda birçok türü bulunan bakteriler ciltte, sindirim sisteminde ve diğer sistemlerde konumlanabilir. Yararlı bakterilerin yanı sıra patojen (hastalık yapıcı) bakteriler de vücuda girerek sistemleri etkileyebilir.

Patojen bakterilerden biri olan Salmonella insanlarda “Salmonelloz” adı verilen ateşli hastalığa neden olabilir. Özellikle bağışıklık yanıtı zayıf olan yaşlılar ve çocuklar için tehlikeli olabilir. Hastalıklara neden olabilen birden fazla Salmonella türü mevcuttur. Yüksek ateş, ishal ve mide krampları ile kendini gösterebilir. Salmonella ile enfekte olduktan 12-72 saat sonra belirtiler ortaya çıkabilir. Belirti ve semptomlar kişiden kişiye değişebilir ve ciddi boyutlara ulaşabilir. Bununla birlikte Salmonella bakterilerine karşı uygulanan herhangi bir aşı bulunmamaktadır.

İçindekiler Salmonella Hastalığı Nedir? Salmonella Belirtileri Nelerdir? Salmonella Nedenleri Nelerdir? Salmonella Çeşitleri Nelerdir? Çocuklarda Salmonella Hastalığı Salmonella Tanısı Nasıl Konulur? Salmonella Tedavi Yöntemleri Nelerdir? Sık Sorulan Sorular Salmonella Hastalığı Nedir?

Salmonella hastalığı olarak bilinen “Salmonelloz”, Salmonella bakterilerinin neden olduğu ateşli bir hastalıktır. İnsanlarda enfeksiyon oluşmasına neden olan Salmonella bakterilerinin yaklaşık %99`u Salmonella enterica`dır. Bakteri tifo ateşi, invaziv tifo dışı salmonelloz ve invaziv olmayan tifo dışı salmonelloz olmak üzere başlıca 3 hastalığın oluşmasına neden olabilir. Salmonella ile enfekte kişi semptom göstermeden taşıyıcı olabilir veya vücudun farklı bölgelerinde enfeksiyon şeklinde kendini gösterebilir.

Hastalık yapıcı Salmonella bakterisi mide asidine karşı dayanıklı olabilir ve bağırsaklara geçebilir. Bağırsaklarda mukozayı istila ederek toksik maddeler üretebilir. Bağırsak mukozasının tahrip edilmesi sonucu vücuttan sitokinler salınabilir, bağırsak enfeksiyonu ve inflamatuvar yanıt oluşabilir. Bu durum sonucunda ishal oluşabilir ve bakterilerin yayılmasına neden olabilir. Salmonellanın en yaygın yayılma yolları su, kontamine besinler, dışkı ve hayvanlardır. Hayvansal ürünlerin iyice pişirilmemiş olması nedeniyle Salmonella çoğu zaman canlı kalabilir ve insanları enfekte edebilir.

Salmonella Belirtileri Nelerdir?

Salmonella belirtileri bulaştan 6 saat ila 6 gün sonra ortaya çıkabilir. Semptomatik dönem 4-7 gün boyunca sürebilir. Enfekte olmuş bireyler her zaman semptom göstermeyebilir ve bu durum birkaç haftayı bulabilir. Bununla birlikte Salmonella hastalığı belirtileri uzun bir süre devam edebilir. Bu bağışıklık yanıtları kişinin fizyolojik durumuna (yaş, hastalık, bağışıklık vb.) göre değişkenlik gösterebilir.

Salmonella salgını tipik olarak şu şekilde ortaya çıkabilir:

İshal, Mide krampları, Mide bulantısı ve kusma, Yüksek ateş ve titreme, Baş ağrısı, Dışkıda renk değişikliği veya kan.

Salmonella bakterilerinin kan dolaşımı ile vücuda yayılması sonucu idrarda, kemiklerde, eklemlerde, beyin ve omurilikte enfeksiyonlara neden olabilir. Sonuç olarak birtakım sistemlerin etkilenmesi ile ek belirtiler ortaya çıkabilir. Genellikle bir hafta boyunca semptomlar devam edebilir ancak ishal 10 gün sürebilir. Ayrıca ishal sonrası bağırsakların normal işlevine geri dönmesi birkaç ayı bulabilir.

Salmonella Nedenleri Nelerdir?

Sağlıklı kişide hastalıkların oluşması için 105-1010 bakterinin vücuda alınması gerekir. Vücut direnci düşük olan bebekler, yaşlılar ve immün yetersizliğine sahip bireyler için daha az sayıda bakteri aynı sonuca neden olabilir. Ek olarak yaş, kişinin bağışıklık direnci ve bakterinin hastalık yapma yeteneği birtakım rahatsızlıkların oluşmasında faktör olabilir. Salmonella türleri dirençli bakterilerdir. Uzun süreli olarak atık sularda, dondurulmuş besinlerde, dışkıda ve diğer ortamlarda canlı kalabilir.

Hayvanlarda ve insanlarda bulunan Salmonella şu yollar ile kontamine olabilir:

Arıtılmamış atık su, Çiğ yumurta ve kabukları, Çiğ kırmızı et, kümes hayvanları ve deniz ürünleri, Yıkanmamış meyve ve sebzeler, Pastörize edilmemiş süt ve süt ürünleri, Hayvanlar ve yaşadıkları ortamlardan bulaşan tüy, deri, pul ve dışkı, Yetersiz hijyen koşulları (tuvalet sonrası el yıkamama vb.), Salmonella ile enfekte olmuş kişilerin temas ettiği yüzeyler.

Salmonella genellikle mide asidi gibi savunma hatları ile devre dışı bırakılabilir. Ancak mide asidi ve safra tuzlarına, oksijensiz ve besinsiz ortamlara, mukus ve bağırsak ortamına direnç göstererek canlı kalabilir, vücudun yok edebileceğinden fazla bir miktara ulaştığında enfeksiyona neden olabilir. Uzun süreli antibiyotik kullanımı sonucu bağırsak florasının değişmesi, antiasit kullanımı sonucu mide asidinin azalması, gastrektomi sonucu midenin hızlı boşalması, sindirim organlarının hareketlerini azaltan ilaçların kullanımı Salmonella enfeksiyonuna yatkınlık sağlayabilir.

Salmonella Çeşitleri Nelerdir?

Salmonella dünya çapında görülen ve kişiden kişiye yayılabilen bir patojendir. Semptom vermeden sessiz bir şekilde vücutta konumlanabilir ve kişiler taşıyıcı olabilir. İnsanlarda esas olarak ağızdan ve dışkı yoluyla bulaşabilir. Gıdalar bu bulaş yolları ile kontamine olabilir ve bakterilerin taşınmasında bir etken olabilir.

İnsanlarda Salmonella çeşitleri ve neden oldukları hastalıklar şunlar olabilir:

Enterik ateş (Tifo ateşi): Özellikle Salmonella typhi bakterilerinin neden olduğu ciddi enfeksiyondur. Bakterinin yetersiz hijyen koşulları nedeniyle veya ağızdan vücuda girmesinin ardından 10-14 gün içerisinde ateş, baş ağrısı, kabızlık, halsizlik, karın ağrısı, öksürük, iştahsızlık, deri döküntüsü vb. belirtiler görülebilir. Çocuklarda viral hastalık ile karıştırılabilir. Bebeklerde huzursuzluk ve nöbetler şeklinde belirebilir. Acil tıbbi müdahale uygulanmazsa ölümcül olabilir. Gastroenterit (İnvaziv olmayan tifo dışı salmonelloz): Salmonella enteritidis, Salmonella choleraesuis ve Salmonella typhimurium`un neden olduğu en yaygın tablodur. Genellikle Salmonella bulaşmış gıdalar ve suyun tüketilmesinden yaklaşık 6-72 saat sonra mide bulantısı ve kusma, ateş, titreme, baş ve karın ağrısı şeklinde ortaya çıkabilir. İshal gastroenteritin ana semptomu olarak görülebilir. Bu vakalarda kronikleşen ishal vücuttan aşırı su atılmasına neden olabileceği için riskli olabilir. Bakteriyemi/Septisemi (İnvaziv tifo dışı salmonelloz): Salmonella typhi, S. typhimurium, S. choleraesuis, S. enteritidis, S. paratyphi A, B, C, S heidelberg bakterilerinin kan dolaşımına geçerek çoğalması durumudur. Bakteriler neredeyse her organa yayılabilir ve bölgesel enfeksiyona neden olabilir. En sık görülen belirtiler ateş, titreme nöbetleri, terleme, iştahsızlık ve kilo kaybı şeklindedir. Bakterilerin kanda yayılması ve çoğalması bireyin bağışıklık sistemine ve direncine bağlı olarak gelişebilir. Çocuklarda Salmonella Hastalığı

Salmonella enfeksiyonu, çocuklar da dahil olmak üzere her yaş grubundaki insanları etkileyebilir. Ancak çocuklar, bağışıklık sistemleri henüz tam olarak gelişmediği için enfeksiyonlara karşı daha hassas olabilirler.

İşte çocuklarda Salmonella enfeksiyonu hakkında bilmeniz gereken bazı önemli noktalar:

Belirtiler: Salmonella enfeksiyonunun belirtileri çocuklarda yetişkinlerle benzer olabilir. Bunlar arasında ishal, karın ağrısı, mide bulantısı, kusma, ateş ve baş ağrısı yer alabilir. Çocuklarda ateş yüksek olabilir ve sıvı kaybı daha hızlı gerçekleşebilir. Sıvı Kaybı ve Dehidrasyon: Çocuklar, yetişkinlere göre daha hızlı bir şekilde sıvı kaybedebilirler. Salmonella enfeksiyonu sırasında ortaya çıkan şiddetli ishal ve kusma, çocuklarda dehidrasyona yol açabilir. Bu nedenle, çocuğunuzun sıvı alımına dikkat etmek önemlidir. Elektrolit içeren sıvılar veya pediyatrik oral rehidrasyon solüsyonları (ORS) kullanılabilir. Doktora Başvuru: Eğer çocuğunuz Salmonella enfeksiyonu belirtileri gösteriyorsa ve semptomlar şiddetliyse veya uzun süre devam ediyorsa, bir doktora başvurmanız önemlidir. Doktor, enfeksiyonun teşhisini koymak ve uygun tedaviyi başlatmak için gereken adımları atacaktır. İyi Hijyen Uygulamaları: Salmonella enfeksiyonlarının önlenmesi için hijyen kurallarına dikkat etmek önemlidir. Ellerin düzenli olarak yıkanması, gıda güvenliği uygulamalarına riayet etmek (etlerin yeterince pişirilmesi, taze sebze ve meyvelerin iyice yıkanması vb.), ve çocukların temizliğine özen göstermek bu konuda yardımcı olabilir.

Çocuklarınızın Salmonella enfeksiyonuna yakalanmasını önlemek ve hızlı bir şekilde tedavi etmek için temel önlemleri almak önemlidir. Eğer bir enfeksiyon şüphesi varsa, çocuğunuzu bir sağlık profesyoneline göstermek en iyi yaklaşımdır.

Salmonella Tanısı Nasıl Konulur?

Salmonella tanısı belirti ve semptomların değerlendirilmesinin yanı sıra birtakım testler gerektirebilir. Vücut sıvılarından veya dışkıdan alınan numunelerin incelenmesinin yanı sıra fizik muayene ve sağlık geçmişi de değerlendirilebilir.

Teşhisin konulmasında yardımcı testler şunları içerebilir:

Kan testleri: Damarlardan alınan kan örneğinde Salmonella üremesinin incelenmesi sağlanır. Dışkı örneği: Dışkıda Salmonella bakterileri, lökosit (beyaz kan hücreleri) vb. araştırması yapılabilir. Diğer testler: Kemik iliği, duodenal sıvı, idrar, apseden alınan örneklerin laboratuvar ortamında incelenmesi tanı konulmasında kullanılan yardımcı testlerdir.

