El Ayak Ağız Hastalığı Belirtileri, Tanı, Tedavi Ve Korunma Yöntemleri | Güven Hastanesi

El Ayak Ağız Hastalığı Belirtileri, Tanı, Tedavi Ve Korunma Yöntemleri | Güven Hastanesi

El Ayak Ağız Hastalığı Belirtileri, Tanı, Tedavi Ve Korunma Yöntemleri

Ağız içerisinde ve çevresindeki ağrılı ve içi su dolu döküntülerle başlayan, takiben avuç içinde ve ayak tabanındaki döküntülerle seyreden el ayak ağız hastalığı hijyenin iyi olmadığı yerlerde daha sık görülüyor. İlkbahar sonu, yaz ve sonbahar aylarında ortaya çıkan hastalığın bulaş riski yaz aylarında enfekte havuz sularının yutulmasıyla artıyor. Güven Hastanesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Bölümünden Uzm. Dr. Zehra Can, el ayak ağız hastalığının belirtileri, tanı, tedavi ve korunma yöntemleri hakkında bilgi verdi.

İçindekiler El ayak ağız hastalığı nedir? El ayak ağız hastalığının nedenleri nelerdir? El ayak hastalığı bulaşır mı? El ayak hastalığı belirtileri nelerdir? El ayak hastalığının tanısı nasıl konulmaktadır? El ayak hastalığının tedavisinde kullanılan yöntemler nelerdir? El ayak hastalığından korunmak için nelere dikkat etmek gerekir? El ayak ağız hastalığı nedir?

El ayak ağız hastalığı, en sık 5 yaş altındaki çocuklarda görülen, fakat bazı durumlarda daha büyük çocuklarda ve yetişkinlerde de görülebilen bulaşıcı ve viral bir hastalıktır. Ateş, boğazda kızarıklık, ellerde ve ayak tabanında, ağız içi ve ağız çevresinde döküntü ile seyreder. En sık ilkbahar sonu, yaz ve sonbahar aylarında görülür. Özellikle tropikal bölgelerde ve hijyenin iyi olmadığı yerlerde yaygın olarak ortaya çıkar.

El ayak ağız hastalığının nedenleri nelerdir?

Hastalığa enterovirüs cinsinden koksakivirüs, ekovirüs ve enterovirüsler neden olur. En sık enterovirüs 71 ve koksaki virüs A grup 16 etkendir.

El ayak hastalığı bulaşır mı?

Virüs hasta kişilerin ağız ve burun salgılarında, dışkı ve idrarlarında, cilt lezyonlarında bulunur. Hastalar öksürme ve hapşırma sonucunda damlacık yoluyla virüsü çevreye bulaştırır. Hasta kişi ile yakın temas etme, öpme, sarılma, lezyonlu deriye dokunma, ortak eşya kullanma sonucunda ya da dışkı ve idrar ile bulaşabilir. Okul, kreş gibi toplu yaşam alanları, yazın enfekte havuz sularının yutulması hastalığı bulaşması açısından risk oluşturur.

El ayak hastalığı belirtileri nelerdir?

Hastalık iştahsızlık, kırgınlık, 38-39 derece ateş ve boğaz ağrısı gibi belirtiler ile başlar. Bir iki gün içinde ağız içinde, boğazda ve ağız çevresinde ağrılı, içi su dolu döküntüler çıkar. Takiben ayak tabanı ve avuç içinde de kırmızı döküntüler oluşur ve daha sonra bu döküntüler su toplar. Bazen vücudun başka bölgelerinde de döküntü olabilir. Döküntülere öksürük ve karın ağrısı eşlik edebilir. Bazı durumlarda hastalık sadece ağızda yara, bazen de sadece cilt döküntüsü şeklinde seyredebilir. Özellikle küçük çocuklar ağızdaki yaralar nedeniyle beslenme güçlüğü çekebilir.

El ayak hastalığının tanısı nasıl konulmaktadır?

Hastalığın tanısı genellikle klinik bulgular ile konur. Laboratuvar testi gerekmez. Mevsim, hastanın yaşı, döküntülerin yeri ve özellikleri tanı konulmasına yardımcı olur. Hastalığın suçiçeği, herpes zoster, beşinci ve altıncı hastalık gibi viral hastalıklardan ayrımı yapılmalıdır. Çok gerektiği durumlarda nazofarenks yani genizden alınan sürüntü, döküntü içinden sıvı ve gayta örneklerinden PCR ile virüs izolasyonu sonucunda tanı konabilir. Ayrıca kanda virüse karşı oluşan antikor yanıtına bakılabilir.

El ayak hastalığının tedavisinde kullanılan yöntemler nelerdir?

Hastalığın spesifik bir tedavisi ve aşısı yoktur. Tedavi hastanın şikayetlerine ve bulgularına göre planlanır. Hastalık genellikle hafif seyreder ve kendi kendine düzelir. Boğaz ağrısı için sprey, ağrı kesici, ateş düşürücü, kaşıntı için antihistaminik, lezyonlar enfekte olursa antibiyotikli kremler kullanılabilir. Ağız içindeki yaralar nedeniyle beslenemeyen çocuklarda, yoğurt, muhallebi, çorba gibi yumuşak ve ılık gıdalar ile beslenme, bol sıvı tüketimi ve istirahat önerilir. Beslenmesi kötü olan çocuklara hastane ortamında damar yolu ile sıvı tedavisi verilebilir. Hastalar 7-10 gün içinde kendiliğinden iyileşir. Lezyonlar leke ve kabuklanma yapabilir. Bu etkiler zamanla düzelir.

El ayak hastalığından korunmak için nelere dikkat etmek gerekir? Hasta çocuk lezyonlar kuruyana kadar okula gönderilmemelidir. Öksürük, hapşırık sırasında ağzını kapatması, mümkünse ayrı tuvalet kullanması sağlanmalıdır. Hastalıktan korunmak için hijyen kurallarına uyulmalıdır. Hasta kişilerden uzak durulmalıdır. Eller sık yıkanmalı ve kirli el ile ağız ve yüze dokunulmamalıdır. Hasta bireyle, tabak, bardak, havlu gibi ortak eşyalar kullanılmamalı, öpme ve sarılma gibi yakın temastan kaçınılmalıdır. Tuvalete girdikten sonra, bebeğin bezini değiştirdikten sonra, yemek-mama hazırlamadan önce eller sabunla yıkanmalıdır. Evde, okul ve kreşlerde kullanılan malzemeler, oyuncaklar ve temas eden yüzeyler her gün dezenfekte edilmelidir. Ortam sık sık havalandırılmalıdır. Havuzlar düzenli klorlanmalı ve küçük çocukların havuza girmemesi sağlanmalıdır. "
El Ayak Ağız Hastalığı Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri | Acıbadem

El Ayak Ağız Hastalığı Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri | Acıbadem

El Ayak Ağız Hastalığı

El, ayak, ağız hastalığı 10 yaş altı çocuklarda sık görülen bulaşıcı bir hastalıktır ve yüksek ateş, bademcikte kızarıklık, ağız içinde aft ve ciltte döküntü şeklinde kendini belli eder. Çocukların el, ayak ve bileklerinin neredeyse tamamını kırmızıya boyar. Sonraki günlerde döküntüler suçiçeğine benzer içi sıvı dolu kabarcıklara dönüşür ve bir hafta içinde kaybolur.

Enterovirüs ailesinden coxsacki virüsünün yol açtığı bu hastalık yaz ve sonbahar aylarında salgın yoluyla kolayca bulaşabilir. Hastalık virüs hastalığı olduğu için antibiyotik tedavisi etkili değildir ve hastalık bir hafta içinde kendiliğinden geçer. Bu sürede hasta çocuğun başkalarıyla yakın temasta olmaması önemlidir.

El-ayak-ağız hastalığına korunmanın en etkili yöntemi hijyendir.

Bulaşma Yolları

El, ayak, ağız hastalığı ülkemizde yaz aylarında ve sonbahar başında sık görülüyor. Hasta kişinin hapşırması ve öksürmesiyle, tükürükle, lezyonların olduğu deriye yakın temasla ve idrar-dışkı yoluyla bulaşabiliyor.

Yazın havuz sezonunun açılması ve enfekte havuz sularının yutulması ise ayrı bir risk oluşturuyor. Havuzda idrar ve gaita kaçırma nedeniyle mikrop yayılabiliyor ve klorlamaya rağmen dirençli kalabiliyor. Bu da hem çocuk hem erişkinler için risk faktörü olabiliyor.

Belirtiler El -Ayak -Ağız Hastalığı Belirtileri Nelerdir?

Virüs bulaştıktan sonra ilk üç gün yüksek ateş görülür ve ebeveynler sıklıkla bu sırada doktora başvurur. Diğer belirtiler şunlardır:

Döküntüler: İlk 3 günün sonunda el, ayak ve ağız çevresinde suçiçeği benzeri, içi su dolu kabarcıklar dikkati çeker. Suçiçeğinden farklı olarak gövdede değil el-ayak ve ağız çevresinde oluşur. El ve ayak içleri, parmak aralarının yanı sıra ayak tabanlarını da donatan içi sıvı dolu kırmızı kabarcıklar hem ağrı, sızı hem kaşıntıya neden olur.
Boğazda aft denilen yaralar olur ve çocukta yutma problemi ve buna bağlı iştahsızlık görülebilir.
Bademcikte kızarıklık,
Kulak ve boğaz ağrısı,
Halsizlik görülebilir.
Tedavi Yöntemleri El -Ayak -Ağız Hastalığı Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

El-ayak-ağız hastalığı ülkemizde yaz aylarında ve sonbahar başında sık görülüyor. Hasta kişinin hapşırması ve öksürmesiyle, tükürükle, lezyonların olduğu deriye yakın temasla ve idrar-dışkı yoluyla bulaşabiliyor.

Yazın havuz sezonunun açılması ve enfekte havuz sularının yutulması ise ayrı bir risk oluşturuyor. Havuzda idrar ve gaita kaçırma nedeniyle mikrop yayılabiliyor ve klorlamaya rağmen dirençli kalabiliyor. Bu da hem çocuk hem erişkinler için risk faktörü olabiliyor.

Hastalığı geçirecek bir tedavi ya da aşı bulunmuyor. Kaşıntı giderici losyonlar ve boğaz ağrısı için spreyler verilebiliyor. Ayrıca doktor tarafından ateş düşürücü ve boğaz ağrısı için ağrı kesiciler önerilebiliyor. Hasta çocuğun yumuşak gıdalarla (çorba, yoğurt ve ağız içi yaraları kötüleştirmeyecek gıdalar) beslenmesi, bol sıvı alması ve istirahat etmesi gerekiyor. Hafif sabun ve ılık suyla duş alınabiliyor.

Hastalık bir hafta-10 gün içinde kendiliğinden geçerken, el ve ayaklarda sıvı dolu kırmızı kabarcıklar kuruyarak yerini lekeye bırakıyor ve zamanla kayboluyor.

