Kemik Erimesi (Osteoporoz) Belirtileri, Tanı ve Tedavisi | Kolan Hospital

Osteoporoz: Tanı, Belirti ve Tedavisi
- Anasayfa
- Sağlık Rehberi
- Kemik Erimesi (Osteoporoz) Belirtileri, Tanı ve Tedavisi
Kemik Erimesi (Osteoporoz) Belirtileri, Tanı ve Tedavisi
- Güncellenme Tarihi: 18 Ağustos 2021
- Kolan
- Sağlık
İÇİNDEKİLER
- KEMİK ERİMESİNDE (OSTEOPOROZ) RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?
- OSTEOPOROZUN ETKİLERİ VE BELİRTİLERİ
- KEMİK ERİMESİ (OSTEOPOROZ) TANI VE TEDAVİSİ
- (OSTEOPOROZ) KEMİK ERİMESİNDE YAPILMASI GEREKEN EGZERSİZLER
Gözeli kemik (Osteo: kemik - Poroz: gözeli) anlamına gelen osteoporoz yeryüzünde en sık görülen kemik hastalığıdır. "kemik içinde çok az kemik " yada "kemiğin deliklenmesi" şeklinde tarif edilebilir.
Kemik kitlesinin azalması mikrominamisinin bozulması kemilk kırılganlığının ve olasılığının artması ile karakterize bir durumdur. Önemli bir mortalite (ölüm), morbidite (hastalık) sebebidir ve ciddi ekonomik kayba neden olmaktadır.
İnsanda kemik yapımının ve kemik kitlesinin zirveye ulaştığı yaş (20-30)'dur. Kemik yapımı azalması ve kemik kaybının artması 40 yaşından sonra başlamakta kadınlarda menopoz sonrası, erkeklerde 70 yaşından sonra artmaktadır.
Daha sonraki yıllarda kayıp hızı azalmakla birlikte bu durum yaşam boyu devam etmektedir. Kırık riskini arttıran ostoporozdan korunmak için risk faktörlerinin iyi bilinmesi hastalığın erken döneminde tanınması ve tedavisinin başlaması esas amaç olmalıdır.
KEMİK ERİMESİNDE (OSTEOPOROZ) RİSK FAKTÖRLERİ NELERDİR?
- Yaş: 40 yaşından sonra kemik kitlesinde kayıp başlar.
- Cins: Kadınlarda özelikle menopoz sonrasında kemik kaybı hızlanır.
- Irk: Beyaz ve sarı ırkta daha fazla görülür.
- Üreme: Geç menarş (ilk adet yaşının büyük olması), erken menopoz, cerrahi menopoz (yumurtalıkların operasyon ile erken alınması), 6 aydan uzun süren amenorel (adet görememe), kısa doğurganlık sürmesi, çok doğum yapma sürmesi, uzun emzirme süresi ve doğum kontrol ilacı kullanımı.
- Genetik: Yakınlarında özelikle osteporoza bağlı kemik kırığı öyküsü
- İmmobilizasyon: Uzun süreli yatak istirahati, sedanter yaşam astrenotlar ve kemiğe binen yükü azaltan diğer durumlar (düzenli egzersiz alışkanlığının olmaması gibi)
- Kötü Alışkanlıklar: Sigara, alkol, kahve
- Beslenme: Düşük kalsiyum içeren gıdalarda beslenmek az güneş ışığına maruz kalmak (D vitamini eksikliği)
- İlaçlar: Steroidler (kortizon), hepanın, antikonvülzan (sara) ilaçlar, hepanın, guatr ilaçları
- Diğer Hastalılar: Troid hastalıkları (hipertroidi), diabetes mellitus (özelikle Tip), romatizmal hastalıklar (özellikle romatoid artrit), Cusling hastalığı, hiperparatiroidi hipo gonadizm, osteogenezis imperfekte, malanbsorbsiyon sendromları
- Düşük Ağırlık: Minyon yapı ve zayıflık
- Daha önce kırık geçirmiş olmak (Örnek: kol kırığı gibi)
OSTEOPOROZUN ETKİLERİ VE BELİRTİLERİ
Klinik belirtiler ve komplikasyonların oluşmasından önce uzun süreli şikayetsiz dönme olabilir. Bu dönemde tesadüfen taramalar sırasında ortaya çıkarılabilir. Başlıca klinik belirtileri ağrı (omurga kırıklarına bağlı, bel-sırt ağrısı gibi), deformite kamburluk, bel ve boyun çukurluğunun artması) boyda kısalma, karın bombeliğinin artması ve fraktür (kalça, omurga, el bileği ve diğer kırıklar) oluşumudur.