Salmonella hastalığı teşhisinde tek başına kan veya dışkı örnekleri yeterli olmayabilir veya tanıyı zorlaştırabilir. Gerekli testlerin yapılması için doktorunuz bilgilendirme yapacaktır.

Salmonella Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Salmonella tedavisi vakaların şiddeti ile doğrudan ilişkili olabilir. Sağlıklı bireyler çoğunlukla özel bir tedavi yöntemine ihtiyaç duymayabilir. Birkaç gün ila bir hafta içerisinde iyileşme görülebilir. Bununla birlikte bağışıklık yanıtı düşük ve ağır enfeksiyon geçiren hastalarda acil tıbbi tedaviler gerekli olabilir. Salmonella tedavisi antibiyotik, dehidratasyon tedavisi gibi uygulamalar ile sürdürülebilir.

Başlıca tedavi yöntemleri şunlar olabilir:

Rehidratasyon tedavisi: Salmonella vücuttan su kaybını hızlandırabilir veya arttırabilir. Aşırı sıvı kaybı dehidrasyona ve hayati tehlikeye yol açabilir. Bu nedenle kaybedilen sıvının yerine konması gerekir. Ağızdan veya damardan uygulanan rehidrasyon tedavisi gerekli olan sıvı elektrolitlerin ikame edilmesini sağlamaya yardımcıdır. Antibiyotik tedavisi: Hafif ve orta şiddette enfeksiyon durumunda genellikle rutin antibiyotik tedavisi önerilmez. Ancak yaşlılar, bebekler ve immün sistemi zayıflamış hastalar için antibiyotik tedavisi uygulanabilir. Tifo ateşi ve enterik ateşler antibiyotikler ile tedavi edilebilir. Diğer ilaçlar: Ağrı, ishal, bulantı ve kusma gibi semptomların kontrol altına alınması amacıyla birtakım ilaçlar reçete edilebilir. Bu ilaçlar ağızdan veya damardan verilebilir.

Tedavi edilmeyen Salmonella hastalığı hayati tehlikeye neden olabilir. Bu nedenle altta yatan nedenin kesin tanısı önemlidir. Tanı tedavinin şekillenmesinde önemli bir adımdır.

Sık Sorulan Sorular

Salmonella hastalığı küresel çapta yaygın bir sağlık sorunudur ve bazı durumlarda tehlikeli olabilir. Bu kapsamda genellikle “Salmonella nedir?”, “Salmonella nerden bulaşır?”, “Salmonella öldürür mü?” gibi sorular gündeme gelebilir.

Salmonella Nasıl Bulaşır?

Salmonella bakterisi ile kaplanmış yiyecek hazırlama aletleri ve ortamları, çiğ veya az pişmiş gıdalar ile kontamine olmuş eller, sürüngen ve kümes hayvanları ile doğrudan temas, el yıkama uygulamalarının yetersiz olması veya hiç olmaması bulaşma yollarından sayılabilir.

Salmonella Öldürür Mü?

Şiddetli Salmonella hastalıkları tıbbi tedavi sağlanmadığında ölümcül olabilir. Bununla birlikte ishal gibi sıvı kaybını arttıran durumların varlığı vücudu dehidrasyona sokabilir ve yaşamı tehdit edecek seviyeye ulaşabilir.

Salmonella Nereden Bulaşır?

Salmonella çeşitli etkenler ile bulaşabilir ve yüzeylerde canlı kalabilir. Çoğunlukla iyi pişirilmemiş yumurta, et, deniz ürünleri, çiğ sebze ve meyveler, ısıl işlem görmemiş süt ve süt ürünleri Salmonella bulaşının ana nedenleri olabilir. Ek olarak kuş, sürüngen gibi hayvanların insanlar ile teması da insanlara bakteri bulaşmasına neden olabilir.

Çeşitli yollar ile insanlara bulaşan bakteriler semptom ve komplikasyonlara neden olabilir. Kontrollerinizi ihmal etmeyiniz.

"
Tifo: Nedir, Belirtileri ve Tedavisi | Avicenna Hastanesi

Tifo: Nedir, Belirtileri ve Tedavisi | Avicenna Hastanesi

Tifo: Nedir, Belirtileri ve Tedavisi

Kirli içme – kullanma suları ve temiz olmayan yiyecekler ile bulaşan tifo, çoğunlukla sonbahar ve yaz aylarında salgın şeklinde ortaya çıkar. İlerleyen zamanlarda kalp, beyin, böbrek, akciğer, karaciğer, göz ve kulak sinirlerini etkileyen tifo hastalığı, bulaşıcı bir hastalıktır. Salmonella typhi adındaki bir bakteri yoluyla bulaşan tifo, yüksek ateş, karın ağrısı, baş ağrısı ve iştahsız gibi belirtilere neden olur. Peki daha detaylı bahsedecek olursak tifo nedir? Tifo belirtileri nelerdir? Hepsi ve daha fazlası için Avicenna Hastanesi olarak ele aldığımız bu yazımızı okuyabilirsiniz.

Tifo Belirtileri Baş ağrısı Düşük başlayıp her gün artan ve yükselen ateş Cilt döküntüleri Yorgunluk Halsizlik Kas ağrıları Terleme Kuru öksürük Karın ağrısı İştahsızlık – kilo kaybı İshal Kabızlık Zihinsel karışıklık Karında ileri seviyede şişkinlik gibi semptomlar tifo hastalığı belirtileri arasındadır. Tifo Neden Olur?

Bu hastalık, yukarıda da bahsettiğimiz gibi Salmonella typhi adındaki bakterilerden kaynaklanır ancak gıda kaynaklı hastalığa sebep olan Salmonella bakterisi ile karıştırılmamalıdır. Çoğunlukla temiz olmayan içme sularının ya da hijyenik ortamlarda üretilmemiş besinlerin tüketilmesi sonucu bulaşan bu hastalık, aynı zamanda enfeksiyon kapmış bir kişiden temas yolu ile de bulaşabilir. Öte yandan iyileşmesine rağmen hala Salmonella typhi bakterisini taşıyan kişilerin, hastalığı başkalarına bulaştırma potansiyeli yüksektir. Özellikle Afrika, Hindistan, Güney Amerika ve Güneydoğu Asya gibi bazı bölgelerde tifonun görülme sıklığı daha fazladır.

Risk Faktörleri Hindistan, Güneydoğu Asya, Afrika, Güney Amerika ve diğer pek çok alanda endemik olan tifoyu çocuklar yetişkinlere nazaran daha hafif atlatır. Ancak bu hastalığa yakalanma konusunda daha çok risk altındadırlar. Bunun dışında tifo ateşinin endemik olduğu yerlere seyahat eden kişiler, Salmonella typhi bakterileri ile çalışan kliniklerde mikrobiyolog olarak görev alanlar, Yine Salmonella typhi bakterisini içeren atık su ile kirlenmiş suları içenler, Enfekte olmuş ya da yakın zamanda bu hastalığa yakalanmış kişilerle temas edenler risk altındadır. Komplikasyonları Kalp kası iltihabı Zatürre Kalp kapakçıklarının iltihaplanması Kalp zarlarının iltihabı Pankreas iltihabı Beyni ve omuriliği çevreleyen zarların ve sıvıların iltihabı Böbrek ya da mesane enfeksiyonları Deliryum, halüsinasyonlar ve paranoid psikoz gibi problemler Tifo Nasıl Bulaşır?

Tifo bulaşıcı mı diye merak edenler için detaylı anlatmak gerekirse,

Kaynağı bilinmeyen ve bakteri bulaşmış suların içilmesi ya da kullanılması İnsan ve hayvan atıklarının düzgün bir şekilde ortadan kaldırılmaması ve kaldırılmadığı için kaynak sularına karışması İçme ve kullanma sularının yeterli düzeyde klorlanmaması Salmonella taşıyan ve iyi pişmeyen et, yumurta, süt ve süt ürünlerin tüketilmesi Pastörize edilmemiş peynir, meyve suyu veya süt Kirli çiğ sebze, meyve, baharat ve çerezler Hasta kümes hayvanları ile temas edilmesi (Özellikle yılan, kaplumbağa, kertenkele, kurbağa, kuş ve civciv gibi evcil hayvanlar ile temas edilmesi) Son olarak bakteri, hasta insanlardan diğer insanlara temas yoluyla bulaşır. Tifo Tanısı

Klinik bulgular ile birlikte hastadan kan, idrar, ve dışkı numuneleri alınır ve bu numunelerden elde edilen kültüre etken üretilerek tanı konulur.

Tifo Hastalığı Tedavisi

Kan testi ile bakteri olup olmadığı anlaşıldıktan sonra antibiyotikler ile tedavi edilebilir. Antibiyotiklerin yanında ise bol miktarda su tüketilmesi gerekmektedir. Öte yandan bağırsakların delindiği daha ciddi durumlar için ameliyat gerekebilir. Bunun dışında tifo aşısı kesin koruyuculuk etkisi yaratmasa da, %50 – %65 oranında bir etki sağlar.

Korunma Yolları Nelerdir? Yukarıda bahsettiğimiz gibi aşı yaptırabilir, İçme ve kullanma sularını kontrol ederek hijyen kurallarına dikkat edebilir, Hazır ve güvenilir olmayan gıdaları tüketmektense, doğal beslenmeye özen gösterilebilir, Tüketilen sebze ve meyveler iyice yıkanarak temizlenmeli, Kişisel hijyene önem verilmelidir. Sıkça Sorulan Sorular

Tifo hastalığı nedir?

Yüksek ateş, ishal ve kusmaya neden olan hatta ölümcül olan bakteriyel bir enfeksiyondur.

Tifo ne kadar sürede iyileşir?

Hastalık ortalama 4 hafta sürer.

Tifo kalıcı bir hastalık mıdır?

Erken teşhis ve tedavi edildiği sürece çoğu kişide tamamen iyileşme görülür. Ancak tedavi edilmediği süre boyunca hayatı tehdit eden yan etkilere neden olur.

"
Salmonella Nedir, Belirtileri ve Tedavisi - Acıbadem Hayat

Salmonella Nedir, Belirtileri ve Tedavisi - Acıbadem Hayat

Salmonella Nedir?

Sıklıkla yaşadığımız gıda zehirlenmelerinin önemli bir kısmının sebebinin Salmonella olduğunun farkında olmayız. Bulaşıcı bir hastalık olan Salmonella ilgili merak edilenler yazımızda.

Yazı İçeriği Salmonella Belirtileri Nelerdir? Salmonella Türleri Nelerdir? Salmonella Bakterisi Nasıl Bulaşır? Salmonella Nasıl Tedavi Edilir? Salmonella Enfeksiyonundan Korunma Yolları Salmonelloz Nedir?

Salmonella enfeksiyonu (Salmonelloz), bağırsak yolunu etkileyen yaygın bir bakteriyel hastalıktır. Salmonella bakterileri tipik olarak hayvan ve insan bağırsaklarında yaşar ve dışkı (dışkı) yoluyla atılır. İnsanlara en sık kontamine su veya yiyecekler yoluyla bulaşır. Genellikle ateş, kusma ve ishal belirtileriyle seyreder. Salmonella cinsi bakteriler gastroenterit ve tifonun da aralarında yer aldığı pek çok hastalığın etkenidirler. Salmonella bakterisi, vücuda alındıktan sonra genellikle 12-36 saat sonra belirtiler ortaya çıkar ve 2 ila 7 gün arasında devam eder.

Salmonella Belirtileri Nelerdir?

Salmonella belirtileri diğer mide bağırsak enfeksiyonlarında görülen belirtilerle benzerdir. Ciddi bir sıvı kaybına (dehidrasyon) sebep olabilir. Salmonella hastalığı belirtileri şöyle sıralanabilir:

Ateş İshal (diyare) İştah kaybı Baş ağrısı Kramp şeklinde karın ağrısı Titreme Mide bulantısı Kusma Dışkıda kan ya da mukus

Bu belirtiler başka hastalıklarla benzer olması nedeniyle teşhis koymanın güçleşebileceği unutulmamalıdır.