Dikkat Edilmesi Gerekenler Hastalıktan korunmada en önemlisi hijyendir: Ellerin sık sık yıkanması, kirli ellerin ağıza ve yüze sürülmemesi çok büyük önem taşır. Gerekli hijyen ve temizlik kurallarına uyulması durumunda el-ayak-ağız hastalığı riski azalır. Oldukça bulaşıcı bir hastalık olduğu için hasta olan kişiden yakın temastan kaçınılmalıdır. Çocuğunuz hasta olduysa lezyonlar koruyuncaya kadar çocuk okula gönderilmemelidir. Ev içinde kardeşler varsa, damlacık yoluyla, yani öksürük ve hapşırma yoluyla bulaştığı için çocuğa ağzını mendille kapatarak hapşırması-öksürmesi öğretilmelidir. İdrar ve gaita yoluyla da az oranda olsa da bulaşabileceği için evde başka tuvalet varsa tuvaletler ayrılabilir.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 26 Mayıs 2021 Çarşamba Yayımlanma Tarihi: 15 Şubat 2019 Cuma

Benzer İlgi Alanları Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Acıbadem Sağlık Grubu Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji bölümleri vücudumuzda meydana getirilen hastalıkların tanı ve tedavisi üzerine çalışmaktadır. Detaylı Bilgi Çocuk Hastalıkları Çocuk Sağlığı Hastalıkları bölümlerinde, tüm poliklinik, merkez ve hastanelerimizde 0-16 yaş çocuk hastalıklarının tanı ve tedavisi yapılmaktadır. Detaylı Bilgi Tıbbi Birimler Lütfen Bekleyiniz Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Çocuk Hastalıkları

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde, sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Kimlik bilgileriniz: Adınız, soyadınız, T.C. Kimlik numaranız, pasaport numaranız veya geçici TC Kimlik numaranız, doğum yeri ve tarihiniz, medeni haliniz, cinsiyetiniz, sigorta veya hasta protokol numaranız ve sizi tanımlayabileceğimiz diğer kimlik verileriniz. İletişim Bilgileriniz: Adresiniz, telefon numaranız, elektronik posta adresiniz ve sair iletişim verileriniz, müşteri temsilcileri ya da hasta hizmetleri tarafından çağrı merkezi standartları gereği tutulan sesli görüşme kayıtlarınız ile elektronik posta, mektup veya sair vasıtalar aracılığı ile tarafımızla iletişime geçtiğinizde elde edilen kişisel verileriniz. Muhasebesel Bilgileriniz: Banka hesap numaranız, IBAN numaranız, kredi kartı bilginiz, faturalama bilgileriniz gibi finansal verileriniz. Sağlık hizmetlerinin finansmanı ve planlaması amacıyla özel sağlık sigortasına ilişkin verileriniz ve Sosyal Güvenlik Kurumu verileriniz. Hastane veya tıp merkezlerimizi ziyaret etmeniz halinde güvenlik ve denetim amaçlı tutulmakta olan kamera kayıtları görüntüleriniz. Otoparkı kullanmanız halinde araç plaka veriniz. Sağlık Bilgileriniz: Laboratuvar sonuçlarınız, test sonuçlarınız, muayene verileriniz, randevu bilgileriniz, check-up bilgileriniz, reçete bilgileriniz dahil ancak bunlarla sınırlı olmaksızın tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi sırasında veya bunların bir sonucu olarak elde edilen her türlü sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel verileriniz. www.acibadem.com.tr sitesine veya www.acibadem.com.tr/AcibademOnline/TR/MainPage adresine gönderdiğiniz veya girdiğiniz sağlık verileriniz ve sair kişisel verileriniz. Acıbadem’e veya Acıbadem Grup şirketlerinden herhangi birine iş başvurusunda bulunmanız halinde bu hususta temin edilen özgeçmiş dâhil sair kişisel verileriniz ile Acıbadem Grubu çalışanı ya da ilişkili çalışan olmanız halinde hizmet akdiniz ve işe yatkınlığınız ile ilgili her türlü kişisel verileriniz.

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

Kimliğinizi teyit etme, Kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi. İlgili mevzuat uyarınca Sağlık Bakanlığı ve diğer kamu kurum ve kuruluşları ile talep edilen bilgilerin paylaşılması. Hastane ve Tıp Merkezlerimizin iç işleyişi ile günlük operasyonların planlanması ve yönetilmesi. Hastane Yönetimi, Hasta Hakları, Hasta Deneyimi bölümleri tarafından hasta memnuniyetinin ölçülmesi, arttırılması ve araştırılması. İlaç temini. Randevu almanız halinde randevu hakkında sizi haberdar edebilme. Risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi. Sağlık hizmetlerini geliştirme amacıyla analiz yapma. Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından sağlık hizmetlerinizin finansmanı, tetkik, teşhis ve tedavi giderlerinizin karşılanması, müstehaklık sorgusu kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgilerin paylaşılması. Araştırma yapılması. Yasal ve düzenleyici gereksinimlerin yerine getirilmesi. Sağlık hizmetlerinin finansmanı kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgileri paylaşma. Kalite, Hasta Deneyimi, Bilgi Sistemleri bölümleri tarafından risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi. Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından hizmetlerimiz karşılığında faturalandırma yapılması ve anlaşmalı olan kurumlarla ilişkinizin teyit edilmesi. Pazarlama, Medya ve İletişim, Çağrı Merkezi bölümleri tarafından kampanyalara katılım ve kampanya bilgisi verilmesi, Web ve mobil kanallarda özel içeriklerin, somut ve soyut faydaların tasarlanması ve iletilebilmesi.

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi,

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği, Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi ve Mahremiyetinin Korunması Yönetmeliği, Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuat hükümleridir.

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca,

Kişisel veri işlenip işlenmediğini öğrenme, Kişisel veriler işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, Kişisel sağlık verilerine erişim ve bu verileri isteme, Kişisel verilerin işlenme amacını ve bunların amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, Yurt içinde veya yurt dışında kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesini isteme, Kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesini isteme, Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesine ve/veya kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesine ilişkin işlemlerin kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişilere bildirilmesini isteme, İşlenen verilerin münhasıran otomatik sistemler vasıtasıyla analiz edilmesi suretiyle kişinin kendisi aleyhine bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme hakkını haizsiniz.

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak,

(i) ATATÜRK MAH.FEZA SK.NO:3/8 ATAŞEHİR, Istanbul, Türkiye adresine kargo ile ıslak imzanızı taşıyan bir dilekçe ile “Kurumsal Sekretarya” departmanı dikkatine Zarfına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Kapsamında Bilgi Talebi” yazılarak gönderebilirsiniz, (ii) Noter kanalıyla gönderebilir, (iii) acibademsaglik@hs02.kep.tr adresine güvenli elektronik ya da mobil imzalı olarak, kayıtlı elektronik posta adresi veya sistemimizde kayıtlı elektronik e-posta adresiniz aracılığıyla ve/veya (iv) Acıbadem’e hitaben yazdığınız “word veya pdf.” formatındaki bir dosyayı güvenli eimza ile imzalayarak kisiselveri@acibadem.com ‘a e-posta’nın konu kısmına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Bilgi Talebi” yazarak iletebilirsiniz.

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

SIK ZİYARET EDİLENLER Akciğer kanseri Bağırsak kanseri Böbrek nakli Cilt kanseri Gırtlak kanseri Hemoroid Kalp krizi belirtileri Kan kanseri (Lösemi) Karaciğer nakli Kemik iliği nakli Kolon kanseri Koronavirüs Belirtileri Lenf kanseri Lenfödem Meme kanseri Mide kanseri Pankreas kanseri Prostat kanseri Rahim kanseri Vücut kitle endeksi hesaplama


Ana Sayfa Hastaneler Doktorlar Medikal Teknolojiler Kurumsal Bilgiler Sponsorluklar Bilgilendirilmiş Onamlar Kişisel Verilerin Korunması İletişim

Web sitemizde bulunan tüm görsellerin, işitsel veya içerik bilgilerinin izinsiz kullanılması yasaktır. Durumun tespit edilmesi halinde hukuki yollara başvurulacaktır.

"
ZEL Pendik BÖLGE Hastanesi | Facebook

ZEL Pendik BÖLGE Hastanesi | Facebook

Facebook

Anda sedang menggunakan browser yang tidak didukung oleh Facebook, jadi kami mengarahkan ulang Anda ke versi yang lebih sederhana untuk memberikan pengalaman terbaik kepada Anda.

ÖZEL Pendik BÖLGE Hastanesi ada di Facebook. Untuk terhubung dengan ÖZEL Pendik BÖLGE Hastanesi, masuk ke Facebook.

ÖZEL Pendik BÖLGE Hastanesi ada di Facebook. Untuk terhubung dengan ÖZEL Pendik BÖLGE Hastanesi, masuk ke Facebook.

ÖZEL Pendik BÖLGE Hastanesi @pendikbolge

Lihat Semua Foto Tentang ÖZEL Pendik BÖLGE Hastanesi

Bölge Sağlık Grubu'nun üçüncü hastanesi olan Pendik Bölge Hastanesi 2010 yılı başında hizmete girmiştir. 15 suit oda olmak üzere 100 hasta odası, 23 yataklı yoğun bakım üniteleri, 6 acil gözlem yatağı ile faaliyet gösteren hastanede tam donanımlı 4 ameliyathane, 2 doğumhane, modern bir anjiyografi ünitesi bulunmaktadır. Tüm tıp branşlarında poliklinik ve tanı üniteleri olmakla beraber kalp-damar cerrahisi, ortopedi, nöroşiruriji, fizik tedavi ve rehabilitasyon, nöroloji ve plastik cerrahi alanlarında ön sırada yer almak hedeflerimiz arasındadır.

"
Giresun Prof Dr A İlhan Özdemir Devlet Hastanesi | Facebook

Giresun Prof Dr A İlhan Özdemir Devlet Hastanesi | Facebook

Facebook

Anda sedang menggunakan browser yang tidak didukung oleh Facebook, jadi kami mengarahkan ulang Anda ke versi yang lebih sederhana untuk memberikan pengalaman terbaik kepada Anda.

Giresun Prof Dr A İlhan Özdemir Devlet Hastanesi ada di Facebook. Untuk terhubung dengan Giresun Prof Dr A İlhan Özdemir Devlet Hastanesi, masuk ke Facebook.

Giresun Prof Dr A İlhan Özdemir Devlet Hastanesi ada di Facebook. Untuk terhubung dengan Giresun Prof Dr A İlhan Özdemir Devlet Hastanesi, masuk ke Facebook.

Diyabetik Ayak Nedir, Belirtileri ve Tedavisi ⋆ Prof. Dr. Alper Çelik

Diyabetik Ayak Nedir, Belirtileri ve Tedavisi ⋆ Prof. Dr. Alper Çelik

Diyabetik Ayak Nedir, Belirtileri ve Tedavisi

Toplumda en çok görülen hastalıklardan bir olan şeker hastalığı yani diğer adıyla diyabet, hastalığa sahip olan kişilerde birden fazla sonuç meydana getirebilir. Diyabetik ayak, şeker hastası olan kişinin hastalığının uzun sürmesinden ya da şeker seviyesinin kontrol altına alınmasının zorlaştığı durumlarda ayakta çıkan kronik yaralara verilen isimdir. Bu durumda ayakta geçmeyen yara ya da enfeksiyon gelişebilmektedir. Tedavinin iyi olmaması durumunda hastanın ayağını ya da komple bacağını kaybetmesi mümkündür. Diyabetik ayak ampütasyonu sıkça yaşanan sonuçlardandır. Gelişen teknoloji, yeni tedavi yöntemleri ve üretilen yeni ilaçlar sayesinde artık kan ve şeker düzeyi eskiye oranla daha kontrol edilebilir olmuştur ve bu sayede şeker hastalığının yani diyabetin ölümle sonuçlanan komplikasyonlarına daha da az rastlanılmaktadır. Her 5 diyabet hastasının 1 tanesi hastanelere ayak sorunlarından dolayı başvurmaktadır. Her 10 diyabet hastasının 7 tanesinde ise ayak sorunları görülmekte ve diyabetik ayak yaraları ortaya çıkmaktadır.

Diyabetik Ayak Nedir?

Şeker hastaları ayakta çıkan yaralar yüzünden yaşamları boyunca olumsuz etkilenirler. Normal bir insanın yaşadığı ve kısa sürede atlattığı bir ayak problemini, örneğin tırnak batmasını, diyabet hastası bir kişi çok zor şartlar altında yaşamak zorunda kalır. Bu yaralar diyabetik ayak ülseri yaratabilmektedir. Diyabetik bir hasta ayağında yanma, his kaybı, terleme, kuruluk, uyuşukluk ya da çatlama gibi belirtiler gördüğünde nöropati ya da vaskülopati olduğundan şüphelenmeli ve diyabetik ayak yarası tamamen oluşmadan doktoruna danışarak gerekli önlemleri almalıdır ve diyabetik ayak nedir sorusuna gereken cevabı almalıdır. Şeker hastalığı yüzünden hastanın ayaklarında bulunan sinirler tahrip olur ya da komple zarar görür. Hastanın ayağında hissizlik oluşur bundan dolayı da duyu kaybı oluşur, yaralar bile hissedilmez. Şeker hastalarının ayaklarında şekil bozuklukları ortaya çıkmaktadır ve bu bozukluklar hastanın ayağının daha kolay yaralanmasına neden olmaktadır. Nöropatiden dolayı diyabetik ayak derisi kurur ve yırtılmalar, çatlamalar oluşur.