Osteoporoz tanısında kemik mineral yoğunluğunun dual enerji X-ray absorbsiyometri (DEXA) ile ölçümü esas ve altın standarttır. Ayrıca kemik yapının ve yıkımının, biyokimyasal belirteçleri tanı ve tedavisinin takibinde kullanılır.
KEMİK ERİMESİ (OSTEOPOROZ) TANI VE TEDAVİSİ
Osteoporozda tedavinin amacı, kırıkların önlenmesi, kemik mineral yoğunluğundaki azalmanın durdurulması ve iyileştirilmesi, varsa kırık ve iskelet deformitelerinin iyileştirilmesi ve yaşam kalitesinin arttırılmasıdır.
Osteoporozda değişik medikal tedaviler uygulanabilmektedir. Bu ilaçlar temel olarak kemik yapımını arttıran veya kemik yıkımını azaltan ilaçlardır.
(Kalsiyum ve D vitamini ve aktif metabolitleri, ostrojen, kalsutenin, bifosfanatlar, anabolik steroidler, testesteron, parathormon, florid, stronsiyum tuzları, ipriflaven, tiazid diüretikleri, büyüme hormonu, insülin benzeri büyüme faktörü gibi). Uygulanacak tedavide risk faktörlerinin belirlenmesi, hastanın yaşı, cinsiyeti, genel sağlık durumu, yaşam şekli ve ihtiyaçları gibi pek çok faktör önemlidir. Hangi ilaç kullanılıyorsa kullanılsın tedavide kalsiyum ve D vitamini olmalıdır.
Kalsiyum osteoporozun önlenmesinde ve tedavisinde kullanılan en önemli elementtir. Pozitif kalsiyum dengesine ulaşabilmek için erkeklerde ve premenopozal kadınlarda günde 1000 mg elementler kalsiyum alınması gerekmektedir. Post menopazal dönemde ihtiyaç günde 1500 mg'a çıkmaktadır.
D-Vitamini ve aktif metabolitlerinin temel etkisi kalsiyumun barsaklardan emilimini ve kana geçisini arttırmak, parathormon seviyesini arttırarak kemik yıkımını azaltmak, kalsiyumun böbreklerden atılımını azaltmak ve kemiğe yerleşmesini sağlamaktadır.
Kalsiyum emilimini sağlamak için önerilen doz 400-800 ü/gün, aktif metabolitleri için 0,5-1 mıknegram/gündür.
(OSTEOPOROZ) KEMİK ERİMESİNDE YAPILMASI GEREKEN EGZERSİZLER
Fiziksel aktivitedede ve egzersiz donuk kemik kitlesinin sağlanması ve korunması, kondüsyon, esneklik ve güç artışı sağlanarak düşmelerin engellenmesi ve kırıkların önlenmesi açısından önemlidir. Omurganın kassal desteğini arttıran ve düzelten egzersizler, bel- sırt kaslarını güçlendirici egzersizlerin yapılmasıdır.
Kardiyovasküler sistemin korunması kondüsyonun sağlanması, esneklik ve kas gücünün geliştirilmesi için yüzme ve su içi egzersizler, kemik kitlesinin korunması ve arttırılması için yük verici egzersizler (yürüme, koşma, merdiven çıkma) önerilmektedir.
Osteoporozdan korunma ve tedavide mümkün olan risk faktörlerinin azaltılması ve uzaklaştırılması, iskelet büyümesi sırasında başlayan uygun beslenme, egzersiz ve fiziksel aktivite gerekli medikal desteğin sağlanması düşmelerin engellenmesi yer almaktadır.