Salmonella Türleri Nelerdir?

Salmonella bakterilerinin pek çok serotipi olmasına rağmen, insanda patojen olan tüm suşlar tek bir tür içinde, 2600’ün üzerinde farklı serotipi içeren Salmonella enterica türünde sınıflandırılmıştır. Salmonella insanlarda, akut gastroenterit, tifo-paratifo, septisemi ve lokal organ enfeksiyonlarına yol açar. Salmonella’nın en yaygın şekli kendi kendini sınırlayan ve komplike olmayan bir gastroenterittir (ishal, karın ağrısı, ateş.) Ancak Salmonella’nın tifo ateşi (enterik fever) dahil yüksek ateşe götürebilen türleri mevcuttur. Tifo, Salmonella typhi bakterisinin neden olduğu bir klinik tablodur. “Salmonella öldürür mü?” sorusu burada önem kazanır. Çünkü Salmonella typhi yaşamı tehdit eden türdür ve diğer organlara yayılabilir. Genellikle gıda zehirlenmeleri olarak bahsedilen vakalar aslında Salmonella enfeksiyonudur.

Salmonella Bakterisi Nasıl Bulaşır?

Salmonella enfeksiyonu genellikle çiğ veya az pişmiş et, kümes hayvanları ve yumurta veya yumurtaları ürünleri yemekle veya pastörize edilmemiş süt içmekle bulaşır. Salmonella serotipleri içerisinde yalnızca insanlarda ve hayvanlarda hastalık yapanı olduğu gibi, hem insanda hem de hayvanda hastalık yapan türleri de olan bir mikroorganizmadır. Salmonella typhi sadece insan için patojendir. Salmonellalar’ın primer kaynağı insan ve hayvanlardır. İnsanlar taşıyıcı olarak enfeksiyonların potansiyel kaynağını oluştururlar. Taşıyıcı insan ve hayvanların dışkısı enfeksiyonun yayılmasında önemli rol oynamaktadır. Salmonella bütün çiftlik hayvanlarında (tavuk gibi kümes hayvanları, sığır ve domuz) bulunur. Özellikle su kaynaklarının kanalizasyon ile kirlenmesi, mikroorganizmaların gıda üretim ve tüketim zincirine rahatlıkla geçişine yol açar. Tavuk ve domuz yetiştiriciliği bu kirlenmeden öncelikle etkilenerek, Salmonellozis’in ana kaynağını oluştururlar. Salmonella çok farklı yollarla da bulaşabilir ve enfeksiyona yol açar. Tavukçuluk ürünlerinden yumurta başta olmak üzere, enfekte olmuş kırmızı et ürünleri, süt, taze meyve, sebze, su, fast-food ürünler de Salmonella salgınlarına neden olabilirler.

Özellikle uygun olmayan hijyen şartlarında faaliyet gösteren restoranlarda, et, yumurta ürünlerinin yetersiz pişirildiği durumlarda, Salmonella enfeksiyonunun bulaşma riski yüksektir.

“Salmonella nasıl bulaşır?” sorusuna bulaşmanın fekal-oral (dışkının ağız yoluyla bulaşma yolu) yolla olduğu cevabı verilir. Hasta ya da taşıyıcıların dışkılarının bulaştığı gıda ve sular bulaşmada önemli rol oynar.

Dünyada kakao kreması, fıstık ezmesi, paketlenmiş etler, dondurulmuş gıdaların Salmonella salgınına neden olduğu bilinir. Salmonella ile kontamine olmuş yiyecek ve ortamlar şunlardır:

Çiğ yumurta ve yumurta kabuğu Çiğ kümes hayvanları, kırmızı et ve deniz ürünleri Sebze ve meyveler Pastörize edilmemiş süt ve süt ürünleri (peynir gibi) İşlenmemiş su Hayvanların kürkleri, tüyleri, pulları, deri, dışkı ve yaşadıkları yerler Salmonella bakterisi ile enfekte olmuş kimsenin etrafındaki yüzeyler ve gıda işinde çalışan taşıyıcı kişiler

Salmonella enfeksiyonu her hayvanda olabilir. Kürkleri, pulları, tüyleri veya derisi bakteri taşıyan hayvanlar şunlardır:

Sürüngenler (kaplumbağa, kertenkele, yılan) Amfibiler (kurbağalar) Kanatlılar (tavuk, ördek, hindi ve yabani kuşlar) Evcil hayvanlar (kedi, kuş, köpek ve küçük hayvanlar) Çiftlik hayvanları (keçi, inek, koyun ve domuz)

Vücudun Salmonella enfeksiyonuna karşı birçok doğal savunması vardır. Örneğin, güçlü mide asidi birçok Salmonella bakterisini öldürebilir. Ancak bazı tıbbi problemler veya ilaçlar bu doğal savunmaları bozabilir. Örneğin,

Antasitler midenin asitliğini düşürerek daha fazla Salmonella bakterisinin hayatta kalmasını sağlar. İnflamatuar bağırsak hastalığı Son zamanlarda kullanımı artan antibiyotikler bağırsaktaki "iyi" bakteri sayısını azaltabilir ve bu da bir Salmonella enfeksiyonuyla savaşma yeteneğini bozabilir.

Salmonella daha çok şu kişileri tehdit eder:

Yüksek riskli hayvanlarla çalışan veya yaşayan kişiler (tavuk, ördek, kaplumbağa, kertenkele gibi) Bazı antiasit tedavisi ilaçları ve antibiyotik tedavisi gören kişiler (bağışıklığı Salmonella’ya karşı düşürebilir) İnflamatuar bağırsak hastalığı olanlar 5 yaşın altındaki çocuklar

Salmonella bakterisinin en çok risk yarattığı grup ise şunlardır:

65 yaşın üzerindeki yetişkinler ve 1 yaşın altındaki bebekler Bağışıklık sistemi düşük olan kişiler (HIV taşıyan, kemoterapi alan ya da farklı hastalıklarda bağışıklık düşürücü ilaç tedavisi görenler) Orak hücre hastalığı olanlar Salmonella Nasıl Tedavi Edilir?

Salmonella enfeksiyonu aşırı ishale bağlı olarak vücudu susuz bıraktığı an doktora gidilmelidir. Salmonella salgınına yakalandığınızı ateş, şiddetli karın ağrısı ve ishal ile anlayabilirsiniz. Bu belirtiler varsa derhal doktora gitmelisiniz. Bebeğinizde Salmonella bakterisinden şüpheleniyorsanız hiç vakit kaybetmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurmalısınız. Salmonella teşhisi dışkı testi (gaita testi) ve kan testi ile konabilir. Bazen idrar örneği gibi vücut sıvılarından da örnek alınabilir. Teşhis aldıysanız hastaneye yatmaya gerek kalmadan tedavi gerçekleştirilebilir.

Salmonella tedavisi su ve elektrolit kaybı yaşattığı için sıvı takviyesi almanız gerekir. Bu takviye sadece su içerek alınamayabilir. Doktorun önerebileceği su ve oral redhidrasyon sıvıları verilebilir.

Salmonelloz genellikle antibiyotik vermeden kendiliğinden iyileşen bir hastalıktır. Sıvı tedavisi tedavideki en önemli basamaktır, bir an önce vücudun kaybettiği sıvı ve elektrolitlerin yerine konulması gerekir. Antibiyotik tedavisi sadece bazı durumlarda Salmonella ilacı olarak verilmelidir. Tifo ve bağışıklık sistemi baskılanmış ve kliniğin ağır seyretme ihtimali olan hastalar hariç gastroenterit vakalarında antibiyotik kullanılmaz.

Tifoda antibiyotik kullanılmasının nedenleri Salmonella typhi’nin bağırsaklardan kan dolaşımına geçmesi ve sistemik enfeksiyon yapabilme riskidir. Kan dolaşımına karışan bakteriler idrar yolu enfeksiyonu, menenjit, kalp kapak enfeksiyonu, kemik-eklem enfeksiyonu yapabilir.

Salmonelloz enfeksiyonunda doktor önermediği sürece kusma ve ishali ilaçlarla kendiniz kesmeye çalışmayın. Sadece sıvı kaybı konusunda dikkatli olun. Bebeğinize Salmonella teşhisi konduysa sakın emzirmeyi kesmeyin, aksine sık sık emzirmeye devam edin. Mama ile beslenen bebekler için oral sıvı takviyeleri verilebilir, bir yandan besleme devam eder.

Salmonella enfeksiyonu geçtikten sonra bile bazı kişilerde haftalar hatta aylar sonra Reiter Sendromu olarak bilinen bir artrite sebep olabilir. Bu sendromda göz tahrişi, eklem ağrısı ve ağrılı idrar şikayetleri görülür.

Salmonella hastalığını evde kendi kendinize atlamanızda size yardımcı olacak sıvı takviyesi önerileri şunlardır:

Bol su için. Oral rehidrasyon solüsyonları tüketin. Et suyu ile yapılan çorba için. Salmonella Enfeksiyonundan Korunma Yolları

Salmonella vakası bulaşıcı bir enfeksiyon olduğu için Salmonella salgını yaratabilir. Bu nedenle hastalığa karşı önlem alınmalıdır. Salmonella hastalığından korunmak için yapmanız gerekenler şöyle sıralanabilir:

Yiyecekleri iyi temizleyip pişirin. Bakteriyel ve viral enfeksiyonlara karşı her zaman el hijyeni önemlidir. Bu sebeple tuvalete gittikten sonra mutlaka ellerinizi iyi yıkayın. Yemek hazırlamadan önce ve hazırlandıktan sonra da iyi yıkayın. Yine bebeğinizin altını değiştirdikten sonra ve hayvanlara dokunduktan sonra ellerinizi iyice yıkayın. Çiğ tükettiğiniz besinlere dikkat edin. Çünkü bazı çiğ besinlerde bakteri çok kolay ürer. Çiğ ve tam pişmemiş yumurta, pastörize edilmemiş süt ve süt ürünleri, yine iyi pişmemiş tavuk ve sığır eti Salmonella bakterisi riskini taşıyan besinlerdir. Bu ürünleri hazırlarken özen gösterin. Örneğin, çiğ olarak tavuk koyduğunuz tabağı daha sonra iyice yıkayın, tavuğu yıkayıp iyice pişirin. Hayvansal gıdaları basınçlı ısıda pişirin. Izgara yaparsanız iç kısmının iyice piştiğinden emin olun. İyi yıkanmamış sebze ve meyveler de kontamine olup Salmonella riski taşır. Bu nedenle tüketeceğiniz sebze ve meyveleri karbonatlı suda bekleterek ve bol suyla yıkayarak tüketin. Satılan kırık yumurtaları almayın ve aldığınız yumurtaları mutlaka yıkayarak kullanın. Yumurtaları buzdolabında saklayın. Çapraz bulaşma riski, pişmiş ve pişmemiş gıdalar arasında yaygındır. Bu nedenle pişmemiş et ürünlerini pişmiş ve yemeye hazır olan yiyeceklerden uzak tutun. Pişmemiş yiyecekleri elledikten sonra kesme tahtaları, bıçakları, kapları ve tezgahı dahil temizlik ürünleriyle yıkayın. Salmonella salgını daha çok Asya, Pasifik Adaları, Afrika, Orta Doğu, Orta ve Güney Amerika’da yaygın olarak görülür. Bu bölgelere seyahat ediyorsanız da tükettiğiniz ürünlere dikkat edin. Salata, taze meyve salataları, çiğ ve soğuk deniz ürünleri ve soğuk et gibi yiyecekler kontamine yiyeceklerdir ve Salmonella riski taşır. Yine bu bölgelerde içtiğiniz ve diş fırçaladığınız suya dikkat edin. Bu bölgelerde diş fırçalama için bile hazır su tercih edin. Su ve içeceklerinize buz, kesilmiş ve yıkanmış meyveler ilave etmeyin. Akvaryum, teraryum ve kafes gibi evcil hayvanların yaşam alanlarını dışarıda temizleyin. Varsa oyuncaklarını ve mama kaplarını yıkamak için mutfak lavabonuzu kullanmayın.