Diyabetik Ayak Belirtileri Nelerdir?

Diyabetik ayak zamanla oluşan bir hastalıktır. Çok kısa sürede yayılmadığı için başlangıçta anlaşılması zor olmaktadır. Bu yüzden diyabetik ayak belirtileri hissedildiğinde ya da görülmeye başlandığında bir uzman doktorla görüşülmesi önemle gereklidir. Diyabet hastasının kanındaki şekerin uzun zaman düzenli ve kontrollü olmaması, hastanın ayağındaki kılcal damarların yapısında bozulmalar meydana getirir. Bu damarlarda tıkanmalar ve daralmalar oluşunca kaslara yeterli kan gitmez ve kişi yürüme esnasında bacaklarında ya da ayaklarında ağrılar hissetmeye başlar. Ayakta oluşan bu ağrılar zamanla artarak şeker hastası bir kişinin yürümesini engeller. Kötü hijyen koşulları da diyabetik ayak yaralarını tetikler. Diyabetik ayak enfeksiyonu yaşamamak için temizliğe dikkat etmelisiniz.

Diyabetik Ayak Hastalığı Neden Oluşur?

Diyabetik ayak hastalığının oluşmasına neden olan birçok sebep vardır. Sinirsel ve damar hastalıkları diyabetik ayak hastalığını tetikler. Şeker hastalığının kontrol edilmemesi, hastanın sigara içmesi, ayakkabı seçimindeki hatalar, tırnak sorunları, obezite, yaşın ilerlemiş olması ve hijyen sorunları diyabetik ayak hastalığını sebep olan faktörlerden birkaçıdır.

Diyabetik Ayak Bakımı Nasıl Yapılır?

Diyabetik ayak nedir? başlığında da belirtildiği üzere, şeker hastalarının ayaklarındaki kuruluktan dolayı oluşan yaralardan ve çatlaklardan mikroplar girer ve bütün ayakta kolay bir şekilde ciddi oranda enfeksiyon oluştururlar. Hastaların ayaklarında terleme oluşması da yaraların gelişimine katkıda bulunur, bundan dolayı da hasta kişi ayaklarını düzenli olarak sıcak su ve sabun ile yıkamalı, ardından kurutmalıdır. Çatlakları önlemek adına doktorunuza danışarak alabileceğiniz nemlendirici kremi ayaklarınıza uygulamalısınız. Diyabetik ayak bakımında dikkat edilmesi gereken en önemli kurallardan biri de parmak aralarının kuru kalmasıdır.

Kremle ya da yıkandıktan sonra ıslak kalması bu bölgede kolayca mantar oluşturabilmektedir. Bu mantarlar ileri derecede diyabetik ayak yarası yaratmaktadır. Bir diğer konu iste ayak tırnaklarının bakımıdır. Diyabetik ayak tırnakları düzenli olarak et hizasında kesilmelidir. Tırnaklar hiçbir zaman uzatılmamalıdır. Tırnak batması gibi kötü sonuçlardan kaçınmak adına tırnakları etten ayırmamalı, düz bir şekilde kesilmelidir. Diyabetik hastaların ayak bakımı için dikkat etmeleri gereken en önemli konulardandır.

Ayaklar kesinlikle uzun süre suda beklememelidir, sıcak suda yıkanmamalıdır. Ayaklar ıslak yer kalmayacak şekilde pamuklu bir havlu yardımı ile kurulanmalıdır. Eklem sertliğini önlemek adına ayaklara masaj yapılmalıdır.

Diyabetik Ayak Tedavisinde Ayakkabı Seçimi

Diyabetik ayak hastalarının ayakkabı ve çorap seçimlerinde aşırı özen göstermeleri gerekmektedir. Çoraplar her zaman dikişsiz, yünlü ya da pamuklu olmalıdır. Diyabetik ayak çorabı hiçbir zaman büyük olmamalıdır. Diyabetik ayak bakımı kurallarının bir diğer önemli maddesi ise çorapların her gün değiştirilmesidir. Diyabetik ayak çorapları çok fazla kimyasal içermeyen, vücudu tahriş etmeyecek temizlik deterjanları ile yıkanılmak zorundadır.

Ayakkabı seçiminde de her zaman sivri burun ayakkabılar, topuklu ayakkabılar ve parmak arası terliklerden uzak durulması gerekmektedir. Ayak numarasına uygun diyabetik ayak ayakkabısı tercih edilmelidir. Ayakkabının küçük ya da büyük numaralı olması ayağa zarar verecektir. Plastik ayakkabılardan uzak durulmalı ve yumuşak deriden ya da bezden yapılan ayakkabılar alınmalıdır. Bunun yanı sıra kişiye özel üretilen diyabetik hasta ayakkabısı da ayağınızın ölçüleri alınarak yaptırılabilir.

Diyabetik hasta ayakkabılarının içine tabanlıklardan konulmalı ve düzenli olarak yenisiyle değiştirilmelidir. Bu yöntem ayağınızı koruyacak ve hasar almasını önleyecektir. Bu sayede istenmeyen tahriş olmaların ya da yaraların önüne geçebileceksiniz.

Diyabetik ayak hastalığı kişinin sadece ayağını ilgilendirmez. Şeker hastasının bacağını, psikolojisini, sosyal durumunu, ekonomisini de etkilemektedir. Çıplak ayakla dolaşmamak da korunma yöntemlerinden bir diğeridir. Kötü ayakkabılar ile uzun mesafe yürünmemelidir. Bunlar dışında kan dolaşımını daha fazla etkilememesi için sigara ve alkol kullanımına son verilmelidir.

Diyabetik Ayaklara Ne İyi Gelir?

Öncelikle kan dolaşımını güçlendirmek için kan şekeri düzeyini normal seviyelere getirmeye çalışılmalıdır. Kan dolaşımını arttırmak için ayak bileği egzersizleri yapılmalıdır. Diyabetik ayaklısına ne iyi gelir diye merak ediyorsanız en önemli şey kan seviyesini normal seviyede tutmaktır. Bu sayede diyabetik ayak hastalığının ilerleme riski azalacak ve diyabetik ayak tedavisine destek olacaktır.

Diyabetik Ayak Tedavisi

Şeker hastalığına bağlı olarak yaşanan diyabetik ayak tedavisi alanında uzman doktorlar tarafından yapılması gerekmektedir. Duruma göre çeşitlilik göstereceğinden dolayı diyabetik ayak polikliniği İstanbul gibi yerlerde bulunup, uzman doktor eşliğinde bilgi alınmalı ve tedaviye başlanmalıdır. İnternetten edineceğiniz bilgiler gerçeği yansıtmayacağı gibi sadece tanıtım yazılarıdır ve bu tarz hastalıklar doktorlar tarafından tedavi edilmektedir. En iyi İstanbul diyabetik ayak tedavisi için siz de kendinize yakın olan konumdan uygun bir diyabetik ayak polikliniği tercih edebilirsiniz.

Benzer Yazılar

Dünya Diyabet Günü Hakkında

2021-03-16

Şeker Hastaları Ne Yememeli?

2021-01-12

"
Diyabetik Ayak Nedir, Belirtileri ve Tedavisi - Acıbadem Hayat

Diyabetik Ayak Nedir, Belirtileri ve Tedavisi - Acıbadem Hayat

Diyabetik Ayak Belirtileri ve Tedavisi

Diyabetten en sık etkilenen organlar ayaklardır. Şeker, kontrol altında tutulmazsa yıllar içinde ayaklarda damar ve sinir uçlarında tahribat oluşur.

Yazı İçeriği Diyabetik Ayak Evreleri Diyabetik Ayak Belirtileri Diyabetik Ayak Tedavisi Damar Tıkanıklığının Tedavisi Diyabetik Ayak Evreleri Nelerdir?

Diyabet hastalığında en sık etkilenen organlar ayaklardır. Diyabet, kontrol altında tutulmazsa yıllar içinde ayaklarda pek çok soruna yol açar. “Diyabetik ayak” olarak da adlandırılan bu durum ileri dönemlerde kangrene ve ayağın kesilmesine kadar gidebilir. Kanda uzun süren yüksek şeker seviyeleri sinir hasarlarına ve ayak damarlarının tıkanmasına yol açarak dolaşım sorunlarına neden olabilir.

Diyabetik Ayak Evreleri

Diyabet hastalarında otonom nöropatiye bağlı terleme mekanizmasının bozulmasıyla oluşan ayaktaki kuruluk, ciltte çatlaklar, yarıklar ve nasır oluşmasına neden olur. Bu çatlak ve yarıklar mantar ve diğer enfeksiyon ajanları için giriş noktasıdır. Enfeksiyon, çatlakların büyümesi ve derinleşmesine yol açar. Duyusal sinirlerde yine diyabete bağlı gelişen harabiyet (diyabetik duyusal nöropati) sonucunda hasta ayağındaki enfeksiyon kapmış yarayı ve ağrıyı hissetmez. Yara büyüyüp enfeksiyon arttığında, dışarı olan akıntı ile beraber hasta yaranın farkına farkına vardığında, yara çoktan ayağı ve bacağı tehdit edici hale gelmiş olur. Diyabete bağlı gelişen damar harabiyeti sonucunda da ayağın yeteri kadar kanlanmaması nedeniyle yara iyileşmesi gecikir.

Diyabetik yaranın evreleri vardır. Diyabetik ayak evreleri Wagner Sınıflandırmasına göre şöyle sıralanır:

Evre 0: Sağlıklı cilt Evre 1: Yüzeyel ülser Evre 2: Derin ülser Evre 3: Kemik tutulumu olan ülser Evre 4: Ön ayak (parmaklar/ayak ucu) kangreni Evre 5: Tüm ayak kangreni

Yapılan çalışmalara göre, diyabet hastalarının yaklaşık yüzde 10-15’i hayatlarının bir döneminde diyabetik ayak yarası ile karşı karşıya kalırlar. Yaklaşık 10 milyon diyabet hastasının olduğu tahmin edilen ülkemizde, 1-1,5 milyon hasta diyabetik ayak yarası ile karşı karşıya kalmaktadır.

Diyabetik ayak sorunu daha şu çok kişilerde görülür:

Ayaklarda sinir hasarı veya zayıf kan akışı olanlar Uzun süredir diyabet hastası olan ve kan şekeri dengesi sağlanamayanlar (sık hiperglisemi atakları geçirenler) Kilo sorunu olanlar (obezite) 60 yaşın üzerinde olanlar Yüksek tansiyon ve yüksek kolesterol sorunu olanlar Diyabetik Ayak Belirtileri

Diyabetik ayak, hastaların ayaklarında ciddi yaraların açılmasına, enfeksiyon gelişmesine ve yaraların büyüyerek parmak, ayak ve bacak kayıpları gibi tabloların gelişmesine neden olabilir. Diz altı bölgedeki küçük çaplı damarların tutulumu sonucunda, ayağı besleyen tüm damarları tıkalı olan hastalarda, çok kısa mesafe yürümekle vaya istirahatte ağrı kesicilerle geçirilemeyen ciddi iskemik ağrıların geliştiği kritik bacak iskemisi denilen tabloya neden olabilir. Hastaların ayağındaki enfekte ve ciddi ağrıya neden olan yaralar nedeniyle hayat kaliteleri ciddi oranda düşmektedir. Küçük bir yara ihmal edildiğinde çok büyük ve problemli bir yara haline gelebilmektedir.