*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır. *Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.

"
Tifo nedir? Neden olur? Sağlık Haberleri

Tifo nedir? Neden olur? Sağlık Haberleri

Tifo nedir? Neden olur? Tifo Hastalığı Nedir? Nasıl Bulaşır? Ölümcül müdür? Belirtileri, Tedavisi ve Aşısı

TİFO NEDİR

Tifo, kirli içme suları ve pis yiyeceklerle bulaşan mikrobik ve bulaşıcı bir hastalıktır. Çomağa benzer bir yapısı olan tifo mikrobu genelde salgın şeklinde, yaz ve sonbahar aylarında görülür. Tifo kalbi, beyni, böbrekleri, akciğerleri, karaciğeri, göz ve kulak sinirlerini etkileyen bir hastalıktır, bu nedenle önlem alınması ve bulaşmışsa iyi tedavi edilmesi gerekir.

BELİRTİLERİ:

Hastalık, tifo mikrobu vücuda girdikten yaklaşık 7-15 gün sonra ortaya çıkar. Hastalığın ilk günlerinde yorgunluk ve baş ağrıları görülür. Fakat hasta yatmak ihtiyacını hissetmez. Birkaç gün sonra ateş yavaş yavaş yükselmeye başlar.
İştahsızlık, baş ağrısı, burun kanaması, bronşit, mide ve bağırsak bozuklukları ile birlikte ishal görülür. İlk belirtilerin ortaya çıkmasını takip eden birkaç gün içinde ateşi daha da yükselir. Göğsünde karnında ve sırtında pire ısırığına benzeyen kırmızı lekeler belirir. Bu günler içinde tansiyon düşer, nabız da yavaşlar. Hastalığın üçüncü haftasında karın gerginleşir ve şişer. Dışkı ise yumuşaklaşır, bağırsak kanamaları görülebilir. Bademcikler iltihaplanmış, hasta zayıflamıştır. Üçüncü haftanın sonlarından itibaren, ateş düşmeye ve diğer belirtiler kaybolmaya başlar.

NASIL BULAŞIR?

Tifo basili adı verilen bu mikrop, çoğunlukla tifolu hastaların dışkılarında veya idrarlarında, kanlarında, tükürüklerinde veya vücutlarında görülen deri döküntülerinde bulunur. Tifo salgınına, lağım suları karışmış içme suları veya lağım suları ile mikroplanmış yiyecek maddeleri neden olur. Salgın daha ziyade yaz ve sonbahar aylarında görülür.

NASIL TEDAVİ EDİLİR?

Hastaya süt, yoğurt, ayran, hoşaf, meyva suları, limonata, portakal suyu, yumurta sarısı, yumurtalı çorbalar, iki kere çekilmiş etten yapılmış köfteler, sebze ve meyve püreleri gibi protein, vitamin ve karbonhidrat bakımından zengin besinler verilir. Bol su içirilir ve ayrıca, antibiyotik tedavisi uygulanabilir.

NASIL KORUNULUR?

İçme ve kullanma sularının kontrolü, besin hijyeni, lağım ve kanalizasyon tesislerinin hijyen şartlarına uygun duruma getirilmesi en önemli korunma yollarıdır. Tifo aşısı da kesin koruyucu olmamakla birlikte % 51-67 oranında koruyuculuk sağlar. Bu nedenle tifo aşısı yaptırmak da faydalı olabilir.

"
Tifo Hastalığı Nedir? Nasıl Tedavi Edilir? | Bulut Klinik

Tifo Hastalığı Nedir? Nasıl Tedavi Edilir? | Bulut Klinik

Tifo Hastalığı Nedir? Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Tifo her yıl ortalama 26 milyondan fazla insanı etkilemekte.Tifo her sene dünya üzerinde ortalama 26 milyondan fazla insanı etkileyen ciddi bir hastalıktır. Hindistan, Afrika, Güney Amerika ve Asya gibi birçok bölgede endemiktir. Genellikle kirli sular, kontamine yiyecekler ve dışkı yolu ile yayılmaktadır. Yüksek ateş ve sindirim sistemi problemlerine sebep olan hastalık, erken tedavi edilmediği zaman ölümcül sonuçlara yol açabilir.

Bulut Klinik Yayınlanma Tarihi 20 Ocak 2022 Okunma Süresi Güncellenme Tarihi 20 Ocak 2022 Kategoriler Tüm Kategoriler Sağlık Bilgilendirme 53 Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları 57 Cildiye 65 Kadın Sağlığı ve Hastalıkları 119 Diş Sağlığı ve Hastalıkları 33 Psikiyatri 34 Ortopedi 36 Beslenme ve Diyet 98 Göz Hastalıkları 34 Kulak Burun Boğaz Hastalıkları 40 Kardiyoloji 24 Plastik ve Estetik Cerrahi 33 İç Hastalıkları 82 Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon 43 Gastroenteroloji 27 Genel Cerrahi 35 Nöroloji 35 Üroloji 30 Onkoloji 26 Kalp ve Damar Cerrahisi 12 Tıbbi Biyokimya 4 Endokrinoloji 17 Getat 17 Acil Tıp 19 Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi 9 Beyin ve Sinir Cerrahisi (Nöroşirürji) 22 Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji 25 Covid 8 Psikoloji 52 Göğüs Hastalıkları 19 Romatoloji 5 Çocuk Nefroloji 4 Nefroloji 10 Hematoloji 12 Radyoloji 3 Daha Fazla Gör İçindekiler Tifo Hastalığı Nedir?

Tifo yüksek ateş, ishal ve kusmaya yol açan ve bazı vakalarda ölüme sebep olabilen bakteriyel bir hastalıktır. Hastalığa sebep olan mikroorganizma sıklıkla salmonella typi bakterisidir. Yaygın olarak kirli içme suları, kontamine besinler ve el yıkamanın az yapıldığı yerlerden enfekte olunur. Hastalık enfekte olan birinin dışkısı veya temas ile kişiden kişye bulaşır. Bakteri insan vücudunda bağırsaklar ve kan dolaşımında yer alır. Kan dolaşımından diğer organ ve dokulara bulaşır. Salmonella typi bağışıklık sistemi etkilerine uzak şekilde konumlanabildiği için immün sistem iyileşme için çok fazla etkiye sahip değildir. Tifo, kan, idrar, dışkı ya da kemik iliğinden bakılarak teşhis edilir.

Tifo Hastalığı Neden Olur?

Yaygın olarak salmonella paratyphi ismindeki bakteriden dolayı gelişir. Hastalık genellikle kirli sulardan, yiyeceklerden ve enfekte olmuş bireylerden bulaşır. Tifonun sık bulunduğu ülkelerde birçok vaka genellikle kirli içme suları ve zayıf arıtma sistemlerinden kaynaklanır. Gelişmiş ülkelerdeki kişiler ise çoğunlukla seyahat sırasında hastalığı alarak oral veya dışkı yolu ile diğer insanlara bulaştırırlar. Tifo ile enfekte olan bireyler tuvaletten sonra ellerini doğru bir şekilde yıkamadıklarında dokundukları yiyecekleri yiyen kişiler enfekte olabilir.

Tifodan tam anlamıyla kurtulan kişilerde bile bakteri safra kesesi veya sindirim sisteminde yıllarca kalma ihtimali vardır. Bu yüzden kronik taşıyıcı denilen bu kişiler kendileri bir belirti taşımasa da dışkı yolu ile hastalığın bulaşmasına neden olabilirler.

Tifo Hastalığı İçin Risk Faktörleri Nelerdir?

Tifo her sene dünya üzerinde ortalama 26 milyondan fazla insanı etkileyen ciddi bir hastalıktır. Hindistan, Afrika, Güneydoğu, Güney Amerika ve Asya gibi birçok bölgede endemiktir. Bu bölgeler dışında yaşayan kişiler için riskli durumlar şu şekildedir:

Tifonun endemik olduğu yerlere seyahat edilmesi Salmonella typhi bakterileri ile çalışan laboratuvarlarda mikrobiyolog görevi yapanlar Enfekte olan veya yakın zamanda tifo geçirmiş kişiyle yakın temasta bulunanlar Salmonella typhi bakterilerisi ile kirlenen sulardan içenler Tifo Hastalığı Belirtileri Nelerdir?

Tifo belirtileri genel olarak bakterinin vücuda alınmasından 1-3 hafta sonra görülme ihtimali vardır. Hastalıkta meydana gelen belirtiler ise genellikle şu şekildedir:

Düşük derecede başlayan ve gün geçtikçe artan 40 dereceye varabilen ateş Baş ağrısı Halsizlik Cilt döküntüleri Kuru öksürük Terleme Kas ağrıları Yorgunluk Karın ağrısı İshal veya kabızlık Karında aşırı şişkinlik Zihinsel karışıklık İştahsızlık ve kilo kaybı Tifoda oluşan döküntüler her hastada oluşmz. Bu cilt sorunları bilhassa karın ve boyunda gül renginde oluşur. Hastalığın tedavi edilmemesi halinde şiddeti artan belirtiler görülebilir. Deliryum (Zihinsel işlevlerde ciddi derece bozulma olması) Yarı açık gözlerle yorgun ve halsiz bir şekilde yatma

Devam eden semptomlar ise hayati tehlikelere varan boyutlara neden olur.

Tifo Nasıl Bulaşır?

Tifonun oluşmasına neden olan Salmonella Typhi" bakterisi bulaşıcı bir bakteridir. Bağırsaklarda bulunur. Hasta kişinin idrarı veya dışkısıyla bulaşır. Aynı şekilde hasta hijyenine, el hijyenine, temas ettiği yiyeceklere dikkat etmezse bulaşa neden olur. İçme suyundan da bulaşabilir. Özellikle el ve tuvalet hijyenine dikkat edilmeyen yerlerde yaygın olarak görülür.

Tifo Hastalığı Komplikasyonları Nelerdir?

Bağırsaklarda oluşan kanama ve delinme tifonun neden olduğu en ciddi komplikasyonlardır. Bu durum genellikle enfeksiyonun 3. haftasında yaşanır. Bu yüzden delinen bağırsaktan sızan bağırsak içeriği karına dolar ve şiddetli ağrı, kusma ve mide bulantısına yol açar. Ayrıca kan dolaşımında enfeksiyona (sepsis) sebep olarak acil müdahale gerektirir. Daha az oluşabilen diğer komplikasyonlar ise şu şekildedir:

Zatürre Kalp kası iltihabı (miyokardit) Kalp zarlarının iltihabı (perikardit) Kalp kapakçıklarının iltihaplanması (endokardit) Böbrek veya mesane enfeksiyonları Beyni ve omuriliği çevreleyen cıvıların ve zarların iltihabı (menenjit) Pankreas iltihabı (pankreatit) Deliryum, halüsinasyonlar ve paranoid psikoz gibi sorunlar

Bu durumlarda etkili ve hızlı bir tedavi hastalığın iyileşmesini sağlar. Nadir vakalarda komplikasyon görülmez.

Tifo Hastalığı Nasıl Teşhis Edilir?

Komtamine su ve besinlerden alınan bakteriler ince bağırsağa yerleşir ve bir süre kan dolaşımına girer. Karaciğer, dalak ve kemik iliğindeki beyaz kan hücreleri ile taşınarak bu bölgelerde çoğalırlar. Artan bakteriler kan dolaşımına tekrar dahil olunca hastada ateş çıkar. Bu aşamada dışkı testi ile teşhis konulur. Testte çıkmadığı durumda kan ve idrar örneklerine de bakılabilir.

Tifo Hastalığı Tedavisi Nasıl Yapılır?