Diyabetik ayak enfeksiyonu rahatsızlığının ilerlemesi ile birlikte kan dolaşımına sıçraması ve hayatı tehdit edebilecek sepsis denen duruma neden olması sonucunda görülebilecek belirtiler:

Ayakta yara ve çevresinde ağrı ve kızarıklık Ateş Titreme Halsizlik Kontrol edilemeyen çok yüksek kan şekeri düzeyleri Müdahale geciktiğinde ileri aşamada şok

Diyabet düzenli doktor kontrolü gerektiren bir hastalıktır. Ayaklarda yaralara sebep olan bu hastalıkta hangi değişikliklerde doktora gidilmelidir? İşte nedenler:

Ayaklarda cilt rengi değişiklikleri (morarma ve siyahlaşma) Ayak veya ayak bileğinde şişkinlik Ayaklardaki sıcaklık değişimleri (soğuma) Ayaklar veya ayak bileklerinde yürümekle veya istirahatte ağrı Ayaklardaki kalıcı yaralar Batık ayak tırnakları Ayak mantarları Topuklarda kuru ve çatlamış cilt Enfeksiyon belirtileri Diyabetik Ayak Tedavisi Diyabetik ayak yarası gelişen hastaların öncelikle yara gelişen bölgeleri vücudun yükünden kurtarılmalı, yaraya olan yükü azaltacak tabanlık ve ayakkabılar kullanılmalıdır. Kanda yapılan tetkiklerde ve ayakta ciddi enfeksiyon saptanan durumlarda mutlaka ağızdan veya damar yolundan antibiyotik tedavisi verilmelidir. Hızlıca bacak ve ayağı besleyen damarlar tıkanıklık ve darlıklar açısından muayene ve tetkik edilmeli, darlık veya tıkanıklık varlığında yapılacak endovasküler veya cerrahi müdahaleler ile ayağın yeniden kanlandırılması (revaskülarizasyon) sağlanmalıdır. Ayak ve bacak beslenmesi sağlandıktan sonra, ölü ve enfekte dokular dokuları koruyucu şekilde temizlendikten sonra, uygun yara bakım tedavisi ile yaranın iyileşmesi sağlanabilmektedir. Damar Tıkanıklığının Tedavisi

Diyabete bağlı bacak damarlarındaki darlık ve tıkanıklıkların tedavisi kapalı (endovasküler) ve açık (cerrahi) olarak yapılabilir.

Diyabetik ayak yarası olan hastaların neredeyse tamamında daha büyük damarlarda da problemler görülebilmekle birlikte, mutlaka küçük diz altı ve ayak damarlarında darlık ve tıkanıklıklar ile karşılaşılmaktadır. Diz altı bölgede bacağı besleyen damar üçe ayrılarak ayağa ilerlemekte ve bu damarların ikisi ayakta birleşerek tüm ayağı ve parmakları besleyen bir kemer ve ağ oluşturmaktadır. Yara iyileşmesi için, yapılacak tedaviler ile ayağı ve parmakları besleyen en az bir damarın kanlanması sağlanmalıdır.

Endovasküler denilen kapalı yöntemler ile kasık ve/veya ayak damarları içerisinden iğne deliklerinden yapılan girişimler sonucunda, herhangi bir kesi olmadan, anjiyografi salonunda ayak beslenmesi sağlanabilir.

Balon Anjiyoplasti Yöntemi: Tıkalı damarlara kapalı şekilde yapılan en yaygın tedavi olan balon anjiyoplasti işlemi ile damar içerisinden gönderilen bir balon kateterinin darlık ve tıkanıklık bölgesinde şişirilerek darlığın giderilmesi sağlanabilir. Fakat özellikle diyabet hastalarında damar duvarlarının sert ve taşlaşmış plaklarla tıkalı olması nedeniyle balon uygulanan hastaların yaklaşık yarısında bu plaklar yırtılmakta ve tekrar tıkanmayı önlemek nedeniyle balon işlemi sonrasında damar içerisine çeşitli boyut ve uzunluklarda stentler konulur. Damar Tıraşlama Yöntemi: Çok küçük ve ince olan diz altı damarlarına stent konulduğunda, bu stentler kısa sürede daralıp tıkanmakta ve yeniden damarların açılması ve bacağın beslenmesi zorlaşmaktadır. Bu nedenle balon işlemi öncesinde aterektomi denilen damar tıraşlama yöntemi ile damar içerindeki bu sert ve taşlaşmış plaklar kesilip dışarı çıkarıldığında, damar duvarı yumuşar. Yapılan balon işlemi sonrasında damar duvarında yırtık oluşma riski ciddi oranda düşer. Böylece üzerinde damarın açık kalma süresini uzatan ilaçlar olan ilaçlı balonlar kullanıldığında ilaç damar duvarına daha iyi nüfuz edebilir. Bu nedenle özellikle kasığın alt tarafında ve diz altında olan damar tıkanıklıkların tedavisinde stent kullanımını azaltarak sonuçların daha iyi olmasının sağlamak amacıyla damar traşlama – aterektomi kullanımı fayda sağlar. Karbondioksit (CO2) Anjiyografi: Böbrek fonksiyonları bozuk diyabetik ayak hastalarında tomografi çekilmesi ve endovasküler işlem sırasında görüntüleme için kullanılan kontrast ajanlar, fonksiyonların daha da bozulmasına ve diyaliz ihtiyacı doğmasına neden olabilir. Bu durumda böbrekten değil, akciğerden atılan karbondioksit (CO2) gazı kullanılarak yapılan anjiyografi ve endovasküler girişimler sonucunda böbrek fonksiyonları neredeyse hiç etkilenmez. Cerrahi (By Pass) Yöntemi: Ayrıca, diyabetik ayak hastalarında ayağı besleyen sağlıklı ve açık bir hedef damarın olduğu durumlarda, hastanın kendi bacağından açık veya kamera sistemi ile kapalı (endoskopik) olarak çıkarılan toplardamarlar kullanılarak yapılan by pass (köprüleme) ameliyatı gibi açık cerrahi işlemler ile de ayak ve bacak beslenmesi sağlanabilir. Endovasküler yöntemle damarları açılamayan hastalarda cerrahi olarak yapılacak by pass ameliyatı da ayağın kurtarılması için hayati bir öneme sahiptir ve göz ardı edilmemelidir. Diyabetik Ayak Bakımında Nelere Dikkat Edilmelidir?

Diyabetik ayak yarası için öncelikle kişisel hijyene ve ayak bakımına özen gösterilmelidir. Diyabetik ayak bakımı için şunlara dikkat edebilirsiniz:

Diyabetli kişi, ayaklarını, ılık su ve sabun ile her gün yıkamalı, iyice kurulayıp pamuklu çorap giymelidir. Diyabetli ayak sıcağı hissetmediği için kolayca yanabilir. Ayağın yıkandığı suyun sıcaklığı da bir termometre ya da dirsek yardımıyla kontrol edilmelidir. Ayaklar yıkandıktan sonra yumuşak bir havlu yardımıyla iyice kurulanmalı ve parmak araları hariç tutularak kremlenmelidir. Parmak aralarına krem sürülmemelidir. Evde çıplak ayakla dolaşılmamalı, pamuklu bir çorap ve burnu kapalı terlik kullanılmalıdır. Diyabetik ayak sorununa karşı sivri burunlu, sert tabanlı, dar ayakkabılar yerine yumuşak, deriden, burnu kapalı ve mutlaka yumuşak bir tabanlık içeren ayakkabılar tercih edilmelidir. Tırnaklar kesilirken çok dikkat edilmeli, parmaklar yaralanmamalıdır. Tırnaklar düz kesilmeli, makasın ucu sivri olmamalı, pedikür yaptırılmamalıdır. Tırnak batmalarının tedavisi kesinlikle bu konuda uzman bir cerrah tarafından sürdürülmelidir. Diyabeti olan kişi, her akşam ayaklarını iyice muayene etmeli, en ufak bir renk değişikliği veya yaralanmanın varlığında diyabetik ayaktan şüphelenerek hemen bir hekime başvurmalıdır. Bacak ve ayak damarlarındaki tıkanıklıkların değerlendirilmesi amacıyla, damar cerrahisi uzmanı takibinde olunmalıdır. Sigara dolaşımı olumsuz etkiler. Sigara içiliyorsa bırakılmalıdır. Bacak kan dolaşımını arttırmak için diyabet hastalarının her gün düzenli şekilde egzersiz yapmaları diyabetik ayak gelişimini azaltabilir. Diyabetli kişinin ayağında nasır varsa, bıçak, jilet, makas gibi kesici aletlerle temizlenmeye çalışılmamalı ve nasır ilacı kullanılmamalıdır. Nasır tedavisinin, diyabetik ayak polikliniklerinde ve özel cihazlar kullanılarak uzman kişiler tarafından yapılması gereklidir. Bu yöntemlerle, nasırları düzenli olarak temizlenen ayaklarda, yara oluşma riski yaklaşık yüzde 50 oranında azaltılabilir.

“Diyabetik ayak yarasına ne iyi gelir?” sorusuna verilebilecek en iyi yanıt, ayakların temiz tutulması ve yara oluşmadan önlem alınmasıdır.

*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır. *Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.

"
Diyabetik Ayak Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Diyabetik Ayak Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Diyabetik Ayak Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Diyabet bir diğer adıyla şeker hastalığı, toplumda yaygın görülen hastalıklardan biri ve kişide birden fazla etki yaratabilir. Bu etkilerden biri olan diyabetik ayak, şeker hastası olan kişinin şeker seviyesinin kontrol altına alınmasının güç olduğu ya da hastalığın uzun sürdüğü durumlarda ayakta çıkan ve kronik görülen yaralardır. Bu durumun yaşanması neticesinde ayakta enfeksiyon ya da geçmeyen yara gelişebilir. Doğru ve yeterli tedavi uygulanmaması durumunda da hastanın ayağı ya da bacağının kaybetme riski yaşanabilir. Ancak gelişen teknoloji, yeni ilaç ve tedavi yöntemlerinin bulunmasıyla kan şekeri düzeyi eskiye oranla daha kontrol edilebilir durumdadır. Böylelikle diyabet hastalığının ölümle sonuçlanan komplikasyonlarına daha az rastlanır.

Diyabetik Ayak Nedir?

“Diyabetik ayak nedir?” diye merak ediyorsanız bu durumun diyabet hastalarında otonom nöropati nedeniyle terleme mekanizmasının bozulması sonucu ayakta kuruluk, yarın, nasır ve çatlak oluşumu olduğunu bilmelisiniz. Ayakta çıkan yaralar diyabet hastalarının yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Diyabet hastası olan bir kişinin yaşadığı ayak problemi kısa sürede geçerken diyabet hastalarında bu süreç uzun sürer. Ayakta çıkaran yaralar diyabetik ayak ülserine neden olabilir. Diyabetik hastaların ayaklarında his kaybı, kuruluk, yanma, çatlama, terleme ya da uyuşma gibi belirtiler yaşaması durumunda diyabetik ayak yarası oluşmadan doktoruna danışması ve gereken önlemleri alması önemlidir. Bu belirtiler vaskülopati ya da nöropatiye neden olabilir.

Diyabetik Ayak Belirtileri Nelerdir?

Diyabetik ayak yaraları zamanla oluşan bir durumdur. Kısa sürede yayılma gerçekleşmediğinden anlaşılması ilk evrelerde zor olabilir. Bu nedenle diyabetik ayak belirtileri gözlemlendiğinde bir uzman doktorla görüşülmelidir. Diyabeti bulunan hastanın kanındaki şekerin uzun süre düzensiz olması ve kontrol edilememesi hastanın ayağındaki kılcal damarlarda yapısal bozulmalar yaratabilir. Kılcal damarlarda oluşan daralma ve tıkanmalar, kaslara yeterli kan gitmesine ve kişinin yürümesi sırasında ayak ya da bacaklarında ağrılar hissetmesine neden olur. Oluşan bu ağrılar zaman içinde artarak kişinin yürümesini engeller. Bunun yanında hijyen koşullarının sağlanmaması da diyabetik ayak yaralarını tetikler. Bu nedenle hijyene önem verilmelidir.

Diyabetik Ayak Evreleri Nelerdir?

Wagner sınıflandırmasına göre diyabetik ayak evreleri aşağıdaki gibidir:

Evre 0: Sağlıklı cilt Evre 1: Yüzeysel ülser Evre 2: Derin ülser Evre 3: Kemik tutulumu olan ülser Evre 4: Ön ayak (parmaklar/ayak ucu) kangreni Evre 5: Tüm ayak kangreni Diyabetik Ayak Nedenleri Nelerdir?

Diyabetik ayak nedenleri birçok sebebe bağlıdır. Damar hastalıkları ve sinirsel hastalıklar diyabetik ayak hastalığı tetikler. Bunun yanında hastanın sigara kullanması, obezite, ileri yaş, kontrol edilemeyen şeker hastalığı, yanlış ayakkabı seçimi ve hijyen koşullarının sağlanmaması da bu sebepler arasındadır.

Diyabetik Ayak Bakımı Nasıl Yapılır?

Diyabetik ayak enfeksiyonu, diyabeti olan hastaların ayaklarındaki kuruluk nedeniyle meydana gelen çatlak ve yaralardan içeri mikrop girmesi nedeniyle yaşanır. Bunun yanında hastanın ayaklarında terleme olması da diyabetik ayak yarası gelişmesine ortam hazırlar. Bu sebeple hastaların ayaklarını düzenli bir şekilde sıcak su ve sabunla yıkayıp kurutması, diyabetik ayak bakımı uygulaması önemlidir. Bunun yanında çatlak oluşumunu önlemek adına doktora danışılarak nemlendirici krem alınmalı ve ayaklara sürülmelidir. Ek olarak diyabetik ayak bakımında dikkate alınması gereken en önemli noktalardan biri de parmak aralarının kuru olmasıdır. Yıkanma ya da kremlenme sonrasında parmak aralarının nemli kalması nedeniyle bölgede kolaylıkla mantar oluşabilir. Bu mantarlar ileri derecede diyabetik ayak yarasına neden olur. Ayak bakımında diğer dikkat edilmesi gereken bir nokta da tırnak bakımıdır. Diyabetik ayakta tırnaklar düzenli olarak et hizasında olacak şekilde kesilmelidir. Tırnakların uzatılmaması önemlidir. Bunun yanında ayaklar uzun süre suda bekletilmemelidir. Aşırı sıcak su da zararlıdır. Ek olarak eklem sertliği yaşamamak adına ayaklara masaj uygulanmalıdır. Diyabet hastası olan kişilerin her akşam diyabetik ayak muayenesi uygulaması da önemlidir. Bu muayene ile yaralanma ya da renk değişimi yakında gözlemlenerek gerektiği durumda hekime başvurulabilir. Bu kişiler ayak ve bacak damalarındaki tıkanıklıkların değerlendirilmesi için damar cerrahisi uzmanı tarafından takip edilmelidir. Bunun yanında evde çıplak ayakla dolaşılması da sakıncalıdır. Sigara kullanımı da dolaşımı olumsu etkilediğinden bırakılmalıdır. Bacaktaki kan dolaşımının artması için diyabet hastalarının günlük egzersiz yapması da önemlidir. Diyabet nedeniyle ayakta nasır bulunuyorsa nasır makas, bıçak, jilet gibi kesici aletlerle temizlenmemelidir. Nasır ilacının kullanımı da sakıncalıdır. En doğru tedavi diyabetik ayak polikliniklerinde özel cihazlarla gerçekleştirilendir. Böylelikle nasır bakımı düzenli yapılan ayaklarda yara oluşumu %50 azaltılabilir.

Diyabetik Ayak Tedavisinde Ayakkabı Seçiminin Önemi

Diyabetik ayak enfeksiyonları bakımı kadar doğru ayakkabı ve çorap seçimi de önemlidir. Kullanıla çoraplar dikişsiz, pamuklu ya da yünlü olmalıdır. Çorapların büyük olmaması da önemlidir. Bunun yanında çoraplar günlük değiştirilmelidir. Çorapların temizliğinde de vücudu tahriş etmeyecek aşırı kimyasal içermeyen deterjan kullanılmalıdır. Ayakkabı seçiminde de parmak arası terlik, topuklu ve sivri burunlu ayakkabılardan uzak durulmalıdır. Bu modeller yerine ayak numarası ile uyumlu diyabetik ayak ayakkabısı alınmalıdır. Ayakkabı materyallerinde plastik olanlardan uzak durulmalı bunun yerine bezden ya da yumuşak özellikte deriden yapılan modeller tercih edilmelidir. Ayakkabının içine tabanlık konulması ve düzenli aralıklarla değiştirilmesi de ayrıca gereklidir. Tabanlık sayesinde ayak korunur ve hasar almasının önüne geçilir.

Diyabetik Ayağa Ne İyi Gelir?

“Diyabetik ayak ağrısına ne iyi gelir?” diye merak ediyorsanız ilk olarak kan dolaşımının güçlendirilmesi için kan şekeri düzeyinin normal seviyelere getirilmesi gerektiğini bilmelisiniz. Bunun yanında kan dolaşımının artması sağlamak adına ayak bileği egzersizleri de yapılabilir.

Diyabetik Ayak Tedavisi Nasıl Yapılır?

Diyabetik ayak tedavisi için öncelikle yara oluşan bölgeler vücudun yükünden kurtarılmalıdır. Bu noktada yaraya yapılan yükü hafifletecek tabanlık ve ayakkabılar kullanılır. Tedavi sürecinde ayakta ve kan tetkiklerinde enfeksiyon saptanması durumunda damar ya da ağız yolundan diyabetik ayak antibiyotik tedavisi uygulanır. Tedavi için ayak ve bacağı besleyen damar darlık ve tıkanıklık açısında tetkik ve muayene edilmeli, bunların tespit edilmesi durumunda cerrahi veya endovasküler müdahaleler ile ayağın yeniden kanlandırılması sağlanmalı. Bunun sağlanmasının ardından enfekte olan ve ölü dokular temizlenmeli, yaraya uygun bakım ile yara iyileşme desteklenmelidir.

Damar Tıkanıklığının Tedavisi

Diyabetik ayak belirti ve bulguları arasında olan bacak damarlarındaki tıkanıklık ve darlık için tedavi açık (cerrahi) ve kapalı (endovasküler) olarak yapılabilir. Diyabetik ayak yarası görülen hastaların hemen hemen tamamında büyük damarlarda da sorunlar görülebilir. Buna ek olarak küçük ayak ve diz altı damarlarında da darlık ve tıkanıklık ile karşılaşılabilir. Yaranın iyileşmesi için uygulanacak tedavilerle parmak ve ayağı besleyen en az bir damarın kanlanması mümkün kılınmalıdır. Endovasküler olarak adlandırılan kapalı yöntemlerle ayak ve/veya kasık damarlarından iğne deliklerinden yapılan girişlerle anjiyografi salonunda ayak beslenmesi gerçekleştirilebilir.

"
St Kol Kırığı Tedavisi | Op. Dr. Ayşe Ö. Erdoğan

St Kol Kırığı Tedavisi | Op. Dr. Ayşe Ö. Erdoğan

Üst Kol Kırığı Tedavisi

Humerus adı verilen kemiğin kırılması durumudur. Humerus, omuz ekleminden dirsek eklemine kadar uzanan uzun kemiktir ve üst kolun ana bileşenidir. Üst kol kırığı çeşitli şekillerde olabilir. Kırık, humerusun baş veya boyun bölgesinde, gövdesinde veya alt kısmında meydana gelebilir. Yerine ve tipine bağlı olarak tedavi yöntemleri ve iyileşme süreci farklılık gösterebilir.

Üst Kol Kırığı Tanısı Nasıl Konur?

Doktor, kırık şüphesi olan bir hastayı fiziksel olarak muayene eder. Muayene sırasında kolun hareketliliği, ağrı, şişlik, morarma ve deformite gibi belirtiler incelenir. Doktor, rahatsızlığın türünü ve yerini belirlemek için kolun üzerinde dikkatlice hisseder.

Röntgen, sorunun teşhisinde en yaygın kullanılan görüntüleme yöntemidir. Röntgen çekimleri, kemiklerin görüntülerini oluşturarak kırıkların varlığını ve tipini gösterir. Kırığın yeri, açı ve parçalanma gibi detaylar röntgen görüntüleri üzerinden değerlendirilir.

Karmaşık veya daha detaylı değerlendirme gerektiren sorunlarda, doktorlar MRG taramasını kullanabilir. Bu yöntem, kemikteki küçük kırıkları veya ek yaralanmaları tespit etmeye yardımcı olabilir.

Bazı durumlarda, daha ayrıntılı bir görüntülenmesi için BT taraması istenebilir. BT, kesitli görüntüler elde etmek için röntgen ışınlarını kullanır. Bu yöntem, boyutu, şekli ve parçalanma derecesi gibi detayları gösterir.

Doktorunuz, üst kol kırığı tipini, yeri ve ciddiyetini belirlemek için bu yöntemlerden bir veya birkaçını kullanabilir. Tanı, genellikle fizik muayene bulgularıyla birlikte görüntüleme testlerinin sonuçlarına dayanarak konulur. Bu nedenle, şüphelenme durumunda bir doktora başvurmanız önemlidir.

Üst Kol Kırığı Tedavi Yöntemleri

Alçı veya Atel: Bazı kırıklar, kırığın stabil olduğu durumlarda alçı veya atel ile tedavi edilebilir. Kolu sabitleyerek kemiklerin doğru pozisyonda iyileşmesini sağlar. Bu tedavi yöntemi kırığın çocuklarda veya kırığın stabilize edilebileceği durumlarda tercih edilir.

Cerrahi Müdahale: Bazı kırıklar, kırığın parçalarının uygun şekilde hizalanamadığı veya kemiklerin stabil olmadığı durumlarda cerrahi müdahale gerektirebilir. Cerrahi tedavi, kırığın yerine ve ciddiyetine bağlı olarak plaklar, çiviler, vida veya tel kullanılarak gerçekleştirilebilir. Cerrahi müdahale, kırığın doğru hizalanmasını sağlar ve kemiklerin stabil bir şekilde birleşmesine yardımcı olur.

Eksternal Fiksatörler: Bazı durumlarda üst kol kırığı tedavisinde, dışarıdan takılan bir cihaz olan eksternal fiksatörler kullanılabilir. Bu cihazlar, kırık parçalarının stabilizasyonunu sağlamak için kullanılır. Eksternal fiksatörler, kırığın doğru hizalanmasını ve iyileşme sürecini destekler.

Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon: İyileşme sürecinde fizik tedavi ve rehabilitasyon önemli bir rol oynar. Fizik tedavi, kırığın iyileşmesinden sonra kuvvetin ve hareketliliğin geri kazanılmasına yardımcı olur. Fizik tedavi programları, kas güçlendirme egzersizleri, hareket aralığı egzersizleri ve fonksiyonel rehabilitasyonu içerebilir.

Tedavi yöntemi, üst kol kırığı özelliklerine, hastanın yaşına, sağlık durumuna ve diğer faktörlere bağlı olarak değişebilir. Doktorunuz, size en uygun tedavi seçeneğini belirlemek için değerlendirmesini yapacak ve size özelleştirilmiş bir tedavi planı sunacaktır.

"
DOC) Drmoral | niyazi eruslu.

DOC) Drmoral | niyazi eruslu.