Tifo enfeksiyonunda etkili olacak tedavi antibiyotiktir. Genellikle typhoid, azitromisin, seftriakson, florokinolonlar gibi etken maddeli antibiyotikler tercih edilir. Aynı zamanda yeteli sıvı alımı ile vücut elektrolit dengesi de korunmalıdır. Ayrıca, %50-60 oranında koruyuculuk sağlayan tifo aşısının da yaptırılması önerilir. Bağırsak delinmesi yaşanan ciddi vakalarda ise ameliyat yapılabilir.

Tifo Aşısı

Yüksek riskli bölgelerde aşılanma hastalığı kontrol altında tutmanın bir yoludur. Ağız yolu veya enjeksiyon yöntemiyle aşılama gerçekleşir.

Yüksek riskli bölgelere seyahat edecek kişilerin de aşı yapması önerilir. Seyahattaen en az 7 ila 10 gün önce yapılması gerekir. Unutulmamalıdır ki tifo, %100 olarak aşıyla önlenebilir bir hastalık değildir. Peki, tifo aşısı kaç yıl geçerlidir? Aşının etkinliği yıllar içinde azalmaktadır. Bu yüzden gerekli durumlarda 3 yıl sonra aşı tekrar yaptırılmalıdır.

Bu hastalığa enfeksiyon hastalıkları bölümü bakmaktadır.

"
Tifo nedir? Tifo hastalığı belirtileri

Tifo nedir? Tifo hastalığı belirtileri

Tifo nedir? Tifo hastalığı belirtileri

Bulaşıcı bir hastalık olan tifo, insanlara su ve yiyecek yoluyla geçiyor. Tifo, özellikle temiz su sıkıntısının yaşandığı Güney Asya ve Afrika'da oldukça yaygın şekilde görülüyor. 'Salmonella Typhi' adındaki bir bakterinin yol açtığı tifo hastalığı, halk arasında 'kara humma' olarak da biliniyor. Peki, tifo nedir? Tifo hastalığının belirtileri neler? Haberin Devamı

Salgınlar yapabildiği gibi ölümlere de yol açabilen tifo hastalığı, hafif belirtilerle ve akşamları 37.5-38 dereceyi bulan ateşle, gribal enfeksiyona benzer şekilde kendini gösteriyor. Bu hastalıktan korunmak için ise aşı yaptırmanız gerekiyor. İşte, Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü'nün yayınladığı bilgiler ışığında tifo hakkında merak edilen detaylar.

Nedir?

Diğer adı enterik ateş olan tifo, kirli içme-kullanma suları ve temiz olmayan yiyeceklerle bulaşan, genellikle yaz ve sonbahar aylarında salgın şeklinde de görülebilen, ilerleyen durumlarda kalp, beyin, böbrek, akciğer, karaciğer, göz ve kulak sinirlerini etkileyebilen bulaşıcı bir hastalıktır. Hastalık etkeni Salmonella enterica serovar Typhi bakterisidir. Bu bakterinin yaşayabildiği tek canlı insandır. Bakteri vücuda girdikten 1-2 hafta sonra hastalık ortaya çıkar. Bakteri, tifolu hastaların dışkılarında veya idrarlarında, kanlarında, tükürüklerinde veya vücutlarında görülen deri döküntülerinde bulunur.

Haberin Devamı

Nasıl Bulaşır?

Kaynağı bilinmeyen, kontamine (bakteri bulaşmış olan) suların içilmesi ve kullanılması, İnsan ve hayvan atıklarının uygun şekilde bertaraf edilmemesi ve bunların kaynak sularına karışması, İçme ve kullanma sularının yeterince klorlanmaması nedeni ile bulaşabilir.

Salmonella taşıyan ve iyi pişirilmemiş et, yumurta, süt ve süt ürünleri gibi gıdalar, Pastörize edilmemiş süt veya meyve suyu, peynir, Kontamine (kirli) çiğ sebze ve meyve, baharat ve çerezler yoluyla da bulaşma olabilir.

Hasta kümes hayvanları ile temastan sonra, özellikle yılan, kaplumbağa, kertenkele gibi sürüngenler, kurbağalar, kuşlar ve civciv gibi evcil hayvanlar ile temastansonra hijyen kurallarına uyulmaması halinde bulaşma olabilir.

Bakteri hasta insanlardan diğer insanlara da bulaşabilir.

Belirtileri Nelerdir?

Hastalık ortalama 4 hafta sürer. İlk günlerde yorgunluk ve baş ağrısı olup, birkaç gün sonra ateş yavaş yavaş yükselir. Halsizlik, iştahsızlık, yüksek ateş, baş ağrısı, kabızlık, üşüme, kas ağrıları, öksürük ve boğaz ağrısı gibi tipik olmayan belirtiler ile kendini gösterir. Hastanın vücudu kurudur ve terlemez. Bazı hastalarda burun kanaması da olabilir. Bulantı genellikle şiddetli değildir. İshal yaygın değildir (%33-50), hatta erişkinlerde karakteristik olarak ishale neden olmaz. Küçük çocuklarda hastalık sadece ateş ile ortaya çıkabilir ve daha hafif seyirlidir. Bu haftadan sonra hastalık en şiddetli halini alır. Ateş çok fazla yükselmiştir ve 40°C’yi bulabilir. Tansiyon düşüp, nabız yavaşlar. Belirtiler süreklidir ve kişi çok yorgundur. Karın ve sırt bölgesinde görülen kırmızı lekeler(rose lekeleri), bu dönemde ortaya çıkar. Hastanın dışkısında kan görülebilir. Ağır seyreden vakalarda konfüzyon, deliryum, bağırsak perforasyonu (delinmesi), mide kanaması, damar iltihabı, dolaşım yetmezliği ve ölüme yol açabilir. Son hafta hastalığın belirtileri kaybolmaya başlar ve hastanın ateşi normale döner.

Haberin Devamı

Tanısı Nasıl Konur?

Klinik bulguların yanı sıra hastadan alınan kan, idrar, dışkı numunelerinden yapılan kültürde etken üretilmesi ile tanı konur.

Tedavisi Nasıldır?

Tifo tedavisi mutlaka hekim kontrolünde yapılmalıdır.

Uygun antibiyotik ve sıvı-elektrolit desteği yanında protein ve karbonhidrattan zengin sindirimi kolay besinler ve bol su verilmelidir. Hastalık belirtisi gösteren kişiler derhal hekime başvurmaları gerekmektedir.

Korunma Yolları Nelerdir?

Kesin koruyucu olmamakla birlikte tifo aşısı %51-67 oranında koruyuculuk sağlamaktadır.

İçme ve kullanma sularının kontrolü, yaşam koşullarının hijyen şartlarına uygun hale getirilmesi ve hijyen kurallarına dikkat edilmesi temel korunma önlemleridir.

Haberin Devamı

Gelişmiş bir kanalizasyon sisteminin bulunmadığı ve güvenli içme suyunun sağlanamadığı koşullarda, hastalığın toplumda yayılımının önlenmesi pratik olarak mümkün değildir. Bu nedenle ulusal halk sağlığı stratejileri arasında kanalizasyon sistemlerinin iyileştirilmesi, su ve gıda hijyeni nin sağlanması, halkın eğitimi ve antibiyotik kullanımı konularının işlenmesi yer almalıdır.

Kimler Risk Altındadır?

Tifo, özellikle yaz aylarında görülür, salgınlara neden olabilir. Tifo tedavi edilmediği takdirde ölümcül olabilir. Hastalığın sık görüldüğü bölgelere gidecek tüm kişiler potansiyel tifo riski altındadırlar. Aşı tipine göre değişmekle birlikte seyahatten 1-2 hafta önce aşıların tamamlanmış olması gerekmektedir.

Haberin Devamı

Su ve besin hijyeni, kişisel ve çevresel hijyenin yetersiz olduğu bölgelerdeki insanlar risk altındadır. Özellikle kanalizasyon alt yapısı yetersiz olan bölgelerde risk yüksektir.

Hamile ve emziren kişilerin hasta olması durumunda derhal hekime başvurmaları, hekim onayı olmadıkça ilaç almamaları gerekmektedir.

"
Tifo - Bulaşıcı Hastalıkları Önleme Derneği

Tifo - Bulaşıcı Hastalıkları Önleme Derneği

Tifo

Tifo, enterik ateş ya da salmonelloz olarak da bilinir. Yiyecek, içecek ya da sularla bulaşır. Lenf bezeleri, safra kesesi, karaciğer, dalak ve başka organlara yerleşebilmektedir. Bazı kişiler bu hastalık için taşıyıcıdırlar ve dışkıları ile mikrobu yıllarca yayabilirler.

Belirtiler

İştahsızlık, kırıklık, baş ağrısı, ateş, yorgunluk, genel vücut ağrıları, karın ağrısı, öksürük gibi belirtiler görülür. Deri sıcak ve kurudur, çoğu kez terleme olmaz. Hastalığın ikinci haftasında belirtiler şiddetlenir, ateş artar, devamlı bir hal alır. Karın üst tarafında ve göğüste tipik döküntüler belirir. Genellikle başlangıçta kabızlık, sonra ishal görülür. Dışkıda kan görülebilir. Aşırı halsizlik, bilinçte küntleşme, bazı hastalarda halüsinasyon ya da bilinç bulanıklığı görülebilmektedir.

Tanı

Kan testleri, kan ve dışkı kültürleri ile tanı konulur.

Tedavi

Tedavide antibiyotikler kullanılır. Damardan sıvı tedavisi verilebilir.

Hastalığın seyri

Erken tedaviyle 2-4 haftada düzelir. Tam tedavi olmazsa tekrarlayabilir. Hastalığın seyri sırasında olabilecek bozukluklar şunlardır: Barsak delinmeleri, barsak kanamaları, böbrek yetmezliği gibi.

Korunma

İçme ve kullanma suları temiz olmalıdır. Riskli bölgelerde suların kaynamış olmasına ve besinlerin iyi pişmiş olmasına dikkat edilmelidir.

Bulaşıcı Hastalıkları Önleme Derneği

Adres : Gaziler Caddesi No: 406 D:301 Yenişehir / İZMİR Telefon : 05070200862 E-Posta : info@buhasder.org.tr

KURUMSAL MİSYONUMUZ VİZYONUMUZ DERNEK TÜZÜĞÜ DUYURULAR İLETİŞİM A WORD FROM OUR PRESIDENT
Tifo Hastalığı.

Tifo Hastalığı.

Tifo Hastalığı

Tifo hastalığı salmonella typhi adı verilen bakterinin sebep olduğu bir hastalıktır. Bulaşıcı olduğu için genellikle salgınlar ortaya çıkarır. Kanalizasyon suyunun içme suyuna karışması, içme sularının temiz olmaması, yiyeceklerin yeteri kadar temizlenmemesi bakterinin vücuda girmesine yol açar. Hastalığı atlatan bazı kişilerde de tifo taşıyıcısı olma durumu devam edebilir.

Tifoya yol açan bakteriler çok hızlı çoğalma özelliklerine sahip oldukları için sindirim sisteminden başlayarak diğer yapılara da kısa süre içinde zarar vermeye başlar. Tifo mikrobu kapıldıktan 5-15 gün sonra hastalık belirtileri ortaya çıkmaya başlar.

Tifo mikrobu günümüzde geri kalmış ülkelerde daha sık görülür. Gelişmekte olan ülkelerde de bulaşma durumlarına rastlanır. Gerekli önlemlerin alınması, hastaların tamamen iyileşene kadar bulaştırmamak için dikkatli davranması, genel hijyen, suların temizliği ve aşılar hastalığın önüne geçer.

İnceleyen ve Onaylayan : Uzman Dr. Mehmet Karahan Tifo Hastalığı Hakkında

Salmonella bakterisinin neden olduğu tifo hastalığı kirli içme suları ve yiyecekler ile bulaşır. Salgınlara neden olabilir. İçme suları kirli olduğu ve aşılamanın yeterli yapılmadığı ülkelerde daha fazla görülür. Asya, Afrika ve Latin Amerika gibi bölgelerde daha yaygın olduğu gözlenir. Buralara yapılan seyahatler ile başka ülkelere de taşınabilir. Hastalık daha çok yaz ve sonbahar mevsimlerinde görülür. Tifo hastalığını atlatan bazı insanlarda hastalığın taşıyıcılığı devam eder.