Drmoral

İç Toksin 78 Organlarda Detoks 78 Detoks İçin Adımlar 79 ONDÖRDÜNCÜ BÖLÜM 80 SAĞLIKLI YAŞAM İÇİN PRATİK FORMÜLLER 80 Sağlığı Destekleyici Düşünceler 80 GİRİŞ Detoks, zihinsel, ruhsal ve bedensel bir arınma süreci. Vücuda çeşitli yollarla giren zararlı toksinlerden kurtulmaktır. Ruhsal detoks, ruh, gönül, kalp, beyin ve zihni rafine etme, zehirlerden temizleme. Ruhunu evrenle bütünleme, ruh olgunluğunu sağlama. İnsanın yaratılış gayesini kavramasıdır. İnsanın yaratılışının hikmeti ve gayesi Halik-ı kâinatı tanımak ve ona ibadet etmektir. Toksinleri vücudumuza nasıl alırız? Bağışıklık sistemi düşük, çökük ise havadan, yiyecek, içecekler ve çevreden toksinler, vücudumuza girer. Deri, nefes, vücut salgıları, sindirim ve boşaltım sistemi yoluyla yeterince temizlenemeyen toksinler vücutta birikir. Vücut kendi kendini onarabilen harika bir tasarım. Beden detoksu için karaciğer, böbrek, akciğer, bağırsaklar, cilt ve lenf sistemi devreye girer. Asitlenmeden, zehir ve artıklardan vücudu.

See Full PDF See Full PDF Related Papers

Download Free PDF View PDF

Download Free PDF View PDF

Download Free PDF View PDF

Dijital Dönüsümde Türkçe Öğretimi

Hazırlanmış olan bukitap ile Türkçe öğretimindeki dijital dönüşüm süreci ele alınmış, dil öğretiminde teknoloji kullanımının önemi ve gerekliliği üzerinde durulmuştur. Ayrıca teknoloji kullanımı konusunda Z kuşağının farklılıkları bu kitabın önemli konularından biri olmuştur. Kitabın ortaya çıkmasında etkili rol oynayan bölüm yazarlarımıza ve Anı Yayıncılık ailesine teşekkürlerimi sunuyorum.

Download Free PDF View PDF

Download Free PDF View PDF

Kadıköy deyince esas faaliyet sinemaydı. Neredeyse vizyondaki tüm filmleri izleyebileceğiniz en az yedi sekiz tane sinema vardı (Reks, Süreyya, As, Kadıköy, Ocak, Hakan, Hollywood…). Cuma günü gazetede film ilanlarına bakar, filmi ve seansı seçer bütün Cumartesi’nin planını ona göre yapardık – Pazar çıkmamız uygun bulunmazdı, ‘ipini koparan’ sokakta derdi büyükler. Kadıköy’de geçen bir Cumartesi’nin, bir anlamda 90’ların alameti farikası sinemaya gitmekti. 90’ların gişe filmleri de sanki en çok gençlere hitap ediyor gibiydi. Jurassic Park’ı Süreyya’da izlemek, salonun yarattığı geçmişe seyahat duygusuyla filmi daha da etkileyici yapmıştı. Film seçimini gönlümüz olsun diye on ve on üç yaşlarındaki torunlarına bırakan babaannem, Reks’in kocaman perdesinde izlediğimiz Özel Bir Kadın (Pretty Woman) bitene kadar çarpıntı içinde defalarca ‘bakmayın bakmayın’ demekten bir hal olmuştu. Annemle gittiğimiz Evde Tek Başına, Wanda Adında Bir Balık, Salak ve Avanak hem çocukları hem de yetişkinleri oyalayan daha iyi seçimlerdi.

Download Free PDF View PDF

"
PDF) TEMEL TÜRKÇE KELİME VE KELİME GRUPLARINI ÖĞRENME KILAVUZU | Mustafa Arslan.

PDF) TEMEL TÜRKÇE KELİME VE KELİME GRUPLARINI ÖĞRENME KILAVUZU | Mustafa Arslan.

TEMEL TÜRKÇE KELİME VE KELİME GRUPLARINI ÖĞRENME KILAVUZU

Bilim, teknik, sanat ve spor gibi özel alanlar ile mesleki alanlarda kullanılan terimleri bir çoğumuz ilgi ve ihtiyaçlarımız doğrultusunda bize gerekli olanları biliriz. Yani terimlerin kullanım alanları diğer sözcüklere göre daha sınırlıdır. Matematik terimi olan çarpma, bölme, toplama, çıkarma, üçgen, dörtgen, ikizkenar gibi sözcükler günlük yaşamda pek sık kullanılmaz. Bu sözcüklerin kullanımı genellikle matematikle sınırlıdır. Fizik, kimya, tıp, felsefe, psikoloji, sosyoloji, resim, heykel, terzilik, marongozluk gibi birçok özel alanda çalışan uzman kimselerin dışında genellikle kimse bu alanlarda kullanılan kelimeleri bilmez. Bazı terimler başlangıçta ilk bulundukları zamanlarda sınırlı bir kullanım alanına sahip oldukları halde, zamanla günlük yaşantıda çok kullanılır hale gelmiştir. Bu durumda sözcükler kendi özel alanalarında terim, günlük konuşma ve yazı dilinde de sözcük görevini üstlenir. Bir dilin söz varlığını genellikle konuşma ve yazı dilinde geçen sözcükler ile terimler oluşturur. Bunların yanında dilde herkes tarafından kullanılarak ortak bir söyleyiş özelliği kazanan kalıplaşmış sözler de vardır. Bu sözlükte imla kurallarına uygun olarak değişik alanlara ait günlük yaşamda çok kullanılan terimleri, kısaltmaları, söz öbeklerini ve Rusça karşılıklarını veya izahlarını bulacaksınız.

See Full PDF See Full PDF Related Papers

Download Free PDF View PDF

IV. ULUSLARARASI TÜRK UYGARLIĞI KONGRESİ

Kırgızistan tarihi, dilsel, etnik ve kültürel bağlantılarıyla Türk Dünyası ile güçlü bir ilişki içindedir. Bu nedenle de Türk Dünyası’nın bir parçası olan Kırgızistan’da eğitim gören üniversite öğrencilerinin Türk Dünyası üzerine algıları büyük bir önem arz etmektedir. Çalışma bu bağlamdan hareketle Kırgızistan'da öğrenim gören üniversite öğrencilerinin Türk Dünyası hakkındaki görüşlerini ve algılarını derinlemesine incelemeyi amaçlamaktadır. Bu araştırmada, KTMÜ öğrencilerinin Türk Dünyası algılarına dair nicel verilere ulaşmak amacıyla bir anket formu oluşturulmuştur. Genel olarak iki bölümden oluşan anketin birinci bölümünde yaş, cinsiyet, bölüm gibi demografik özellikler hakkında bilgiler bulunurken, ikinci bölümde 5’li likert ile oluşturulan toplamda 17 maddeden oluşan ifadeler bulunmaktadır. Geçerlilik ve güvenilirlik testi yapılan anket formunun Cronbach Alfa güvenirlik katsayısı α = .84 olarak bulunmuş, çalışmanın verileri bu kapsamda yorumlamaya değer görülmüştür. Genel olarak yapılan araştırmada sonuç olarak Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesinde eğitim gören öğrencilerin Türk Dünyası algılarının pozitif yönde olduğu ve bu algının cinsiyet ve yaşa gibi demografik özelliklere göre farklılaşmadığı görülmüştür.

Download Free PDF View PDF

For the first time in Turkish linguistics the author identifies a new functional category of set expressions – cliché, determines their functional-semantic nature and place among the similar phenomena. The paper tries to answer the question whether it would be relevant and appropriate to include them in the phraseological system, provides an analysis of criteria to identify cliché as a category. Set expressions are analyzed from the viewpoint of the theory of speech acts and a functional-semantic approach. The quantity and diversity of cliché types in the Turkish language predetermined the search for new approaches to their systematization. The paper proposes the author’s original classification of this functional unit, introduces the criteria to identify cliché, which comes out as a regulator of communication and is appropriate for different situations conditioned by the peculiarities, norms, traditions adopted in a certain society. Key words and phrases: cliché, set expressions, functionalism, theory of speech acts, Turkish language. Впервые в лингвистике турецкого языка делается попытка выделить новый функциональный класс устой-чивых выражений – клише, определить их функционально-семантическую природу и место среди других схожих явлений, поднимается вопрос о правомерности и обоснованности их включения в систему фразео-логии, проводится анализ критериев для определения клише как класса. Устойчивые выражения анализи-руются в разрезе теории речевых актов и функционально-семантического подхода. Количество и разнооб-разие видов клише в турецком языке обусловило поиск новых решений для их систематизации. В работе предложена авторская классификация данной функциональной единицы. В данном исследовании будет предпринята попытка определить критерии для установления и определения клише, выступающего в роли регулятора общения и соответствующего различным ситуациям, обусловленным особенностями, нормами, традициями, принятыми в том или ином обществе.

Download Free PDF View PDF

Қазақстан-Американдық еркін университеті Yayınları

ÖN SÖZ Farklı diller öğrenmek, farklı kültürleri tanımak çağımızın her insandan beklediği özellikler arasında. Çok dilli, çok kültürlü insanların hayat şartlarına daha rahat uyum sağladığı, insanlarla daha sağlıklı iletişimler kurduğu gözlemlenmektedir. Çok dillilik artık bir tercihten çok, günümüz şartlarında artık birer zorunluluk olmuştur. Gerek uluslararası ilişkilerin gelişmesinde gerekse dünyaya açılmada çok dillilik önemli bir etkendir. Kazakistan’da ve Türkiye’de konuşulan dil, tarihi Türkçenin lehçeleridir. Kazak Türkçesi ve Türkiye Türkçesi, tarihi Türkçenin birer koludur. Bu sebeple bu iki ülkenin dili birbirinden ayrı iki dil olarak değerlendirilemez. Bundan dolayı Kazakların Türkçeye yabancı bir dil gözüyle bakmamaları gerekir. Kazaklar için Türkiye Türkçesini öğrenmek bir yabancı dili öğrenmekten daha kolaydır. Kendi ana dilini iyi şekilde bilen bir Kazak, Türkiye Türkçesini kısa sürede öğrenir. Kazakistan ve Türkiye dil, din, tarih, soy bakımından birbirine sıkı ilişkilerle bağlı iki ülkedir. Tarihi bağların ötesinde günümüz ekonomik, askeri, siyasi iş birliklerinin gelişmesinde dil önemli bir araçtır. İki ülke her geçen gün stratejik ve politik açıdan birbiriyle yakın ilişkiler kurmaktadır. Dilde birliğin sağlanması, birbirini anlamayı ve fikir birliğini de beraberinde getirir. Fikir birliği birbirini anlamakla, yani dil ile mümkündür. Konuşulan dilin anlaşılması-fikir birliği sağlanması hem insanlar hem de ülkeler arasında ikili ilişkilerin gelişmesini ve iş birliklerinin kurulmasını sağlar. Bir dilin gerçek anlamda öğrenilmesi dört temel beceri olan “okumaanlama, dinleme-anlama, konuşma ve yazma” becerilerinin geliştirilmesi ile mümkündür. “Altın Türkçe Okuma Kitabı” Türkçe öğrenenler için hazırlanmış temel seviye “okuma-anlama” kitabıdır. Temel düzeydeki metinlerin daha güzel anlaşılması için her metinden sonra “Sözcük Kutum” adını taşıyan sözcük dağarcığını geliştiren bir bölüm vardır, çünkü anlamanın gerçekleşmesi zengin bir kelime bilgisi ile mümkündür. Metinlerin sonuna çeşitli ve çok sayıda alıştırmalar eklenmiş, okumaanlamanın gerçekleşmesi alıştırmalarla pekiştirilmiştir. Bu kitap, okuma anlama becerisini geliştirmenin yanında Türkçe öğrenenlerin zengin bir kelime dağarcığına sahip olmalarına imkân sağlayacak şekilde tasarlanmıştır. Kitap iki bölümden oluşmaktadır. Birinci bölümde temel seviyeye uygun otuz beş metin ve metinlerle ilgili alıştırmaların yer almaktadır. Kitabın ikinci bölümünde ise tematik sözlük yer almaktadır. КІРІСПЕ Әртүрлі тілдерді меңгеру және әртүрлі мәдениеттерді тану - заманауи адамның бойында болуы тиіс ерекшеліктерінің бірі. Көптілді және көп мәдениетті адамдар өмір сүру жағдайларына оңай бейімделіп, адамдармен жақсы қарым-қатынас орнататыны байқалады. Көптілділік қазіргі заманда таңдау емес, қажеттілік болып табылады. Көптілділік халықаралық қатынастарды дамытудың да, әлемге ашылуының да маңызды факторы болып табылады. Қазақстан мен Түркияда қолданылатын тілдер – ескі түркі тілінің диалектілері болып табылады. Қазақ тілі мен түрік тілі – түркі тілдерінің тармақтары болып саналады. Осы себепті бұл екі елдің тілдерін екі бөлек тіл ретінде қарастыруға болмайды. Сондықтан қазақтар түрік тілін шет тілі ретінде қабылдамауы керек. Қазақтар үшін түрік тілін үйрену басқа шет тілін үйренуден оңай болып келеді. Ана тілін жетік меңгерген қазақ, түрік тілін аз уақытта меңгереді. Қазақстан мен Түркия тілі, діні, тарихы, тектілігі жағынан бір- біріне жақын екі ел. Тіл – тарихи байланыстардан тыс бүгінгі экономикалық, әскери және саяси ынтымақтастықты дамытудың маңызды құралы. Екі ел бір-бірімен тығыз стратегиялық және саяси қарым-қатынастар орнатуда. Тілдегі бірлікті қамтамасыз ету түсіністік пен консенсусты біріктіреді. Бір-бірін түсіну арқылы, яғни тіл арқылы консенсус болады. Сөйлеу тілін түсіну және консенсусты қамтамасыз ету екі жақты қарым-қатынастар мен екі елдің арасындағы ынтымақтастықты дамытуға мүмкіндік береді. Тілді нақты мағынада үйрену төрт негізгі дағдыны дамыту арқылы мүмкін болады: «оқу-түсіну, тыңдау-түсіну, сөйлеу және жазу». «Алтын түрікше оқу кітабы» түрік тілін үйренушілерге арналған негізгі деңгейдегі «оқу-түсіну» кітабы. Негізгі деңгейдегі мәтіндерді жақсы түсіну үшін әр мәтіннен кейін сөздік қорын дамытатын «Сөздік қорабым» деген бөлім беріледі, себебі тіл үйренушінің сөздік қоры мол болған жағдайда ғана тілді түсінуге мүмкіндігі болады. Мәтіндердің соңында әртүрлі жаттығулар берілген, түсініп оқуды жүзеге асыру жаттығулармен күшейтіліп жасалған. Бұл оқу құралы түрік тілін үйренушілерге оқуды түсіну дағдыларын жетілдірумен қатар бай сөздік қорына ие болуға мүмкіндік беретін оқулық ретінде жасалған. Оқу құралы екі бөлімнен тұрады. Бірінші бөлімде негізгі деңгейге сәйкес келетін отыз бес мәтін және мәтіндерге байланысты жаттығулар берілген. Кітаптың екінші бөлімінде тақырыптық сөздік берілген.

Download Free PDF View PDF

"
Gut Hastalığı Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri | Acıbadem

Gut Hastalığı Nedenleri, Belirtileri ve Tedavi Yöntemleri | Acıbadem

Gut Hastalığı

Gut, eklemlerde ağrı, şişlik, hassasiyet ve sıcaklığa neden olan bir iltihap şeklidir. Eklemlerde meydana gelen şişlik, kızarıklık, hassasiyet, ani ve şiddetli ağrı şeklinde kendini belli eder. Genellikle ayak başparmağının eklem ağrısı ile karakterizedir. Gut hastalığında bacak eklemleri (ayak, ayak bileği ve diz) en çok etkilenen yerlerdir.

Gut hastalığının atakları bir anda meydana gelebilir. Gut hastalığı kişiyi, çoğu zaman gecenin ortasında ayak başparmağında hissettiği bir yandığı hissiyle uyandırabilir. Etkilenen eklem bölgesi diğer bölgelere göre daha sıcak, şiş ve çok hassastır.

Genellikle ilk ataklarda bir eklemi etkileyen gut, bir süre sonra yayılım göstererek birkaçına birden dağılabilir. Özellikle ayak başparmağı en sık etkilenen bölgelerin arasındadır, ancak gut hastalığında bacaktaki (diz, ayak bileği, ayak) ve kollardaki diğer eklemleri (el, bilek ve dirsek) daha az etkileyebilir. Gut hastalığının nadiren de olsa omurgayı etkilediği görülmektedir.

İlk dönemde, yılda bir veya birkaç kez görülen gut atakları, ilerleyen dönemlerde daha sık olabilir ve yılda birkaç kez görülebilir. Aynı zamanda gut atakları farklı eklemlerde olabileceği gibi aynı eklemlerde de tekrarlayabilir.

Gut atakları zamanla daha da sıklaşmaya başlayabilir ve eklemlere yayılım gösterebilir. Gut ataklarının sıklaşmasıyla birlikte görülen semptomlarda daha ciddi etkiler yaratabilir.

Nedenleri Gut Hastalığı Nedenleri

Gut, vücuttaki aşırı ürik asit miktarından kaynaklanır, bu da eklemlerde ve yumuşak dokularda anormal ürik asit kristallerinin (monosodyum ürat kristalleri) birikmesine ve gut hastalığına neden olur. Bir yumruya yol açan yumuşak dokudaki ürik asit toplanmasına tofüs denir. Ürik asit kristalleri böbreklerde de oluşabilir ve böbrek taşlarına neden olur.

Monosodyum ürat vücutta doğal bir kimyasal olan ürik asitten oluşur. Ürik asit, RNA ve DNA'nın (hücrelerdeki genetik materyal) doğal parçalanmasından meydana gelir. Özellikle kırmızı etlerin, kabuklu deniz canlılarının ve sakatatların aşırı tüketimi vücutta ürik asit birikimine yol açar.

Alkolden kaçınmak, hayvan etlerini az, sebze ve meyveleri daha fazla tüketilmesini amaçlayan bir diyet ile kandaki ürik asit seviyesinin ve gut ataklarının gelişmesi olasılığının azaltılması sağlanabilir.

Belirtiler Gut Hastalığı Belirtileri

Gut, genellikle uyarı vermeden meydana gelen ani ve tekrarlayan ataklarla karakterizedir. Şiddetli ve kronikleşen gut, vücudun deforme olmasına neden olabilir. Her birey farklı semptomlar yaşayabilirken, en yaygın görülen gut belirtileri ise aşağıdaki gibidir,

Yoğun eklem ağrısı

Gut, genellikle ayak başparmağının eklemini etkiler, ancak bu durum herhangi bir eklemde de oluşabilir. Yaygın olarak etkilenen diğer eklemler ayak bilekleri, dizler, dirsekler, el bilekleri ve parmakları içerir. Ağrının başlamasından sonra 4 ila 12 saat içinde şiddeti artabilir.

Ağrı

Atak sırasında gelişen şiddetli ağrı azaldıktan sonra, bazı eklem rahatsızlıkları birkaç günden birkaç haftaya kadar sürebilir. Atakların daha uzun sürmesi durumu daha fazla eklemin etkilenmesine sebep olabilir.

Şişlik ve kızarıklık

Atak sırasında etkilenen eklemlerde şişlik ve kırmızı lekeler meydana gelebilir.

Hareketlerin kısıtlanması

Gut hastalığının ilerlemesi durumunda eklemler normal şekilde hareket ettirilemeyebilir ve bu durumda hareketlerin kısıtlanmasına neden olur.

Tanı Yöntemleri Gut Hastalığı Tanı Yöntemleri

Gut, bir kan testiyle kolayca teşhis edilemeyen hastalıklar skalasındadır. Çünkü birçok insanın farklı nedenlere bağlı olarak kan ürik asit seviyelerinde artış olabilir ve bu durum her zaman gut hastalığına neden olmaz.

Gut hastalığının tanısı için, hastalıktan etkilendiği düşünülen bir eklemden sıvı alınır ve bu sıvı patolojik inceleme için gönderilir. Sıvı, monosodyum ürat kristallerinin varlığı için polarize bir mikroskop altında incelenir.

Kan testi

Doktorunuz kandaki ürik asit ve kreatinin seviyelerini ölçmek için bir kan testi önerebilir. Yine de kan testi sonuçları yanıltıcı olabilir. Bazı insanlar yüksek ürik asit seviyelerine sahiptir, ancak hiçbir zaman gut hastalığına sahip olmazlar. Bazı insanlar da gut belirtileri ve semptomları gösterir, ancak kanlarında olağandışı ürik asit seviyeleri yoktur.

Röntgen

Gut hastalığı dışında eklem iltihabına neden olabilecek diğer hastalıkların bulunmasında yardımcı olur.

Ultrason

Ultrason, kas ve iskelet sistemindeki eklemlerde meydana gelen iltihabi durumu veya ürat kristallerini tespit edebilir.

MR

MR görüntülemesi ile eklemdeki ürat kristallerin varlığı tespit edebilir.

Gut hastalığı, eklemlerin zayıflamasına ve uzun vadede eklem hasarına neden olabileceğinden, bu hastalıkta doğru tanının konulması son derece önemlidir.

Tedavi Yöntemleri Gut Hastalığı Tedavi Yöntemleri

Gut hastalığı tedavi edilebilir ve kontrol edilebilir bir hastalıktır. Gut hastalığının belirtileri, genellikle tedavinin başlamasından sonraki 24 saat içinde belirgin bir şekilde iyileşebilir. Risk faktörlerine bağlı olarak değiştirilebilir durumlarda ele alınarak kandaki ürik asit seviyeleri düşürülebilir ve yaşam biçiminde yapılan değişiklikle desteklenebilir.

Gut tedavisinde kullanılan ilaçlar, gut atağını engelleyerek, ürik asidi düşürmeye yardımcı olur. Böylece gelecekteki gut atakları da önlenmiş olur. Gut hastalığında öngörülen tedavi şekli, kişinin yaşı, aldığı ilaç türü, böbrek fonksiyonu, genel sağlık durumu ve diğer sorunlara bağlı olarak değişebilir.

Anti-enflamatuar ilaçlar, ağrıyı ve atakların şiddetini azaltır. Gut saldırısı tamamen iyileşene kadar genellikle devam ederler. Yan etkiler meydana gelirse, tedavi farklı bir ilaca değiştirilebilir. Hekiminiz, olası yan etkileri sizinle görüşecektir. Böbrek hastalığı, kalp yetmezliği, diyabet, ülser hastalığı, mide veya bağırsak kanaması öyküsü veya diğer kronik durumlar varsa, gut tedavisi bunlara göre de şekillendirilebilir.

Acıbadem Web ve Yayın Kurulu tarafından hazırlanmıştır. Güncellenme Tarihi: 28 Nisan 2022 Perşembe Yayımlanma Tarihi: 18 Şubat 2019 Pazartesi

Tıbbi Birimler Lütfen Bekleyiniz

KİŞİSEL VERİLERİN ELDE EDİLMESİ VE İŞLENMESİ İLE İLGİLİ BİLGİLENDİRME FORMU

Acıbadem Sağlık Hizmetleri ve Ticaret A.Ş. (“Acıbadem”) ve Acıbadem’in hakim ve bağlı şirketleri (hepsi birlikte “Acıbadem Grubu” olarak anılacaktır.) tarafından, 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (“Kanun”) ve ilgili mevzuat kapsamında Veri Sorumlusu sıfatıyla, kişisel verileriniz, aşağıda açıklanan çerçevede ve 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği ve Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuata uygun olarak işlenebilecektir.