Bakteri vücuda girdikten sonra belli bir kuluçka süresini doldurur. Ardından belirtiler yaşanmaya başlar. İlk olarak yüksek ateş, halsizlik, yeme isteğinin olmaması, aşırı terleme, titreme, boğaz ağrısı, ishal veya kabızlık gibi genel enfeksiyon belirtileri ortaya çıkar. Hastalık ilerledikçe kalp atışında yavaşlama, karın şişliği, dikkat eksikliği, burun kanaması, beyaz kan hücrelerinde azalma, kilo verme, karaciğer ve dağın genişlemesi, dışkıda kan görülmesi, cilt döküntüleri ve lenf düğümlerinde şişme gibi daha ciddi belirtiler baş gösterir.

Tifo hastalığının yaygın olduğu bölgelere seyahat etmek, hasta kişilere yakın olmak ve AIDS hastalığı, kullanılan çeşitli ilaçlar dolayısıyla bağışıklığın zayıf olması riski artırır.

Tifo Nedir?

Kirli su ve bunlarla temas eden yiyecekler ile insana bulaşan tifo hastalığı, salmonella bakterisinin neden olduğu bir hastalıktır. Bakteri bir şekilde vücuda girdikten sonra kuluçka evresine girer ve ardından belirtiler görülmeye başlar. İlk belirtiler yüksek ateş, halsizlik gibi genel enfeksiyon belirtileri şeklinde seyreder. İlerledikçe bunların şiddeti artar. Tedavi edilmediğinde çok ciddi problemlere neden olabilir. Hasta kan zehirlenmesi geçirebilir, bağırsaklarda hasar oluşabilir ve delinme, kanama gibi durumlar yaşanabilir. Böbreklerde yetmezlik, karın astarı iltihabı, hastanın vücudunda aşırı susuzluk gibi hayati sorunlar ortaya çıkabilir. Daha şiddetli vakalarda hastalık beyni etkiler. Kalıcı veya hayati sorunlara yol açabilir.

Hastalık kan tahlili ve dışkı analizi ile teşhis edilir. Tifo tedavisi çeşitli antibiyotiklerle tedavi edilebilir. Hastalık çok ilerlediyse elektrolit replasman ve damardan sıvı verilmesi tedaviye dahil edilir. Bir organda daha ciddi sorunlar görülüyorsa buna yönelik tedaviler de uygulanır. Fakat hastalığın erken tedavi edilmesi kalıcı bir problem yaşanmaması için önem taşır. Ayrıca tedavinin tamamlanmaması hastalığın şiddetli belirtilerini tekrar yaşamaya neden olur.

Hastalık kan tahlili, dışkı tahlili ve kemik iliği testi ile teşhis edilir. Eğer hasta yakın zamanda seyahat ettiyse gitti ülkeler de değerlendirilir. Fakat seyahat edilmediği halde hastalık yaşanıyorsa içme sularının ve yiyeceklerin kontrol edilmesi gerekir. Çünkü bakteriler salgına neden olabilir.

Hastalığın Seyri

Bakteri kaynaklı bir hastalık olan tifo, vücuda girdikten sonra bir süre kuluçkada bekler. Herhangi bir belirti vermez. Bu süreçte bakteri mideye gider ve buradan bağırsaklara ulaşır. 5-15 gün veya 3 hafta sonra ilk belirtiler ortaya çıkar. Bunlar genel olarak diğer enfeksiyonlardaki belirtilere benzer. Hastanın ateşi yükselir, titreme ve terleme gibi sorunlar ortaya çıkar. Boğaz ağrısı, ishal veya kabızlık yaşanır. Halsiz ve yorgun hissedilir.

İlk başlarda grip ile karıştırılabilecek hastalık zamanla ilerler. Belirtiler şiddetlenir. Bu aşamada tedavi edilemez ve hastalık ilerlerse bağırsaklarda kanama ortaya çıkabilir. Bu durum ilerlediğinde kan yolu enfeksiyonu yaşanır. Hastalık yayılarak böbrekleri, mesaneyi, kalp kasını beyni etkileyebilir. Buralarda enfeksiyona neden olarak yetmezlik, hasar gibi sorunlar ortaya çıkarabilir. Bu yüzden enfeksiyon belirtileri gösteren hastalar durum ilerlemeden doktora gitmelidir.

Tedavisi

Hastanın kan ve dışkıları incelendiğinde salmonella bakterisine rastlandıysa tifo hastalığı tanısı konur. Tedavisi ilk etapta antibiyotikler ile gerçekleştirilir ve hastaya bol bol su içmesi önerilir. Antibiyotik kullanımı doktorun belirttiği sıklıkta ve belirttiği süre boyunca devam eder. İlaçların düzenli alınmaması ya da erken bırakılması belirtileri tekrar ortaya çıkarır. Hastalık diğer organları etkilediyse veya dehidrasyon gibi sorunlara yol açtıysa bunlara yönelik ek tedaviler de uygulanabilir. Herhangi bir organda yetmezlik yaşanıyorsa tedavi daha zorlu bir süreç haline gelir. Tifo tedavisinde kullanılan antibiyotiklerden bazıları sulfametoksazol ve siprofloksasindir.

İlaç Tedavisi

Tifo hastalığı çok ilerlemediği zaman ilaç ile tedavi edilebilir. Hastalık bakteri kaynaklı olduğu için ilaç tedavisinde antibiyotikler kullanılır. Tifo tedavisinde kullanılan antibiyotiklerden bazıları sulfametoksazol ve siprofloksasindir. Tedavinin etkili olabilmesi için ilaçların düzenli kullanılması gerekir.

Antibiyotikler bakterilerden kaynaklanan hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlardır. Tifo hastalığı tedavisinde de bunlardan faydalanılır. İlaçların kaç saatte bir ve ne kadar süre kullanılacağını doktor belirtir. Bunlara uymak hastalığın tamamen iyileşmesi bakımından önem taşır.

Etken maddesi sulfametoksazol olan birçok antibiyotik ilaç bulunur. Tifo tedavisinde de kullanılan bu ilaçlardan hangisinin hasta için uygun olacağına doktor karar verir. Etken maddenin yan etkilerinden dolayı belirli hastalıklar dışında kullanılmaz. Gerektiğinde doktor reçete eder.

Siprofloksasin adındaki antibiyotik fluorokinolon grubundan bir maddedir. Bakterilere bağlanarak onların bölünmesinin önüne geçer. Bunun sonucunda bakteri parçalanır.

Elektrolit Replasman Tedavisi

Replasman yerine koyma anlamına gelir. Vücudun sağlıklı çalışmasında çok önemli bir yeri olan elektrolitlerin dengesi tifo hastalığı nedeniyle bozulabilir. Eksik olan elektrolitleri yerine koyan tedaviye elektrolit replasman tedavisi denir. Tifo hastalığının ilerlediği bazı durumlarda gerekli görülür.

Tifo Hastalığı Nedenleri

Tifo hastalığına salmonella adı verilen bir bakteri neden olur. Bakteri içme suyu veya yiyecekler aracılığıyla vücuda girer. Çeşitli yan sebepler de bakterinin vücuda girmesini ve çoğalmasını kolaylaştırabilir.

Salmonella Bakterisi

Salmonella bakterisinin 2300 kadar çeşidi bulunur. Bunlardan bazıları herhangi bir hastalığa neden olmaz. Diğer yandan salmonella bakterileri yiyeceklerde bulunuyorsa pişirildiklerinde ölür. Tifo hastalığa neden olan bakterinin türüne salmonella typhi denir. İçme suları bir şekilde kirlendiyse, sulara kanalizasyon suyu karıştıysa veya bakteri yiyeceklerde bulunuyorsa insan vücuduna girer. Burada hızlı bir şekilde çoğalarak hastalığa neden olur. Tifo bakterisi dünyanın bazı bölgelerinde daha fazla görülür. Önlem alınmaması, yeterli aşılamanın yapılmaması ve kirli sular bu bölgelerde hastalığın artmasına neden olur. Yaz ve sonbahar mevsimlerinde tifo vakalarında artış gözlenir.

Tifo Hastalığı Belirtileri

Tifo hastalığı ilk baş gösterdiğinde gribe benzer belirtiler verir. Hastalık ilerledikçe belirtilerin şiddeti artar. Yüksek ateş, yorgunluk, ishal, kabız, karın ağrısı, bağırsak kanaması, tansiyon düşmesi, vücutta lekelenme gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Bu durum uzun süre tedavi edilmezse daha ağır tablolarla karşılaşılabilir.

Yüksek Ateş

Tifo hastanın ateşinin yükselmesine neden olur. Bazı durumlarda ateş 39-40 dereceye kadar çıkabilir. Hastanın ateşi yükseldiğinde doktora gitmek bu mümkün değilse ılık suyla duş almak, eklemlere su ile ıslatılmış havlular koymak yardımcı olabilir. Ateşin yükselmesine titreme, terleme gibi durumlar da eşlik edebilir. Böyle durumlarda yapılacak en iyi şey hastaneye gitmek olur.

Yorgunluk

Yüksek ateş ile birlikte halsizlik de yaşanır. Sürekli yorgun hissetmek, güçsüzleşmenin fark edilmesi, bitkinlik gibi durumlar görülebilir. Bunları ishal gibi sorunlar da tetikleyebilir.

İshal veya Kabız

Tifo bakterisi sindirim sistemini etkiler. Mideden geçen bakteriler bağırsaklara geçer ve burada hızlı bir şekilde çoğalır. Bu yüzden bağırsak işleyişi bozulur. İshal veya kabızlık görülebilir. Tedavi edilmediğinde bakteri bağırsaklarda daha büyük sorunlara yol açabilir.

Karın Ağrısı

Bakterilerin özellikle bağırsakları etkilemesi sonucunda tifo hastaları karın ağrısı yaşayabilir. İshal veya kabızlığın yaşanması ağrıyı tetikler veya arttırır. Bazı durumlarda karında anormal bir şişkinlik görülebilir. Hastalık bu düzeydeyken tedavi edilmediğinde dışkıda kan görülebilir. Mide bulantısı ve kusma yaşanabilir.

Bağırsak Kanaması

Tifo bakterisi bağırsaklara yerleşir ve buradan çoğalır. Hastalık ilerledikçe bakterilerin bağırsağa verdiği zarar da artar. Bağırsaktaki yaralar hastalığın 3. veya 4. haftalarında kanayabilir. Genellikle aniden ortaya çıkan bu kanama nabızda zayıflamaya, tansiyonda düşmeye neden olur. Hasta solgun ve bitkin bir duruma gelir. Dışkısı farklılaşır ve daha sıvı, kömür gibi bir hal alır. Bu durum şiddetlendiğinde hastanın hayatını tehlikeye sokabilir. Bu yüzden mümkünse tifo bu denli ilerlemeden doktora gitmek gerekir.

Tansiyon Düşmesi

Tifo hastalığı bağırsaklarda yaralar oluşturup bunların kanamasına neden olabilir. Kanamalar gerçekleştiğinde tansiyon düşmesi yaşanabilir. Diğer yandan hastalığın başka organları etkilemesi sonucunda da tansiyonda düşme görülür. Bu ciddi bir belirtidir.

Karında ve Göğüste Kırmızı Lekeler

Hastalık ilerlediğinde özellikle karın bölgesinde ve göğüste kırmızı lekeler oluşur. Bunlar döküntü halinde olabilir. Küçük, şişkin olmayan lekeler halinde ortaya çıkar. Bunlara gül lekeleri de denir. Lekelerin üzerinde tifoya neden olan bakteriler bulunabilir. Bu yüzden bu alanlara dokunmamak gerekir.

Tifo Nasıl Teşhis Edilir?

Belirtileri yaşayan hastalar hastaneye gittiklerinde çeşitli tetkiklerle tifo hastalığı teşhis edilir ve gerekli tedavi başlatılır. Kan ve dışkı testlerinde hastalığa neden olan bakteri bulunduğunda tanı konulmuş olur. Hastalığın yaygın olduğu ülkelere seyahat edilip edilmediği araştırılır.

Hastanın Seyahat Geçmişinin İncelenmesi

Tifo dünya üzerinde yaklaşık 22 milyon insanı etkileyen bulaşıcı bir hastalık. Sanayisi gelişmiş ülkelerde hastalığa karşı alınan önlemler dolayısıyla çok fazla rastlanmıyor. Bu ülkelerde yaşayanlar genellikle başka ülkelere yaptıkları seyahatler sonucu hastalanıyor. Asya, Afrika, Latin Amerika gibi bölgelerde tifo daha yaygın görülüyor. Hastaların yakın zamanda yaptıkları seyahatler doktorlar tarafından inceleniyor. Çünkü seyahat edilmediği halde tifo yaşanıyorsa, bir salgın söz konusu olabilir. Bu durumda içme sularının ve yiyeceklerin araştırılması gerekir.

Kan ve Dışkı Testleri

Kan tahlili ve dışkı değerlendirmesi hastalığın tanısını koymada başlıca yöntemdir. Kan ve dışkıda tifo hastalığına neden olan salmonella bakterisine rastlandığında tanı konulmuş olur. Kan tahlili genellikle koldaki damarlardan enjektör ile alınan örnek kan ile yapılır. Dışkı testi de hastanın dışkısından alınan örnek ile gerçekleştirilir.

Kemik İliği Testi

Tifo hastalığı beyaz kan hücrelerinin ciddi anlamda azalmasına neden olabilir. Bu da ciddi sorunlara yol açabilir. O yüzden bazı durumlarda kemik iliği testine ihtiyaç duyulur. Hastalığın seyri hakkında bilgi edinilir.

Tifo Hastalığı Risk Faktörleri

Tifo hastalığı bakteri kaynaklı bir hastalıktır. İnsan vücuduna kirli içme suyu veya yeteri kadar temizlenmemiş yiyeceklerle geçer. Hijyene özen göstermemek ve tifo hastalığının yaygın görüldüğü yerlerde bulunmak hastalığın yaşanma ihtimalini arttırır.

Kirli Su İçmek

İçme sularına kanalizasyon sularının karışması yaygın tifo vakalarına neden olur. Bazı ülkelerde bu durum daha sık yaşanır. İçilen suyun temiz olduğundan emin olmamak hastalığa yakalanma ihtimalini arttırır.

Tifonun Yaygın Olduğu Bölgelere Seyahat

Tifo hastalığı Asya, Güney Asya, Afrika ve Latin Amerika’da yaygın olarak görülür. Sanayileşmiş ülkelerde daha az rastlanır. Kanalizasyon sularının içme sularına karışması, su kaynaklarının kirlenmesi, yeterli aşılamaların yapılmaması gibi sebepler tifo ihtimalini arttırır. Gelişmiş ülkelerde teşhis edilen tifo vakalarının çoğunda hastalığın yaygın görüldüğü ülkelere seyahat saptanır.

Meyve ve Sebzeleri İyice Yıkamamak

Tifo hastalığı yiyeceklerin yeteri kadar temizlenmemesi veya kirli sularla yıkanması ile de insan vücuduna girebilir. Bu durum özellikle hastalığın yaygın olduğu yerlerde ortaya çıkar. Fakat her koşulda meyve ve sebzelerin temiz su ile yeteri kadar yıkanması gerekir. Aksi takdirde başka hastalıklar da yaşanabilir.

Tifo Hastalığı Komplikasyonları

Tifoya yol açan bakteriler hızlı çoğalır ve yayılır. Genellikle ilk belirtiler görülmeye başlandığında hastalar doktora başvurur ve ilaç tedavisi ile sorun çözülür. Fakat hastalık ilerlediği halde tedavi edilmezse daha ciddi sorunlar ortaya çıkar. Bu komplikasyonlar nadir görülür. Fakat hastaların bilinçli olması ve zamanında tedavi olmaları risklerin önüne geçer.

Menenjit

Tifo hastalığına yol açan bakteriler çoğalarak yayılır. Dolaşım sistemine karıştıklarında bağırsaklardan başka organlara da yayılabilir. Beyine gittiklerinde ciddi ve hayati bir hastalık olan menenjite yol açabilir. Menenjit de hızlı ilerleyen bir hastalıktır. Bunun sonucunda beyinde kalıcı hasarlar oluşabilir veya ölüm gerçekleşebilir. Menenjit temelde beyin zarının iltihaplanmasıdır. Bu durum beyin zarını aşarak beyne ulaşabilir. İşitme kaybı, felç, hafıza sorunları, bilinç sorunları gibi kalıcı problemlere yol açabilir. Menenjit daha çok çocukları tehdit etse de her yaşta görülebilen bir hastalıktır. Bulaşma riski olduğu için dikkat edilmesi gerekir.

Mide Kanaması

Hastalık ilk olarak bağırsaklara yerleşir. Burada yaralara ve kanamalara neden olabilir. İlerlediğinde tüm sindirim sistemini kötü etkiler. Mide yaralarına, delinmeye veya mide kanamasına neden olabilir. Mide kanaması ciddi bir sorundur. En kısa sürede müdahale edilmesi gerekir.

Sarılık

Hepatit B hastalığı sarılık adıyla da anılır. Karaciğerin düzenli olarak vücuttan uzaklaştırdığı bilirubin adı verilen maddenin birikmesi sonucu oluşur. Bilirubin maddesi biriktikçe cilt ve gözlerdeki beyaz bölgeler sarılaşır. Bazı hastalarda hafif düzeydeki sarılıklar fark edilmese de hastalık var olabilir. Karaciğerin bu işlevi yerine getirmesini engelleyen birçok sağlık sorunu olabilir. Bu sorun tifo hastalığından da kaynaklanabilir. Tifoya yol açan bakteriler karaciğerin işlevine zarar verebilir. Bu durumda tifoya bağlı sarılık ortaya çıkar. Normalde bulaşıcı olmayan hepatit B, eğer tifo gibi bakteri kaynaklıysa bulaşabilir. Sarılık tedavi edilmediğinde karaciğere kalıcı hasarlar bırakabilir. Siroz veya karaciğer kanserine yol açabilir.

Damar İltihabı

Tifoya yol açan salmonella bakterileri vücudun çeşitli bölgelerine yayılarak bu alanlara zarar verebilir. Bakteriler dolaşıma karıştığında damar iltihabına neden olabilir. Bu durum ileriki dönemde dolaşım yetmezliği gibi saha ciddi sorunlara yol açabilir.

Havale

Havale geçirmenin diğer adı konvülsiyondur. Bir çeşit nöbet olan bu durum beyindeki elektriksel aktivitenin düzgün olmaması sonucunda yaşanır. Vücutta kasılma, bilinç kaybı, nefes almada sorunlar şeklinde ortaya çıkabilir. Havale beyinde bir bölgeden kaynaklanabilir veya beynin tamamını etkileyebilir. Bu yüzden çok farklı belirtilerle ortaya çıkabilir. Pek çok sağlık sorunu havale geçirmeye neden olur. Bunlardan biri de tifodur. Özellikle karaciğeri etkilediği durumlarda havale geçirmek mümkün olur. Havale genellikle 1-2 dakika sürer fakat daha uzun süren vakalar da görülebilir. Beyinde hasar oluşmaması için vakit kaybetmeden doktora gitmek gerekir.

Tifo Hastalığı Nasıl Önlenir?

Tifo hastalığı kirli su ve temizlenmemiş yiyeceklerle insana geçer. Önlemek için hijyene dikkat etmek ve kullanılan suyun temizliğinden emin olmak gerekir. Özellikle tifonun yaygın olduğu ülkelere gidilmeden bir süre önce aşı yaptırmak gerekir.

Tifo Aşısı

Tifo hastalığının yaygın olarak yaşandığı bölgelere gidecek ve orada bir aydan daha uzun süre kalacaklara tifo aşısı yaptırmaları önerilir. Aşının, yurt dışına çıkmadan 7-10 gün önce yapılması etkisini göstermesi için gereklidir. Aşının etkisi bir buçuk yıl sonra %75’e, üç yıl sonra %50’ye düşer. Bu yüzden aşının tekrar edilmesi gerekir.

Temiz Su İçmek

Tifo hastalığından korunmak için içilen sulara ve yiyeceklere dikkat edilmesi gerekir. Hastalığın yaygın görüldüğü ülkelerde çeşme sularına kanalizasyon suyunun karışması gibi sorunlar olabilir. Bu yüzden içilecek suların paketlenmiş ve ilk defa kullanılacak su olmasına dikkat edilmesi önem taşır. Paketlenmiş suların da karbonatlı olması daha güvenli olur. İçeceklere buz atmadan önce buzların paketlenmiş sularla hazırlanıp hazırlanmadığına dikkat etmek gerekir. Güvenilirliğinden emin olunmayan buzların kullanılmaması önerilir. Diğer yandan meyve ve sebzeler hijyeni de önem taşır. Bunların güvenilir ve temiz sular iyice yıkanması, soyulması ve pişirilmesi gerekir. Tifoya yol açan bakteriler yeteri kadar pişirildiğinde ölürler. Bu yüzden riskli bölgelerde pişmemiş yiyecekleri tüketmemek iyi bir önlem olur. Ek olarak seyahat edilen ülkelerde sokak satıcılarından yiyecek almamak da birçok hastalığın önüne geçer. Elleri temiz su ve sabunla sık sık yıkamak da önem taşır.

Sık Sorulan Sorular Tifo bulaşıcı bir hastalık mıdır? Nasıl Bulaşır?

Tifo bakterilerden kaynaklanan bir hastalıktır. Dolayısıyla çeşitli yollarla insana bulaşır. Kirli suların içilmesi, yiyeceklerin yeterince yıkanıp temizlenmemesi hastalığın insana geçmesine neden olur. Diğer yandan tifo hastalığına yakalanan hastaların dışkılarında, kanlarında, tükürük ve cilt döküntülerinde hastalığa neden olan bakteri bulunur. Bunlarla temas etmemek gerekir.

Ne zaman tifo aşısı olunmalıdır?

Tifo aşısı 3 yılda etkisini kaybeden bir uygulamadır. Yurt dışına çıkacak ve tifonun yaygın olduğu bölgelere seyahat edecek kişilerin yaptırması önerilir. Yola çıkmadan 7-10 gün önce aşılamanın tamamlanmış olması gerekir. Aşı yaptırdıktan bir buçuk yıl sonra koruyuculuğu %75’e düşer. Üç yıl sonra ise %50 koruma sağlar.

Tifo ölüme sebep olur mu?

Tifo hastalığı antibiyotikler ile tedavi edilebilen bir hastalıktır. Hastalar genellikle yüksek ateş, ishal, kabızlık gibi sorunlar yaşadıklarında doktora başvurur. Böylece hastalık ilerlemeden tedavi edilmiş olur. Fakat uzun süre müdahale edilmediğinde bağırsak ve mide kanamaları, havale, karaciğer sorunları ve beyinle ilgili sorunlar yaşanabilir. Bunlar da ölüme yol açabilir.

Tifo tedavi edilmezse ne olur?

Tifo hastalığı kendi kendine geçebilen bir hastalık değildir. Bakteriler çoğalmaya ve vücuda zarar vermeye devam eder. Tedavi edilmediğinde bağırsaklar, karaciğer, dolaşım, kalp veya beyinle ilgili sorunlar baş gösterebilir. Kalıcı hasar veya ölüm gibi durumlar yaşanabilir. İlk belirtiler ortaya çıktığı gibi müdahale edilirse tedavi kolay ve çabuk gerçekleşir. Doktorun belirttiği şekilde düzenli olarak antibiyotik kullanmak yeterli olur.