1. Kişisel Verilerin elde Edilmesi, İşlenmesi ve İşleme Amaçları

Kişisel verileriniz Acıbadem Grubu tarafından sağlanmakta olan kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amaçlarıyla ve Acıbadem Grubu şirketlerinin faaliyet konularına uygun düşecek şekilde, sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, çağrı merkezi, internet sitesi, sözlü, yazılı ve benzeri kanallar aracılığıyla elde edilmektedir. Sağlık verileriniz başta olmak üzere özel nitelikli kişisel verileriniz ve genel nitelikli kişisel verileriniz, Grup tarafından aşağıda yer alanlar dâhil ve bunlarla sınırlı olmaksızın bu maddede belirtilen amaçlar ile bağlantılı, sınırlı ve ölçülü şekilde işlenebilmektedir:

Kimlik bilgileriniz: Adınız, soyadınız, T.C. Kimlik numaranız, pasaport numaranız veya geçici TC Kimlik numaranız, doğum yeri ve tarihiniz, medeni haliniz, cinsiyetiniz, sigorta veya hasta protokol numaranız ve sizi tanımlayabileceğimiz diğer kimlik verileriniz. İletişim Bilgileriniz: Adresiniz, telefon numaranız, elektronik posta adresiniz ve sair iletişim verileriniz, müşteri temsilcileri ya da hasta hizmetleri tarafından çağrı merkezi standartları gereği tutulan sesli görüşme kayıtlarınız ile elektronik posta, mektup veya sair vasıtalar aracılığı ile tarafımızla iletişime geçtiğinizde elde edilen kişisel verileriniz. Muhasebesel Bilgileriniz: Banka hesap numaranız, IBAN numaranız, kredi kartı bilginiz, faturalama bilgileriniz gibi finansal verileriniz. Sağlık hizmetlerinin finansmanı ve planlaması amacıyla özel sağlık sigortasına ilişkin verileriniz ve Sosyal Güvenlik Kurumu verileriniz. Hastane veya tıp merkezlerimizi ziyaret etmeniz halinde güvenlik ve denetim amaçlı tutulmakta olan kamera kayıtları görüntüleriniz. Otoparkı kullanmanız halinde araç plaka veriniz. Sağlık Bilgileriniz: Laboratuvar sonuçlarınız, test sonuçlarınız, muayene verileriniz, randevu bilgileriniz, check-up bilgileriniz, reçete bilgileriniz dahil ancak bunlarla sınırlı olmaksızın tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi sırasında veya bunların bir sonucu olarak elde edilen her türlü sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel verileriniz. www.acibadem.com.tr sitesine veya www.acibadem.com.tr/AcibademOnline/TR/MainPage adresine gönderdiğiniz veya girdiğiniz sağlık verileriniz ve sair kişisel verileriniz. Acıbadem’e veya Acıbadem Grup şirketlerinden herhangi birine iş başvurusunda bulunmanız halinde bu hususta temin edilen özgeçmiş dâhil sair kişisel verileriniz ile Acıbadem Grubu çalışanı ya da ilişkili çalışan olmanız halinde hizmet akdiniz ve işe yatkınlığınız ile ilgili her türlü kişisel verileriniz.

Acıbadem Grubu tarafından elde edilen her türlü kişisel veriniz (Özel nitelikli kişisel veriler de dahil fakat bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) aşağıdaki amaçlar ile işlenebilecektir:

Kimliğinizi teyit etme, Kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbî teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi. İlgili mevzuat uyarınca Sağlık Bakanlığı ve diğer kamu kurum ve kuruluşları ile talep edilen bilgilerin paylaşılması. Hastane ve Tıp Merkezlerimizin iç işleyişi ile günlük operasyonların planlanması ve yönetilmesi. Hastane Yönetimi, Hasta Hakları, Hasta Deneyimi bölümleri tarafından hasta memnuniyetinin ölçülmesi, arttırılması ve araştırılması. İlaç temini. Randevu almanız halinde randevu hakkında sizi haberdar edebilme. Risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi. Sağlık hizmetlerini geliştirme amacıyla analiz yapma. Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından sağlık hizmetlerinizin finansmanı, tetkik, teşhis ve tedavi giderlerinizin karşılanması, müstehaklık sorgusu kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgilerin paylaşılması. Araştırma yapılması. Yasal ve düzenleyici gereksinimlerin yerine getirilmesi. Sağlık hizmetlerinin finansmanı kapsamında özel sigorta şirketler ile talep edilen bilgileri paylaşma. Kalite, Hasta Deneyimi, Bilgi Sistemleri bölümleri tarafından risk yönetimi ve kalite geliştirme aktivitelerinin yerine getirilmesi. Hasta Hizmetleri, Mali İşler, Pazarlama bölümleri tarafından hizmetlerimiz karşılığında faturalandırma yapılması ve anlaşmalı olan kurumlarla ilişkinizin teyit edilmesi. Pazarlama, Medya ve İletişim, Çağrı Merkezi bölümleri tarafından kampanyalara katılım ve kampanya bilgisi verilmesi, Web ve mobil kanallarda özel içeriklerin, somut ve soyut faydaların tasarlanması ve iletilebilmesi.

İlgili mevzuat uyarınca elde edilen ve işlenen Kişisel Verileriniz, Acıbadem veya Acıbadem Grubu’na ait fiziki arşivler ve/veya bilişim sistemlerine nakledilerek, hem dijital ortamda hem de fiziki ortamda muhafaza altında tutulabilecektir.

2. Kişisel Verilerin Aktarılması

Kişisel verileriniz, Kanun ve sair mevzuat kapsamında ve yukarıda yer verilen amaçlarla Acıbadem ve Acıbadem Grubu tarafından Acıbadem Grubu’na dahil olan şirketler ile, Özel sigorta şirketleri, Sağlık bakanlığı ve bağlı alt birimleri, Sosyal Güvenlik Kurumu, Emniyet Genel Müdürlüğü ve sair kolluk kuvvetleri, Nüfus Genel Müdürlüğü, Türkiye Eczacılar Birliği, Mahkemeler ve her türlü yargı makamı, merkezi ve sair üçüncü kişiler, yetki vermiş olduğunuz temsilcileriniz, avukatlar, vergi ve finans danışmanları ve denetçiler de dâhil olmak üzere danışmanlık aldığımız üçüncü kişiler, düzenleyici ve denetleyici kurumlar, resmi merciler dâhil sağlık hizmetlerini yukarıda belirtilen amaçlarla geliştirmek veya yürütmek üzere işbirliği yaptığımız iş ortaklarımız ve diğer üçüncü kişiler ile paylaşılabilecektir.

3. Kişisel Veri Elde Etmenin Yöntemi ve Hukuki Sebebi

Kişisel verileriniz, her türlü sözlü, yazılı, görsel ya da elektronik ortamda, yukarıda yer verilen amaçlar ve Acıbadem’in faaliyet konusuna dahil her türlü işin yasal çerçevede yürütülebilmesi ve bu kapsamda Acıbadem’in akdi ve kanuni yükümlülüklerini tam ve gereği gibi ifa edebilmesi için toplanmakta ve işlenmektedir. İşbu kişiler verilerinizin toplanmasının hukuki sebebi,

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu, 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu, 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Özel Hastaneler Yönetmeliği, Kişisel Sağlık Verilerinin İşlenmesi ve Mahremiyetinin Korunması Yönetmeliği, Sağlık Bakanlığı düzenlemeleri ve sair mevzuat hükümleridir.

Ayrıca, Kanun’un 6. maddesi 3. fıkrasında da belirtildiği üzere sağlık ve cinsel hayata ilişkin kişisel veriler ise ancak kamu sağlığının korunması, koruyucu hekimlik, tıbbı teşhis, tedavi ve bakım hizmetlerinin yürütülmesi, sağlık hizmetleri ile finansmanının planlanması ve yönetimi amacıyla, sır saklama yükümlülüğü altında bulunan kişiler veya yetkili kurum ve kuruluşlar tarafından ilgilinin açık rızası aranmaksızın işlenebilir.

4. Kişisel Verilerin Korunmasına Yönelik Haklarınız

Kanun ve ilgili mevzuatlar uyarınca,

Kişisel veri işlenip işlenmediğini öğrenme, Kişisel veriler işlenmişse buna ilişkin bilgi talep etme, Kişisel sağlık verilerine erişim ve bu verileri isteme, Kişisel verilerin işlenme amacını ve bunların amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını öğrenme, Yurt içinde veya yurt dışında kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişileri bilme, Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesini isteme, Kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesini isteme, Kişisel verilerin eksik veya yanlış işlenmiş olması hâlinde bunların düzeltilmesine ve/veya kişisel verilerin silinmesini veya yok edilmesine ilişkin işlemlerin kişisel verilerin aktarıldığı üçüncü kişilere bildirilmesini isteme, İşlenen verilerin münhasıran otomatik sistemler vasıtasıyla analiz edilmesi suretiyle kişinin kendisi aleyhine bir sonucun ortaya çıkmasına itiraz etme hakkını haizsiniz.

Mezkûr haklarınızdan birini ya da birkaçını kullanmanız halinde ilgili bilgi tarafınıza, açık ve anlaşılabilir bir şekilde yazılı olarak ya da elektronik ortamda, tarafınızca sağlanan iletişim bilgileri yoluyla, bildirilir.

5. Veri Güvenliği

Acıbadem, kişisel verilerinizi bilgi güvenliği standartları ve prosedürleri gereğince alınması gereken tüm teknik ve idari güvenlik kontrollerine tam uygunlukla korumaktadır. Söz konusu güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak muhtemel riske uygun bir düzeyde sağlanmaktadır.

6. Şikayet ve İletişim

Kişisel verileriniz teknik ve idari imkânlar dâhilinde titizlikle korunmakta ve gerekli güvenlik tedbirleri, teknolojik imkânlar da göz önünde bulundurularak olası risklere uygun bir düzeyde sağlanmaktadır. Kanun kapsamındaki taleplerinizi, “https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html” web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak,

(i) ATATÜRK MAH.FEZA SK.NO:3/8 ATAŞEHİR, Istanbul, Türkiye adresine kargo ile ıslak imzanızı taşıyan bir dilekçe ile “Kurumsal Sekretarya” departmanı dikkatine Zarfına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Kapsamında Bilgi Talebi” yazılarak gönderebilirsiniz, (ii) Noter kanalıyla gönderebilir, (iii) acibademsaglik@hs02.kep.tr adresine güvenli elektronik ya da mobil imzalı olarak, kayıtlı elektronik posta adresi veya sistemimizde kayıtlı elektronik e-posta adresiniz aracılığıyla ve/veya (iv) Acıbadem’e hitaben yazdığınız “word veya pdf.” formatındaki bir dosyayı güvenli eimza ile imzalayarak kisiselveri@acibadem.com ‘a e-posta’nın konu kısmına “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Bilgi Talebi” yazarak iletebilirsiniz.

Kanun kapsamındaki taleplerinizi, https://www.acibadem.com.tr/acibademonline/hastaverilerinkorunmasi.html web adresindeki “Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Uyarınca Başvuru Formu” nu doldurarak ve formda belirtilen usullerle tarafımıza iletmenizi rica ederiz.

SIK ZİYARET EDİLENLER Akciğer kanseri Bağırsak kanseri Böbrek nakli Cilt kanseri Gırtlak kanseri Hemoroid Kalp krizi belirtileri Kan kanseri (Lösemi) Karaciğer nakli Kemik iliği nakli Kolon kanseri Koronavirüs Belirtileri Lenf kanseri Lenfödem Meme kanseri Mide kanseri Pankreas kanseri Prostat kanseri Rahim kanseri Vücut kitle endeksi hesaplama


Ana Sayfa Hastaneler Doktorlar Medikal Teknolojiler Kurumsal Bilgiler Sponsorluklar Bilgilendirilmiş Onamlar Kişisel Verilerin Korunması İletişim

Web sitemizde bulunan tüm görsellerin, işitsel veya içerik bilgilerinin izinsiz kullanılması yasaktır. Durumun tespit edilmesi halinde hukuki yollara başvurulacaktır.

"
Войдите на Facebook

Войдите на Facebook

Sakit Kol: Tanı, Belirti ve Tedavisi

Notice

Войдите, чтобы продолжить.

Вход на Facebook

Регистрация Вход Messenger Facebook Lite Видео Места Игры Marketplace Meta Pay Meta Store Meta Quest Imagine with Meta AI Instagram Threads Благотворительные акции Услуги Центр информации о выборах Политика конфиденциальности Центр конфиденциальности Группы Информация Создать рекламу Создать Страницу Разработчикам Вакансии Файлы cookie Рекламные предпочтения Условия использования Справка Загрузка контактов и лица, не являющиеся пользователями Настройки Журнал действий