Tifo hastalığı dünyanın en çok hangi bölgelerinde görülür?

Tifo hastalığına sanayisi gelişmiş ülkelerde az rastlanır. Çünkü genellikle bu ülkeler sularının temizliğine özen gösterir ve gerekli önlemler alınır. Hastalık daha çok Güney Asya, Latin Amerika, Afrika gibi bölgelerde görülür. Buralara yapılacak seyahatlerden önce tifo aşısı olmak ve bölgede içilen sulara ve yenen gıdalara özen göstermek önerilir.

Tifo hastalığı geçiren kişi tekrar hastalığa yakalanabilir mi?

Tifo hastalığını bir kez geçirenler hastalığa karşı bağışıklık geliştirmezler. Genellikle hastalığı atlatanlar da atlatmayanlarla aynı riski taşır.

Hasta ne zaman iyileşir?

Hastalar gerekli tedaviyi uyguladıklarında ilaç kullanmaları gereken süre tamamlandıktan sonra tamamen iyileşirler. Fakat ilaçların düzenli alınmaması, erken bırakılması hastalık belirtilerinin tekrar başlamasına neden olur.

Hangi yaş grubu tifoya yakalanabilir?

Tifo hastalığının görüldüğü belirli bir yaş grubu yoktur. Her yaştan insanı etkileyebilir. Fakat bağışıklığı herhangi bir sebeple daha düşük olan kişiler hastalığa daha kolay yakalanır.

Tifo hastası okula veya işe gidebilir mi?

Tifo hastaları tedavinin ilk zamanlarında belirtileri yaşamaya devam eder. Bu yüzden istirahat etmesi gerekir. Hasta kendini iyi hissetmeye başladığı zaman okula veya işine gidebilir.

Tifo hastaları nasıl beslenmeli?

Hastaların başlarda kolay sindirilen besinler tüketmesi faydalı olur. Sindirim sistemi bakterilerden ilk etkilenen yer olduğu için bazı problemler yaşanabilir. Çorba, evde sıkılmış meyvelerin suları, doğal limonata, hoşaflar bu süreçte önerilebilir. Vücut direncinin geri kazanılması için karbonhidrat, protein ve yağ bakımından dengeli beslenmek önem taşır.

Tifo şüphesi varsa hangi doktora gidilmeli?

Tifo hastalığına bakteriler neden olur. Bu yüzden herhangi bir şüphe varsa enfeksiyon hastalıkları bölümüne gitmek gerekir.

Tifonun bitkisel tedavi yöntemleri nelerdir?

Tifo hastalığı antibiyotik ilaçlarla tedavi edilir. Besinler tedaviyi destekleyici faydalar sunsa da hastalık bitkilerle tedavi edilmez. Daha da ilerlemesine neden olabilirler. Tedaviye ek olarak vücut direncini arttıracak sağlıklı besinler tüketmek, meyve ve sebzeleri ağırlıklı olarak tüketmek faydalı olur. Bunun yanında sarımsak soğan, elma sirkesi, muz, ayran gibi besinler önerilebilir.

Hastaların alkol ve sigara kullanmasında bir sakınca var mıdır?

Hastaların antibiyotik tedavisi sürerken alkol tüketmemeleri gerekir. Diğer yandan tifo karaciğeri kötü etkilediği için de alkol tüketilmesi uygun olmaz. Sigara da iyileşmeyi yavaşlatacağı için önerilmez.

Tifo hastası tamamen iyileşebilir mi?

Tifo hastaları genellikle ilaç tedavisi ile tamamen iyileşirler. Bu durum hastalığın diğer organlara zarar vermediği durumlar için geçerlidir. Başka sorunlara neden olduysa soruna yönelik tedaviler gerçekleştirilir. Diğer yandan hastaların bazılarında iyileştikten sonra tifo taşıyıcısı olma durumu gözlenir.

Tifo hangi sistemin hastalığıdır?

Tifoya sebep olan bakterinin vücuda bulaşmasından sonra neredeyse vücudun tüm bölgelerini etkileyen belirtiler ortaya çıkmaya başlar. Doğal olarak hastalığı belirli bir sisteme entegre etmek güçtür. Hastalık bakteriyel enfeksiyon hastalığı olarak değerlendirilmektedir ve tedavisi de antibiyotikler ile yapılmaktadır. Yaşam yeri üzerinden ise dolaşım sistemi ve sindirim sistemi hastalığı olarak değerlendirilebilir.

Tifo hastalığına neden olan bakteriler neler?

Salmonella typhimurium isimli bakterinin vücuda girmesinden sonra tifo hastalığı ortaya çıkar. Bakteri vücuda girdikten sonra üç hafta boyunca sessiz bekler. Sonrasında ise ciddi belirtiler bir anda ortaya çıkmaya başlar.

Tifo mantar hastalığı mıdır?

Tifo mantar ya da virüs değil bakteri hastalığıdır. Hastalığa sebep olan bakteri kanalizasyon bulaşan sulardan insana geçer. Sonrasında ise insan – insan bulaşması yaparak salgına dönüşür. Tedavi edilmediğinde ölümcül bir hastalıktır.

Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Tifo Tedavisi Biz Hastalar İçin

© 2020 Ameliyat.com | Her hakkı saklıdır
İş bu sayfada yer alan yorumlar, ilgili doktorun doğrudan veya dolaylı emri, talebi ve/veya ricası olmaksızın, ilgili hasta tarafından bağımsız olarak yazılmaktadır.
Bu web sitesinin temel amacı sağlık alanında kamuoyunun daha iyi bilgilenmesini sağlamaktır.
ameliyat.com bir başvuru hizmeti değildir ve herhangi bir Sağlık Hizmeti Sağlayıcısını tavsiye etmemektedir veya desteklememektedir.
(Son Güncelleme: 01.09.2020)

Tifo Ve Paratifo Hastalıklarına Dikkat!

Tifo Ve Paratifo Hastalıklarına Dikkat!

Tifo Ve Paratifo Hastalıklarına Dikkat!

Tifo, sistemik bir enfeksiyon hastalığıdır. Bu hastalığa Salmonella typhi bakterisi sebep olur. İnsanlara özgü olan bu hastalıkta, karın ağrısı, yüksek ateş, şuur bulanıklığı, baş ağrısı gibi belirtiler ortaya çıkar.

Salmonella paratyphi A, B ve C bakterilerinin sebep olduğu Paratifo hastalığında ise semptomlar tifoya benzer ancak tifoya göre daha hafiftir.

Tifo hastalığı, bu hastalığı taşıyan insanların idrar ve dışkılarının karıştığı gıda ve suların alınması ile bulaşır. Aynı zamanda kanalizasyon suları içme ve kullanma sularına karışırsa aynı şekilde yine tifo görülür. Tifo olan gıda işleriyle uğraşan dağıtıcıların da gıdalara hastalığı bulaştırması sonucu gıdayı tüketenler arasında da hastalık salgın hale gelebilir. Bu hastalığı taşıyan hastaların kullandığı eşyaların tutulması ile ellerle de hastalık başkasına bulaşabilmektedir. Bir de sinekler tifo mikrobunun gıda ve sulara bulaşmasında ayaklarıyla taşıyıcılık yapabilmektedir.

Kişi içinde bolca tifo bakterisi bulunan su ve yiyecekleri çiğ veya az pişmiş olarak tüketirse tifo hastalığı gelişmiş olur. Hastalığın kuluçka süresi ortalama olarak 10-14 gündür. Tifo hastalığında belirti olarak baş ağrısı, halsizlik, kırıklık ve yavaşça yükselen ateş ile sessiz bir başlangıç görülür. Genelde bir hafta sonunda sonunda ateş 39-39,5˚C’ye ulaşır.

İkinci haftaya geçildiğinde hastanın ateşi yüksek devam eder ve hastanın şuuru bulanıktır. Hastanın yüzü soluktur, dudakları kuru ve çatlaktır. Karnında gaz toplanır ve dili paslıdır. Tifo hastalarının yarıya yakın kısmında ishal, yarısından fazlasında ise kabızlık görülür. Üçüncü haftanın sonunda hastanın ateşi düşmeye başlar, dördüncü haftadan sonra ise ateş normale iner.

Bağırsak kanaması, miyokardit, safra kesesi ve safra yolları enfeksiyonu, arterit, orşit, yumuşak doku enfeksiyonları, karaciğer ve dalak apseleri gibi tablolar paratifodan daha sık olmak üzere tifoda görülen bazı komplikasyonlardır. Bugüne bakıldığında tifoya bağlı ölüm oranı %1-2 civarındadır.

Dışkı ya da idrarlarında hastalğın bakterisi bulunan kişiler hasta olmadıkları veya hastalığı geçirdikleri halde olsalar bile taşıyıcı olarak adlandırılırlar. Taşıyıcılık bir yıldan daha fazla devam ediyorsa bu duruma kronik taşıyıcılık denir. Tifo ve paratifoda 14 gün süreyle antibiyotik tedavisi uygulanırken, kronik taşıyıcılığın giderilmesinde ve lokal organ enfeksiyonlarında ise tedavi 4-6 hafta sürdürülür.

Hastalıktan korunmak için çeşitli aşılar olmasına rağmen, bunların koruyucu etkisi %100 değildir. Kısacası aşıya güvenmek doğru değildir. Salmonella enfeksiyonlarından korunmak için, tüketilen gıda ve suların temiz olması, kişisel hijyen kurallarının eksiksiz uygulanması, kronik taşıyıcıların tespit edilip tedavi edilmesi ve sağlıklı bir atık giderim sisteminin kurulması gerekir. Gıda ve su ile ilgili işlerde çalışan kişilerin taşıyıcı olması da mutlaka engellenmelidir. Bunun yanı sıra tifo hastalarının kullandığı tuvaletler dezenfekte edilmeli ve hastalarla temastan sonra eller de mutlaka yıkanmalıdır. Örneğin, ABD’de 1920 yılında bulgu sayısı 36.000 iken, alınan gıda hijyeni ve temiz su önlemleri sayesinde 1968’den bu yana yılda yaklaşık 500 bulguya kadar düşmüştür.

Benzer Yazılar

Sünnet, pipinin uç kısmını saran, prepisyum ismi verilen sünnet derisinin belli bir şekil ve uzunlukta cerrahi yol ile kesilerek ilgili bölgeden alınması ve pipinin uç kısmının açılması işlemidir.

Boşaltım sisteminde bazı durumlara bağlı olarak taş gibi istenmeyen oluşumlar görülebilir.

Birçok hastalığın tedavisinde kullanılan kortizon, böbreküstü bezlerinde üretilen oldukça önemli bir hormondur. Vücuda birçok faydası olan ve ilaçlara da katılan kortizon, fazla kullanıldığında veya üretildiğinde ise pek çok ciddi hastalığa sebep olabilir.

Ürolojide Önemli Canlı Cerrahi Girişimler

Toplumumuzda sıkça ve her yaşta görülebilen böbrek iltihabı nedir? Nedenleri ve belirtileri nelerdir? Tedavisi nedir, önleyebilir mi? Böbrek enfeksiyonuna dair merak ettiğiniz tüm soruları sizler için yanıtladık.

Uzmanı Uyardı: Sık İdrara Çıkıyorsanız Dikkat!

Afrodizyak besinleri tüketmenin yanı sıra cinsel isteği arttırmak için, düzenli besin tüketmek, stresten uzak durmak, spor yapmak ve özgüven gerekmektedir.

İktidarsızlığın Kaynağı Hangi Testler ile Belirlenir?

Böbrek taşı rahatsızlıklarının en bilinen bulgusu ağrıdır. Ağrı, taşın, böbrekten mesaneye idrar akışını biraz veya tamamen engellemesinin sonucunda oluşur.

Birçok kanser örneğinde olduğu gibi, böbrek kanserinin de nedeni tam olarak bilinememektedir. Yapılan araştırmalar, bazı durumların risk oluşturabileceğini gösteriyor

"